Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/104 E. 2020/364 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2019/104 Esas
KARAR NO :2020/364
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :08/04/2019
KARAR TARİHİ :17/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … Sigorta A. Ş.’nin … numaralı Nakliyat Abonman Sigorta Poliçesi ile sigortalanan, … San. ve Tic, A,Ş’ye ait emtiaların Türkiye’den ABD’ye nakliyesinin davalı şirket tarafından üstlenildiğini, emtiaların, … gemisi ile ABD’ye ulaşmasının ardından yerel taşıma öncesinde, nakliyeci deposundaki aktarma esnasında bazı paletlerin devrilmesi sonucu hasar meydana geldiğini ve emtiaların alıcısına hasarlı olarak teslim edildiğini, taşıma konusu emtianın, alıcısına hasarlı teslim edildiğine dair yerel taşıma belgesi üzerine hasar notu düşüldüğünü, sigortalı emtianın taşınması işini nihai varış yerine kadar üstlenmiş olan davalı taşıyıcının dava konusu hasardan sorumlu olduğunu, fatura ve yapılan tespitler gereğince 8.671,81 TL sigortalı zararının tazmin edildiğini, TTK ve poliçe hükümleri gereğince davalıya rücu hakkı doğduğunu iddia ederek borçlunun takibe, borca, faize ve fer’ilerine dair itirazının iptali ile icra takibinin devamına, sunulan ve sunulacak karşı delillerin kabulü ile esas alacağın %20’sınden az olmamak üzere icra inkar tazminatının hüküm altına alınması, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının kötü niyetle dava açtığını, davaya konu hasardan sorumlu olmadığını hasara konu emtianın Türkiye’den alınıp, ABD’deki nihai alıcıya teslimine kadarki tüm nakliye işini üstlenmediğini, sadece ABD’nin New York limanına kadar taşınması işini üstlendiğini bunun davacı şirketin sigortalısı ile aralarındaki yazışmalar ve düzenlenmiş faturalar ile sabit olduğunu, verdiği teklife uygun olarak düzenlediği ilk fatura kapsamında mutabık kalındığı şekilde emtianın New York Limanı’ na hasarsız bir şekilde ulaştırıldığını, bu limandan sonra emtiaların dava dışı yükleyici … (“… “) tarafından teslim alındığını ve nihai varış noktasına ulaştırılmak üzere aktarma sırasında, bu şirketin sorumluluğundayken hasara uğradığını, taşımaya konu emtianın sahibinin zararını kendilerinden tazmin edebilmek için düzenlediğini, faturanın değiştirilmesini talep ettiğini, muhasebe birimi çalışanlarının ilk faturayı iptal ettiğini, 03.10.2018 tarihli ikinci bir fatura düzenlediğini, bu faturada üstlendiği taşıma hizmetinin yükleme limanı Gebze, varış limanı ise New York olarak belirtildiğini, dava dışı sigorta lehtar şirketin, faturanın nihai varış yerinin … olacak şekilde belirtilmesini yazılı olarak talep ettiğini, bunun üzerine nihai varış yeri … olacak şekilde 10.10.2018 tarihli üçüncü faturanın düzenlendiğini, bu son faturaya dayanarak, müvekkilinin nihai varış yerine kadar taşımanın tüm aşamalarından sorumlu olduğu iddiası ile huzurdaki davanın açıldığı savunmasında bulunarak davanın reddine, davacı tarafından dava değerinin %20’sinden az olmamak üzere tazminat ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce aldırılan15.09.2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava dışı sigortalı satıcının dava konusu yük bakımından sigortalanabilir menfaati bulunduğu davacının, dava dışı sigortalısının haklarına TTK m. 1472 uyarınca halef olduğu davalının dava konusu yük hasarının gerçekleştiği safhayı icra etmeyi üstlendiği ispatlanamadığından bu safhada meydana gelen zarardan sorumlu tutulmasının da mümkün olmadığı, mahkemenin aksi kanaatte olması durumunda zararın miktarının hesaplanması gerekeceği, dosyaya sunulan ekspertiz raporunda toplam hasar miktarının 8.671,81 TL olarak belirlendiği, bu tutarın esas alınıp alınmayacağı hususunda takdirin mahkemeye ait olduğu, dosyada bulunan ekspertiz raporuna göre hasarlı emtianın toplam ağırlığının 474 kg olduğu, buna göre sorumluluğun üst sınırının, dosya içeriğinden hasara uğrayan eşyanın koli adedi belirlenemediğinden, ağırlık esas alınarak 474 x 2= 948 ÖÇH şeklinde hesaplanacağı kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Dava; davacı sigorta şirketine nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın davalıların sorumluluğunda taşınması sırasında oluştuğu iddia edilen emtiadaki sigortalısına ödediği hasar bedelinin davalıdan TTK nun 1472.maddesi gereğince rücuen tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın İİK nun 67.maddesi gereğince iptaline ilişkindir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan tüm deliller ile dosya kapsamı deliller ile uyumlu olması nedeniyle içeriğine itibar edilen bilirkişi raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde, dosyada bulunan ve dava dışı satıcı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından, dava dışı alıcı, … adına düzenlenen 28/06/2018 tarih ve … numaralı faturadan, dava dışı satıcının dava konusu alüminyum profil amtiasını, toplam 64.736,97 USD bedel üzerinden, DAP teslim şekli ile sattığının anlaşıldığı, DAP tipi teslim şeklinde, emtianın alıcı ve satıcı tarafından belirlenmiş olan teslim yerinde boşaltma için hazır durumda nakliye aracının üzerinde alıcı emrine bırakılması ile teslimin gerçekleşeceği, DAP tipi teslim şeklinde, belirlenen teslim yerinde malın alıcı emrine bırakılmasına kadar yapılan tüm masraflar ve risklerin satıcıya ait olacağı, belirlenen yerde malın teslim alınmasından sonra yapılacak tüm gümrük işlemleri, masrafları, gümrükte doğan vergi, resim, harçların ise alıcıya ait olacağı, bu teslim şeklinde satıcının malları belirlenen varış yerine gelen aracın üzerinden boşaltmaz ve taşıyıcı/taşıyan ile aksine bir sözleşme yoksa malların boşaltılması ile ilgili olarak bir yükümlülüğü olmadığı, DAP teslim şeklinde satıcının, malları kararlaştırılan tarihte, kararlaştırılan yerde, gelen taşıma aracından boşaltılmaya hazır şekilde alıcının tasarrufuna bırakması gerektiği, bu çerçevede DAP tipi teslim şeklinde satıcının yükümlülüklerinin, sözleşme koşullarına uygun malı hazırlamak, hasarı ve masrafları kendisine ait olmak üzere malların ihracı için gerekli her türlü izni almak ve malların ihracı veya teslimden önce başka bir ülkeden geçişi için gerekli gümrük işlemlerini tamamlamak, masrafları kendisine ait olmak üzere, malların belirlenen varma noktasına kadar taşınması için taşıma sözleşmesini yapmak olduğu, satıcının, malları kararlaştırılan tarihte, varma yerinde, eğer varsa kararlaştırılan noktada, gelen taşıma aracından boşaltılmaya hazır şekilde alıcının tasarrufuna bırakarak teslim edeceği, satıcının, teslim edildiği ana kadar mallara ilişkin bütün masrafları ve uygulandığı ölçüde, malların tesliminden önce ihracat için gerekli gümrükleme masrafları ve ihracat için ödenmesi gereken bütün resimleri, vergileri ve diğer harçları, malların herhangi bir ülkeden geçişine ilişkin masraftan ödeyeceği, alıcının yükümlülüklerinin ise, sözleşme koşullarına uygun olarak mal bedelini ödemek; hasar ve masrafları kendisine ait olmak üzere, her türlü ithalat iznini veya diğer resmi izinleri almak ve malların ithali için tüm gümrük işlemlerini tamamlamak olduğu, mallar teslim edildiği andan itibaren bu mallara ilişkin tüm masrafların alıcının sorumluluğunda olduğu, taşıma sözleşmesi uyarınca bu masrafların satıcıya ait olacağının düzenlendiği hâller dışında, malların belirlenen varma yerinde teslim alınabilmesi amacıyla gelen taşıma aracından boşaltılması için gerekli masrafları, malların ithali için ödenmesi gereken bütün resimleri, vergileri, diğer harçları ve masrafları alıcının ödeyeceği teslim şeklidir. DAP tipi teslim şeklinde, malların kararlaştırılan teslim yerinde teslimine kadar malla ilgili bütün masraflar ve riskler satıcıya ait olduğundan hasar ancak teslimden sonra alıcıya geçmektedir. Bu çerçevede taşıma sırasında hasar dava dışı sigortalı satıcıya ait olup, dava dışı satıcı …’ın dava konusu yük bakımından sigortalanabilir menfaati bulunduğu sonucuna varılmıştır. Davacının, sigorta himayesi kapsamındaki rizikonun gerçekleşmesi sonucunda, geçerli bir sigorta sözleşmesine dayanarak ödemesi gereken sigorta tazminatını ödediği; dolayısıyla dava dışı sigortalısının haklarına TTK m. 1472 uyarınca halef olduğu sonucuna varılmıştır.
Teknik bilirkişi incelemesi neticesinde, dava konusu yük hasarının deniz yoluyla taşıma sırasında değil; taşımanın deniz ayağı tamamlandıktan sonraki aşamada meydana geldiği sonucuna varmıştır. Dosyaya davalının taşımanın tamamını üstlendiğini ispata yarayacak bir belge veya bilgi sunulmamıştır. Aksine, davalı tarafından düzenlenen 03/10/2018 tarihli faturada varış limanının New York olarak gösterilmesi ve nihai varış yerinin boş bırakılması; daha sonra dava dışı sigortalı satıcının e-posta ile faturada nihai varış yerinin Elkhart olarak gösterilmesini talep etmesi üzerine, bu şekilde yeniden fatura düzenlenmesi; fatura bedelinin (3.200 USD), 24/05/2018 tarihinde, saat 10.36’da gönderilen e-postada C’Gebze – New York Deniz Navlun 401 $3200 (18 gun direk servis )”) belirtilen deniz navlunundan ibaret olması; 22/06/201W tarihinde saat 9.47’de ve aynı tarihte, saat 10.39’da yapılan yazışma ile “port-port rezervasyonun teyit edilmesi” birlikte değerlendirildiğinde, davalının dava konusu yük hasarının gerçekleştiği safhayı icra etmeyi üstlendiği ispatlanamadığından bu safhada meydana gelen zarardan sorumlu tutulmasının da mümkün olmadığı sonucuna ulaşıldığından davacının davasının reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Davacı tarafın kötüniyetli olduğu tespit edilemediğinden davalı tarafın kötüniyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 104,47 TL den karar harcı olan 54,40 TL nin mahsubu ile fazla alınan 50,07 TL’nin kesinleşmeye müteakip davacıya iadesine,
4-Davalı vekili için takdir edilen 4.080,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır