Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/81 E. 2019/387 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2019/81 Esas
KARAR NO : 2019/387

DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/09/2015
KARAR TARİHİ : 03/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından borçlulara karş… (IMO:…) gemisine verilmiş ihrakiye hizmeti uyarınca 24/04/2014 tarihinde fatura düzenlendiğini, alacağına ilişkin İstanbul Anadolu … İcra müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlular tarafından itiraz edildiğini,… (IMO: …) isimli geminin donatanı …A.Ş.’nin anılan gemi için ambargo limanında 150 ton Fuel oil ihrakiye hizmeti talebinde bulunduğunu, davalı tarafından davacıya iletilen 22/04/2014 tarihli talepte anılan hizmete, hizmet bedeline ve vadeye ilişkin bilgilerin açıkça belirtildiği, 26/04/2014 tarihinde verilecek hizmete ilişkin … seri ve… sıra nolu Gümrük Beyannamesi düzenlendiğini, anılan satışa ilişkin 24/04/2014 tarihli,… seri,… sıra nolu 94.950,00 USD bedelli fatura düzenlendiğini ve davalıya gönderildiğini, faturanın vade tarihinin tesliman tarihniden itibaren 45 gün olarak belirlendiğini beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına, davalıların haksız itirazına karşın tolap alacak miktarının %40 ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yüklenmesin talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacağın temlikinin, alacağı devreden ile alacağı devralan arasında yapılan yapılan bir sözleşme olduğunu, borçlunun sözleşmenin yapılmasına katılmasının gerekmediğini, ancak temliğin borçluya bildirilmemiş olmasının, temlikten haberdar olmayan borçlunun iy niyetle eski alacaklıya ödemede bulunmasına neden olabileceğini, böyle bir durum olduğnda yapılan ödemenin geçerli olacağını, davacının müvekkili şirkete gönderdiği 26/11/2014 tarihli temlik ihbarname” ile takip/dava konusu 94.9500,00 USD alacağı 13/11/2014 tarihinde …A.Ş’nin Kozyatağı İstanbul adresinde bulunan…Şubesine Temlik ettiğini ihbar ederek ödemenin temlik alana yapılmasını ihbar ettiğini, temlik sözleşmesi ile tüm hakları devralana gettiğinden artık sözleşmede devrolunan miktar için davacının alacaklı sıfatının kalmadığını, bu nedenle dava ehliyeti bulunmadığını, müvekkili şirketin temerrüde düşürülmediğinden faiz talebinin hukuka ve kanuna aykırı olduğunu, alacağın likit olmaması nedeni ile inkar tazminatı talebinin hukuka ve kanuna aykırı olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, İstanbul Anadolu … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. sayılı dosyasından başlatılmış olup; …E. Sayılı dosyasından verilen 19/10/2017 tarih ve… sayılı karar davalı vekili tarafından Tehr-i İcra talepli istinaf edilmiştir. İstinaf edilmek üzere İstanbul Bölge Adliyesine gönderilen dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/382 E. Sayılı dosyasına kaydı yapılmış olup; dosyadan verilen 19/02/2018 tarih ve 2018/308 sayılı karar ile “iş bölümü yönünden dairenin görevsizliğine ve dosyanın görevli İstanbul Bölge Adliye mahkemesi 12. 13. Veya 14. Hukuk Dairesine gönderilmesine” karar verilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince verilen iş bölümü nedeniyle görevsizlik kararı üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin 2018/210 E. Sayılı dosyasına kaydedilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nin ‘nin 28/11/2018 tarih, 2018/210 E., 2018/1160 sayılı kararı ile “İstanbul Anadolu… Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 19/10/2017 tarih ve …Esas – … Karar sayılı kararının HMK 353/1-a3 maddesi uyarınca kaldırılmasına, dosyanın görevli İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne (Denizcilik İhtisas Mahkemesi Sıfatıyla) gönderilmek üzere kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine” karar verilmiştir. Daha sonra dosya mahkememizin… esasına kaydı yapılmış olup; yargılamaya bu esas üzerinden devam olunmuştur.
Dava; davacı tarafça verilen ihrakiye hizmetinden doğan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davası olduğu; uyuşmazlığın, dava ve takip konusu alacağın dava dışı Denizbank’a temlik edilip edilmediği ve temlik nedeniyle davacının aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde davacı takip alacaklısı tarafından 16/04/2015 tarihli takip talebi ile davalı takip borçlusu hakkında ilamsız takip başlatıldığı, ödeme emrinin davalı takip borçlusuna 20/04/2015 tarihinde tebliği üzerine davalı takip borçlusunun süresi içerisinde, borca ve ferilerine karşı itiraz ettiği ve bunun üzerine takibin durduğu, itiraz dilekçesinin ve/veya takibin durdurulmasına ilişkin kararın davacı takip alacaklısına tebliğ edilmediği, eldeki davanın İİK 62 maddesi gereği 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
…A.Ş. İle … arasında yapılan 13/11/2014 tarihli temlik sözleşmesi incelendiğinde, temlik eden …A.Ş.’nin 05/12/2013 tarih ve… nolu Genel Kredi sözleşmesi ve ekleri tahtında kendi adına asaleten ve/veya kefaleten açılmış ve açılacak krediler ile bu krediler tahtında müştereken veya münferiden taraf olduğu her türlü sözleşme ve/veya belgelerden doğmuş ve doğacak tüm kredi borçlarının her türlü fer’i leri ile birlikte (kredi borcu) temlik alana geri ödenmesini temini amacıyla temlik edenin fatura borçlusu muhataplara (… A.Ş.) (Temlik borçlusu)’na satışını gerçekleştirdiği mallarla ve/veya sunduğu hizmetler ile ilgili olarak faturalar nedeni ile doğmuş ve doğacak alacaklarından toplam 1.155.114,86 USD (Temlik tutarı) kadar kısmının temlik alana devir ve temlikinin düzenlendiği, temlik sözleşmesi ekinde …A.Ş.’ye ait …nolu ve 24/04/2014 tarihli faturaya dayalı 94.950,00 USD bedelli alacağın da yer aldığı, temlik eden …A.Ş. tarafından … A.Ş.’ye temlik ile ilgili 26/11/2014 tarihli ihtarnamenin çekildiği anlaşılmıştır.
…A.Ş’nin 20/05/2016 tarihli müzekkere cevabında temlik sözleşmesine firma tarafından atılan imzaların yetkisiz olduğu tespit edildiğinden, temlik teminatına alınmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Görevsiz mahkemece alınan 07/06/2017 havale tarihli bilirkişi raporunda; sözleşme konusu fatura alacağının banka tarafından talep edilmesinin davacının bankaya olan kredi borcunun kapanması nedeniyle artık mümkün olmadığını, davacının icra takip tarihi itibariyle takip ve dava konusu faturasından dolayı davalı taraftan 94.950,00 USD asıl alacağı bulunduğunu, asıl alacağa 365,96 USD işlemiş faiz hesaplandığını, davacı tarafın USD cinsinden asıl alacağına takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanını 4/a maddesi hükmünce USD cinsinden yıllık %1,25 oranında direnim faizi yürütülebileceğini, icra takibinin USD olarak yürütülecek olan yukarıda belirtilen asıl alacak ve direnim faizinin takip talebindeki istemle bağlı kalınarak TBK hükmünce fiili ödeme tarihindeki efektif satış kuru üzerinden TL karşılığının davalı tarafından davacıya ödenebileceğini, alacağın faturaya dayandığını, belirli ve bilinebilir olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Esasen görevsiz mahkemede yapılmış olan işlemler kural olarak görevli mahkemede geçerli olmamakla birlikte, mahkememizce yapılan inceleme ve değerlendirmeler ile görevsiz mahkemece alınan bilirkişi raporları ile toplanan delillerin usul ekonomisi ilkesi gözetilerek, yeniden toplanmasında yarar bulunmadığına kanaat getirilmiştir. Bu kapsamda görevsiz mahkemece toplanan deliller, taraf beyanları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı ile değerlendirme yapılmış olmakla; davacı takip alacaklısının takibe konu 24/04/2014 tarih… nolu ve 94.950,00 USD bedelli faturadan kaynaklı alacağının 13/11/2014 tarihinde … A.Ş.’ye kullanılan kredilerin geri ödemesini temini amacıyla temlik ettiği, temlik eden … A.Ş.’nin de temlik işlemini davalı takip borçlusuna 26/11/2014 tarihinde ihbar ettiği anlaşılmıştır. Ancak… tarafından mahkemeye gönderilen müzekkere cevabında temlik sözleşmesine atılan imzaların yetkisiz kişilere ait olduğu tespit edildiğinden temlik teminatına alınmadığının bildirildiği anlaşılmıştır. Davacı … A.Ş. tarafından… A.Ş Genel Müdürlüğüne Beyoğlu … Noterliğinin 31/08/2015 tarihli … yevmiye nolu ihtarnamesi gönderilerek … A.Ş’ye olan kredi borcunun 04/08/2015 tarihi itibari ile sona erdiğini ve bu kredi sözleşmesine bağlı teminat sözleşmelerinin konusuz kaldığının bildirildiği, … A.Ş’nin … A.Ş.ye gönderdiği 04/09/2015 tarihli Beyoğlu … Noterliğinin … yevmiye nolu cevabi ihtarnamesinde ise … A.Ş.’nin kredi borcunun sona erdiğini ve teminat sözleşmesine konu alacaklar yönünden bankanın tasarruf hakkının kalmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.
Davalı takip borçlusu ne temlik alan … A.Ş’ye ne de temlik eden … A.Ş.’ye takibe konu fatura bedelini ödediği iddiasında bulunmadığından ve takibe konu faturanın her iki tarafın ticari defterlerinde de kayıtlı olduğunan, borçlunun faturaları kendi defterlerine kaydetmesi halinde alacaklının HMK’nın 222. maddesi uyarınca alacağını ispatladığının kabul edilmesi gerektiğinden (Yargıtay 23. HD 10/02/2016, 2015/4576 E – 2016/621 K sayılı ilamı) davacının dava konusu alacağının bulunduğu kabul edilmiştir. Her ne kadar davalı taraf temlik sözleşmesi nedeni ile davacının takibe konu faturadan kaynaklı alacağı talep hakkının bulunmadığını iddia etmiş ise de gerek…A.Ş tarafından mahkememize gönderilen yazı cevabında temlik sözleşmesinin yetkisiz imzalar nedeni ile işleme alınmadığının bildirilmesi, gerek temlik sözleşmesinin davacı bankanın kredi alacağını temin amacı ile verilmiş olması, gerekse temlik sözleşmesinin ivazlı olup temlik edenin temlik alana karşı fatura borçlusunun ödeme gücüne sahip olduğunu garanti etmiş olması nedeni ile temlikin borcu sona erdirmemesi karşısında bu iddiaya itibar olunamayacağı, bu nedenle davalı takip borçlusunun asıl alacak yönünden icra takibine itirazının haksız ve yersiz olduğu, aksine bir sözleşme olduğu veya taraflarca vade belirlendiği iddia ve ispat edilmediği gibi icra takibinden önce davalı/takip borçlusu temerrüde düşürülmediğinden takip tarihine kadar işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, davacının tacir olması ve taraflar arasında ticari ilişki bulunması(TTK m. 19/2) ve takibin yabancı para cinsinden açılması nedeniyle alacağa takip tarihinden itibaren devlet bankalarınca mevduata uygulanan en yüksek faizin (3095 sy. m. 4/a) uygulanması gerektiği, alacağın likit olması ve alacak konusunda çekişme bulunmaması nedeni ile kabulle sonuçlanan kısım üzerinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi şartlarının oluştuğu(İİK m. 67/2), takibin yabancı para cinsinden açılmış olması nedeni ile icra inkar tazminatının takibe konu asıl alacağın takip tarihindeki Türk Lirası cinsinden değeri üzerinden belirlenmesi gerektiği, takip tarihi olan 16/04/2015 tarihi itibariyle Merkez Bankası kayıtlarına göre 1 USD’nin Türk Lirası cinsinden efektif satış değerinin 2,7055 TL olduğu ancak davacı takip alacaklısının takibinde 1 USD yi 2,67 TL üzerinden hesaplayarak takip açmış olması nedeni ile taleple bağlı kalınarak 1 USD’nin değeri 2,67 TL kabul edilmek kaydıyla davaya konu 94.950 USD’nin takip tarihi itibariyle Türk Lirası karşılığının 253.516,50 TL olduğu sonuç ve vicdani kanaatine varılarak davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün…esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, takibin 94.950,00 USD asıl alacak bakımından devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca faiz uygulanmasına, fazlaya dair talebin reddine,
2-Asıl alacağın % 20 oranı üzerinden hesap edilen 50.703,30 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Karar harcı olan 17.391,00 TL’den peşin alınan 3.653,84 TL’nin mahsubu ile bakiye 13.737,16 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacının peşin olarak yatırdığı 3.653,84 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı yargı gider toplamı olan 127.89 TL’nin (27.70 TL başvurma harcı, 100.19 TL posta gideri olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 125.61 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı için takdir edilen 21.225.36 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı vekili için takdir edilen 2.725,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır