Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/108 E. 2020/86 K. 08.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2020/108 Esas
KARAR NO : 2020/86
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/03/2020
KARAR TARİHİ : 09/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davadışı sigortalı …’nun montaj tüm riskler sigorta poliçesi ile müvekkili şirketi şirketin sigortalısı olduğunu, … Limanında bulunmakta olan iskele ile yükleme, boşaltma, kreninin sökümü ve demontaj işlemlerinin poliçe ile teminat altına alındığını, davadışı sigortalı … A.Ş Limanında bulunan “İskele Yükleme Boşaltma Vinci (Portal Vinç) Demontajı ve Hurda Olarak Satışı” kapsamında yapılan işin davalı … tarafından yürütülmesi esnasında liman üzerinde kurulu köprülü vincin hurdaya ayrılmak üzere sökümü işi için … Metal – … firmasının … firmasına yaptırdığını, portal vinç köprüsünün üzerinde bulunan gezer arabanın sökümü esnasında portal vincin dengesinin bozulduğunu ve teraziden kayarak havada asılı kaldığını, vinçlerin devrilme riski ile karşı karşıya kaldıklarını, bunun üzerine … firmasına ait mobil vince ilave olarak her iki vincin de devrilmesi riskini engellemek amacıyla Sarılar vinç firmasına ait iki adet mobil vinç daha getirilerek operasyona dahil edildiğini, bir adet vincin kurulumunun tamamlanıp, diğer vinç kurulma aşamasındayken kurulan vinç ile diğer askıda kalan iki vince müdahele edildiğini, ancak bu defa üç tane vincin kurulum aşamasındaki vincin üzerine düşmesi sonucu dört vincin de limanın uç kısmından denize doğru devrildiğini ve limana zarar verdiğini, maddi hasarlı kaza sonucunda iş makinelerinden kaynaklı mazot ve yağ sebebiyle deniz yüzeyinde kirlilik oluştuğunu, davadışı … tarafından hasar tutanağı tutulduğunu ve müvekkili sigorta şirketine hasarın tazmin ve tespiti için ihbarda bulunulduğunu, davalılara karşı davadışı sigortalı tarafından hasarın tazmin edilmesi hususunda ihtar çekildiğini, ihtara cevaben herhangi bir ödemenin davalılar tarafından yapılmadığını, hasar tazminatının poliçe kapsamında değerlendirildiğini ve davadışı sigortalıya ödendiğini, halefiyet ilkesi gereğince rücu hakkının bulunduğunu, davalılar aleyhine başlatılan takibin haksız itiraz nedeniyle durduğunu belirterek davanın kabulüne, takibe, asıl alacağa, faize ve tüm ferileriem ilişkin haksız itirazların iptaline, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
06/12/2018 tarihinde yayınlanan ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 7155 sayılı kanunun 20.maddesi ile 6102 sayılı TTK’nun 5.maddesine eklenen hüküm ile ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş olup, 7155 sayılı kanunun 23.maddesi ile 6325 sayılı Arabuluculuk Kanununa eklenen 18/A bendi ile de davacının dava açarken arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varıldığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorunda olduğu, bu zorunluluğa uyulmaması halinde ise mahkemenin davacıya son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde sunulması, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye göndermesi gerektiği, ihtar gereği yerine getirilmez ise de dava dilekçesi karşı tarafa tebliğ çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verileceği düzenlenmiştir.
Eldeki dosyaya konu uyuşmazlık icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olup, TTK ‘nun 4.maddesine göre ticari dava niteliğindedir. İcra takibi ise para alacağına ilişkin olduğundan işbu menfi tespit davasında 6102 sayılı TTK’nun 7155 sayılı yasa ile eklenen 5/A maddesine göre dava açılmadan önce davacı tarafça arabulucuya başvurulmuş olması gerekmektedir. Arabuluculuk dava şartı niteliğindedir. Dava dilekçesi ekinde arabulucuya başvurulduğuna ilişkin herhangi bir belge sunulmayıp, davacı vekili dilekçesinde arabuluculuk süreci tamamlanmadan davanın açıldığını beyan etmiştir.
Açıklanan nedenlerle, dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olup, davacı tarafça dava açılmadan önce arabuluculuk süreci tamamlanmamış olduğundan HMK ‘nun 114/son, 6102 sayılı TTK ‘nun 5/A maddesine göre davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç tarifesi uyarınca 54,40 TL karar harcının 2.442,67 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 2.388,27 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 09/06/2020

Başkan …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır