Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/383 E. 2021/53 K. 08.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2019/409 Esas
KARAR NO : 2021/45
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/02/2017
KARAR TARİHİ : 02/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; borçlu … Denizcilik ile müvekkili arasında ticari bağ kurulduğunu, davalı borçluya Ana Makine Tamir Bakım işlerini kapsayan hizmetler verildiğini, verilen bu hizmetlere karşılık davalı yanla anlaşıldığı üzere 02/05/2016 tarihli … numaralı 26.500 USD tutarlı fatura keşide edildiğini ve teslim edildiğini, anca davalının faturayı iade ettiğini, bu kez müvekkilinin davalı tarafa fatura bedellerini ödemesi için …. İcra Müdürlüğü 2017/… Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlamak zorunda kaldıklarını, borçlu vekilinin icra dosyasına itiraz etmiş ve takibi haksız, kötü niyetli olarak durduğunu belirtmiş olmakla davalının takibe yapmış olduğu haksız itirazının iptali ile takibin devamını ve davalının %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 25/01/2016 tarihli teklifinin müvekkili 08/02/2016 e postası ile kabul edildiğini, böylelikle davacı ile müvekkili arasında teklif kapsamındaki işlerin yapılması karşılığında 26.500 USD’nin ödenmesine yönelik bir eser sözleşmesi kurulduğunu, müvekkili şirket ile taraflar arasındaki mutabakata binaen hizmet bedelinin %50 si kadar tutarı 08/04/2016 tarihinde davacı hesabına havale ettiğini, davacı tarafça müvekkili nezdinde önceleri işin tesliminin gecikeceği yönünde bir intiba yaratılmış ise de iş yarım bırakıldığını ve teslim edilmediğini, bunun üzerine davacı’nın anılan hizmeti verme hususunda yeterliliği bulunmadığı anlaşılınca iş bedeli ödenmek suretiyle … Tersanesi’nde yaptırıldığını, davacının huzurdaki davada ileri sürdüğü bakiye alacak iddiası ise bu alacağın muaccel olmaması sebebiyle redde mahkum olduğunu, T.B.K 479. Maddesinde iş sahibinin bedel ödeme borcu’nun eserin teslimi anında muaccel olacağının belirtildiği, davacı taafın vermekle yükümlü olduğu hizmeti hiçbir zaman teslim etmediğini, bu itibarla dava konusu alacağa da hak kazanmadığını belirtmiş olmakla davanın reddine karar verilmesini, davacının %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini savunmuştur.
Mahkememizde açılan işbu davanın; … Asliye Ticaret Mahkemesinin 31/10/2017 tarih, 2017/… Esas, 2017/… Karar sayılı görevsizlik kararına karşı Mahkememizce verilen 07/06/2018 tarih, 2018/… Esas, 2018/… Karar sayılı karşı görevsizlik kararının, … BAM … Hukuk Dairesinin 05/11/2019 tarih, 2019/… Esas, 2019/… Karar sayılı ilamıyla Mahkememiz görev yeri olarak belirlenmek kaldırılarak geldiği anlaşılmıştır.
Dava, taraflar arasındaki davalıya ait geminin bakım onarım hizmetinden doğan alacağın tahsili talebi ile başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davası olup; uyuşmazlığın, davacı tarafça bakım onarım hizmetinin sözleşmeye uygun olarak ifa edilip edilmediği, davalı tarafça kısmi ödeme yapılıp yapılmadığı, sözleşme şartlarının yerine getirilip getirilmediği buna göre varsa davacı alacağının miktarının tespiti hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı dosyası incelendiğinde; Alacaklı … San. Tic. A.Ş. tarafından borçlu … Tic. Ltd. Şti. aleyhine 26/01/2017 tarihinde işlemiş faiz dahil toplam 28.169,86.USD (107.332,80.TL)TL’nin tahsili için ilamsız icra takibi yapılmış olduğu, borçluya ödeme emrinin 01/02/2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 02/02/2017 tarihli itirazı ile takibin durduğu, iş bu davanın 10/02/2017 tarihinde İİK md 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce resen seçilen bilirkişiler … , … ve … tarafından tanzim edilen 23/11/2020 tarihli raporda, İncelenen davacı şirkete ait 2016 yılı ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal süresinde TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tasdik edildiği, ancak yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdikinin yaptınImamasından dolayı davacı şirketin 2016 yılı ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşımadığı, davalı şirket vekilinin 09.07.2020 tarihli ara karara ilişkin beyanı ile Davacı tarafa doğrudan gönderdiği herhangi bir ödeme bulunmaması ve bu ödemenin Gemi Donatanı tarafından yapılmış olması sebebiyle ticari defter ve kayıtlarında bu hususta bir kayıt bulunmadığını bildirdikleri görülmekte olup, davalı şirketin inceleme günü ticari defterlerini ibraz etmediği, Davacı şirketin ticari defter kayıtlarında, dava ve icra takibine konu olan 26.500,00 USD bedelli M/T … … Ana Makine Bakım Tamir İşleri” açıklamalı faturadan kaynaklı olarak icra takip tarihi olan 30.01.2017 tarihi itibariyle davalı … Tic. Ltd. Şti.’den 13.250,00 USD alacaklı gözüktüğü; ancak ticari defter kayıtlarının tek başına borç kaynağı özelliği göstermediği; bu sebeple davacının alacağının vardığını ispat bakımından tek başma delil olarak kabul edilemeyeceği; ticari defterlerin maddi vakıalarla da desteklenmesi gerektiği, davacının davalı ile arasında kurulan eser sözleşmesinden kaynaklanan borçlarım bütünüyle ifa ettiğini ispat edemediği; ücrete hak kazanabilmesi için işini tam ve eksiksiz olarak yapması ve bunu ispat etmesinin hukukî bir zorunluluk olduğu (TBK m. 479); tamamlandığı ihtilâfsız olan jeneratör bakımı için kararlaştırılan ücretin tamamına ve ana makina bakımı için kararlaştırılan ücretin yansına hak kazanmış kabul edilebileceği; layna alma İşlemi için kararlaştırılan ücrete ise hak kazanamadığı; dosyada kopyası bulunan, … ‘ye ait swift kopyası itibariyle gemi donatanı … … tarafından davacıya S Nİsan 2016 günü 13.250 USD ödeme yapıldığının anlaşıldığı; bu tutarın, davacının hakediş tutarından 2.250 USD fazla olduğu; bu nedenle davacının a la cağının bulunmadığı, Tarafların İcra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin Sayın Mahkemenizin takdirinde olduğu şeklinde görüş ve tespitlerine yer vermişlerdir.
Tarafların dosyaya sundukları müşterek beyanları ile bu beyanları destekleyen karşılıklı e-posta yazışmalarından anlaşıldığı üzere, … gemisine ait muhtelif bakım onarım işlerinin yapılması amacıyla, davacının 25/01/2016 tarihli teklifi gönderdiği; davalı yetkilisinin ise 08/02/2016 tarihli e-postası ile söz konusu teklifi kabul ettiği ve taraflar arasındaki ilişkinin kurulduğu görülmektedir. Yapılacak işler ve bedelleri teklifte şu şekilde belirtilmiştir:
1-Ana makina hakim işleri 17.000 USD
-Tüm cyl. head bakım ve overhaulları 6 adet
-Piston kontrolleri ve piston ringlerin değişimi 6 adet
-Fuel inj. valve bakımları 6 adet
-Fuel inj. pump bakımları 6 adet
-Cyl îinerlerin honlanması 6 adet
-Tüm ana yatakların kontrolü 7 adet
-Âtteched HT LT pompalarının bakımları 2 adet
-Âtteched LOpompası kontrolü
-Charge air cooler elearting 1 adet
-Water manifoldların kontrolleri, temizlikleri 6 adet
-Cam shaft kontrolü ve yatak ölçülerinin kontrolü
-Con. rod big and bearing kontrolü 1 adet
2-Eski gearbox’m yerinden Sökülmesi ve yeni gear box’m montajının yapılarak alignment kontrolü 7.000 USD
3-Gearbox transferine mani olan boruların ve ünitelerin sökülmesi ve transfer sonrası yerine montajları (2 nolu item ile fiyailandırılmıştır)
4-N02 aux. Diesel alternatörün bakım ve hasarlı rulman yatağının tamiri 2.500 USD (Ödeme ana makine iş bitiminde %50, kalan bakiye tüm işler tamamlandıktan sonra 45 gün vade şeklinde sunulmuştur.)
Bu durum, taraflar arasında TBK 470 vd. hükümleri anlamında bir eser sözleşmesi kurulduğu anlaşılmakla, bu çerçevede davacının, davalının işleteni olduğu … isimli geminin bazı arızalarını giderme (tamir etme) borcu; davalının ise kararlaştırılan ücreti ödeme yükümlülüğü altına girmiş bulunduğu kabul edilmiştir.
Davacı … tarafından, anlaşma konusu işlerin yapıp tamamladığını belirten 24/04/2016 tarihli “… ” düzenlendiği ve gemi kaptanı … ‘a teslim edildiği anlaşılmaktadır. Ayrıca, davacı, 02/05/2016 tarih ve … numaralı fatura düzenlemiş, açıklama olarak ise “M/T … (Imo … ) ana makine bakım tamir işleri, eski şanzımamn yerinden sökülüp yeni şanzıman montajı, line kontrolü, No2yardımcı dizel altematör bakımı” yazıldığı görülmüştür.
Davalı şirketin Teknik Müdürü … ‘ın 23/06/2016 tarihli “AÇIKLAMA” başlıklı yazısı, davalı delilleri arasında dosyaya sunulmuştur. Teknik Müdür bu yazısında, anlaşma konusu işler listesindeki 4 kalem işi teslim almadığını, işin en kritik aşaması sayılabilecek durum olan alignment kontrolünde, davacının işin içinden çıkamadığım, şanzuman firması temsilcisinin uyarıları sayesinde işin yanlış yapılmakta olduğunun anlaşıldığını, sürecin hatalı ve yavaş ilerlemesi sonrasında işin tersane kanalıyla taşeron Hakel firmasına verildiğini, ayrıca davacıdan kaynaklı aksaklık, hata ve yavaş ilerlemelerin LoH sigortası raporunda belirtildiğini, raporlamıştır. Davalı vekili, davaya cevap dilekçelerinde, davacı tarafından yapılan eksik ve hatalı işlerin … Tersanesi taşeron firması aracılığıyla düzelttirilerek tamamlatıldığını belirtmiş ve … Tersanesi tarafından tanzim edilmiş 27/03/2017 tarihli faturayı dosyaya sunmuştur. Fatura’nın 4. sayfasında 707. satırında “Alignment of propulsion system/sevk sisteminin layna alınması” açıklaması ile karşılığında 23.529 USD bedelin yazılı olduğu görülmektedir.
Taraf beyanları ve dosyaya sunulmuş bilgi ve belgelerden, davalının işleteni olduğu … … isimli geminin, kapsamlı bakım, tutum ve onarım işleri için Tuzla … Tersanesinde bulunduğu dönem içinde, ana makine, şanzuman ve 2 nolu jeneratörüne ait işlerin yapımını davacının üstlendiği; işlerin tamamlandığına dair teslimatın gemi kaptanına yapıldığı; ancak şirket teknik müdürünün 4 kalem işin eksik ve hatalı yapıldığı yönünde beyan ve itirazı bulunduğu; nitekim davacının yüklendiği işler arasında yer alan “sevk sisteminin layna alınması” işinin davalı tarafından bir başka taşeron firmaya yaptırılmış olduğu; anlaşma gereği anlaşma bedelinin yarısını (13.250 USD) ödemiş bulunan davalının, kalan yansını ödemediği gib, ödediğini belirttiği tutarın da kendisinin zarara uğratıldığı iddiasıyla davalıdan geri talep ettiği anlaşılmaktadır.
Bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak izah edildiği üzere, davacı tarafından üstlenilen iş, geminin makina ve tahrik sisteminin bir kısmının kapsamlı bakımını İçermekte olup kabaca; Ana makinanın bakım, Eski şanzımamn sökümü, yenisinin montajı ve layna alınması (hizalanması), 2 no.lu dizel jeneratörün bakımı ve hasarlı rulman yatağının onarımı, işlerini içermektedir. Eser sözleşmesinde yüklenicinin ücret alacağına hak kazanabilmesi için TBK 479 maddesi gereği “sözleşme konusu işi zamanında ve usulüne uygun bir şekilde tamamlayarak iş sahibine teslim etmesi” gerekir. İş yapılmadan ücrete hak kazanılması mümkün değildir, özellikle belirtmek gerekir ki işin sözleşmeye uygun bir şekilde yapıldığı ve işin iş sahibine teslim edildiğini ispat yükü, eldeki dosya bakımından davacıya aittir.
Mevcut dosya içeriğine göre davacı, işi sözleşmeye uygun bir şekilde yaptığını ve iş sahibine testim ettiğim iddia etmekte ise de dosyada, davaya konu işlerin 24/04/2016 tarihinde tamamlandığına ilişkin kaptan imzalı listenin bulunduğu; ancak bu listeden, ana makinada yapılan işlemlere ilişkin bakım raporunun 9 Mayıs 2016’da davalı’ya gönderildiği, davalı’nın talepleri üzerine şanzımamn layna alınması işinin geminin … Tersanesi’nde bulunduğu sırada tamamlandığı anlaşılmaktadır. Nitekim, dosyada bir kopyası bulunan, … Tersanesi’ne ilişkin iş listesi incelendiğinde 21/10/2015-24/04/2016 tarihleri arasında iskelede ve kuru havuzda bakım ve onarım gördüğü anlaşılmıştır. Dosyada bir sureti bulunan ve geminin gelir kaybı rizikosuna karşı teminat sağlayan sigorta şirketi için düzenlendiği anlaşılan “Kira Kaybı Raporu” İtibariyle bahse konu iş için 9 gün 13 saat 45 dakika harcanmış ve bu işlerin dava dışı Hakel Makina firması taarfından gerçekleştirildiği görülmüştür. Tüm bunlara göre, dava dayanağı sözleşme ile davacının yüklendiği işlerden birisi olan layna alma işlerinin, davacı tarafından değil başka firma tarafından yapıldığı mahkemece kabul edilmiştir. Bilirkişi raporunda açıklandığı hali ile bu işlem, ana makina ve şaft gibi beraber çalışan sistemlerin birbiriyle efektif biçimde çalışabilmesi için hizalanmasını ifade etmektedir. Ana makina krank şaftı ile pervane şaftı birlikte çalışan elemanlar olup, ikisinin veya herhangi birinin açılıp onarılması sonrasında, optik yöntemle layna (doğrultusuna) alınarak salgılı dönmesi önlenir. Burada oluşacak en küçük salgı gemi gövdesinde vibrasyona (titreşim), makina ve sevk sisteminde hasara neden olacağı için layn ayarı son derece hassas yapılmalıdır. Söz konusu layna alma işleminin teknik kurallara ve üretici talimatlarına uygun şekilde yapılmadığı durumda, sözleşme ile üstlenilen işlerin tamamlandığından ve teslim edildiğinden bahsedilmesinin olanaksız olacağı teknik bilirkişi raporunda açıklanmıştır.
Bu noktada, sözleşmede ayrı fiyatlanmış olması sebebiyle söz konusu layna alma işlerinin, sözleşme ile üstlenilen diğer işlerden (ana makinanın ve jeneratörün bakımı) ayrı olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği, davacının söz konusu diğer işler için kararlaştırılan toplam 19.500 USD’ye hak kazanıp kazanmadığı hususu değerlendirilmelidir. Davacı tarafından gönderilen teklifte her bir iş kalemi için ayrı fiyat belirlenmiş olup; bunlardan bazılarının yapıldığı, bazılarının ise yapılmadığı teknik bilirkişi tarafından tespit olunmuştur. Yapılmayan işlerle ilgili olarak davacının ücrete hak kazandığı iddia edilemeyeceğinden; davacının yapmayıp eksik bırakıldığı tespit edilen iş, sözleşmede 7.000 USD olarak kararlaştırıldığından bu bedeli davacının talep edemeyeceği kabul edilmiştir. Bu nedenle davacının, tamamladığı ihtilâfsız olan jeneratör bakımın için kararlaştırılan ücretin tamamına (2.500 USD) ve ana makina bakımı için kararlaştırılan ücretin yarısına (17.000USD /2 = 8,500 USD) hak kazandığı; layna alma işlemi için kararlaştırılan ücrete ise (7.000 USD) davacının hiçbir şekilde hak kazanamadığı kabul olunmuştur.
Dosyada kopyası bulunan, … ‘ye ait swift kopyası itibariyle dava dışı gemi donatanı … … tarafından davacıya 004/2016 günü 13.250 USD ödeme yapıldığı görülmekle bu ödeminin davalıya ait ticari defterlerinde de kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Bu tutarın, bilirkişilerce hesap edilen ve yapılan işe göre davacının hak ettiği tespit olunan hakediş tutarından [13.250 – (2.500 + 8.500)] = 2.250 USD fazla olduğu da anlaşılmıştır.
Taraflara ait ticari defterlerin incelenmesi arar kararı doğrultusunda davacıya ait kayıtlar incelenmiş olup, davalı şirket vekilinin 09/07/2020 tarihli ara karara ilişkin beyanı ile davacı tarafa doğrudan gönderdiği herhangi bir ödeme bulunmaması ve bu ödemenin Gemi Donatanı tarafından yapılmış olması sebebiyle ticari defter ve kayıtlarında bu hususta bir kayıt bulunmadığını bildirdikleri bu nedenle de ticari kayıtlarını incelemeye esas olmak üzere sunmadıkları anlaşılmıştır. Davalı şirket vekili tarafından cevap dilekçesi ekinde ibraz edilen ve yukarıda bahsedilen Swift incelendiğinde; Gemi Donatanı tarafından … Bankası A.Ş. aracılığı ile 08/04/2016 tarihinde 13.250,00 USD davacı yana ödeme yapıldığı, davacı yanın da tarafına yapılan işbu 13.250,00 USD tutarındaki ödemeyi 08/04/2016 tarihinde … yevmiye numarası ile ticari defterlerinde kayıt altına aldığı görülmüştür. Her ne kadar davalı vekilince bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi ile taraflar arasındaki ticari ilişkiye dair 2017 yılı kayıtlarının da incelenmesi talebi ile ek rapor talep düzenlenmesi istenilmişse de, bilirkişi raporundaki teknik açıklamalar ile yapılan kısmi ödemeye davacı tarafından itiraz edilmemesi ve kendi ticari kayıtlarında da bunun tespit olunması nedeniyle, 2017 yılına ait kayıtların incelenmesinin sonuca katkı sağlamayacağı değerlendirilerek bu talep mahkemece yerinde görülmemiştir.
Tüm bu açıklamalara göre, davacı tarafından tamamlanan işler ve davalı tarafça sözleşme kapsamında yapılan kısmi ödemeye göre, davacının bakiye alacağının bulunmadığı mahkemece kabul edilmiştir. Davacının takipte kötü niyetli bulunduğu davalı tarafça ortaya konulamadığından İİK 67 maddesi uyarınca davalının kötü niyet tazminatı talebi yerinde görülmemiştir. Dosyaya sunulan bilirkişi raporundaki tespitler mahkemece denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuş ve dayandıkları gerekçeler ile ulaştıkları tespitler ise mahkemece dosya kapsamı ve deliller ile uyumlu bulunduğundan bilirkişi raporu da hükme esas alınarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
Şartları oluşmadığından kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 1.284,81TL den karar harcı olan 59,30TL nin mahsubu ile fazla alınan 1.225,51.TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya İADESİNE,
3-Davalı vekili için takdir edilen 14.145,67.TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/02/2021

Katip …

Hakim …