Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/149 E. 2023/177 K. 26.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARETMAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2020/149 Esas
KARAR NO : 2023/177
DAVA : Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2014
MAHKEMEMİZİN 2014/… ESAS 2016/… KARAR SAYILI 01/02/2016 TARİHLİ KARARI İLE TEVHİTLİDİR

BİRLEŞEN DAVA:
DAVA : Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/12/2014
KARAR TARİHİ : 26/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait 23.820 kg bakır tel hurdasının … limanından 26/09/2014 tarihinde … isimli gemi ile konteyner içerisinde … nolu konişmento ile Ambarlı Limanına teslim edilmek üzere yola çıktığını, gemi 04/11/2014 tarihinde … Liman İşletmelerine ait Ambarlı Limanına ulaştığında … Acentesinin tahliyeye başlandığını ve ordinonun 10/10/2014 tarihinde verileceğini müvekkiline bildirdiğini, bu arada müvekkilinin malı 152.448 USD karşılığında … San. Ve Tic. A.Ş ye devrettiğini, bu şirketin malları teslim almak üzere limana gittiğinde konteynıra farklı numaralı bir kilit takıldığının tespit edildiğini, liman yetkilileri tarafından bu konuda kendisine bir tutanak verildiğini, tutanakta konteyner gemiden indirildiğinde kilidinin olmadığının fark edilmesi üzerine … İşletmelerinin kilidinin takıldığı, konteyner açıldığında ise içerisinde bir palet parke taşının olduğunun tespit edildiği, tutanağın acente temsilcisine ve kaptana imzalatıldığının beyan edildiği, bunun üzerine müvekkili şirket adına işlemleri takip eden … ve … ‘un gemi acentesi ve liman işletmeleri yetkilileri ile görüştüğünü, gemi acentesinin müvekkilinden 10-15 gün kadar süre istemiş olmasına rağmen şuana kadar zararın tazmin edilmediğini, Çin’de müvekkili şirket adına görev yapan … ve … ‘nun malın temin edilmesi, yükleme ve limana kadar nakliyesinin sağlanması için bir ay süre ile Çin’de kaldıklarını, malın satıcının deposunda konteynere yüklenmesi ve istif edilmesi sırasında hazır bulunarak malın satıcının deposundan limana nakliyesine refakat ettiklerini dolayısıyla konteynerin … limanı konteyner terminaline indirilip teslim edildiğini bizzat gördüklerini, öte yandan ürünün satıldığı … A.Ş’nin yaptığı harcamaları müvekkilinden talep ettiği, 21/11/2014 tarihinde her üç davalıya … Noterliğinden ihtarname çekilmesine rağmen ihtarnameye icabet edilmediğini, bu nedenle dava açma zarureti hasıl olduğunu ileri sürerek, 104.808 USD mal bedeli ile 47.640 USD mahrum kalınan kar bedeli ve diğer masrafların davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait 24.870 kg soyulmuş bakır tel hurdasının Çin’den 26/09/2014 tarihinde … … isimli gemi ile … nolu konteyner ile … nolu konişmento ile … Limanına nakledilmek üzere yola çıktığını, geminin 04/11/2014 tarihinde … Limanına yanaşmasına müteakiben … Acentesinin geminin geldiğini ve tahliyenin başladığını müvekkiline bildirdiğini, müvekkilinin bakır kablo hurdasının 159.168 USD karşılığında … A.Ş ye devrettiğini, bu şirketin malı teslim almak üzere limana gittiğinde konteynerin kilidinin olmadığını fark ettiğini, yani orjinal kilit yerine … kilidinin takılı olduğunu gördüğünü, liman yetkilileri tarafından bu konuda bir tutanak düzenlenmiş olduğunu, tutanakta konteynerin gemiden indirilmesi sırasında kilidinin olmadığını fark edilmesi üzerine … kilidinin takıldığı konteyner açıldığında ise bakır kablo yerine bir palet parke taşı olduğunun gözlendiği, tutanağın gemi acentesi temsilcisi ve kaptana imzalatıldığının yazılı olduğu, bunun üzerine müvekkili adına işlemleri takip eden … … ve … ‘un gemi acentesi ve liman işletmeleri yetkilileri ile görüştüğünü, gemi acentesinin kendilerinden 10-15 gün kadar süre istediğini ancak şu ana kadar zararın karşılanmadığını, müvekkili şirket yetkilileri … … ve … ‘un Çin’de ürün temini, yüklenmesi ve limana kadar nakliyesine refakat ettiklerini, satıcının deposunda malın konteynere yüklenmesi, istif edilmesi ve konteynere kilit takılması sırasında hazır bulunarak malın satıcının deposundan terminale teslimine kadar konteyneri taşıyan kamyona refakat ettiklerini, ürünün satıldığı … A.Ş’nin yaptığı tüm harcamaları müvekkilinden talep ettiğini, 21/11/2014 tarihinde davalılara … Noterliğinden … yevmiye nolu ihtarname çekilmesine rağmen zararın ödenmesi konusunda herhangi bir teşebbüste bulunulmadığını ileri sürerek 109.428 USD mal bedeli, 59.000 USD mahrum kalınan kar bedeli ile diğer masrafların davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen dosya davalılarından … … … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının gönderilen konumunda olduğu, taşıma faaliyetine ilişkin konişmentoda yetki ve uygulanacak hukukun düzenlendiği 10.3 madde de taşımaya ilişkin uyuşmazlıklar bakımından Londra Yüksek Mahkemesinin yetkili olup, İngiliz Hukukunun uygulanacağının kararlaştırıldığı, konişmento hükümlerinin ve yetki şartının gönderilen bakımından bağlayıcı olduğunu ileri sürerek yetki itirazında bulunduktan sonra esasa ilişkin cevaplarında iddia edilen hasar bakımından müvekkilinin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını, malın içinde bulunduğu konteynerin gönderen tarafından alıcıya iletilmek üzere yüklenerek sayım ve mühürleme işlemlerinin yapıldığını, konteynerin bu şekilde alıcıya teslim edildiğini, konteyner içinden çıkan yük ile konişmentoda beyan edilen yükün aynı olmamasından müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğunun söz konusu olamayacağını, zira konişmentonun ön yüzünde parti culars “furnished by sihhiper- note checkedby carrıer carrıer not responsıble” (gönderen tarafından yüklendi, taşıyan tarafından kontrol edilmedi, taşıyan sorumlu değildir) ibaresinin yer aldığını, öte yandan Çin’de sunmuş olduğu gümrük beyannamesi ile yüklenen yükün “parke taşı” olarak belirtildiğinin öğrenildiğini, konişmentoda yer alan free out kaydı nedeniyle taşıyanın tahliye masraflarından sorumlu tutulamayacağını savunarak asıl ve birleşen davanın yetkisizlik ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Asıl ve birleşen dosya davalılarından … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili … A.Ş’nin merkezi İsviçre’de bulunan … … ‘nın Türkiye acenteliğini yaptığını, TTK 105.maddesine göre doğrudan acenteye karşı dava açılamayacağını, bu nedenle davanın husumet yokluğundan reddi gerektiğini, konişmentonun 10.maddesinde düzenlenen yetki klozu nedeniyle uyuşmazlığın çözümünde Londra Mahkemelerinin yetkili olup, uyuşmazlığa İngiliz Hukukunun uygulanması gerektiğini, taşımaya konu olan mallardaki farklılıkta müvekkiline atfedilebilecek hiçbir kusurun bulunmadığını, müvekkili şirket tarafından tanzim edilen konişmentoda FCR/FCL (Full Conteiner Road) kaydının yer aldığını, buna göre konteynerin yükleten tarafından tamamen doldurulduktan sonra taşıyana teslim edilmesinin söz konusu olduğunu, konteynerin konişmento yükleyici olarak görülen satıcı şirket tarafından doldurularak müvekkili firmaya teslim edildiğini, konişmentoda yazılı olan emtia bilgileri ile konteyner içerisinde farklı mal bulunmasından müvekkilinin sorumlu tutulamayacağını, Çin gümrük otoritelerine verilmiş olan gümrük beyannamesinde de yükleyici-satıcı firmanın parke taşı yüklediğini beyan ettiğini, bu durumda yükleyicinin alıcıyı dolandırdığını, taşıyıcı firmaya da bakır tel yüklediğini beyan ettiğini, beyana dayalı olarak düzenlenen konişmentoda bakır tel hurdası mal cinsinin gözüktüğünü savunarak davanın öncelikle pasif husumet yokluğundan, aksi halde yetkisizlik ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Asıl ve birleşen dosya davalılarından … Mediterrian … … SA vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının gönderilen olarak yer aldığı dava konusu taşıma faaliyeti için düzenlenen konişmentonun 10.3maddesinde taşıyamaya ilişin uyuşmazlıklar bakımından Londra Yüksek Mahkemesinin yetkili olduğu ve İngiliz Hukukunun uygulanacağının kararlaştırıldığı, söz konusu yetki şartınını davacı gönderileni bağlayacağını, bu nedenle mahkemenin yetkisiz olduğunu, öte yandan iddia edilen hasardan dolayı müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, konteynerin yüklenmiş ve mühürlenmiş olarak taşıyana teslim edildiğini, konteyner içerisinden çıkan yük ile konişmentoda beyan edilen yükün aynı olmamasından dolayı müvekkilinin sorumluluğunun söz konusu olamayacağını, konişmentoda belirtilen bilgilerin gönderenin beyanına göre yazıldığı, taşıyanın bu yönde bir kontrolünün olmadığı, yine konişmentonun 14/2 maddesinde yükün ağırlığı, içeriği, ölçüsü, miktarı, niteliği ve değeri bakımından taşıyanın herhangi bir beyanda bulunmadığı, bu bakımdan taşıyanın herhangi bir sorumluluğunun olmayacağının düzenlendiği, gönderenin Çin’de gümrük otoritelerine sunmuş olduğu gümrük beyannamesinde yüklenen yükün parke taşı olarak bildirildiğini, müvekkilinin sorumlu olduğunun kabulü anlamına gelmemek kaydı ile bir an için taşıyanın sorumlu olacağını düşünülse dahi TTK 1186.maddesinde düzenlenen sınırlı sorumluluk hükümlerinin uygulanması gerektiğini, davacının iddia ettiği alacak kalemleri bakımından herhangi bir delil sunamadığı dolayısıyla zararlarını ispatlayamadığını savunarak davanın yetkisizlik ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl ve birleşen dosya davalılarından … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların zayi olduğunu iddia ettiği yükün dava dışı … şirketine satıldığının iddia edildiğini, bu durumda davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, bakır tel emtiasının deniz yolu ile diğer davalılar tarafından taşındığını, gemiden müvekkilinin işletmekte olduğu … Limanına tahliye edilen konteynerlere ilişkin olarak davalı … ve gümrük yetkililerinin de imzası bulunan tutanak düzenlendiğini, tutanakta konteynerlerin gemiden limana farklı bir mühür numarası ile tahliye edildiğini, bu durumun gemi kaptanının düzenlediği rapor ile de sabit olduğunu, dolayısıyla konişmentoda belirtilen yük ile konteynerden tahliye edilen yükün farklı olmasında müvekkili liman işletmelerinin herhangi kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, bu hususun davacıya gönderilen … Noterliğinden çekilen 10/12/2014 tarihli cevabi ihtarname ile de davacıya bildirildiğini, müvekkilinin sadece liman işletmecisi olduğunu, tüm bu nedenlerle müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Asıl ve Birleşen dava, gemi ile Çin’den İstanbul’a taşınan iki adet konteynerden konişmento talimatında beyan edilenin aksine bakır hurda tel yerine tuğla çıkması nedeniyle. davacı alıcı firmalar nezdinde doğan zararın davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizin 2014/1470 esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılama sonucunda, asıl ve birleşen davalar bakımından davalı … … … S.A hakkındaki davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine, davalı … hakkındaki davanın pasif husumet yokluğundan reddine, davalı … San. Tic. A.Ş hakkındaki davanın da esastan reddine karar verilmiştir. İşbu karar karşı davacı vekilinin istinaf ve temyiz başvurusu üzerine istinaf mahkemesi tarafından başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Temyiz aşamasında ise Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 25/02/2020 tarihli 2019/… Esas ve 2020/… K. sayılı ilamı ile davalı … … … hakkında verilen yetiksizlik kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak kaldırılmasına karar verilmiştir. Yargıtay ilamına mahkememiz tarafından uyulmakla, bu şekilde … A.Ş ve … A.Ş hakkında verilen kararlar kesinleşmiş olduğundan, davaya … … … S.A yönünden devam edilmiştir.
Davacının Çin’den ithal ettiği emtiaların içinde bulunduğu … ve … nolu iki adet konteynerin … tarafından düzenlenen … nolu konişmento tahtında … gemisi ile Çin’den İstanbul … Limanına taşındığı dosya kapsamına göre sabit olup, bu husus tarafların da kabulündedir. … Limanında konteynerlerin gemiden tahliyesinden sonra … Gümrük Müdürlüğün tarafından tutulan 17/11/2014 tarihli tutanak ile; … isimli gemiden 06/11/2014 tarihinde tahliye edilen … Gümrük Müdürlüğünce 11/11/2014 tarihli … sayılı beyana kayıtlı … nolu konteyner üzerinde takılı olması gereken … nolu … yerine … nolu … ‘in bulunduğu, ayrıca üzerinde … bulunmayan … nolu konteynere de … nolu … takılmak suretiyle gemi kaptanının imzalamış olduğu, İnterchenge raporu tutularak konteynerlerin tahliye edildiği, … … sahasında muayene amacıyla açılan konteylerin içinden 48.690 kg beyan edilen hurda bakır muhteviyatı eşyanın yerine parke taşı cinsi malzeme tespit edildiği tespit edilerek, iş bu tutanak gümrük muayene memurları, liman yetkilisi, gümrük firma temsilcisi ve … Gemi Acentesi tarafından imza altına alınmıştır. Yine … Gümrük Müdürlüğünün 26/11/2014 tarihinde … Liman İşletmelerine yazdığı yazıda, 11/11/2014 tarihli … sayılı beyanname muhteviyatı eşyaların muayene amacıyla açılması esnasında … konteyner … nolu … yerine … nolu Sealin olduğu, … nolu konteynerin tahliyesi esnasında üzerinde mühür olmadığının anlaşıldığı belirtilerek, konunun tetkik edilerek farklılığın nedeninin bildirilmesi istendiği görülmektedir. Bu şekilde yüke ilişkin tutulan tutanak ve gümrük müdürlüğünün bahsi geçen yazısında asıl dosya davacısı … ile birleşen dosya davacısı … ‘in gönderileni olduğu iki adet konteynerden birisinin üzerinde konişmentoda kaydedilen mühür numarası yerine farklı bir mühür numarasının olduğu, diğer konteyner üzerinde de herhangi bir mührün bulunmadığının tespit edildiği, her iki konteynerin içerisinde bakıldığında konişmentoda beyan edilen hurda bakır muhteviyatı eşya yerine parke taşı cinsi malzeme olduğunun gözlendiği anlaşılmaktadır.
Davacı tarafça Çin Gümrüğünde taşınan mala ilişkin düzenlenmiş olan gümrük beyannamesi dosyaya sunulamamıştır. Davalı taşıyanın acentesi tarafından Çin’de noter huzurunda internet üzerinden tespit edilen gümrük bilgilerinin tercümeleri 09/03/2023 tarihinde dava dosyasına sunulmuştur. İncelenen evraktan, Çin gümrüğünde tutulan kayıtlarda konteyner numarasının yer aldığı ancak konteyner mührüne dair bir kaydın bulunmadığı, emtianın cinsinin ise çimento tuğlası olarak geçtiği tespit edilmiştir. Yine aynı tarihte tercümesi dosyaya sunulan Çin’deki satıcı …’nun antreposunda düzenlenen, alıcının temsilcisi ile satıcının temsilcisinin imzalamış olduğu 21/09/2014 tarihli olay raporunda bakır tel hurdasının … nolu … nolu konteynere yüklendiği belirtilmiştir. Olay raporunda belirtilen konteyner mühür numarası ile konişmentoda yazılı olan mühür numarasının aynı olduğu görüldüğünden, bu konteynere ait mühür numarasının … olarak sonradan değiştirilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Diğer … nolu konteynerin ise gemiden tahliye edildiğinde kilitsiz ve mühürsüz olduğu belirlidir. Çin Gümrüğü’ne ait kayıtlarda konteyner mühür numaraları yer almadığından taşıyanın konteynerleri teslim alırken, konişmento talimatında bildirilen mühür numarası ile gümrüğe bildirilen mühür numarasını karşılaştırma olanağı bulunmamaktadır. Ancak Çin gümrüğüne beyan edilen mal cinsinin çimento tuğlası olduğu dosyaya sunulan gümrük ekran görüntülerinin tercümesinden anlaşılmaktadır. Bu durumda konteynerler gemiye kabul edilirken konişmento talimatında bildirilen ve konişmentoya kaydedilen emtiaya ilişkin tüm bilgileri gümrüğe beyan edilen bilgilerle karşılaştırması, TTK 1178.maddesindeki yüke özen borcu kapsamında gemi kaptanı ya da taşıyanın temsilcisine düşen bir yükümlülüktür. Şayet bu çerçevede bir karşılaştırma yapılmış olsaydı, konişmento talimatında bildirilen bakır tel hurdası yerine gümrüğe beyan edilen yükün çimento tuğlası olduğu tespit edilerek, yükün gemiye kabul edilmesi engellenmek suretiyle alıcının mal bedelini ödemesinin önüne geçilmiş olacaktı. Öte yandan … nolu konteyner ise kilitsiz ve mühürsüz olarak tahliye edilmiştir. Bu durum karşısında iki ihtimal söz konusu olacaktır. Konteyner ya kilitsiz ve mühürsüz olarak gemiye kabul edilmiştir yada taşıma sırasında kilit ve mührün söküldüğü kabul edilmelidir. Mahkememizce daha önce verilen kararda … liman işletmelerinin herhangi bir kusuru bulunmadığı gerekçesi ile bu davalıya karşı açılan davanın reddine karar verilmiş ve karar kesinleşmiştir. Ayrıca konteynerin gemiden tahliyesinden hemen sonra düzenlenen tutanak da göz önüne alındığında konteynerin kilit ve mührünün gemiden tahliyeden sonra gerçekleşmiş olma ihtimali fiilen mümükün değildir. Bu değerlendirme sonucunda konteynerin gemiye yüklenirken kilitsiz ve mühürsüz olduğu sonucuna varılmaktadır. Gemi kaptanı kilitsiz ve mühürsüz konteyneri gemiye kabul etmekle de özen yükümlülüğünü ihlal etmiş sayılacağından her iki konteyner yükü nedeniyle ortaya çıkan zarardan TTK’nun 1178 ve devamı maddelerine göre davalı taşıyanın sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Asıl ve birleşen dosya davacılarının mal bedelini ödedikleri banka tarafından cirolu konişmento örnekleri ile malı teslim almış olmalarından anlaşıldığı gibi dosyaya sunulan ödeme belgeleri ile de sabittir. Asıl dava konusu olan … nolu konteyner yükü için ödenen bedel 104.808 USD olup, birleşen dosya konusu … nolu konteyner yükü için ödenen tutar ise 109.428 USD’dir. Davacının teslim aldığı konteyner içerisinden çıkan parke taşının ekonomik bir değere sahip olmadığı değerlendirildiğinden, davacının zararı satın alınan bakır tel hurdasının gemiden boşaltıldığı yerdeki ve tarihteki değerine göre belirlenmelidir. TTK 1186/f.2 hükmüne göre boşaltma limanın bulunduğu İstanbul Borsasından fiyat araştırması yapılmış ise de, bu konuda herhangi bir veriye ulaşılamamıştır. Bu nedenle zararın tespitinde malın fatura değerinin esas alınması gerektiği kabul edilmiştir.
Asıl ve birleşen davada talep edilen asıl alacak tutarları davacıların teslim alamadığı malların fatura tutarı ile uyumlu olup, yapılan ödemelerde fatura miktarınca olduğundan TTK 1178.maddesi uyarınca asıl dosya bakımından tahsili gereken zarar miktarının 104.808 USD, birleşen dosya bakımından da 109.428 USD olduğu kabul edilmiştir. Konişmentolarda malın cinsi ve değeri birlikte belirtilmemiş olduğundan, taşıyanın TTK 1186/1 maddesine göre sorumluğunun sınırlandırılması mümkün hale gelmektedir. Bununla birlikte TTK’nun 1187.maddesinde sınırlı sorumluluktan yararlanma hakkının kaydına neden olabilecek iki tür kusur hali düzenlenmiştir. Bunlardan ilki kast, diğeri ise pervasızca harekettir. Ancak hükmün ifadesine göre taşıyanın sınırlı sorumluluk hakkının kaybına yol açan her iki kusur hali şahsi kusur niteliğindedir. Buna göre zarara neden olan olay taşıyanının kendi kusurundan değil de, adamlarının kastı yada nitelikli kusurundan meydana gelmişse, taşıyan sınırlı sorumluluktan yararlanma hakkını kaybedecektir. TTK madde 1191/f.2’ye göre taşıyanın sorumluluğuna ilişkin tüm hükümler fiili taşıyanın bizzat gerekleştirdiği taşıma bakımından da geçerlidir. Eldeki dosyada kabule göre zarara sebebiyet veren olay satıcı/taşıtanın yanı sıra, gemi kaptanının yukarıda açıklanan kusuru ile meydana gelmiştir. Bu durumda taşıyanın şahsi kusuru söz konusu olmadığından, TTK m.1186/f.1 hükmü uyarınca sınırlı sorumluluktan yararlanma hakkı devam edecektir.
14/03/2022 tarihli bilirkişi raporunda, asıl dosya konusu olan 23.822 kg bakır tel ile ilgili sınırlı sorumluluk tutarı …, birleşen dosya konusu 24.870 kg bakır tel ile ilgili sınırlı sorumluluk tutarı da … olarak hesaplanmıştır. Davacının talebi USD üzerinden yapılmış olup, faturalarda USD üzerinden düzenlendiğinden karar tarihinde geçerli olan ÖÇH/USD paritesine göre tazminat miktarının saptanması gerekmektedir. Karar tarihinde geçerli olan ÖÇH/USD paritesi 1.35046 olduğundan asıl dava bakımından tespit edilen 47.644 ÖÇH 64.341,31 USD’ye, birleşen dava bakımından hesaplanan 49.740 ÖÇH ise 67.171,88 USD’ye tekabül etmektedir. Dolayısıyla fatura bedelleri üzerinden asıl dava bakımından hesaplanan sınırlı sorumluluk tutarı 64.341,31 USD, birleşen davada taşıyanın sınırlı sorumluluk tutarı da 67.171,88 USD’dir.
Asıl ve birleşen dosyalarda davacı vekili Çin’den satın alınan bakır kablo hurdasının … San Tic A.Ş.’ye devir edildiğini asıl dava konusu olan 23.820 KG soyulmuş bakır tel hurdasının 152.448 USD karşılığında birleşen dava konusu 24.770 KG Bakır tel hurdasının da 159.168 USD bedel ile satışının yapıldığını … firmasının malları teslim almak için limana gittiğinde konteyner kilidinin … gemi acentesine ait farklı numaralı bir kilit takılı olduğunu tespit ettiğini diğer … numaralı konteynerda da kilidin olmadığı orijinal kilit yerine … Kilidinin takılı olduğunu gördüğünü konteyerlardan bakır tel yerine paket parke taşı çıkması nedeni ile satışın gerçekleşemediğini ve kar kaybına uğradığını ileri sürerek mal bedelinin yanı sıra kar kaybı talebinde de bulunulmuştur. Kar kaybı talebi … firmasına yapılan satışa dayanmaktadır. Bu konunun araştırılması bakımından davacı şirketler ile dava dışı … Metal firmasının ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmasına karar verilmiş ancak davacı taraflar defter ibrazında bulunmadığından bu yönde bir inceleme yapılamamıştır. Dava dışı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi sonrasında düzenlenen 04.12.2017 tarihli bilirkişi raporunda dava konusu bakır tel emtiasının davacı taraflardan satın alındığına veya bedelin ödendiğine dair ticari defterlerde herhangi bir kaybın yer almadığı gümrük işlem bedelleri haricinde herhangi bir fatura kaydının bulunmadığının tespit edilmiştir. Davacı taraflarca iddia edilen satışa ilişkin olarak, herhangi bir fatura ve ödeme belgesi dosyaya sunulmamış olduğundan ortada geçerli bir satış olduğunun kabul edilmesi mümkün değildir. Bu nedenle bu satış iddiasına dayalı kar kaybı talebi de yerinde görülmeyerek davacının zararının mal bedeli ile sınırlı olduğu değerlendirilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda yukarıda yapılan değerlendirmeler ışığında Asıl ve birleşen dosya davalıları … A.ş ile … Sanayi ve Ticaret A.Ş. Hakkında verilen kararlar kesinleşmiş olduğundan bunlar yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, Asıl dosyada davalı … … … S.A hakkında ki davanın KISMEN KABULÜ ile 64.341,31 USD’nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/A maddesi gereğince işleyecek dolar faizi ile birlikte bu davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, birleşen dosyada davalı … … … S.A hakkında ki davanın KISMEN KABULÜ ile 67.171,88 USD ‘nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek dolar faizi ile birlikte bu davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Asıl ve birleşen dosya davalıları … A.Ş ile … Sanayi ve Ticaret A.Ş. Hakkında verilen kararlar kesinleşmiş olduğundan bunlar yönünden yeniden karar verilmesine yer olmadığına,
2-Asıl dosyada davalı … … … S.A hakkında ki davanın KISMEN KABULÜ ile 64.341,31 USD’nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek dolar faizi ile birlikte bu davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
3-Birleşen dosyada davalı … … … hakkında ki davanın KISMEN KABULÜ ile 67.171,88 USD’nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek dolar faizi ile birlikte bu davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
-Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
4-Esas davada; Peşin alınan 11.052,41 TL harçtan, karar harcı olan 10.234,55 TL’nin mahsubu ile fazla alınan 817,86 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
11.052,41-TL peşin harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Esas davada; Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 23.473,77 TL vekalet ücretinin davalı … … … S.A tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Esas davada; Davalı … … … S.A vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 31.723,13 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak işbu davalıya verilmesine,
7-Esas davada; Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 25,20 TL başvurma harcı, 595,70 TL posta gideri, 22.500,00 bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 23.120,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 9.758,27 TL’sinin davalı … … … S.A’dan alınarak davacıya ödenmesine,
8-Esas davada; Davalı … Ve Tic. A.Ş tarafından yapılan yargılama gideri olan 130 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 54,86 TL’sinin davacıdan alınarak işbu davalıya ödenmesine,
9-Esas davada; Davalı … … … S.A tarafından yapılan yargılama gideri olan 50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 21,10 TL’sinin davacıdan alınarak işbu davalıya ödenmesine,
10-Birleşen davada; Karar harcı olan 10.684,80 TL’den peşin alınan 1.707,75 TL’nin mahsubu ile bakiye 8.977,05 TL harcın davalı … … … S.A’dan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Davacının peşin olarak yatırdığı 1.707,75 TL harcın davalı … … … S.A’dan tahsili ile davacıya verilmesine,
11-Birleşen davada; Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 24.462,46 TL vekalet ücretinin davalı … … … S.A tahsili ile davacıya verilmesine,
12-Birleşen davada; Davalı … … … S.A vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 36.009,90 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak işbu davalıya verilmesine,
13-Birleşen davada; Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 25,20 TL başvurma harcı, 185,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 210,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 83,83 TL’sinin davalı … … … S.A’dan alınarak davacıya ödenmesine,
14- Taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, verilen kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/04/2023

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır