Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/285 E. 2019/461 K. 07.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2019/285 Esas
KARAR NO : 2019/461
DAVA : Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/10/2015
KARAR TARİHİ : 07/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin belirsiz süreli iş akidleri ile davalı işverene ait … adlı gemide ve … adlı gemide çalıştığını, müvekkilinin iş akidlerinin davalı tarafça haksız şekilde feshedildiğini, müvekkilinin davalı bünyesinde toplam 1 yıl 4 ay 12 gün çalıştığını, gemi adamı olarak aylık ücretinin 1.550,00 USD olduğunu, ayrıca altı ayda bir net maaşı tutarında 1.550,00 USD ikramiye verildiğini ve müvekkilinin doğrudan davalının çalışanı olduğunu, Deniz İş Kanununun 2.maddesi gereğince hizmet belgelerinin davalı tarafından düzenlendiğini, ancak yabancı menşeli … Ltd ‘de çalışıyormuş gibi gösterildiğini, müvekkilinin gerçekte davalı çalışanı olduğunu, müvekkilinin davalının ihmali sebebiyle 1 ay kadar tutuklu kaldığını, müvekkilinin serbest bırakılması için yaptığını iddia ettiği 6.500-USD tutarındaki masrafların dahi müvekkilinin maaşlarından mahsup edildiğini, kıdem tazminatı alacağının 3.000,-TL; ihbar tazminatı alacağının 2.000-TL; ücret alacağının kendi belirlemelerine göre 10.000-TL; yıllık ücretli izin alacağının ise 2.000-TL olduğunu belirterek toplam 17.000,-TL olan alacağın akdin fesih tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Deniz İş Kanununun söz konusu yabancı bayrak taşıyan gemi ve yabancı bayraklı bu geminin işvereni hakkında uygulanamayacağını, geminin Türk bayraklı olmadığını, müvekkili şirkete husumet yöneltilemeyeceğini, davalının … adında bir çalışanın bulunmadığını, gemisi olmayan bir şirketin gemi adamı çalıştırmasının mümkün olmadığını, hizmet aktinin … Ltd ile imzalandığını ve maaşın bu şirket tarafından ödendiğini, iş akdinin belirli süreli olup, belirli süreli iş akitlerinde davanın bir yıllık zamanaşımına tabi olduğunu ve zamanaşımı sebebiyle davanın reddi gerektiğini, davacının sözleşmeye ve Uluslararası Hukuka ve ITF kurallarına aykırı hareket ederek gemiyi zor durumda bıraktığı nedenle kıdem tazminatını talep edemeyeceğini, belirli süreli iş akitlerinde ihbar tazminatı da talep edilemeyeceğini, müvekkili davalı şirketin anketini taşıyan belgelerin bu davaya yasal dayanak teşkil etmeyeceğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.
Davanın; davacının davalı şirket bünyesinde gemi adamı olarak çalıştığı dönemdeki ücret, ihbar ve kıdem tazminatlarının sözleşmenin haksız feshi nedeniyle davalıdan tahsili talepli alacak davası olduğu anlaşılmıştır.
Davacı tanığı Selim İncebay beyanında; kendisinin … adlı gemide Ağustos – Kasım 2011 döneminde ikinci kaptan olarak çalıştığını, davalının da o dönemde gemide çalıştığını, davacının kendisinden sonra işe girdiğini ancak işe giriş tarihini bilmediğini, kendisi ayrıldıktan sonra davacının çalışmaya devam ettiğini, 15 – 20 gün sonra ayrıldığını, geminin … Şirketine ait olduğunu bildiğini, 1.500,00-USD dolayında aylık aldığını, Gürcistan ‘da 23 gün hapis yattığını, şirketin avukat tuttuğunu, avukatın parasını sonradan davacıdan kesip kesmediğini bilmediğini, geminin Malta bayraklı olduğunu, geminin esasında Türk gemisi olduğunu ve vergiden kurtulmak için Malta bayrağı taşıdığını, tüm işlemler operasyon muhasebenin Türkçe olduğunu ve işlemlerin Türk şirketleri tarafından yapıldığını, işe alma, çıkartma … şirketi tarafından yapıldığını, … firmasının gemi işletmeciliği ile herhangi bir ilgisinin olmadığını beyan etmiştir.
Davacı tanığı … beyanında; kendisinin 08/07/2010 – 21/06/2011 tarihleri arasında davalı şirketin işlettiği … gemisinde aşçıbaşı olarak çalıştığını, iki ay ara verdikten sonra tekrar çalışıp 4,5 ay sonra işten ayrıldığını, ilk geldiğinde davacının çalışmadığını, ikinci sefer geldiğinde davacının çalışıyor olduğunu, davacının 2011 yılı sekizinci ayında işe girdiğini, 2011 yılında Gürcistan’a yük götürdüklerinde davacının tutuklandığını, 23 gün tutuklu kaldığını, davalı şirketin yardımı ile serbest bırakılınca memleketine gittiğini, daha sonra tekrar 8.ve 9.ayda gemiye gelerek çalışmaya devam ettiğini, ücretinin 1.550,-USD olduğunu, Gürcistan’daki avukatlık masrafları nedeniyle 1.000,-USD kesildiğini, 300,-USD yatırıldığını, davacının 6 aylık avukatlık masrafları borcu bittiğinden işten ayrıldığını, gemide altı ay çalışanın bir ikramiye, bir yıl çalışanın üç ikramiye hakkı olduğunu, ikramiyenin 1.350,-USD olduğunu, gemide üç öğün yemek verildiğini beyan etmiştir.
Davalı tanığı … beyanında; davalı şirkette çalışmadığını, … gemisinde davacının usta gemici iken kendisinin de 20 gün kadar gemi kaptanı olarak çalıştığını, geminin sahibinin Malta’da bulunan … Şirketi ‘ne ait olduğunu bildiğini, şirketin sahibinin ve avukatlarını bilmediğini, davalı şirket ile bir ilgilerinin bulunup bulunmadığını da bilmediğini, davacının ne kadar çalıştığı konusunda bilgi sahibi olmadığını, kendisinin … gemisinde çalışırken davacının o gemide olmadığını, … gemisinde çalışırken … firmasının yetki verdiği bir kişi ile görüştüğünü, davacının tutuklanması ile ilgili süreçte davalının herhangi bir yardımı olmadığını, maaşlarının … firması tarafından yatırıldığını, ilk dönemde aynı gemide Türk bayrağı olarak çalıştığını, ikinci sefere gittiğinde Malta bayraklı olduğunu gördüğünü, bu geminin sahibinin … Gemi İşletmeciliği Şirketi olduğunu bildiklerini, söz konusu geminin başka bir firmaya kiraya verilmesi ile ilgili bilgisinin olmadığını, işe … Gemicilik Şirketinin aldığını, sefere giderken talimatları bu şirketin verdiğini, işe başladığında geminin Malta bayraklı olup, … Gemicilik tarafından banka hesap numaralarına maaşlarının yatırıldığını ve gemide sorun olduğunda … Şirketini aradıklarını beyan etmiştir.
Davalı tanığı … beyanında; kendisinin davalı şirkette çalışmadığını, … Ltd şirketine ait … ve … gemisinde çalıştığını, şirketin Malta menşeli olduğunu, 03/08/2012 tarihinde ayrıldığını, o tarihe kadar … gemisinde iki yıl boyunca ikinci kaptan ve süvari olarak maaşlarını … firmasından aldığını, gemisi olanların profesyonel gemi işletmeciliği yapan firmalarla anlaştıklarını, …’in işletmecilik programını ve antetli evraklarını kullandıklarını, bu talimatı … şirketinin verdiğini, davacının ücretini bilmediğini, genelde belirli süreli iş akdinin yapıldığını beyan etmiştir.
Davalı tanığı … beyanında; kendisinin 2009 yılından beri davalı işyerinde çalıştığını, operasyonlara baktığını, davalı şirketin gemisinin olmadığını, gemilere destek oldukları … gibi şirketlerin kendilerinin yazılımlarını kullandıklarını, yabancı gemilerden gemiciye ihtiyacı olanların ihtiyaçlarını karşıladıklarını, fakat sözleşmenin gemi adamı ile şirket arasında yapıldığını, gemilerin Malta bandıralı olduğunu, davacının maaşını bilmediğini beyan etmiştir.
Davalı tanığı … beyanında; kendisinin uzakyol kaptanı olduğunu, … Ltd şirketinde çalıştığını, davacı ile beraber sekiz ay … ve … gemisinde çalıştığını, davacı ile iki kontrat döneminde çalıştıklarını, gemilerin Malta bayraklı ve … Limanına bağlı olduğunu, … Gemi İşletmeciliğinde hiç çalışmadığını, davacının ne zaman işten ayrıldığını, davacının ne kadar ücret aldığını bilmediğini, davacının birinci dönemde performansının iyi olduğunu, ikinci dönemde düştüğünü, davacının davalı ile iş kontratlarını altışar aylık yaptıklarını beyan etmiştir.
… İş Mahkemesinin 13/05/2014 tarihli kararı ile davalının işveren olmayıp, davacının çalıştığı geminin sahibi olan şirkete ücret karşılığında çeşitli gemicilik hizmetleri sunduğu kanaatine varılarak davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 06/11/2014 tarihli ilamı ile davacının çalıştığı geminin Türk bayrağı taşımadığı mahkemeninde kabulünde olup, görevsizlik kararı verilmesi gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir.
Dosya mahkememize … İş Mahkemesinin görevsizlik kararı ile gelmiş ve mahkememizin … esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce yapılan inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda; davalı şirket nezdinde davacı adına açılan bir hesabın bulunmadığı ve davacıya ödeme yapılmadığı, davalı şirketin sigortalı hizmet listesinin taranmasında da personel olarak davacının adına rastlanılmadığı, davadışı … Ltd adına hesapların açılmış olduğunun tespit edildiğini, TTK’nun 946.maddesi uyarınca “donatan, gemisini deniz ticaretinde kullanan gemi sahibine” denilmekte olup, kendisine ait olmayan bir ticaret gemisine kendi adına kazanç amacıyla işleten kimsenin gemi işletme müteahhidi veya kısaca işleten olarak tanımlandığı, davacının davaya konu ettiği 12/03/2010 – 07/06/2012 döneminde istihdam edildiği gemilerin işleteninin … Management olduğu, … Management ifadesinin davalı şirketin unvanının Türkçe karşılığı olduğu, davacının çalıştığı gemilere ilişkin eğitimlerin davalı şirket tarafından verildiği ve hizmet belgesinin davalı tarafından düzenlendiği, davalı şirketin iş sözleşmesinden kaynaklanan hak ve alacaklardan sorumlu olabilmesi için geminin donatanı olması gerekmediği, davadışı donatan ile birlikte hak ve alacaklardan davalı işletenin de sorumlu olduğu, davacının 854 sayılı Deniz İş Kanununa göre Malta bayraklı … ve … isimli gemilerde 12/03/2010 – 07/06/2012 tarihleri arasında çalışmış olmasından dolayı kıdem tazminatı talep edemeyeceği, gemi adamı ücretinin 1.550,-USD olduğu, ihbar tazminatı talebi yönünden ise davacının iş sözleşmelerinin belirli süreli olduğu nedenle ihbar tazminatı belirsiz süreli iş sözleşmelerine özgü olduğundan bu taleplerinin de yerinde olmadığı, davacının 27/12/2010 – 25/05/2011 dönemi için imzalanan belirli süreli iş sözleşmesinin 18/01/2011 tarihinde haklı nedene dayalı olmaksızın sonlandırıldığı, 5 ay 8 gün (158 gün) süreye ait bakiye dönem ücretinin 8.163,00-USD olup, 12.568,36 TL olduğu, belirli süreli iş sözleşmesinde işçinin iş sözleşmesinin sona ermesi yüzünden tasarruf ettiği miktar ile başka bir işten elde ettiği veya bilerek elde etmekten kaçındığı gelirin tazminattan indirileceği, davacının SGK kayıtlarının incelenmesinde iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten yaklaşık 15 gün sonra işe başladığı nedenle bu dönemdeki kazancının bakiye dönem ücret alacağından mahsubu ile bakiye dönem ücret alacağının 7.464,36 TL olduğu, davacı tarafın 30/11/2011 – 07/06/2012 tarihleri arasında ücretinden 6.500,-USD kesildiğinin iddia edilip, dosya kapsamındaki ödeme kayıtlarına göre davacının ödenmemiş ücret alacağının 5.021,39 TL olduğunun belirlendiği, eBK’ya göre gemi adamının yıllık ücret ile izin talebinin mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde 24/11/2016 tarih, … esas, … karar sayılı kararı ile “davanın ücret alacağı talepleri yönünden kabulü ile 12.485,75 TL nin davalıdan 10.000,00 TL’ sine dava tarihinden, 2.485,75 TL’ sine ıslah tarihi olan 20/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine, fazla ve diğer taleplerin reddine” ilişkin karar verilmiş olup; verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz talebi üzerine mahkememiz dosyası Yargıtay’a gönderilmiştir.
Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin 11/06/2019 tarih … esas, … karar sayılı ilamı ile “davacı dava dilekçesi ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ilk derece yargılama makamınca ifa edilen yargılama neticesinde verilen davanın reddi kararı davacının temyizi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi … Esas … Karar sayılı 06.11.2014 tarihli kararıyla bozulmuştur. Yapılan inceleme sonucu karar 06.11.2014 tarihinde bozulduktan sonra, davacı 20.10.2016 tarihli dilekçesi ile davayı ıslah ederek ücret alacağı yönünden talebini 12.485,75.-TL’ye yükseltmiştir. Mahkemece, davanın ücret alacağı talepleri yönünden kabulü ile 12.485,75 TL’nin davalıdan 10.000,00 TL’sine dava tarihinden, 2.485,75 TL’sine ıslah tarihi olan 20/10/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir. 1086 sayılı HUMK’nın 84. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 177 ve devamı maddeleri uyarınca ıslah ancak tahkikatın sona ermesine kadar, Yargıtay HGK’nın 04.02.1948 tarih 1944/10 Esas 1948/3 Karar sayılı kararına göre de, ıslah tahkikat ve yargılama bitinceye kadar yapılabilir. Dairemizin yerleşik içtihatları uyarınca, Yargıtayca hüküm bozulduktan sonra ıslah yapılamaz. Mahkemece ıslah talebinin bozmadan sonra yapıldığı nazara alınmaksızın geçerli ıslah talebi varmış gibi ıslah edilen miktar yönünden davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş..” gerekçesiyle kararın davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir. Bozma neticesinde mahkememize gönderilen dosya mahkememizin 2019/285 esasına kaydedilmiş ve yargılamaya bu esas üzerinden devam olunmuştur.
Yargıtay bozma ilamı hususunda taraf beyanları alınmış ve Yargıtay bozma ilamına uyulması kararı verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizin … E … K sayılı kararı ve gerekçesi tahtında, Yargıtay … Hukuk Dairesi … Esas … Karar sayılı bozma ilamı da gözetilerek ; 1086 sayılı HUMK’nın 84. maddesi ve 6100 sayılı HMK’nın 177 ve devamı maddeleri uyarınca ıslah ancak tahkikatın sona ermesine kadar, Yargıtay HGK’nın 04.02.1948 tarih 1944/10 Esas 1948/3 Karar sayılı kararına göre de, ıslah tahkikat ve yargılama bitinceye kadar yapılabileceğinden ve ayrıca Yargıtay yerleşik içtihatları uyarınca, Yargıtay tarafıdan hüküm bozulduktan sonra ıslah yapılamayacağından, mahkemece ıslah talebinin bozmadan sonra yapıldığı nazara alınarak, dava dilekçesinde talep edilen bedel üzerinden davanın kısmen kabulü ile; ücret alacağı bakımından 10.000 TL nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine; sözleşme tarihlerine göre uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu gereği ve sözleşmenin belirli süreli olması hususu bir arada değerlendirilerek yıllık ücretli izin alacağı ile ihbar tazminatı talebinin reddine, kıdem tazminatı alacağının ise geminin yabancı bayraklı olması nedeni ile reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davacının ücret alacağı talepleri bakımından 10.000,00 TL ‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine , fazlaya ilişkin dava ve taleplerin REDDİNE,
2-Karar harcı olan 683,10 TL’den peşin alınan 195,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 487,80 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacının peşin olarak yatırdığı 195,30 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı yargı gider toplamı olan 2.159,60 TL’nin (15,40 TL başvurma harcı, 144,20 TL posta gideri ve 2.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 1.270,35 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı için takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
6-Davalı vekili için takdir edilen 2.725,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı,gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal süresi içeresinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.07/11/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır