Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/331 E. 2020/271 K. 03.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO:2019/331 Esas
KARAR NO:2020/271

DAVA:Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :09/07/2019
KARAR TARİHİ:03/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin gemi bakım ve tamir işi ile iştigal ettiğini, davalının ise tersane sahibi olduğunu, müvekkili ile davalı arasında kurulan sözleşme kapsamında tamir için bulunan … isimli gemilerin mekanik bakımlarını yaptığını ve işi noksansız olarak teslim ettiğini, yapılan işe ilişkin faturaların düzenlenerek davalıya teslim edildiğini, davalı ödeme yapmayınca …. Noterliği’nin 20/09/2018 gün ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiğini fakat davalının ödeme yapmadığını ve cevaben keşide ettiği ihtarnamede ise düzenlenen faturaların aralarındaki anlaşmaya uygun düzenlenmediğini belirttiği, dava açılmasından önce arabulucuya başvurulduğunu sonuç alınamadığını belirterek 278.291,89 TL alacağın ihtarname keşide tarihi olan 20/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Dava; Dava taraflar arasındaki davalıya ait bazı gemilerin mekanik bakımlarının yapılması ilişkisinden kaynaklanan alacağın tahsili talepli alacak davasıdır.
Dosyanın …. Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/07/2019 tarih … Esas ve … Karar sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilmiş olup dosyanın mahkememizin 2019/331 esas kaydı yapılarak yargılama bu esas üzerinden devam olunmuştur.
Mahkemenin görevi HMK ‘nun 114.maddesi gereğince kamu düzeni ile ilgili bir dava şartı olup, HMK’nun 115.maddesine göre yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekmektedir
Mahkememiz 6102 sayılı TTK’nun görev hususunu düzenleyen 5.maddesine TTK’nun 5.kitabında yer alan deniz hukukuna ilişkin ihtilaflara bakmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemesi adıyla kurulmuş, 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nun 5.maddesi uyarınca Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Birinci Dairesinin 10/07/2012 tarih ve 1888 sayılı kararıyla mahkememiz Türk Ticaret Kanunundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve deniz sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 5.maddesi gereğince mahkememizin görevini tayin için öncelikle dava konusu uyuşmazlığın TTK’nun 5. kitabında yer alan Deniz Ticaretine ilişkin ihtilaflardan olup olmadığı hususunun tespit edilmesi gerekmektedir.
Dava konusu olan uyuşmazlıkta, davacının talep ettiği alacak, taraflar arasında düzenlenen eser sözleşmesi niteliğindeki, davalıya ait … isimli gemilerin mekanik bakımı sözleşmelerine dayanmaktadır. Denizcilik İhtisas Mahkemeleri’nin davaya bakabilmesi için davanın deniz ticaretinden kaynaklanması gerekli ve zorunlu olup, somut olayda ihtilâf davalıya ait gemilerin mekanik bakımları nedeniyle ödenmeyen iş bedeline ilişkindir. Bu haliyle taraflar arasındaki ihtilâf Türk Borçlar Kanunu’nun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır.Uyuşmazlık bakımından 6102 sayılı TTK’nun deniz ticareti ve deniz sigortası hükümlerinin uygulanma imkanı bulunmamaktadır.
6102 sayılı TTK’nın 4 (1) maddesinde ticari davalar tanımlanmış ve sayılmıştır. Bu maddeye göre “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları” ve “ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işleri” ile “tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın aynı maddenin (a), (b), (c), (d), (e) ve (f) bentlerinde sayılan davalar ticari dava sayılır. Bu maddeye göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için ya tarafların her ikisinin tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması (nispi ticari dava), ya ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi olması, ya da aynı maddede 6 bent halinde sayılan ticari davalardan (mutlak ticari dava) olması gerekir. Taraflardan biri “tacir” değilse veya tacir olmasına rağmen uyuşmazlığın “ticari işletme” ile ilgisi yoksa ticari davanın varlığından söz edilemez
Somut olayda, tarafların her ikisi de tacirdir. Uyuşmazlık da ticari işletmeleriyle ilgili hususlardan doğmuştur. Bu nedenle davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
Nitekim İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi’nin 2018/587 esas ve 2018/479 karar sayılı 27/04/2018 tarihli ve 2020/202 Esas ve 2020/190 karar sayılı 05/02/2020 tarihli, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi’nin 2020/1152 Esas ve 2020/965 Karar sayılı 25/09/2020 tarihli, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi’nin 2020/855 Esas ve 2020/1675 Karar sayılı 25/09/2020 tarihli kararlarında da benzer nitelikteki uyuşmazlıkta, uyuşmazlığın sözleşme ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 ve devamı maddelerindeki eser sözleşmesi hükümlerine göre incelenip çözümlenmesi gerekeceğinden bahisle genel mahkemelerin görevli olduğuna işaret edilmiştir. Ayrıca Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatları da bu yöndedir. (Emsal Yargıtay 15. Hukuk Dairesi’nin 18/05/2017 tarih 2016/2840 esas, 2017/2126 karar; 05/10/2015 tarih, 2015/3948 esas, 2015/4790 karar; 09/11/2015 tarih, 2014/6962 esas, 2015/5607 karar sayılı kararları).
Mahkememizin görevinin deniz ticareti ve deniz sigortasından kaynaklanan davalara ilişkin olması nedeni ile işbu dava yönünden mahkememizin görevsiz olduğu, taraflar arasında düzenlenen sözleşmede ihtilafların çözümü için Asliye Ticaret Mahkemeleri görevli olduğundan, görevli mahkemenin … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kanaatine varılmakla, bu kanaat ışığında mahkememizin karşı görevsizliği yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi açıklanacağı üzere;
1-Mahkememizin karşı görevsizliğine dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, … Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğunun tespiti ile görevsizlik kararın yasa yoluna başvurmaksızın kesinleşmesi halinde merci tayini bakımından dosyanın HMK 21/c maddesi gereğince 5235 sayılı yasanın 36/2 maddesi gereğince İstanbul BAM 37. Hukuk Dairesine gönderilmesini,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/11/2020

Katip …
E- imzalı

Hakim …
E- imzalı