Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/561 E. 2021/139 K. 17.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2018/561 Esas
KARAR NO : 2021/139
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/12/2018
KARAR TARİHİ : 17/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin faaliyet konusunun … gemileri ile Türkiye’den Akdeniz Limanlarına deniz yolu ile taşımacılık olduğunu, bu kapsamda müteaddit defalar davalıya taşıma hizmeti verildiğini, bundan dolayı taraflar arasında cari hesap ilişkisinin bulunduğunu, müvekkilinin 467.842,04 TL cari hesap alacağının tüm taleplere rağmen ödenmediğini bunedenle … İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının icra dairesinin yetkisi ile borca itiraz etmesinden dolayı takibin durdurulduğunu TBK’nın 89/1.maddesine göre İstanbul Anadolu İcra Daireleri yetkili olduğundan yetki itirazının dayanaksız olduğunu borca itirazında haksız ve mesnetsiz olduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptali ile icra takibinin devamına alacağın %50’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ikamet yerinin Adana olması nedeniyle takibin yapıldığı icra dairesi ile mahkemenin yetkisiz olduğunu davacının müvekkiline ait araçlarının deniz taşımacılığını üstlendiğini ancak taşıma bedelleri tahsil edilmiş olduğundan takibin haksız olduğunu borcun ödendiğinin tarafların ticari defter kayıtlarının bilirkişi marifetiyle incelenmesi sonucunda tespit edileceğini, davacı takip yapmakta iyi niyetli olmadığından İİK’nın 67.maddesine göre kötüniyet tazminatına mahkum edilmesi gerektiğini savunarak davanın reddi ile davacının %20’den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini istemiştir.
Dava; … taşımasından kaynaklanan navlun alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olup İİK 67.maddesine göre 1 yıllık hak düşürücü süresi içerisinde açılmıştır.
Dava konusu … İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı icra dosyasının celp edilip incelenmesinden, davacı … işletmeleri A.Ş tarafından 467.842,04 TL alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili için 25.10.2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının süresinde icra dairesinin yetkisi ile borca itiraz etmesi nedeni ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından müvekkilinin Adana’da mukim bir şirket olmasından dolayı HMK 6.maddesine dayanılarak icra dairesi ile mahkememizin yetkisine itiraz edilmiş ise de takibe konu alacak faturaya dayandığından HMK’nın 10.maddesi delaletiyle TBK’nın 89.maddesi gereğince davacı alacaklının ikametgahının bulunduğu İstanbul Anadolu İcra Daireleri ile TTK’nın 5/2.maddesi gereğince mahkememiz yetkili olduğundan, yetki itirazı yerinde görülmeyerek davanın esastan incelenmesine geçilmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde davacının müvekkiline ait araçlarının deniz taşımacılığını üstlendiğini, ancak taşıma bedellerinin ödendiğini beyan etmiş olduğundan taraflar arasında taşıma hizmetinin yerine getirildiği konusunda bir ihtilaf bulunmayıp dosyada çözümlenmesi gereken hukuki uyuşmazlık navlun ücretlerinin ödenip ödenmediği hususunda toplanmaktadır.
Dava ve takibe konu olan navlun alacak miktarı ile ödemelerin tespiti konusunda tacir olan tarafların ticari defter kayıtları üzerinde muhasip bilirkişi marifetiyle inceleme yapılmasına karar verilmiştir. Davalı şirketin talimat yolu ile incelenen ticari defterleriyle ilgili düzenlenen bilirkişi raporunda, 2018 yılına ait defterlerin ibraz edilmediği,incelenen 2019 yılı defter kayıtlarında 01.01.2019 tarihli 1 nolu yevmiye kaydında davalının davalıya 372.466,49 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, 2019 yılı defterlerindeki son kayıt tarihi olan 16.04.2019 tarihi itibariylede borç tutarının 326.753,53 TL olarak tespit edildiği belirtilmiştir. Davacıya ait ticari defterlerin incelendiği 22.01.2021 tarihli bilirkişi raporunda da 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterlerin açılış beratlarının, envanter onamasının, yasal süresi içerisinde yapılmış olduğundan ticari defterlerin davacı lehine delil teşkil ettiği, davacının davalı adına düzenlendiği 13 adet faturanın toplam bedelinin 502.208 TL olduğu, faturalar nedeniyle 34.365,99 TL tahsilat yapıldığı tespit edildiğinden davacının bakiye fatura alacağının 467.842,04 TL olarak saptandığı, icra takibine konu alacağa dahil olan 01.10.2018 tarihli 1711 seri nolu 6.565,04 Euro karşılığı 45.713,03 TL bedelli faturanın davalı tarafından kabul edilmeyerek iade edildiği davacının kendi defterlerindede işbu fatura nedeniyle davalıya 6.565,04 Euro karşılığı 45.713,03 TL borçlu olduğunun tespit edildiği, davalının bağlı olduğu Yüreyir vergi dairesinden getirtilen 2018-2019 yıllarına ait BA Formlarının tetkikinden davacı tarafından 2018 yılında davalı adına tanzim edilen 144 adet, toplam tutarı 2.781.552,01 TL olan faturaların tamamının BA formu ile vergi dairesine bildirimin yapılmış olduğu bu şekilde davacı faturalarının davalıya tebliğinin kanıtlanmış olduğu sonuçta davacının 467.842,04 TL tutarındaki fatura alacağından alacağından 01.08.2018 tarihli iade faturası tutarı olan 6.565,04 Euro karşılığı 45.713,03 TL mahsup edildiğinde davacının tahsili gereken alacak miktarının 422.129,01 TL olarak tespit edildiği belirtilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ile bilirkişi raporuna göre;davacının talebinin … taşımasından kaynaklanan navlun alacağına ilişkin olduğu, davalı tarafça taşıma hizmetinin verildiği kabul edilmekle birlikte, navlun borcunun ödendiğinin savunma olarak ileri sürüldüğü, davacının usulüne uygun tutulan ve kendi lehine delil teşkil eden ticari defter kayıtlarına göre davacının toplam fatura alacağının 502.208,00 TL olduğu, sözkonusu alacağa karşılık 34.365,99 TL tahsilat yapıldığı, bu tutar mahsup edildiğinde bakiye 467.862,04 TL alacağın kaldığı,davacı faturalarının 2018 ve 2019 yılında tanzim edildiği, davalı taraf 2018 yılına ait ticari defterlerini ibrazdan kaçınmış olmakla birlikte bağlı olduğu Yüreğir Vergi Dairesinden getirtilen 2018-2019 yıllarına ait BA (mal/hizmet alış bildirimi) formlarının tetkikinden davacının davalı adına düzenlediği tüm faturaların vergi dairesine bildiriminin yapıldığı tespit edildiğinden bu şekilde davacı faturalarının davalı tarafından kabul edilmiş olduğu anlaşılmıştır. Davalının 2019 yılı defterlerinde kayıtlı olan 01/10/2018 tarihli … seri nolu 6.565,04 Euro karşılığı 45.713,00 TL bedelli “tren/wels terminal ücreti” açıklamalı iade faturasının davacının 2019 yılı defterlerinde davalı hesabına alacak kaydedildiği tespit edilmiş olduğundan bu durumda 2019 yılına ait fatura ve iade faturaları konusunda tarafların mutabık oldukları kabul edilmiştir. Tüm bunların sonucunda davacının 467.842,04 TL olan fatura alacağından iade faturası tutarı 6.565,04 Euro karşılığı 45.713,00 TL mahsup edildiğinde davacının tahsili gereken bakiye alacağının 422.129,01 TL olduğu kanatine varılmış olduğundan, bu tutar üzerinden davanın kısmen kabulü ile alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, kabul edilen alacak likit sayıldığından takdiren % 20 oranı üzerinden hesaplanan 84.425,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. .
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile davalının … İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı icra takibine itirazının kısmen iptaline, 422.129,01 TL’nin takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili için icra takibinin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Takdiren % 20 oranı üzerinden hesap edilen 84.425,80 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
3-Koşulları oluşmadığından reddedilen kısma yönelik kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince tayin olunan 28.835,63 TL harçtan 5.650,37 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 23.185,26 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
5.650,37 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan davanın kabul ve reddi oranına göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 37.999,03 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan davanın kabul ve reddi oranına göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 6.092,69 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 35,90 TL başvurma harcı, 291,30 TL posta gideri ile 2.500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.827,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 2.550,95 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/03/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
¸e-imzalıdır