Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/160 E. 2020/303 K. 17.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2019/160 Esas
KARAR NO :2020/303
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :26/04/2018
KARAR TARİHİ :17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının uluslararası alanda gemi işletmeciliğini yapan bir firma olduğunu, müvekkilinin davalı gibi bir çok gemi firmasına her türlü ihtiyaç tedarikçiliği yaptığını, davalı ile müvekkili arasında ticari bir alışveriş olduğunu, davalı firmanın işletmesini yaptığı M/V … ve M/V … isimli gemi için faturalar düzenlendiğini ve faturaların tebliğ edilmesine rağmen bedellerinin ödenmemesi üzerine davalı adına takip başlatıldığı ancak davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğinden bahisle itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava ettiği, yargılama sırasında alınan beyanında; dava dilekçesini tekrarla müvekkili şirketin kuru kumanya işi yaptığını, davalının, donatanının acentası olduğu gemiye kuru kumanya verdiklerini ancak bedelinin ödenmediğinden bahisle itirazın iptaline karar verilmesini talep ederek … Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin pasif husumeti bulunmadığını, taraflar arasındaki ticari ilişki kaynaklı herhangi bir borç bulunmadığını, takibe konu faturaların müvekkiline tebliğ edilmediğini, faturaların Panama menşeili … Corporation’a yöneltilmesi gerektiğini, söz konusu şirketin … isimli geminin donatanı olduğunu, faturaya konu malların bu gemiye ve şirkete verildiğini, bu nedenle davanın deniz alacağına ilişkin olması nedeniyle Deniz İhtisas Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görev itirazında bulunduklarını ve müvekkilinin herhangi bir borcu bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin 2018/ … esas, 2019/V karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek davacı vekilinin talebi üzerine dosya mahkememize gönderilmiş ve yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda özetle; İncelenen davacı şirkete ait 2017 yılı ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter defterinin yasal süresinde onaylandığı ve davacı şirketin 2017 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tutmuş olduğundan davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, incelenen davalı şirkete ait 2017 yılı ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter defterinin yasal süresinde onaylandığı ve davalı şirketin 2017 yılı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tutmuş olduğundan davalı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacı şirketin 2017 yılına ait ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde; Davacı … Tic. A.Ş.’nin düzenlediği faturalardan kaynaklı olarak 31.12.2017 tarihi itibariyle davalı …Ş.’den 7.272,59 TL cari hesap alacağının bulunduğu, davalı şirketin 2017 yılına ait ticari defterlerinin incelenmesi neticesinde; Davalı ile davacı şirket arasında ticari ilişki olduğunu gösteren herhangi bir kaydın bulunmadığı, davalı …Ş.’nin icra takip tarihi olan 12.04.2018 tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğü, davacı yanın 7.272,59 TL asıl alacağı için icra takip tarihi olan 12.04.2018 tarihinden itibaren yıllık %9,75 oranında (değişen oranlarda) avans faiz talep edebileceği, tarafların icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu, davalının gemi iletme müteahhidi sıfatı ile huzurdaki davada pasif husumet ehliyetinin bulunduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan tüm deliller ile dosya kapsamı deliller ile uyumlu olması nedeniyle içeriğine itibar edilen bilirkişi raporu birlikte incelendiğinde, açılan davanın, MV … ve MV … isimli gemilere yapılan mal tedarikinden kaynaklı alacağın tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu, davalının pasif husumet ehliyeti açısından yapılan değerlendirmede, davacı tarafın, her ne kadar ihtiyaç tedariki MV … ve MV … isimli gemilere verilmiş de olsa, davalı ile bahse konu gemi maliki … Shipping Corporation organik bağ içinde olan iki şirket olduğunu, faturaların bu iki işletmeye birlikte keşide edildiğini ve işbu faturalara itiraz da edilmediğini beyan ettiği, buna karşılık davalı …Ş. ise ihtiyaç tedariki verildiği iddia olunan geminin MV … olduğu ve bu geminin de … Shipping Corporation’a ait olduğunu, faturaların kendilerine gelmediğini, dolayısıyla husumetin de adı geçen şirkete yöneltilmesi gerektiğini ifade ettiği görülmüştür. Mahkememizce yapılan değerlendirmede, bilirkişi görüşüne de uygun olarak, dosyada mevcut mail yazışmalarından, davacı ile davalı arasında bir hukuki ilişkinin varlığını gösterdiği ve bu kapsamda davacının iddialarını teyit ettiği kanaatine varılmıştır. Diğer taraftan faturaların da sadece … Shipping Corporation’a değil, onunla birlikte davalı …Ş.’ye de çekildiği görülmekle işbu faturalara TTK m. 21/2’de öngörülen sürede itiraz edilmemiş olunduğu birlikte değerlendirildiğinde, faturaların içeriğinin kabul edildiği kanaatine varılmıştır.
Ayrıca equasis kayıtlarının incelenmesinde, davalı …Ş.’nin, davaya konu ihtiyaç tedarikinin yapıldığı iddia olunan ve buna yönelik faturaların da yer aldığı MV Vira gemisinin teknik ve ticari yönetimini 2010 yılından itibaren elinde bulundurduğunun göründüğü, davalının gemi işletme müteahhidi sıfatını haiz olduğu ve buna bağlı olarak dava konusu borç sebebiyle sorumluluğunun bulunacağı anlaşılmakla davacı tarafın usulune uygun ticari defterleriyle de desteklenen 7.272 TL alacağının davalıdan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davalı vekilince bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinde, equasis kayıtlarına göre … Shipping ‘ in işletmecisinin ise … İç ve Dış Tic. Ltd olduğunu, faturaların da … İç ve Dış Tic. Ltd’ ye kesildiğini, müvekkili ile adı geçen firmanın farklı firmalar olduğunu iddia etmiş ise de; mahkememizce anılı şirketlerin ticaret odası kayıtlarının çıkarıldığı ve yapılan incelemede, iki şirketin de adresinin aynı olduğu ve yetkili kişilerinde de benzerlikler görüldüğü anlaşılmakla … İç ve Dış Tic. Ltd ile davalı …Ş. Arasında organik bağ bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili tarafından dava açılırken işlemiş faiz talebinde bulunulmadığı ve bu kısmın harcı yatırılmadığı anlaşıldığından icra dosyasındaki işlemiş faiz talebi yönünden hüküm kurulmamıştır.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ ile … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın İPTALİ ile takibin 7.272 TL asıl alacak üzerinden devamına, kabul edilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si olan 1.454,4 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı olan 496,75 TL’den peşin alınan 124,19 TL’nin mahsubu ile bakiye 372,56 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan (165,29 TL ilk harç 31,7 TL posta ücreti ve 1.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam)1.696,99 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı vekili için takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır