Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/8 E. 2019/162 K. 26.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2018/8 Esas
KARAR NO :2019/162
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :10/01/2018
KARAR TARİHİ :26/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, 20 yılı aşkın süredir, … Marinanın işletmeciliğini yapmakla olduğunu, Davalının … isimli tekne için müvekkili marinadan bağlama ve karapak hizmeti aldığını ancak borcunu ödemediğini, 2009 yılında müvekkil Marinadan hizmet almaya başlayan teknenin şu an müvekkil marinanın kara park sahasında bulunduğunu, 3.086,00EUR borcun tahsili için …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile davalı / borçlu aleyhinde icra takibi başlatıldığını, davalı borçlunun yetki itirazı ile takibin durduğunu ve alacağın tahsili amacıyla dosyanın yetkisizlik ile … İcra Müdürlüğüne taşınarak … E. Sayı ile kaydedildiğini, tekne sahihi olarak davalı/ borçlunun yapması lazım gelen bakım ve onarım işlemlerinin bir hayli zamandır yapılmadığını, teknenin tabiri caiz ise kendi halinde çürümeye bırakıldığını, davalının söz konusu icra takibine konu borcun biriken borçlarını da ödemediğini, bakımsız bırakılan, yüzme kabiliyetini kaybetmeye başlayan teknenin, kendisi ve çevre tekneler için tehlike arz ettiğinden kara park alanına çekilmiş ise de çürümeye devam ettiğinden, kara park halinde de tehlike arz ettiğini, mevcut duruma ilişkin davalıyı bilgilendirmek biriken borcun ödenmesi gerektiğini, doğacak zarar ne ziyandan mesul olacağını bildirmek için … Noterliğinin 08.11.2017 tarih … yevmiye nolu ihtarnamesi gönderilmiş ise de müvekkil marinanın bu iyiniyetli çabasının da sonuçsuz kaldığını belirterek davalı borçlunun icra takibine ilişkin kölüniyetli itirazının iptaline ve takibin devamına, itirazında kötüniyetli olması sebebiyle %20 icra inkar tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın iptali davasının görevsiz ve yetkisiz mahkemede açıldığını, davacı şirket olmasına rağmen, davalı müvekkilin şahıs olduğunu, huzurdaki davada itirazın iptali davasında esas görevli mahkemenin Asliye hukuk mahkemeleri olduğunu, ayrıca davacının alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, davacı müvekkili hakkında icra takibini dilekçesinde de bildirdikleri üzere, 04/11/2011 tarihinde başlatmış olup davalı müvekkili tarafından takibe itiraz edildiğini, 2011 yılından bu yana 7 sene geçtiği, her halükarda davacının taleplerinin Borçlar Kanunu’nda düzenlenen genel alacak zamanaşımını da geçtiğini, davacı tarafından talep edilen alacak miktarının oldukça fahiş olduğunu, 17/12/2010 tarihli fatura incelendiğinde 150 günlük bağlama parası olarak 6.191,44 TL talep edildiğini, 10/02/2010 tarihli bağlama sözleşmesinde ücret kısmında 4.353 TL olarak bir rakam yazıldığını, ancak bu rakamın da hangi para cinsini ifade ettiği anlaşılamadığını, bu sebeple alacağı da kabul etmedikleri, keza davalı müvekkilin … isimli teknenin maliki olmadığını, teknenin malikinin başka bir kimse olduğunu, bu hususun da mahkemece … Müdürlüğünden ve … Başkanlığından araştırılmasını talep ettiklerini belirterek davanın öncelikle mahkemenin ihtisas mahkemesi olması sebebiyle görevsizlik kararı verilmesini, yetkisizlik kararı verilerek dosyanın İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmesini, davanın zamanaşımı ve dilekçelerinde bildirilen sebeplerle reddi ile yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce aldırılan 18/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; İncelenen davacı yana ait 2010 yılı Ticari Defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde T.T.K hükümlerine göre usulüne uygun tasdik edildiği ve davacı yanın 2010 yılı ticari defterlerinin sahihi lehine delil niteliği taşıdığı, davacı yanın 17.12.2010 tarihinde … isimli tekneye ait çekme atma ve Marina Bağlama Sözleşmesinden kaynaklı alacağı olan 3.086,00 EUR’nun TL cinsinden ticari defterlerde kayıtlı olan değerinin 6.191,44 TL olduğu, 05.01.2011 tarihinde Harca Esas Değerin 3.086.00 LUR x 2.0736 TL = 6.399,13 TL olduğu, davacı yanın ticari defter kaydı İle icra takibinde talep ettiği harca esas değer arasındaki fark olan 207,69 TL’nin (6.399.13TL-6.191.44 TL) kurdan kaynaklandığı, davacı yanın takip öncesi faiz talebinde bulunmadığı, tarafların icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu, sözleşme taraflığı hariç, tekne sahipliği konusundaki tespitin rapor içeriğinde belirtilen sebeplerden ötürü dosyasındaki bilgi ve belgeler ışığında mümkün olmadığı, dava konusu teknenin 19.07.2010-17.12.2010 tarihleri arasında almış olduğu 151 günlük bağlama hizmetine ilişkin taraflar arasında bir sözleşme bulunmadığı, fakat teknenin hali hazırda marina kara park sahasında bakımsız vaziyette bulunduğunun belirtilmesi, marinadan ayrılmayarak tekneye geçmişte böyle bir hizmet alındığının delili olarak değerlendirilebileceği, 19.07.2010-17.12.2010 tarihleri arasındaki 151 günlük yansıtılan 3.086,00 Euro tutarındaki bağlama bedelinin, raporumuzun içerisinde belirtilen sebeplerden ötürü piyasa rayici ile uyumlu ve makul olduğu belirtilmiştir.
Dava; dava konusu tekneye verilen bağlama hizmetinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine itirazın iptali davası olup, davanın İİK ‘nin 67.maddesine göre süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan tüm delillerden, davacı marinanın 17.10.2010 tarih … sıra nolu faturası ile … isimli tekneye 19.07.2010-17.12.2010 tarihleri arasında verdiği bağlama hizmet bedelini talep ettiği, davacı tarafça dosyaya sunulan ve davalı tarafın imzası bulunan sözleşmenin ise 19.07.2009 – 19.07.2010 tarihleri arasında verilen bağlama hizmetine ilişkin olduğu, davacı tarafça dava konusu döneme ait sözleşme sunulamadığı, kaldı ki dosyasında tekneye ait sicil evrakları bulunmadığı, … Başkanlığı tarafından gönderilen 17.09.2018 tarihli … nolu yazıda ise ilave bilgiler olmadığından donatan ismiyle gemi sicil kayıtlarında böyle bir deniz aracına rastlanılmadığının belirtildiği, bu sebeple davalı tarafın teknenin maliki olduğunun da davacı tarafça ispatlanamadığı göz önüne alınarak ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 109,29 TL den karar harcı olan 44,40 TL’nin mahsubu ile fazla alınan 64,89 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili için takdir edilen 2.725,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/03/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır