Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/249 E. 2020/318 K. 24.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2019/249 Esas
KARAR NO :2020/318
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :23/05/2018
KARAR TARİHİ :24/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili kuruluş … A.Ş.’nin 233 sayılı KHK ile kurulduğunu, sermayesinin tamamının devlete ait bir kamu kuruluşu olduğunu, davalıya bağlı … … Bölge Yük Müdürlüğü’ nün müvekkili kuruluşa ait … Liman İşletmesi Müdürlüğü’ nden almış olduğu liman hizmetlerinden dolayı davalıya gönderilen 27/12/2016 tarih … nolu 9.846,12 TL ve 31/12/2016 tarih … nolu 9.878,39 TL fatura bedelleri davalı tarafından 06/04/2017 tarihinde gecikmeli olarak müvekkili kuruluş hesaplarına yatırıldığını, … Liman Tarifesi’ nin 1.4 ücretlerin ödenmemesi veya geç ödenmesi başlıklı maddesine göre hesaplanan gecikme cezasına ait 16/05/2017 tarih … nolu 5.557,02 TL tutarlı faturanın davalı tarafa gönderildiğini, davalı tarafın fatura bedelini ödemediğini, ilgili faturanın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’ nün 2017/… esas sayılı dosyasıyla takip başlatıldığını, davalının itirazı neticesinde takibin durduğunu belirterek, davalının … Liman Tarifesi gereği ilk 30 gün içi %25 gecikme zammı 5.557,02 TL alacağının tahsili için … İcra Müdürlüğünün 2017/… esas sayılı dosyasında yapılan icra takibine davalının itirazının iptalini ve takibin devamı ile %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, davanın İcra Hukuk Mahkemesi’ nde görülmesi gerektiğini, müvekkilinin 17/06/2016 tarih ve 9099 sayılı TTSG’nde yayınlanarak … A.Ş. Tüzel kişiliğinin kazandığını, 6461 sayılı Kanun gereğince devirler yapılırken davacıya ait faturaların şirkete intikal ettiğini ve akabinde hemen ödendiğini, davacı Kurum ile … Genel Müdürlüğü arasında 05/08/2013 tarihinde imzalanan … … Liman Tren Ferisi Rıhtımı ve Geri Sahasının Kullanımına ait Protokolde ödenmiş faturalara gecikme cezası yada faiz uygulanmasına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmadığını belirterek davanın reddine, %20 oranında kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde 20/09/2018 tarih, 2018/194 esas, 2018/343 karar sayılı kararı ile mahkememizin görevsizliğine, HMK 20.maddesi gereğince karar kesinleştiğinde ve 2 haftalık süre içerisinde talep halinde dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ve davacı vekilinin talebi üzerine dosya dosya istinaf incelemesi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ ne gönderilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesi’ nin 18/07/2019 tarih, 2018/… dosya no, 2019/… karar numaralı kararı ile “somut olayda, davanın her iki tarafının tüzel kişi tacir olduğu açık olup, uyuşmazlığa konu iş her iki taraf için ticari niteliktedir. Yani her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgilidir. Bu durumda davanın, TTK’nın 4/1.maddesinin ilk cümlesi uyarınca nispi ticari dava olduğu açık olup, ilk derece mahkemesinin asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna dair gerekçesi isabetsiz olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlık mahkeme gerekçesinde de benimsendiği üzere; davalının davacının … Liman İşletmesinden aldığı liman hizmetlerinden kaylaklandığı, uyuşmazlığın bu haliyle deniz taşımalarına ilişkin olup, ihtisas mahkemesinin görevli olduğu” ndan bahisle mahkememiz kararı kaldırılarak dosya mahkememize gönderilmiş ve mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda özetle; davacının takibe konu 5.557,02 TL gecikme cezası-zammı talebinin hesaben yerinde olduğu, diğer hususlarda takdirin mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Dava, davacı tarafından davalıya verilen liman hizmetlerinden dolayı gecikmeli olarak ödenen alacağa yönelik oluşan gecikme zammı alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Her ne kadar davalı vekilince zamanaşımı itirazında bulunulmuş ise de; uyuşmazlığın konusunun 05.08.2013 tarihinde 3 yıl süre ile akdedilen liman hizmetlerinden dolayı gecikmeli olarak ödenen alacağa ilişkin gecikme cezasına ilişkin olduğu, icra takip tarihinin ise 25.07.2017 tarihi olup sözleşmeden doğan borçlar ve ödemeler ile icra takip tarihi arasında BK md 126 uyarınca 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığı ve 6813 Sayılı Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanun’un 102. Maddesine göre de amme alacaklarının vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılından itibaren 5 yıl içerisinde tahsil edilemediği halde zamanaşımına uğrayacağı, bu halde de zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla zamanaşımı itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve dosya kapsamı deliller ile uyumlu olması nedeniyle içeriğine itibar edilen bilirkişi raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde, taraflar arasında yapılan … … Limanı Treni Ferisi Rıhtımı ve Geri Sahasının Kullanımına Ait Protokol incelendiğinde, 05.08.2013 tarihinde 3 yıl süre ile akdedildiği, taraflar arasında tablo 1 ve tablo 2 deki fiyatların uygulanacağının kararlaştırıldığı ek protokol ile sürenin 05.08.2017 tarihine kadar uzatıldığı, davacı tarafından verilen hizmetin davacı ile davalı arasında yapılan protokol içeriği tarife uyarınca davalıya fatura edildiği, fatura üzerinde de protokol fiyatının uygulandığının açıklamada yer aldığı, davalı tarafın geç ödemesi sebebiyle davacının gecikme zammı/cezası hesap ederek davalıya hesapladığı 5,557,02 TL tutarı fatura ettiği, davalının protokolde hüküm bulunmadığı itirazı yanı sıra gecikme cezası oranları yerine yasal faiz oranları uygulanmasını talep ettiği, tarife hükümlerinin ücretlendirme kısmında protokolde yer alanlar kapsamında ayrı bir kararlaştırma içerdiği, ancak 1.4 maddesine ilişkin taraflar arasındaki protokolde tarifenin uygulanmayacağına ilişkin herhangi bir hüküm içermediği, dolayısıyla davacının gecikme zammı talebinin tarife hükümleri kapsamında olduğu ve alanında uzman mali müşavir bilirkişi raporuna göre takibe konu 5.557,02 TL gecikme cezası-zammı talebinin hesaben yerinde olduğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davacı vekilince icra inkar tazminatı talebinde bulunulmuş ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 16.06.2004 tarihli ve 2004/19-357 E. – 2004/360 K. sayılı ve 10.10.2012 tarihli ve 2012/7-502 E. – 2012/707 K. sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere ; gecikme zammının aslında bir temerrüt faizi olduğu, asıl alacak olmadığı, yalnızca asıl alacak hakkında icra inkar tazminatına hükmedilebileceği göz önüne alınarak icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ ile … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… esas sayılı icra takibine yapılan itirazın İPTALİ ile takibin talep gibi devamına,
2-Alacak miktarı yargılamaya gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar harcı olan 379,60 TL’den peşin alınan 67,12 TL’nin mahsubu ile bakiye 312,48 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan (108,22 TL ilk harç 210,4 TL posta ücreti ve 900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam)1.218,62 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı vekili için takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır