Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/365 E. 2020/130 K. 10.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2019/365
KARAR NO : 2020/130
DAVA : Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/11/2019
KARAR TARİHİ : 10/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … Tic. Ltd. Şti.’ye ait … isimli, yönetim kurulu ve iştigal konusu aynı olan (aile şirketi) … Denizcilik ve Tic. A.Ş.’ye ait … ve … isimli gemilerin yönetimi ve işletilmesi amacıyla 01/11/2015-14/03/2019 tarihleri arasında …(…) olarak hizmet verdiğini, müvekkili tarafından verilen bu hizmetin 14/11/2015 tarihli davalı şirket ve … ve Tic. A.Ş şirketlerinden her iki şirketin de yöneticisi olan … isimli şahsın kendi mail hesabından Yeni … ataması hakkında başlıklı, gemi kaptanlıklarına gönderilen maili ile ilan edildiğini, müvekkilinin üç farklı gemiye vermiş olduğu hizmetin karşılığı olarak aynı kişi tarafından ödeme aldığını, yapılan ödemelerin hangi gemiye verilen hizmet karşılığı olduğu müvekkili tarafından tutulan cari hesap dökümlerinde görüleceği üzere müvekkili şirketin verdiği hizmet karşılığı bedelini borçlu şirketten alamadığını, yapılmış ödemelerin verilen hizmetlerin karşılığına yeterli olmadığını, müvekkilinin alacağının TTK.nın 1352/1-ı bendi gereği deniz alacağı olup dava konusu uyuşmazlığın deniz alacağına ilişkin olması sebebiyle huzurdaki davada denizcilik ihtisas mahkemesi olarak mahkemenin görevli olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, HMK.107. maddeye göre müvekkilinin vermiş olduğu … hizmet bedelinin hesaplanmasının uzman bilirkişilerce tespiti zaruri olduğundan, tahkikat sonucunda müvekkiline ödenmesi gereken miktarın tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere şimdilik 1.000,00-TL hizmet alacaklarının davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile arasında bir hizmet sözleşmesi olduğunu iddia eden ve müvekkili şirkete bu anlamda … olarak hizmet verdiğini iddia eden davacı ile müvekkil şirket arasında ticari bir ilişki bulunmadığından buna dayanarak ileri sürülen taleplerin yargılamasının da ticaret mahkemesinde görülemeyeceğini, davacının vermiş olduğu hizmet için kararlaştırılan ücretin yine bu çerçevede müvekkili şirket tarafından ödendiğini, bu nedenle aradaki ilişki dolayısıyla davanın genel mahkemelerde görülmesi gerekirken sayın mahkemede ikame edilmiş olmasının hukuka aykırı olduğunu, davanın görevli genel mahkemeler olan Asliye Hukuk Mahkemelerine gönderilmesi gerektiğini, Davacının müvekkili şirkete ait … isimli gemi için … olarak hizmet vermiş olup davacının dava dışı diğer şirket ve gemilerle ilgili iddialarının huzurdaki davanın konusu olmadığından bu iddiaları kabul etmediklerini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/62 D.iş sayılı dosyasının dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememiz 6102 sayılı TTK’nun görev hususunu düzenleyen 5.maddesine göre, TTK’nun 5.kitabında yer alan deniz hukukuna ilişkin ihtilaflara bakmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemesi adıyla kurulmuş, 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nun 5.maddesi uyarınca Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Birinci Dairesi’ nin 10/07/2012 tarih ve 1888 sayılı kararıyla mahkememiz Türk Ticaret Kanunundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilmiştir. 6102 sayılı TTK nun 4 ve 5.maddeleri gereğince mahkememizin görevinin tayini için öncelikle davanın 6102 sayılı TTK dan veya diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine veya deniz sigortasına ilişkin bir dava olup olmadığının saptanması gerekmektedir.
Tüm dosya kapsamına göre; davacının … isimli gemide … ( … ) olarak çalıştığı konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. Yargıtay (Kapatılan) … Hukuk Dairesinin 02/07/2013 tarih ve 2013/2728E.-2013/12446K.sayılı ilamında …, “… … ise, her bir geminin emniyetini izlemekten ve gemi operasyonları için yeterli sahil kaynağını sağlamaktan sorumlu olan gemi ile işletmeci arasında bir bağ oluşturmak için en üst düzey yetkililer de dahil olmak üzere işletmecinin tüm yönetim seviyeleri ile doğrudan temas kurabilen ve işletmeci tarafından atanmış EYS uygulamasında tam yetkiyi haiz atanmış kişidir.” olarak ifade edilmiştir. 854 Sayılı Deniz İş Kanunu’nda; gemiadamı, bir hizmet akdine dayanarak gemide çalışan kaptan, zabit ve tayfalarla diğer kimseler şeklinde tanımlanmıştır. Her ne kadar davacı Deniz İş Yasası kapsamında kalan gemi adamı değilse de, davalının işlettiği … isimli gemide … olarak çalışmıştır. Dolayısıyla davalı şirketin bir çalışanı olup tacir değildir. 7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nda “görev” başlığı altında düzenlenen 5/a maddesinde, “5953 sayılı kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı kanuna tabi gemi adamları, 22/05/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu’na veya 11/01/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü uyuşmazlıklara bakmakla iş mahkemelerinin görevli olduğu” belirtildiğinden anılan uyuşmazlığa bakma görevi mahkememize ait olmadığından mahkememizin görevsizliğine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 115/2. Maddesi uyarınca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulen REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğunun tespitine, Karar kesinleştiğinde süresinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Nöbetçi İş Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2.maddesi gereğince yargılama giderleri ve vekalet ücreti hususunun görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/07/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır