Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/127 E. 2020/265 K. 02.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO:2020/127
KARAR NO:2020/265

DAVA:İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:18/03/2020
KARAR TARİHİ:02/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin sigortalısı tarafından bir kısım emtianın …’de dava dışı bir firmadan satın alındığını ve …’den …’ye yapılacak deniz nakliyesi süreci için de davalı şirket …ile anlaşıldığını, 17.12.2018 tarihinde …’de konteynerin açılması sonrası tahliye aşamasında, müvekkil şirket sigortalısına ait emtiaların bazılarının hasarlı olduğunu, kolilerin yırtık ve ezilmiş olduğunu, kolilerin içindeki ürünlerin kırılmış – çizilmiş – dağılmış yahut parçalanmış olduğu ve kullanılamaz hale geldiğinin tespit edildiğini, bahse konu hasarın emtianın …’den …’ye deniz yolu ile nakliyesi sürecinde meydana geldiğini, müvekkili şirketin emtiasında hasar oluşan sigortalısına ödeme yaparak hasarını karşıladığını, akabinde müvekkil şirket tarafından ödenen bedellerin rücu edilerek davalı/borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça başlatılan takibe haksız şekilde itiraz edildiğini beyanla davalının haksız itirazının iptaline, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin “Taşıyan” değil, Taşıyanın tahliye limanında görevlendirdiği “teslimat acentesi” olduğunu, bu hususun konşimentoda, “as delivery agent only” (sedece teslimat acentesi olarak) ibaresiyle açıkça belirli olduğunu, taşıyan, …’da şirket merkezi bulunan “… Ltd” şirketi olduğunu, yine, konşimentoda “…” yani navlun tahliye limanında tahsil edilecektir ibaresi bulunmakta olup, müvekkilinin görevinin taşıyan acentesi olarak malları teslim etmek ve navlunu tahsil etmekle sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin taşıyan “nam ve hesabına” davrandığı konşimentodan açıkça belli olduğunu, bu sebeplerle, müvekkili şirkete doğrudan husumet yönlendirilmesinin mümkün olmadığını, davanın pasif husumet yokluğundan reddi gerektiğini, konşimentoda yetki klozunun bulunduğunu ve taşımadan doğan uyuşmazlıkların … Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, bu hususun icra takibinde de ileri sürüldüğünü, uluslararası yetki itirazında bulunulduğunu, yetkili mahkemenin … Mahkemesi olduğunu, sorumluluğu kabul anlamında olmamak üzere, iddia edilen hasarın ambalajlama eksikliğinden kaynaklandığının anlaşıldığını, taşıyanın yetersiz ambalajlamadan doğan hasarlardan sorumluluğu olmadığının aşikar olduğunu beyanla davanın reddini talep etmiştir.
Uyuşmazlığın, tarafların husumet ehliyetinin olup olmadığı, taraflar arasında geçerli bir sigorta sözleşmesinin bulunup bulunmadığı, geçerli bir sözleşme uyarınca ödeme yapılıp yapılmadığı, hasara ilişkin süresinde ve geçerli bir ihbarın olup olmadığı, hasarın deniz taşıması sırasında meydana gelip gelmediği, hasardan davalının sorumlu olup olmadığı, hasar miktarının tespiti ile davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı, davalının milletlerarası yetki itirazının kabul edilip edilmeyeceği noktasında toplandığı anlaşılmış, davalı vekilince her ne kadar milletlerarası yetki itirazında bulunulmuş ise de davalı vekilinin itirazına dayanak yaptığı konşimentoda taraf olmaması nedeniyle milletlerarası yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasının dosyamız arasına alındığı, icra dosyasının incelenmesinde, davalı borçlu aleyhine 26/07/2019 tarihinde icra takibine başlandığı, ödeme emrinin davalıya 05/08/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu tarafından 08/08/2019 tarihinde itiraz dilekçesi sunulduğu, davanın 18/03/2020 tarihinde İİK 67 maddesi gereği 1 yıllık süre içerisinde açıldığı, taraf vekillerince tüm delillerin sunulduğu anlaşılmıştır.
Konişmentonun incelenmesinde, yükletenin … Ltd, alıcının …. Ltd. Şti., yükleme limanının …, tahliye limanının ise … ve taşıyanın … Ltd. olduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı tarafça taşımayı konu emtianın deniz nakliyesinin davalı tarafça gerçekleştirilmesi nedeniyle hasardan sorumlu olduğu gerekçesi ile işbu dava açılmış ise de, dava konusu taşımaya dayanak konişmentoda freight collect kaydı olduğu, bu kaydın navlunun peşin ödenmediği, taşıyanın taşımayı yapacağı ancak navlunu tahliye limanında tahsil edileceği, acentenin yükü gönderilene teslim ettiğinde navlunu tahsil edeceği anlamına geldiği dikkate alınarak davalının taşıyanın acentesi olduğu, TTK md 105 uyarınca kendisine asaleten değil ancak izafeten dava açılabileceği göz önüne alınarak açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 57,73 TL den karar harcı olan 54,40 TL nin mahsubu ile fazla alınan 3,33 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili için takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır