Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/171 E. 2021/175 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2020/171 Esas
KARAR NO : 2021/175
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/06/2020
MAHKEMEMİZİN 28/12/2020 TARİH 2020/… ESAS 2020/… KARAR SAYILI
BİRLEŞME KARARINA KONU DOSYASI
BİRLEŞEN DAVA:
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/08/2020
KARAR TARİHİ : 24/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sigortacılık işi ile iştigal eden Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden biri olduğunu, müvekkili tarafından … Sanayi ve Ticaret AŞ’ye ait kakao çekirdeği cinsi emtianın taşıma sırasında oluşabilecek rizikolara karşı nakliyat emtia sigorta poliçesi ve abonman sözleşmesi ile teminat altına alındığını, emtianın yüklü olduğu konteynerlerin davalı şirketin düzenlemiş olduğu konişmento tahtında … Limanından Türkiye’ye taşınmak üzere … gemisine hasarsız bir şekilde yüklendiğini, … Limanına varış yapması beklenen 23 konteynerin 8 tanesinin … Limanına vardığını, kalan 15 konteynerin ise … Limanına vardığını, taşımanın normal şartlar altında 25 gün sürmesi gerekirken dava konusu taşımanın 76 gün sürmesi sebebiyle hasarsız bir şekilde gemiye yüklenen kakao çekirdeği emtiasının nemlendiğini ve küflendiğini, davalının konişmentoyu düzenlemek ve aşıma işlemini fiilen gerçekleştirmek suretiyle somut olaya konu taşımada fiili taşıyan olarak hareket ettiğini, müvekkilinin hasar nedeniyle sigortalısının uğradığı zarar ve ziyanı tazmin ettiğini, hukuken sigortalının haklarına halef olduğunu ve kanuni halef sıfatını kazandığını, borçlu aleyhine ….İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe itiraz edildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; konişmentoya göre davacının sigortalısı yük alıcısı gönderilen, konişmentoyu düzenleyen, bu konişmento için navlun faturası kesen ve taşımayı da bir fiil ifa eden müvekkilinin taşıyan sıfatına haiz olduğunu, taşımalardan kaynaklanacak tüm uyuşmazlıklarda uygulanması gereken yasaların İngiliz Yasaları olduğunu, yetkili mahkemenin ise Londra’daki İngiliz Yüksek Adalet Mahkemesi olduğunun taraflarca kabul edildiğini, taşımayı üstlenen müvekkilinin merkezinin Danimarka’da bulunan yabancı bir şirket olduğunu, taşımanın yapıldığı geminin yabancı bayraklı gemi olduğunu, taşımada yabancılık unsurunun mevcut olduğunu, gecikme iddiası ile hasar iddiasının arasında illiyet bağının bulunmadığını, taşıyanların sorumsuzluklarının bulunmadığını, hasarlı çekirdek değerlendirmesi konulu raporda taşınan toplam yükün % 26 sının standart dışı olduğunun tespit edildiğini, geciken eşya için ödenen navlunun 2.5 katı ile sınırlı olduğunu, bu oranın hiçbir zaman toplam navlun ücretinden fazla olamayacağını, yasal oran olan % 4’lük fire payının hasar hesaplanmasından düşülmesinin gerektiğini, taşıyana süresinde hasar ihbarının yapılmadığını, buna göre yükün konişmentoda yazıldığı şekilde taşındığı ve alıcısına teslim edildiğinin kabul edildiğini, taşıyanın konteyner içindeki yüklerin halini, vaziyetini ve durumunu bilmediğini belirterek konişmentoda bulunan milletlerarası yetki şartı uyarınca davanın yetki yönünden reddine, davanın esas yönünden reddine, sorumluluğun toplam navlun bedeli olan 16.109,52 USD ile sınırlandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sigortalısı olan … Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin nakliyat emtia poliçesi tahtında muhtelif zararlar karşı sigorta edildiğini, müvekkili şirketin sigortalısı … firması tarafından Kakao Çekirdeği cinsi emtianın satın aldığını ve söz konusu emtiaların Fildişi Sahilleri … Limanı’ ndan Ambarlı-Türkiye Limanı’ na taşınmak üzere 23 adet 40’lık konteynerlere yüklerek M/V … isimli gemiye yüklendiğini, davalı tarafın sorumluluğunda gerçekleştirilen taşımada … Limanı’ na varış yapılması ve 23 konteynerin tamamının burada tahile edilmesinin kararlaştırılmasına rağmen 05/08/2018 tarihinde … Limanı’ nda yalnızca 8 konteyner tahliye edilerek kalan 15 konteynerin … Limanı’ na götürüldüğünü, müvekkilinin onayı almaksızın taşıyan gemiyi de değiştirmek suretiyle davaya konu sevkiyatın normal şartlar altında 25 gün sürmesi gerekirken 76 gün sürmesine sebebiyet verdiğini, donatanın kusuru ile sebebiyet verdiği gecikme neticesinde ise sigortalı şirkete ait kakao çekirdeklerinde ağır nem ve küflenme meydana geldiğini belirterek 34.574,17 Euro tazminat ödemesinin kabulü ile davalı şirketten tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşımadan kaynaklanan tüm uyuşmazlıklarda uygulanması gereken yasaların İngiliz Yasaları olduğunu, davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, müvekkilinin … firması … isimli geminin sahibi, kiracısı, işleteni, taşıyanı veya donatanı olmadığını, … isimli geminin taşımanın tamamını gerçekleştirmiş bir gemi olmadığını, gecikme iddiası ile hasar iddiası arasında illiyet bağı bulunmadığını, gecikme iddiası ile hasar hesabının uyuşmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen dava, gemiyle taşınan yükte meydana gelen hasar nedeniyle sigortalıya ödenen hasar bedelinin TTK’nun 1472.maddesi gereğince davalı taşıyıcıya rücu edilmesi istemine ilişkindir.
Davalı vekili cevap süresi içerisinde her iki dosya açısından konişmentodaki yetki şartına dayanarak milletlerarası yetki itirazında bulunmuş olduğundan öncelikle yetki itirazının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Davalının yabancı bir şirket olması, yüklemenin yabancı bir limandan yapılarak taşımada kullanılan geminin yabancı bayraklı olması nedeniyle taraflararasındaki uyuşmazlık yabancılık unsuru taşıdığından yetki itirazı MÖHUK kurallarına göre belirlenmelidir.
Davalı vekili tarafından konişmenda taşımadan kaynaklanan uyuşmazlıklar açısından Londra Mahkemelerinin yetkili kılındığı ileri sürülmüş olup, konişmentonun arka yüzünde yer alan taşıma şartlarının düzenlendiği 26.maddede “işbu konişmento İngiliz Yasalarına tabi olarak yorumlanıp, buradan kaynaklanan tüm uyuşmazlıklar Londra’daki İngiliz Yüksek Adalet Mahkemesi tarafından çözümlenecektir.” şeklinde yetki şartının bulunduğu görülmektedir.
MÖHUK 47.maddesinde, “yer itibariyle yetkinin kamu düzeni veya münhasır yetki esasına göre tayin edilmediği hallerde taraflar arasındaki yabancılık unsuru taşıyan ve borç ilişkisinden doğan uyuşmazlığın yabancı bir devlet mahkemesinde görülmesi konusunda anlaşma yapılabileceği” hükmü kabul edilmiştir. Eldeki dosyada uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıması, alacağın deniz ticaretinden kaynaklanıyor olması nedeni ile Türk mahkemelerinin münhasır yetkisinin sözkonusu olmadığı, MÖHUK 47.maddesine göre yetki şartının geçerli olduğu değerlendirilmiştir.
Dava konusu taşımada davacının yük sigortacısı, davalının fiili taşıyan olduğu, yükün sigortalı ve gönderilen olan … San ve Tic AŞ’ye tesliminden sonra yükteki hasar nedeniyle davacı … tarafından bu şirkete sigorta tazminatının ödendiği dosya kapsamına göre belirlidir.
TTK’nun 1237.maddesinde taşıyan ile konişmento hamili arasındaki hukuki ilişkilerde konişmentonun esas alınacağı hükmü düzenlenmiştir.
Gönderilen konumundaki sigortalının, dosyaya sunulan konişmento örneği üzerinde cirosunun bulunduğu cirolu konişmentoyu ibraz ederek yükü teslim aldığı anlaşıldığından, konişmentodaki yetki şartının gönderilen açısından geçerli hale geldiği kabul edilmiştir. Davacı …, sigorta tazminatını ödeyerek sigortalının halefi haline gelmekle yetki şartının sigortacıyı bağlayacağı değerlendirildiğinden, asıl ve birleşen davada yetki itirazının kabulü ile heriki davaya konu uyuşmazlık açısından Londra İngiliz Yüksek Mahkemesi yetkili olduğundan dava dilekçelerinin yetkisizlik nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Asıl ve birleşen davada davalı vekilinin milletlerarası yetki itirazının kabulü ile her iki davada mahkememizin yetkisizliği nedeniyle dava dilekçelerinin reddine,
2-Asıl davada; karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç tarifesi uyarınca 59,30 TL karar harcının 4.142,84 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 4.083,54 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Birleşen davada; karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç tarifesi uyarınca 59,30 TL karar harcının 4.037,46 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 3.978,16 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Asıl davada tarafların zorunlu Arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
5-Birleşen davada tarafların zorunlu Arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A maddesi ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
6-Asıl davada; davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Birleşen davada; davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Asıl ve birleşen davada davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/03/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır