Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/263 E. 2020/101 K. 22.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2019/263
KARAR NO : 2020/101
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/08/2019
KARAR TARİHİ : 22/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının hava, deniz, demir veya bunları birleşik kullanımı yoluyla sevk edilmesini organize eden, lojistik hizmet sağlayan, taşıma işlemlerinde aracılık eden bir firma olduğunu, davacının davalı ile yurtdışından ithal edilen ürünlerin deniz yoluyla taşınması konusunda aracı firma olarak anlaştığını, davalıya söz konusu taşımaya ilişkin fiyat teklifi, geçerlilik tarihi ve koşullan iletilerek anlaşmaya varıldığını, davacının taşıma işini gerçekleştirdiğini, davalının taşıma sonrasında bir kısım navlun ücretini davacıya ödemediğini, alacağın tahsili amaçlı olarak davacı tarafından davalı aleyhinde …. İcra Müdürlüğünün 2018/38303 E. Sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz ettiğini, takibin durduğunu, davalı ile yapılan görüşmelerde fiyat teklifinin hangi hat üzerinde geçerli olduğunun belirtildiğini ve geminin hareket noktasının değişmesi durumunda fiyat artışı yapılacağı bilgisinin verildiğini, gemi çıkış tarihinin 03.01.2018 olması nedeniyle armatör tarafından Ocak ayında navlun güncellendiğini, davacıya Ocak 2018 navlunun yansıtıldığını, buna ilişkin olarak davalıya 14.02.2018 tarihinde bilgi notu gönderildiğini, davalı tarafından onay alınmasının ardından 03.01.2018 tarihli … numaralı konişmento ile taşıma işinin gerçekleştirildiğini, taşıma sonrası davalıya davacı tarafından anlaşılan 1.350,00 USD tutarında 31.01.2018 tarihli … numaralı fatura ile navlun faturası kesildiğini, davalının faturaya itiraz etmediğini, ilgili navlun faturasının davacıya ödendiğini, gemi çıkış tarihinin değişmesi nedeniyle navlun teklifi davacının anlaşma sağladığı fiili taşıyan tarafından güncellendiğini, fiili taşımaya ilişkin davacıya 2.250,00 USD fatura kesildiğini, aradaki farkın davalıya navlun farkı olarak 16.02.2018 tarih … numaralı 930,00 USD fatura edildiğini, davalının 930,00 USD bedelli faturayı ödemediğini, TTK m 21/2’ye göre faturayı tebliğ tarihinden itibaren 8 günlük sürede faturaya ve içeriğine itiraz etmediğini, kesinleştiğinden gerekse de icra takibine kadar herhangi bildirimde bulunmadığı gibi faturayı borcu bulunmadığını belirterek iade etmediğini, davalının faturayı kabul ettiğini, davalıya limanın değişmesi halinde navlunun değişeceğini, navlunun geçerlilik tarihinin 31.12.2018 tarihine kadar olduğunun belirtildiğini, davalının tüm bu durumları kabul ettiğini, davalının navlun teklifinin geçerlilik tarihinin dolması sonrası oluşan fiyat farkına itiraz etmesinin hukuka aykırı olduğunu, davacının da zararına bir sözleşme yapmasının ticari hayatının olağan akışına aykırı olduğunu, davalının takip tarihi itibariyle davacıya 930,00 USD borcu bulunduğunu belirterek, fazlaya ilişkin her türlü hak ve alacaklarına ilişkin dava ve talep etme haklarının saklı kalmak kaydı ile, …. İcra Müdürlüğünün 2018 / 38303 E. Sayılı dosyası ile başlatılmış takibe davalı tarafın yapmış olduğu itirazın iptali ile faiz ve ferileriyle birlikte takibin devamını, davalının itirazının haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle davalının alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere belirlenecek icra inkar tazminatı ödemesini, ücret-i vekalet ve yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekilinin 22.10.2019 tarihli davaya cevap dilekçesinde özetle; davalının yurt dışından ithal edilen ürünlerin davacı tarafından taşınması hususunda aracı olduğunu, davacı ile davalı arasında mail yolu ile yazışma yapılarak sözleşme kurulduğunu, yapılan sözleşmede davaya konu bedelin konuşulmadığını, davalının taşıma ile ilgili oluşan navlun bedelleri dahil tüm ödemelerini davacıya yaptığını, tarafların en son oluşan navlun bedeli de dahil 1.350,00 USD olarak anlaşma sağladıklarını, davalının bu bedeli zamanında ödediğini, 21.12.2017 tarihinde davacının hattın … olup, çıkış limanı Tauyan olması durumunda navlununuz değişecektir aşağıdaki fiyat teklifi ile ilerleyebilir miyiz şeklinde mail atıldığını, mailin devamında fiyatın 1.350,00 USD olarak belirtildiğini, davalının bu bedeli onaylandığını, taşıma işleminin gerçekleştiğini, taşıma esnasında ve bitiminde davalıya kesinlikle dava konusu fatura bedelinin bildirilmediğini, onayının alınmadığını, taşıma işlemi bitmiş davalının anlaşma bedelini ödediğini, malların teslim alındığını, sözleşmenin sona erdiğine dair ordino imzalandığını, sözleşmenin sona ermesinden 17 gün sonra davacının 930 USD tutarındaki navlun bedelini davalıya bildirdiğini, davalı tarafından kabul görmediğini, navlun bedelinin taşıma esnasında veya en geç malların teslimine kadar belli olacağını, davalıya 17 gün sonra bildirildiğini, davalının bu bedeli aracı olduğu ithalatçı firmaya bildirme ve ondan temin etme imkanın olmadığını, mail yazışmalarının İncelendiğinde davacının geç bildirimi kabul ettiğini, faturaya süresi içerisinde itiraz edilmediğinin belirtildiğini, fatura içeriğinin kabul edildiğini ve fatura içeriğinin kesinleştiği iddia edildiğini, düzenlenen faturanın iki taraf arasında kurulan ticari ilişkinin ilk kuruluş aşamasında mutabık kaldıkları hususları içermesi gerektiğini, faturanın iki taraf arasında ticari ilişkinin kuruluşu safhasında mutabık kalınan hususları içermiyorsa yasada belirtilen 8 gün içinde itiraz edilmemesi halinde faturanın kabul edildiği anlamı çıkmayacağını belirterek, davanın reddini, davacı aleyhine alacağın % 20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, ücret-i vekalet ve yargılama giderlerinin davacı tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davanın, davacı tarafından gerçekleştirilen taşımadan kaynaklı bakiye navlun ücreti tahsili için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davası olduğu, uyuşmazlığın, dava konusu takibe konu fatura nedeniyle davalının sorumlu olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün 2018/38303 E sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde, davalı borçlu aleyhine 06/11/2018 tarihinde takibe başlandığı, ödeme emrinin davalı borçluya 09/11/2018 tarihinde tebliğ edildiği davalı borçlu tarafından 13/11/2018 tarihinde borca itiraz edildiği ve eldeki davanın 27/08/2019 tarihinde İİK 67 maddesi gereği yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
11/03/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacının yasal defterlerinde; davacının davalıdan 31.12.2018 tarihi itibarıyla takip konusu 16.02.2018 tarih … seri nolu 930 USD bedelli fatura karşılığı 3508,05 TL alacaklı olduğunu, davalının yasal defterlerinde; davalının davacıya 31.12.2018 tarihi itibarıyla herhangi bir borç alacak bakiyesinin bulunmadığını, davacı tarafından takip konusu yapılan taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu 16.022018 tarih … seri nolu 930 USD bedelli faturanın davalı yasal defterlerinde yer almadığını, dava konusu taşıma nedeniyle davacının davalıdan 900,00 USD bakiye alacağının bulunduğunu beyan etmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı itibariyle, davacının davalı adına deniz taşımasını organize ettiği ve taşımanın fiilen dava dışı … A.Ş tarafından gerçekleştirildiği anlaşılmıştır.
Davacı şirkete ait ticari defterlerin incelenmesi neticesinde ise, davacının davalıdan 31.12.2018 tarihi itibarıyla takip konusu 16.02.2018 tarih … seri nolu 930 USD bedelli fatura karşılığı 3.508,05 TL. alacaklı olduğu, fiili taşıyan … A.Ş tarafından davacı firmaya 30.01.2018 tarihli fatura ile söz konusu taşıma için 2.250,00 Usd fatura edildiği ve davacı tarafından bu ücretin dava dışı şirkete 27.02.20218 tarihinde banka havalesi ile cari hesaba mahsuben ödendiği, davacı tarafından 31.01.2018 tarihinde, davalı şirkete 1.350,00 Usd fatura edildiği ve aradaki navlun farkının ise 900,00 Usd olduğu, davalı şirkete ait ticari defterlerin incelenmesi neticesinde ise, davalının davacıya 31.12.2018 tarihi itibarıyla herhangi bir borç alacak bakiyesinin bulunmadığı, davacı tarafından takip konusu yapılan taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu 16.02.2018 tarih … seri nolu 930 USD bedelli faturanın davalı yasal defterlerinde yer almadığı tespit edilmiştir.
Dosyada mevcut, 21.12.2017 tarihinde davacı tarafından davalıya gönderilen mesajda; 40 HC konteyner Tauyan-Ambarlı taşıması için geçerlilik tarihinin 31.12.2016 tarihi olan navlun teklifinin 1.350 Usd olarak gönderildiği ve çıkış limanının Tauyan olması durumunda navlunun değişeceği bildirilmiştir. 22.12.2016 tarihinde davacı tarafından gönderilen ikinci mesajda yüklemede yer verildiği, çıkış limanının Tauyan olacağı ve 31.12 gemisi için devam edilip edilmeyeceği sorulmuş, davalı tarafından aynı tarihte teyid verilmiştir. Davacının davalıya 14.02.2017 tarihinde gönderdiği mesajda 31.12.2016 tarihinde Tauyan’da yüklemenin yapıldığı, geminin Keelung limanından 03.01.2017 tarihinde çıktığı belirtilmiş, aynı mesajda navlunun, fiili taşıyan tarafından gerçek gemi çıkış tarihine bakılarak yansıtıldığı, oluşan navlun farkının 930 Usd olduğu “uygulanacak navlun tarifesinin gemi kalkış tarihi dikkate alınarak faturalandırıldığı” kendilerine fiili taşıyan tarafından yansıtılan navlun farkının yansıtılmak durumunda kalındığı bildirilmiştir. Konteyner takip fişine göre dava konusu konteynerin … isimli gemiye 03.01.2017 tarihinde yüklendiği, yükleme için rezervasyonun yapıldığı tarihte verilen navlun fiyatının, geminin tahmini kalkış tarihi dikkate alınarak verildiği, geminin gecikmesi durumunda, yılbaşından sonraki tarihlerdeki çıkışlarda liman tarifesinin değişmesi durumunda tarife değişikliği nedeniyle navlun farklılıklarının olabileceği değerlendirilmekle, akdi taşıyan olan davacının fiili taşıyan olmaması nedeniyle fiili deniz taşıyanı davadışı … A.Ş tarafından kendisine yansıtılan navlun farkını taşıtana ve/veya taşıtanın aracısına yansıtabileceği kanaatiyle, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, fiili taşıyan tarafından navlun farkının davacıya 900,00 Usd olarak yansıtıldığı görülmekle, davacının davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, alacağın faturaya dayanması nedeni ile alacak likit kabul edilmekle davalı aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilmiş, red edilen kısım yönünden davacının takip yapmakta kötüniyetli olduğunun ispatlanamaması nedeniyle davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile davalının … İca Müdürlüğünün 2018/38303 E.sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptaline, takibin 900 USD asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a md. Ve fıkrası gereğince faiz uygulanmasına,
2-Kabul edilen asıl alacak likit olduğundan asıl alacağın %20 si olan 983,70 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin reddine ,
4-Karar harcı olan 330,46 TL’den peşin alınan 86,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 243,56 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
5-Davacının peşin olarak yatırdığı 86,90 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı yargı gider toplamı olan 1.598,20 TL’nin (44,40 TL başvurma harcı, 53,80 TL posta gideri ve 1.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 1.546,64 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı için takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
8-Davalı vekili için takdir edilen 161,25 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
9-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/06/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır