Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/132 E. 2020/307 K. 12.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO:2020/132 Esas
KARAR NO:2020/307

DAVA:İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:24/03/2020
KARAR TARİHİ:12/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin sigorta şirketi olduğunu, müvekkili tarafından …. A.Ş. ‘ye ait … cinsi emtia, taşıma sırasında oluşabilecek rizikolara karşı 30/12/2017 düzenleme tarihli … numaralı Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi ile teminat altına alındığını,02/04/2018 tarihinde … cinsi emtianın yüklü olduğu konteynırlar , davalı … …’nin düzenlemiş olduğu … numaralı konşimento tahtında … nin … Limanından …’ye taşınmak üzere ” …” gemisine hasarsız bir şekilde yüklendiğini, taşıma esnasında davalı taşıyan firma tarafından konteynerin aktarma limanı olan … numaralı konteynerin hasar gördüğünü, müvekkili şirket sigortalısına e -mail yoluyla bildirildiğini, konteynerdeki hasarın ardından davalı şirket, konteyneri geçici olarak tamir ederek taşıma işlemine devam ettiğini, 04/06/2018 tarihinde … numaralı konteyner … Limanında tahliye edildiğini, tahliye işlemlerinin ardından ekspertiz incelemesi gerçekleştirildiğini, tüm nedenlerle …. İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan haksız itirazın iptali ile takibin devamına haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren davalı aleyhine %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu ihtilaf merkezi …bulunan dünyanın en büyük konteyner taşıyanı olduğunu, hat operatörü olan … A/S ‘in … numaralı konişmentosu tahtında … Limanından, … Limanına taşınan toplam 100 yüz adet konteyner tahliye limanından önceki son aktarma limanı olan … limanında aktarma yapması esnasında konteynerin taban ve yan duvarında hafif şekilde deformasyona uğraması sebebiyle konteyner açılmaksızın haricen tamir edildiği, akabinde gemiye yüklenerek İskenderun’daki liman sahasından … alıcı tesislerine gönderildiğini, yapılan kantor tartımları sonucu konteyner içindeki 2004 kg emtianın eksik çıkması sebebiyle itirazın iptali şeklindeki sigorta rücu davası olduğunu, uyuşmazlıklar halinde uygulanacak hukuk ve uyuşmazlığın görüleceği yetkili mahkeme ( yetki anlaşması ) için de konişmento hükümlerinin uygulanması gerektiğini, dava konusu taşımada yabancılık unsuru mevcut olduğunu, 5718 s. MÖHUK gereğince yabancılık unsuru taşıyan taşımada, konişmento hükümlerinde yer alan yetki anlaşmasının uygulanması gerektiğini, emsal yerel mahkeme kararları ile davacının davasının milletlerarası yetki yönünden reddi gerektiğini, yükün konteyner içindeki ” inliner” olarak adlandırılan ambalajında herhangi bir hasar bulunmadığını, poliçeye göre ambalajında hasar bulunmayan yüklerdeki eksiklikler sigorta kuvertürü dışında olduğunu, sigortalının zarararın ne olduğu belli olmadığını, taşımaya ilişkin konişmentoda konteyner hakkında ” …” yani “Yükleten yükledi, iç istifi yaptı, tarttı ve saydı” şekline rezerv bulunmakta olduğunu, konteynerler yükleme limanında dava dışı yükleten tarafından yüklenmiş, iç istifi yapılmış tartılmış, sayılmış ve mühürlendiğini, bu yönde rezerv kayına havi konişmentolarda yük eksikliği için taşıyanların sorumlu tutulabilmesi mümkün olmadığını, TTK m. 1185 gereğince taşıyana süresinde hasar ihbarı yapılmadığını, buna göre yükün konişmentoda yazıldığı şeklinde taşındığı kabul edildiğini, TTK m. 1185/2 uyarınca hasarlı olduğu iddia edilen yük üzerinde her iki tarafın iştiraki ile ve mahkemeler vasıtası ile yapıldığı bir tespit bulunmadığını, iddia olunan hasarın ne zaman, ne şekilde ve nasıl meydana geldiği ile bu yöndeki hasarın yükün taşıyanın hakimiyetindeyken meydana geldiği açık ve belli olmadığını, sigortalı eksiklik iddiasını kendi kendisine, kendi tesislerinde kendi kantar tartımı sonucu yine kendi kantar fişlerine göre ileri sürdüğünü, sigorta eksperi de sigortalının kendi kendisine tuttuğu kantar fişlerine göre eksik tespit edildiğini, sigorta yan taşıyana ve acentesine verdiği taahhütname uyarınca yükte muhtemel meydana gelebilecek her türlü hasar, zıya ve kayıp için taşıyanı ibra ettiğini beyan ettiğini, sigorta poliçesinde öngörülen muafiyet oranları uygulandığını, davacının delilleri hakkında beyanda bulunma ve eğer var ise gerektiğinde cevap dilekçelerini yenileme hakkı saklı kalmak kaydı ile konişmentolarda bulunan Milletlerarası yetki şartı uyarınca davanın yetki yönünden reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dava; deniz taşıması sonucunda eksik teslim edilen emtialar nedeniyle dava dışı sigortalıya ödenen sigorta tazminatının rucüen tahsili talebi ile başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davası olduğu, Uyuşmazlığın konusunun; davalının milletler arası yetki itirazının yerinde olup olmadığını, tarafların aktif ve pasif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığını, sigorta sözleşmesinin geçerli olup olmadığını, geçerli bir sözleşme uyarınca ödemenin yapılıp yapılmadığını, hasara ilişkin süresinde ve geçerli bir ihbarın bulunup bulunmadığını ve hasarın deniz taşıması esnasında meydana gelip gelmediğini, hasarda davalının sorumlu olup olmadığı ve hasarın miktarının tespiti noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamından, davadışı sigortalı …. A.Ş. tarafından yurtdışından ithal ettiği emtianın davacı … nezdinde 30/12/2017 düzenleme tarihli nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalandığı, taşımanın …’a taşımasının davalı …’a ait … isimli gemi ile yapıldığı, taşımaya ilişkin konişmentonun … AS adına Jtud acentesi …tarafından imzalandığı, …’da kurulu yabancı bir şirket olduğu, taşıyıcı şirket ile geminin yabancı olması nedeniyle uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıdığı, konişmentonun 26.maddesindeki yetki klozu ile taşıma sözleşmesinin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıklara İngiliz Hukukunun uygulanacağı, yetkili mahkemenin ise Londra’da İngiliz Yüksek Adalet Mahkemeleri olduğunun kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Yabancı unsuru taşıyan uyuşmazlıkların çözümünde yetkili kanunun tayininden önce çözümü gereken sorun açılan davada mahkemenin milletlerarası yetkisinin bulunup bulunmadığı hususuna ilişkin olduğundan (Aysel Çeliker/Bahadır Erdem, Milletlerarası Özel Hukuk, Sayfa 19) uygulanacak hukuktan önce yetki konusunun karara bağlanması gerekmektedir. MÖHUK 47.maddesinde yer itibari ile yetkinin münhasır yetki esasına göre tayin edilmediği hallerde taraflar arasında yabancılık unsuru taşıyan ve borç ilişkisinden doğan uyuşmazlığın yabancı bir devlet mahkemesinde görülmesi konusunda anlaşma yapılması mümkündür. Yetki şartı taraflar arasındaki ilişkiyi düzenleyen sözleşmeye ayrı bir madde olarak konulabileceği gibi ayrı bir sözleşme olarak da düzenlenebilecektir. Anılan hükme göre yetki şartının geçerli olması için uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıması, Türk Mahkemelerinin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmemiş olması ile uyuşmazlığın borç ilişkisinden doğması gerekmektedir.
Eldeki dosyada somut uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıdığı, dava konusunun Türk mahkemelerinin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmiş bir konuya ilişkin olmadığı, (Yargıtay 11 Hukuk Dairesi’nin, 22/06/2020 tarihli, 2019/3799 Esas ve 2020/3051 Karar sayılı ilamına karşılık taşıma akdine davalının Türkiye acentesinin aracılık ettiğine ilişkin dosyada herhangi bir delil bulunmadığından)
deniz taşımasından yani akdi ilişkinden kaynaklandığı, konişmentonun 26.maddesinde düzenlenen yetki klozunun halefiyet hükümlerine göre davacı … şirketini bağladığı, konişmentodaki yetki şartına göre somut uyuşmazlık yönünden Londra’da bulunan İngiliz Yüksek Adalet Mahkemesinin yetkili olduğu kanaatine varıldığından, davalı vekilinin milletlerarası yetki itirazının kabulü ile davanın yetkisizlik nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davalı vekilinin Milletler arası yetki itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 114,68 TL den karar harcı olan 54,40 TL nin mahsubu ile fazla alınan 60,28 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili için takdir edilen 3.400,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/11/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza