Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/157 E. 2020/376 K. 22.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2019/157 Esas
KARAR NO :2020/376
DAVA :İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :23/05/2019
KARAR TARİHİ :22/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı … Sanayi A.Ş. ‘nin talebi üzerine, müvekkili tarafından deniz yoluyla taşıma işlerinin organizasyonunda hizmet verildiğini, taşıma ücretlerinin tahsili için ….İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. sayılı dosyası tahtında borçlu adına icra takibi başlatıldığını, ödeme emrine borçlu tarafından haksız ve kötü niyetli olarak itiraz uyuşmazlıklarda dava şartı arabuluculuk neticesinde anlaşma sağlanamadığı için takibinin devamı için işbu itirazın iptali davasının açılması gereğinin doğduğu belirterek yapılan takibe itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… Esas sayılı dosyasıyla müvekkili şirket aleyhine icra takibine başlandığını, müvekkili şirket tarafından icra takibine konu borca, faizine, tüm ferilerine ve İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün yetkisine 30.01.2019 tarihinde süresi içinde usule ve yasaya uygun olarak açıkça itiraz edildiğini, davacıya müvekkilinin borcunun bulunmadığını, ticari deftreler incelendiğinde bu durumun ortaya çıkacağını, Bakırköy İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu, ancak takibin yasaya ve hususen yetki kurallarına muhalif olarak İstanbul … İcra Müdürlüğünde başlatıldığını belirterek davanın reddine, davacının takip tutarının %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda özetle;İncelenen davacı şirkete ait 2018 yılı ticari defter ve belgelerin elektronik defter genel tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, elektronik defterler ile envanter defterinin yasal süresinde onaylandığı ve davacı şirketin 2018 yılı ticari defterlerinin TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutmuş olduğundan davacı şirketin 2018 yılına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, incelenen davalı şirkete ait 2018 yılı ticari defter ve belgelerinin elektronik defter genel tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, elektronik defterler ile envanter defterinin yasal süresinde onaylandığı ve davalı şirketin 2018 yılı ticari defterlerinin TTK hükümlerine göre uygun tutmuş olduğundan davalı şirketin 2018 yılına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacı şirketin davalı yan ile aralarında bulunan ticari ilişkide Euro, USD ve TL para cinsinden faturalar düzenlediği, bu nedenle de Euro Usd ve TL para cinsinden cari hesap kullanarak davalı yandan olan alacağını takip ettiği, davalı şirketin de davacı yan ile aralarında bulunan ticari ilişkide TL para cinsinden cari hesap kullanarak alacağını takip ettiği, işbu cari hesap eksterisinin de açıklama bölümünde Euro ve Usd miktarının yazılı olduğu, davacı şirketin icra takip tarihi olan 14/12/2018 tarihi itibariyle düzenlediği faturalardan kaynaklı olarak davalı … San. A.Ş.’den 1.000,00 USD, 1.920,00 EURO ve 708,00 TL cari hesap alacağının bulunduğu, davalı şirketin icra takip tarihi olan 16/06/2018 tarihi itibariyle tarafına düzenlenen faturalardan kaynaklı olarak davacı … Ticaret Ltd. Şti’ye 1.000,00 USD, 1.920,00 EURO ve 708,00 TL cari hesap borcunun bulunduğu, davalı şirketin icra takip tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğü, davacının navlun alacağını tahsil edemediği; buna karşılık TTK m. 1200 uyarınca bu alacağın borçlusu olan davalı taşıtanın da ödenmemiş bu borçtan sorumluluğunun bulunduğu, tarafların icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Her ne kadar davalı vekilince icra dairesinin yetkisine yönelik itirazda bulunulmuş ise de dava konusunun para borcunun ifasına dayandığı, BK 89/1 madde ve fıkrası uyarınca para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceği, alacaklının yerleşim yerinin ise İstanbul Anadolu İcra Daireleri yetkisinde bulunduğu anlaşılmakla yapılan itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama, tarafların iddia ve savunmaları ile aldırılan bilirkişi raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde, açılan davanın taşıma ücretinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu, taraflar arasındaki ilişkinin deniz yolu ile eşya taşıma (navlun) ilişkisinden kaynaklandığı ve bu kapsamda alacak talebinin de işbu sözleşmeden kaynaklandığı, taraflar arasındaki navlun sözleşmesinin konişmento ve özellikle mail yazışmaları ile de sabit olduğu, dolayısıyla davacı … Hizmetleri’ nin deniz yolu ile yük taşıma taahhüdünde bulunan kişi olarak aktif husumet ehliyeti olduğu, davalı … Tic. San. A.Ş. ‘ nin ise bu sözleşme uyarınca taşıtan olduğu, bu kapsamda taşıyan sıfatını haiz davacının, ifa ettiği taşıma nedeniyle davalıdan navlun ücretini alamadığını iddia ettiği, mali müşavir bilirkişi tarafından yapılan defter incelemesi neticesinde davacı şirketin icra takip tarihi olan 14/12/2018 tarihi itibariyle düzenlediği faturalardan kaynaklı olarak davalı … Tic. San. A.Ş.’den 1.000,00 USD, 1.920,00 EURO ve 708,00 TL cari hesap alacağının bulunduğunun, davalı şirketin icra takip tarihi olan 16/06/2018 tarihi itibariyle tarafına düzenlenen faturalardan kaynaklı olarak davacı … Ltd. Şti’ye 1.000,00 USD, 1.920,00 EURO ve 708,00 TL cari hesap borcunun bulunduğunun tespit edildiği, bu alacağın sorumlusunun TTK md 1200 uyarınca davalı olduğu, davacı şirketin ifa ettiği taşıma nedeniyle usulune uygun tutulmuş ticari defterleri ile de kanıtlanan alacağını davalıdan talep etmekte haklı olduğuna kanaatine varılmakla davacının davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ ile İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı takip dosyasına yapılan İTİRAZIN İPTALİ ile takibin 1.000 USD, 1.920 EURO ve 708 TL üzerinden devamına, hükmolunan döviz cinsinden alacaklara takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun uyarınca, TL cinsinden alacağa ise takip tarihinden itibaren avans faiz uygulanmasına,
2-Alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si olan 3.558,87 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı olan 1.218,54 TL’den peşin alınan 337,25 TL’nin mahsubu ile bakiye 881,29 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan (388,05 TL ilk harç 137,2 TL posta ücreti ve 1.700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam)2.225,25TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı vekili için takdir edilen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır