Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/103 E. 2020/392 K. 30.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2020/103 Esas
KARAR NO : 2020/392
ASIL DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 08/08/2017
KARŞI DAVA : Alacak
KARŞI DAVA TARİHİ : 08/09/2017
KARAR TARİHİ : 30/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kurtarma Ve Yardımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı/karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket vekilinin 22/06/2017 tarihli dilekçesi ile yetkiye itiraz ettiğini ifade ettiği, ancak yetkili icra dairesine yer vermediğini, bu itibarla davalı şirketin yetki itirazının kabulünün mümkün olmayacağını, taraflar arasında imzalanan sözleşmelerde bulunan yetki şartı gereğince doğacak uyuşmazlıklarda İstanbul merkez icra müdürlükleri ve mahkemeleri yetkilendirildiğini, taraflar arasında akdedilen … Tedarik Sözleşmesi ve …Tedarik Sözleşmesinin uyuşmazlıkların çözümü başlıklı 36.maddesinde taraflar arasındaki uyuşmazlığın İstanbul Mahkemeleri ve icra dairelerince çözüme bağlanacağı açıkça hüküm altına alındığını, ilgili sözleşmeler ile davalı şirketin, müvekkilinin sözleşme kapsamında sağladığı malzeme ve hizmetlere ilişkin ödemeleri yapmayı kabul ettiğini, müvekkilinin akdedilen sözleşme kapsamında yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve yine sözleşmede öngörülen alacağın ödenmesi için fatura düzenleyerek davalı şirkete gönderdiğini, davalı şirketin 17/03/2017 tarihinde müvekkiline mutabakat mektubu ilettiğini, mektup ile 31/12/2016 sonu itibariyle müvekkiline 184.935,79 Euro karşılığı 686.093,29 TL borçlu olduğunu açıkça kabul ettiğini, mutabakat mektubunun müvekkili tarafından onaylanarak davalıya geri gönderildiğini, davalı şirketin 11/01/2017 tarihinde 6.320,40 Euro tutarında kısmi ödeme gerçekleştirdiğini, 178.615,39 Euro bakiye alacağın kaldığını, icra takibi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 152.849,63 Euro talep edildiğini, davalı şirketin borcunu inkar ederek kötü niyetli davrandığını beyanla davalının … İcra Müdürlüğünün 2017/… esas sayılı icra dosyasına yaptığı haksız itirazının iptaline, takibin devamına, haksız itirazın eden davalı aleyhine alacağının %20’sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı/karşı davacı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kamuyla yapmış olduğu sözleşmeler gereği, bir adet denizaltı kurtarma ana gemisi (MOSHIP) ve iki adet denizaltı kurtarma ve yedekleme gemisi (KURYED) yapımını yüklendiğini, yapılan bu sözleşmeler kapsamında işi süresinde ve eksiksiz olarak bitirmeyi taahhüt ettiği ve bu taahhütler ciddi cezai yaptırımlara bağlandığını, müvekkilinin yapmakla yükümlü olduğu gemilerin mobilyalarının imalatı ve montajı konusunda davacı/karşı davalı ile mutabakata vardığını ve bu kapsamda, taraflar arasında sözleşmeler imzalandığını, Davacı/Karşı Davalının taraflar arasında imzalanan sözleşmelerden kaynaklanan yükümlülüklerini tam ve eksiksiz yerine getirmediğinden projelerde büyük aksamalar ve uzun süreli gecikmeler meydana geldiğini, bu sebeple müvekkil şirketin büyük maddi ve manevi kayıplar yaşadığını, Davacı/Karşı Davalı şirket yetkilileri ve müvekkili şirket yetkilileri arasında yapılan şifahi görüşmelerde karşı taraf gecikme ve imalatlardaki sorunlara sebep olan kusurlarını kabul etmesine rağmen, müvekkil şirketten kendilerine kesilecek ceza faturasının miktarında indirim yapılması talep edilmiş ise de, müvekkil şirket yaşanan gecikmeler ve sorunlar nedeniyle gecikme cezası tutarlarının üzerinde ticari itibar kaybı da dahil olmak üzere ölçülebilenden daha büyük zarara uğramış olduğundan Davacı/Karşı Davalı şirketin bu yöndeki talebini kabul etmediğini, her iki sözleşme için ayrı ayrı iki adet gecikme cezası faturası keserek karşı tarafa gönderdiğini, karşı tarafın düzenlenen ve kendisine tebliğ edilen faturaları ödemediği gibi, … Noterliğinin 10 ağustos 2017 tarihli … yevmiye sayılı ihtarnamesi ekinde haksız ve kötü niyetli olarak iade ettiğini, Davacı/Karşı Davalının müvekkil şirketten değil de, müvekkil şirketin Davacı/ Karşı Davalıdan 10.637,90 EURO (43.772,83 TL) alacaklı olduğu görüleceğini, karşı tarafça müvekkil şirket aleyhine haksız olarak … İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bu haksız takibe karşı itiraz edildiğini, geminin donatımı ve ilgili testlerin başlatılabilmesi için gemilere ait mobilyaların zamanında teslim edildiğini, montajlarının yapılması gerektiğini, özellikle ilgili OT(On-Going Test – Sürekli Test) testlerinin en geç Liman Kabul Testleri ile birlikte başlatılması planlanmış olmasına rağmen malzeme teslimlerinde yaşanan gecikmeler konuyla ilgili aksamalara neden olduğunu, donatım faaliyetlerinin yoğunluğu ve koordineli olarak ilerlemesi gereken işlerin fazlalığı dikkate alındığında donatım konusunda en önemli malzemeler olan yaşam/branş mahalleri mobilyalarının tesliminde yaşanan gecikmeler koordineli olarak ilerlemesi gereken diğer işleri de etkilediğini ve geminin geçici teslim takviminde gecikmelere neden olduğunu, malzeme teslimlerinde yaşanan sıkıntılar Haziran 2017 ayı içerisinde 19.06.2017 Tarih ve … Yevmiye Numaralı evrak ile firmaya bildirildiğini, anılan tarihte hala malzeme sorunu yaşanıyor olması, tüm gecikmelere ilave olarak özellikle Temmuz 2017 ayı içerisinde geçici teslimi gerçekleştirilen … gemisinin teslim süreçlerinde sıkıntı yaşanmasına neden olduğunu, 07.07.2017 tarihinde yapılan … Test kabul tutanağında dahi davacı/karşı davalı firmadan kaynaklı 5 adet eksik ve aksaklık mevcut olduğunu, yine aynı şekilde 18.01.2017 tarihinde yapılan … Test kabul tutanağında da 16 adet eksik ve aksak husus tespit edildiğini, söz konusu eksik ve aksaklıklar nedeniyle müvekkil şirket cezai yaptırımlara maruz kaldığını, taraflar arasındaki sözleşmelerin gecikme cezasına ilişkin 15. Maddesi gereğince davacı/karşı davalı işbu tutarları ödemekle mükellef olduğunu beyanla sözleşmeden doğan başkaca gecikme, hatalı ve eksik imalat nedeniyle tazminat ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla haksız olarak açılan asıl davanın takas nedeniyle reddi ile %20’den aşağı olmamak kaydıyla davacı/karşı davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi, karşı davanın kabulü ile karşı tarafa kesilen faturalara konu toplam 189.253,29 Euro (778.739,43-TL) ceza alacağın haklılığına karar verilerek, alacağın karşı taraf alacağı ile takas edildikten sonra cari hesaba göre takastan sonra artan 10.637,90 Euro (43.772,83-TL) alacağın taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı/karşı davalı vekili karşı davada cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketten kaynaklı herhangi bir gecikme bulunmadığını, … ve … gemilerine üretilecek ürünlerine Temmuz-Ağustos 2013 aylarında teslim edilmesi gerektiği beyan edilmiş ise de hem kendilerinin hem de davalı/karşı davacı tarafça sunulan sözleşmelerin eki niteliğinde olan değişiklik tekliflerinde Kasım 2015 ayında dahi davalı/karşı davacı tarafın talebiyle malzemelerde ve adetlerde değişiklik yapıldığını, davalı/karşı davacının kararlaştırılan edimlerin geç ifa edildiği iddiasını ispatlaması gerektiğini, düzenlenen ceza faturalarının hiçbir hukuki değerinin bulunmadığını, müvekkili şirketçe düzenlenen tüm faturaların davalı/karşı davacı tarafından kabul edildiğini, itirazda bulunmadıklarını, bu durumda karşı tarafın itirazda bulunmamasının borcu kabul anlamına geldiğini, teslim edilen ürünlerin ayıp olduğu iddiasının dayanaksız olduğunu, karşı tarafın süresi içerisinde ayıp ihbarında bulunmadığını, karşı davanın yasal dayanağının bulunmadığını beyanla karşı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizde açılan işbu davanın, … Bölge Adliye Mahkemesinin … Hukuk Dairesi’nin 27/02/2020 tarih 2019/… dosya nolu, 2020/… karar nolu kararıyla mahkememizin yargı yeri olarak belirlenmesi ile geldiği anlaşılmıştır.
Dava; sözleşmeye dayalı cari hesap alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olup, karşı davanın ise sözleşme konusu işin yapımındaki gecikmeler nedeniyle cezai şart alacağının tahsili istemine ilişkindir.
Tarafların beyanlarından davalı-karşı davacının idare ile yaptığı sözleşmeler ile bir adet denizaltı kurtarma ana gemisi ile iki adet denizaltı kurtarma ve yedekleme gemisi yapımını üslendiği, söz konusu gemilerin yaşam ve çalışma mahallerinde kullanılacak mobilyaların yapımı konusunda da davacı-karşı davalı …firması ile tedarik sözleşmeleri akdedildiği anlaşılmakta olup, taraflar arasında tedarik sözleşmeleri kapsamında … tarafından yapılan işlerden dolayı davacının … İnş. San. Tic. A.Ş.’den alacaklı olduğu konusunda bir ihtilaf bulunmayıp, dosyada çözümlenmesi gereken hukuki uyuşmazlık, davacı yüklenici firmanın edimini kararlaştırılan tarihlerde yerine getirip getirmediği, sözleşmesinin ifasında gecikme söz konusu ise bundan dolayı işveren konumundaki … şirketine cezai şart ödeme yükümlülüğünün doğup doğmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Uyuşmazlığın çözümü açısından alınan bilirkişi raporlarından 05/10/2018 tarihli 1. Bilirkişi kurulu raporunda, dosyaya sunulan irsaliyelerden anlaşıldığı üzere, sistem teslimlerinin sözleşmede belirtilen ve sonradan kararlaştırılan tarihlere göre gerçekleşmediği, bu nedenle tedarik sözleşmesinin 15. Maddesine göre gecikme cezasının ödenebileceği, tarafların ticari defter ve kayıtlarının birbiri ile uyumlu olup, asıl alacağı oluşturan faturaların her iki yanın defterlerinde kayıtlı olduğu, buna göre takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 178.615,39EURO alacaklı gözüktüğü, davalı-karşı davacı … firmasının ise sözleşmenin 15. Maddesi ile revize edilen teslimat tarihlerine göre isteyebileceği cezai şart miktarının 190.582,70EURO olarak saptandığı, davacının 178.615,39EURO alacağı mahsup edildiğinde … firmasının sonuçta 11.967,31EURO alacaklı hale geldiği, ancak tarafların ticari defterlerinde kayıtlı olan bakiye alacak miktarı ile her iki yanın talepleri göz önüne alındığında karşı davadaki alacağın 10.637,90EURO olarak hesaplandığı belirtilmiştir.
22/03/2019 tarihli ikinci bilirkişi kurulu raporunda da; tarafların yasal ticari defter ve kayıtları karşılaştırıldığında hesap bakiyeleri arasında 189.253,39EURO fark oluştuğu, bu farkın davalı-karşı davacı … A.Ş. Tarafından davacı adına tanzim edilen 21/06/2017 tarihli 18960 nolu 117.892,29EURO ve 21/06/2017 tarihli … nolu 71.361,00EURO tutarlı cezai şart fatura bedellerinin davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmasına karşın, davacının defterlerinde yer almamasından kaynaklandığı, TBK nun 179/2 maddesine göre, edimin kararlaştırılan sürede ifa edilmemesi halinde alacaklının edimi kabulü sırasında “çekince” ileri sürmesi gerektiği, çekincenin ifayı kabul etmeden, ya da en geç ifa sırasında, ifaya eklenen cezayı talep etmesi veya ceza tutarının talep hakkını saklı tuttuğunu beyan etmesi ile ileri sürülmüş sayılacağı, dosya içerisinde bu koşulu yerine getirdiğini gösteren bir delile rastlanılmaması nedeni ile cezai şart talebinin mümkün olamayacağı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Yapılan yargılama sonunda; asıl dosya davalısı, (karşı davada davacı) … A.Ş. Tarafından kamu ihalesi ile idareye karşı yapımı üslenilen gemilerin yaşam ve çalışma mahallerinde kullanılacak mobilyaların yapımı konusunda davacı … Ltd. Şti. İle tedarik sözleşmeleri akdedildiği, asıl dava konusu alacağın yüklenici firma …’nın yaptığı işlerden dolayı düzenlenen faturalardan kaynaklandığı, …’nın düzenlediği faturaların her iki yanın ticari defterlerinde kayıtlı olup, tarafları arasında yapılan 17/03/2017 tarihli mutabakat ile kabul edilen 184.935,79EURO alacaktan 6.320,40.EURO tutarındaki ödeme mahsup edildikten sonra davacının, davalı … A.Ş.’den 178.615,39EURO bakiye alacağının bulunduğu, ancak icra takibinde davacının 152.849,63EURO tutarında alacağın tahsilini talep ettiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın ise karşı davanın konusunu oluşturan … A.Ş.’nin düzenlediği cezai şart faturalarından kaynaklanığı anlaşılmış olup, karşı davacı … tarafından eşyanın tesliminde uzun süreli gecikmeler yaşandığı ileri sürülerek cezai şart talebini sözleşmenin 15/1 maddesine dayandırılmaktadır. Sözleşmenin 15/1 maddesinde “malzemelerin tedarik takviminde belirtilen sürede teslim edilmemesi ve söz konusu gecikme için İstanbul Tersanesi tarafından kabul edilmiş geçerli bir sebep bildirilmemiş olması halinde, yüklenici gecikilen her hafta için sözleşme bedelini %2,5 oranında ceza ödeyeceği, cezai şartın da İstanbul Tersanesinin bu hususa ilişkin yapacağı ilk yazılı bildirimden itibaren 5 iş günü içinde ödeneceği” hükmünün kabul ve taahhüt edildiği görülmektedir.
Cezai şarta ilişkin yasal düzenlemeler TBK ‘nun 179 vd maddelerinde yer almakta olup, sözleşmenin taraflarının cezai şart talep edilebilmesi için borçlunun borca aykırılıkta kusurlu olması gerekmektedir. Dosya kapsamı ve bilirkişi raporlarına göre, …’nın ediminin ifasında gecikme yaşandığı kanaati hasıl olmakla birlikte, işverenin yapılacak iş ile ilgili olarak sonradan yapmış olduğu değişiklik taleplerinin ifada gecikmeye neden olabileceği değerlendirilmiştir. Diğer yandan cezai şart istenebilmesi için TBK’nun 179/2 maddesindeki koşulunun da gerçekleşmesi gerekmektedir. TBK 179. madde 2. Bendinde “ceza, borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için, kararlaştırılmış ise, alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmemiş oldukça, asıl borçla birlikte cezanın da ifasını isteyebileceği” düzenlenmiştir. Anılan yasa maddesine göre, ifaya bağlı cezai şartta edimin kararlaştırılan sürede ifa edilmemesi halinde alacaklının edimi kabulü sırasında “çekince ” ileri sürmesi gereklidir.
Dosya içerisinde yer alan belgelerden, alacaklının, yani … A.Ş.’nin karşı tarafın edimini çekince ile kabul ettiğine dair bir kayda ya da belgeye rastlanılmamıştır.
Sonuç olarak, … şirketinin nın edimini ifada gecikme yaşandığı kabul edilse dahi, işveren konumundaki … A.Ş.’nin edimi kabulü sırasında TBK’nun 179/2. Maddesi hükmüne göre çekince koyduğunu ispatlayamadığından bu nedenle, cezai şart talep etme koşulları oluşmadığı kanaatine varılmış olunmakla, yapılan tüm bu değerlendirmeler neticesinde, asıl davanın kabulü ile, davalının icra takibine itirazının iptaline, 152.849,63.EURO nun takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek euro faizi ile birlikte davalıdan tahsili için icra takibini devamına, Koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine, karşı davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Asıl davanın KABULÜ ile, Davalının icra takibine itirazının iptaline, 152.849,63.EURO nun takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince işleyecek euro faizi ile birlikte davalıdan tahsili için icra takibini DEVAMINA, Koşulları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Karşı davanın REDDİNE,
3-Asıl dava sebebiyle 41.356,38.TL karar harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 7.878,69.TL’den mahsubu ile bakiye 33.477,69.TL’nin davalı/karşı davacıdan tahsili ile Hazineye İRAD KAYDINA,
4-Asıl davada davacı/karşı davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 47.321,10.TL vekalet ücretinin davalı/karşı davacıdan tahsili ile davacı/karşı davalı tarafa VERİLMESİNE,
5-Karşı dava sebebiyle 54,40.TL karar harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 800,00.TL’den düşümü ile artan 745,60.TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davalı/karşı davacıya İADESİNE,
6-Karşı davada davacı/karşı davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 6.477,46.TL vekalet ücretinin davalı/karşı davacıdan tahsili ile davacı/karşı davalıya VERİLMESİNE,
7-Asıl ve karşı davada davacı/karşı davalı tarafından saf edilen, peşin alınan 7.914,69.TL, 6.750,00.TL bilirkişi ücreti, 221,00.TL posta masrafı olmak üzere toplam 14.885,69.TL’nin davalı/karşı davacıdan tahsili ile davacı/karşı davalıya VERİLMESİNE,
8-Asıl ve karşı davada, davalı/karşı davacı tarafından sarf edilen yargılama masraflarının davalı/karşı davacının kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
9-Tarafların yatırdığı gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/12/2020

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır