Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/540 E. 2019/499 K. 10.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2018/540 Esas
KARAR NO :2019/499
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 10/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Sigorta AŞ’nin sigortacılık işi ile iştigal eden Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden biri olduğunu, sigortalı … San. Ve Tic. Ltd. Şti.’ne ait emtianın Nakliyat Emtea Sigorta Poliçesi ile teminat altına alındığını, sigortalısına ait boş parfüm şişesi emtiasının 16.11.2017 tarihli … … numaralı konşimento tahtında … gemisine yüklenerek Çin’den Türkiye’ye taşındığını, Konteynerlerin tahliyesi esnasında kolilerin hasarlı ve içindeki parfüm şişelerinin kırık olduğunun görüldüğünü, yapılan eksper incelemesinde hasarın Çin’den Türkiye’ye yapılan taşıma sırasında limanlarda yapılan sert clleçleme sebebiyle oluştuğunu, hasardan taşıyanın sorumlu olduğu tespitlerinde bulunulduğunu, emtiaların hasarlı olarak teslim edildiğine ilişkin tutanak tanzim edildiğini, ayrıca davalı taşıyana noter kanalıyla ihtarname gönderilerek bildirimde bulunulduğunu, 1. davalının navlun faturasını düzenlediğini ve TTK m. 1138 ve Yargıtay içtihatları gereğince somut olaya konu taşımada “akdi taşıyan” olarak hareket etmiş olduğundan sorumluluğunun söz konusu olduğunu, 2. davalının ise 16/11/2017 tarihli … numaralı konşimentoyu düzenlediğini ve dava konusu olayda TTK m. 1191 gereğince fiili taşıyan konumunda bulunduğunu, 3. davalının dava konusu olayda hasarın meydana gelmesinde taşıyan sıfatıyla sorumlu olduğunu ve hasar nedeniyle sigortalısının uğradığı zararı tazmin etmiş olduğunu ve 6102 sayılı TTK 1472. maddesine göre hukuken sigortalının haklarına halef olduğunu, taşıyanın hem kendisinden beklenen dikkat ve özeni göstermediğini hem de hasarın eşyanın kendi hakimiyetinde bulunduğu sırada meydana geldiğini, dolayısıyla TTK m. 1178 uyarınca taşıyanın sorumluluğunun söz konusu olduğunu belirterek …. İcra Müdürlüğü’nün … E. dosyasına borçlular/davalılar tarafından yapılan haksız itirazın iptali ile takibin devamını, haksız itirazı ile takibin durmasına sebebiyet veren borçlular/davalılar aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
1 ve 2 nolu davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşmenin sigorta ve navlun ödenmiş CİF olarak kurulduğunu, beyannameye göre de teslim şekli olarak CİF kararlaştırıldığını, CİF satışta hasarın eşyanın yükleme limanında taşıyana teslim edilmesi ile birlikte alıcıya geçtiğini, sigorta sözleşmesini kurma borcunun satıcının üzerinde olduğunu, davacının kendisine sigorta tazminatı ödenen dava dışı satıcının haklarına halef olamadığını, sigorta hukuku bakımından sigorta ettiren sıfatının dava dışı satıcıya ait olduğundan husumet yönünden itiraz ettiklerini, taşıyıcı olmadığı ve kendisine iş bu davada taşıyan sıfatıyla husumet yöneltilemeyeceğini, sigorta şirketlerinin sigortalıya hasar tazminatını ödedikten sonra haleliyet prensibi gereği hasara sebebiyet veren kişi veya kurumlara karşı ödediği bedel tutarında tazminat talebinde bulunduklarını, sigorta şirketinin bu hakkı kullanabilmesi için hasarın nedeninin hukuki delil ve kanıta dayandırılması gerektiğini, nakliyeci firmanın emtiayı sigortalıya teslim ederken bir hasar tespit edilmesi durumunda nakliyecinin de imzasının bulunduğu bir hasar tutanağı düzenlenmesi gerektiğini, ilk aşamada hasarın fark edilmesinin olanaksız olduğu durumlarda emtianın nakliyeciden teslim alındığı tarihten itibaren yedi gün içinde nakliyeci firmaya noter aracılığıyla ihtarname çekilmesi gerektiğini, süresi içinde çekilen ihtarnamelerin de hasar tutanağı yerine geçmekte olduğunu, ancak ihtarname süresi içinde çekilmez ise hasar olsa dahi nakliyeci firmanın sorumluluktan kurtulduğunu, davaya konu sigorta poliçesinde taşınmakta olan koııteynerin numarasının yazılmadığını, emtianın sadece cinsi, adetleri ve ağırlıkları ile tanımlandığı ve sigorta kapsamı altına alındığını, geçerli ve uygun bir hasar tespit tutanağının delil olarak dosyada bulunmadığını, emtianın tamamen kapalı ambalajı açıldıktan sonra ortaya çıkan durumun alıcı tarafından fotoğraflanarak hasar bildirimi yapıldığını, hasarın nerede ve nasıl olduğuna dair bir delil bulunmadığını, bu hasarların emtianın asli fonksiyonunu oluşturmadığını, zarar gören malların pahalı malzeme olmayan demir veya demir alaşımlarından imal edilmiş olmasının ve Çin’deki işgücü maliyetleri düşünüldüğünde alıcı firmanın talep ettiği tamirat/kayıp/hasar bedeli olan 5.931,56 TL’nin yüksek ve fahiş olduğunu belirterek davanın husumet yönünden ve esas yönünden reddini, masraf, harç ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
3 nolu davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; üzerine düşen sorumluluğunu eksiksiz yerine getirdiğini, görevlerinin gümrüklü sahadaki firmaya ait olan mühürlü konteyneri liman içinden mühürlü bir şekilde teslim almak ve yine firma adresindeki yetkiliye mühürlü bir şekilde teslimi etmek olduğunu, firmalarının mühürlü olan konteyneri açmak, içine koli yüklemek ya da yüklenmiş olan eşyaları kontrol etmek ve boşaltma yapmak gibi bir yetkisi bulunmadığını, firma yetkilisi ite birlikte tuttukları tutanakla da belirttikleri gibi konteyner içerisinde olan söz konusu ürünleri … limanından kapalı ve mühürlü bir şekilde teslim aldıkları ve firma yetkilisine teslim ettiklerini, eşyalara zarar vermeleri için arabayı devirme ya da ciddi bir şekilde kaza geçirmiş olmaları gerektiğini, konteynerde böyle bir hasarın ya da kazanın söz konusu olmadığını, söz konusu eşyaların yurt dışı göndericisi tarafından mı hasarlı yüklendiği ya da liman içinde mi hasar oluştuğunun tespit edilmesi gerektiğini, eşyalara kendilerinden kaynaklı hasar olmadığını beyan ederek icra takibine, alacağa, faize ve tüm yan alacak kalemlerine itiraz ettiklerini bildirmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 16/08/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı sigortacının aktif husumet ehliyetine sahip bulunduğunu, davalıların pasif husumet ehliyetine sahip bulunduğunu, hasarın TTK m. 1185/1’e uygun şekilde taşıyana ihbar edildiğine yahut TTK m. 1185/2’ye uygun olarak tarafların katılımıyla mahkemece inceleme yapıldığına dair bir belge ya da bilgi bulunmadığından TTK m. 1185/4 uyarınca ispat yükünün yer değiştirdiğini, kurulumuzda bulunan uzman bilirkişinin teknik değerlendirmeleri çerçevesinde dava konusu yük hasarının deniz yoluyla taşıma sırasında gerçekleştiğini ve ambalajının deniz taşımasına uygun olduğunu, bu çerçevede zararın taşıyanın sorumluluk süresi içinde meydana geldiğinin kabulünün gerekeceğini, ancak TTK m. 1185/4 uyarınca zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiğine dair karine oluştuğunu, dosya içeriğinde bu karinenin aksini ispatlayan bir belge ya da bilgi bulunmadığından ve kurullarında bulunan uzman bilirkişi zararın denizyoluyla taşıma esnasında oluştuğu kanaatine ulaşmışsa da ne şekilde meydana geldiğini dosya içeriğinden tespit edemediğinden TTK m. 1185/4 uyarınca taşıyan lehine oluşan karinenin çürütülemediğini, mahkemenin TTK m. 1185/4 uyarınca taşıyan lehine oluşan karinenin çürütüldüğü sonucuna varacak olursa deniz yoluyla taşımayı üstlenen 1. ve 2. davalı taşıyanların sorumlu tutulacağı zarar miktarının 5.365,62 TL olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Dava; davacı … şirketine nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın davalılar sorumluluğunda taşınması sırasında oluştuğu iddia edilen emtiadaki hasar nedeniyle sigortalısına ödediği hasar bedelinin davalılardan rücuen tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın İİK nun 67.maddesi gereğince iptaline ilişkin olup, uyuşmazlık; tarafların husumet ehliyetleri, geçerli bir sigorta sözleşmesi kapsamında ödeme yapılıp yapılmadığı, hasara ilişkin usule uygun hasar ihbarının bulunup bulunmadığı, hasarın deniz taşıması esnasında meydana gelip gelmediği, hasar nedeniyle davalıların kusur ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve hasar miktarının tespiti hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
…. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasının incelemesinde; alacaklısının … Sigorta AŞ olduğu, borçlularının davalılar olup, ödeme emrinin davalı borçlulara 22/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, 17/05/2018 ve 29/05/2018 tarihlerinde borca itiraz edildiği, davanın da 28/12/2018 tarihinde İİK nun 67.maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Taraf vekillerince davaya ilişkin tüm delilleri, konişmento, nakliyat sigorta poliçe örneği, ödeme belgesi, hasar dosyası, navlun faturası dosyaya sunulmuştur.
Dosyada bulunan ve dava dışı satıcı … Co. Ltd. tarafından dava dışı eltiaların alıcısı … San. ve Tic. Ltd. Şti. adına düzenlenmiş olan 11/11/2017 tarih ve … numaralı faturada toplam bedel 16.800 USD ve teslim şekli “FOB Şangay” olarak gösterilmiştir. Faturanın incelenmesinden, davaya konu boş parfüm şişesi emtiasının toplam 16,800 USD bedel üzerinden FOB tipi teslim şekli ile satıcı … tarafından alıcı …’ye satıldığı anlaşılmaktadır. Dosyay sunulan bilirkişi raporunda açıklandığı üzere FOB tipi teslim şeklinde satıcı malları belirlenen tarihte ve yerde, alıcı tarafından temin edilen gemiye yükler ve malların geminin küpeştesini geçmesiyle birlikte hasar alıcıya intikal eder. Navlun sözleşmesini akdetmek ve malları nakliye rizikolarına karşı sigortalatmak alıcının sorumluluğundadır. Açıklanan nedenlerle, dava dışı emtiaların alıcısı olan sigortalı şirketin dava konusu yük üzerinde sigortalanabilir menfaati bulunduğu kabul edilmiştir. Dosyada bulunan ve davacı …Ş. tarafından düzenlenmiş bulunan … numaralı Emtia Nakliyat Sigorta Poliçesi’nin incelenmesinden, davacının dava dışı alıcı …’ye ait dava konusu yükü, dava konusu deniz taşıması bakımından nakliye rizikolarına karşı sigorta himayesi altına aldığı ve dosyaya sunulan … Bankası’na ait 23/01/2018 tarihli dekonttan da davacının dava dışı sigortalısına 5.931,00 TL ödediği anlaşılmıştır. Buna göre davacının, sigorta himayesi kapsamındaki rizikonun gerçekleşmesi sonucunda, geçerli bir sigorta sözleşmesine dayanarak ödemesi gereken sigorta tazminatını ödediği ve dolayısıyla dava dışı sigortalısının haklarına TTK 1472 maddesi uyarınca h aktif husumet ehliyetine sahip bulunduğu sonucuna varılmıştır.
Dosyada bulunan ve davalı … Ttd. Şti. tarafından dava dışı sigortalı alıcı … adına düzenlenmiş bulunan 18/12/2017 tarih ve … numaralı faturada navlun bedeli 1.734 USD olarak gösterilmiştir. Dosyada bulunan ve davalı … Co Ltd. tarafından düzenlenmiş olan … numaralı konişmentoda; yükleten “…”, gönderilen “…”, gemi adı “… ” olup Şangay – İstanbul taşımasının yapıldığı ve konişmentoda “Teslim için lütfen …a başvurunuz” kaydının yer aldığı anlaşılmıştır
TTK m. 921 uyarınca ücret olarak taşıma giderlerini de içeren tek bedel kararlaştırılmışsa taşıma işleri komisyoncusu taşımaya ilişkin olarak taşıyanın hak ve yükümlülüklerine salıip olur. Ayrıca Yargıtay’ın yerleşik uygulaması gereği navlun faturası düzenlenmiş olması hâlinde, faturayı düzenleyenin taşıyan sayılacağı kabul edilmektedir. Bu nedenle davalı … Ttd. Şti. TTK m. 921 uyarınca taşıyanın hak ve yükümlüklerine sahip olduğu; dolayısıyla pasif husumet ehliyetini haiz bulunduğu sonucuna varılmıştır. Davalı Easwest ise dava konusu taşıma için düzenlenen konişmentoda taşıyan olarak görünmekle pasif husumet ehliyetini haiz olduğu kabul edilmiştir.
Dosyada bulunan ve davalı … tarafından dava dışı sigortalı alıcı … adına düzenlenen … numaralı ve 21/12/2017 tarihli faturanın incelenmesinde ise, dava konusu yükün … Limanından alıcının deposuna kara yoluyla taşınması işinin davalı … tarafından gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Bu çerçevede limandan alıcının deposuna yapılan karayolu taşıması bakımından taşıyıcı sıfatını haiz olan davalı … Nakliyat Konteyner Taşımacılık Hizmetleri …’nun da pasif husumet ehliyetinin bulunduğu sonucuna varılmıştır.
TTK 1185/1 maddesi uyarınca “zıya veya hasarın en geç eşyanın gönderilene teslimi sırasında taşıyana yazılı olarak bildirilmesi şarttır. Zıya veya hasar haricen belli değilse, bildirimin eşyanın gönderilene teslimi tarihinden itibaren aralıksız olarak hesaplanacak üç gün İçinde gönderilmesi yeterüdir. İhbarnamede zıya veya hasarın neden ibaret olduğunun genel olarak belirtilmesi gereklidir.” TTK 1185/2 maddesinde ise eşyanın incelenmesi tarafların katılımıyla mahkeme veya yetkili makam ya da bu lııısus için resmen atanmış uzmanlar tarafından yapılmışsa bildirime gerek olmadığı hüküm altına alınmıştır. Dosya içeriğinde hasarın TTK 1185/l maddesine uygun şekilde taşıyana ihbar edildiğine yahut TTK 1185/2 maddesi gereği tarafların katılımıyla mahkemece inceleme yapıldığına dair bir belge ya da bilgi bulunmamaktadır. Yükün hasarlı olduğu kaydını içeren ve dosyaya sunulan 25/12/2017 tarihli “Tutanak” başlıklı belgede taşıyanın yahut temsilcisinin imzası bulunmamaktadır. Yalnızca karayolu taşıyıcısının imzası bulunmaktadır. Dolayısıyla taşıyanın bu belgeden haberdar olduğu kabul edilmemiştir. Ayrıca burada “kapların yırtık ve hasarlı olduğundan” söz edilmiş olup, TTK gereği “hasarın neden ibaret olduğunun genel olarak belirtilmesi” koşulu da yerine getirilmemiştir. Dava dışı sigotalı alıcı … tarafından …’a hitaben düzenlenmiş olan … Noterliği’nin 29/12/2017 tarih ve … numaralı ihtarnamesinin ise TTK 1185/1’de öngörülen 3 günlük süreye riayet edilmeksizin gönderildiği anlaşıldığından bu madde anlamında geçerli bir zarar bildirimi olarak kabul edilememiştir. Zira “Tutanak” başlıklı belgede, dava konusu konteynerlerın 21/12/2017 tarihinde karayolu taşıyıcısından teslim alındığı belirtilmekle taşıyanın konteynerları aynı tarihte teslim ettiği kabul edilse dahi ihtarname’nin malın teslim alınmasından itibaren aralıksız hesaplanacak üç günlük süre içinde gönderildiğini kabul etmek mümkün olmamıştır. İhbar yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde eşyanın konişmentoda yazılı olduğu şekilde teslim edildiği ve herhangi bir zıya veya hasar söz konusu ise bunun taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiği yönünde iki karine doğmakta olup, eldeki dosyada davacının bu iki karinenin aksini ispat ederek davalıların sorumluluğunu ispatlaması gerekmektedir.
Dosyaya sunulan, mahkemece denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunan ve dayandıkları gerekçeler ile ulaştıkları tespitler bakımından da mahkemece dosya kapsamı ve deliller ile uyumlu bulunarak benimsenen bilirkişi raporu teknik incelemesi sonucunda “hasarın her iki konteynerdeki yükte de olması ve her iki konteynerin de aynı gemide aynı seferde taşımaya konu olması” nedeniyle “hasarın deniz taşıması sırasında oluştuğu; eksper raporundaki resimlerden parfüm şişelerinin ambalajı ile ilgili bir eksiklik olmadığı ve ambalajlarının deniz taşımasına uygun olduğu kanaatine” ulaşıldığı belirtilmiştir. Ayrıca dosyada bulunan konişmentoda matbu olarak “aksi yönde şerh düşülmediği sürece harici görünüşüne nazaran iyi durumda teslim alındı” kaydı bulunmakla konişmentoda aksi yönde bir şerhin de bulunmadığı anlaşılmakla konişmento TTK 1239/2 maddesi uyarınca eşyanın taşıyan tarafından iyi durumda teslim alındığına karine teşkil etmektedir. Bu karinenin aksini ispatlayan bir belge ya da bilgi dosyaya sunulmamıştır. Bilirkişi kurulunda bulunan uzman bilirkişinin teknik değerlendirmesi zararın deniz yolu ile taşıma esnasında gerçekleştiği yönünde olmakla ve emtiaların taşıyan tarafından iyi durumda teslim alındığı ancak hasarlı teslim edildiği anlaşılmakla zararın taşıyanın sorumluluk süresi içinde meydana geldiği, davacı tarafından TTK 1185/4 maddesi gereği karinenin aksinin ispat edildiği kabul edilmiştir.
Dosyada alının bilirkişi raporunda zararın tespiti bakımından yapılan değerlendirmede ise hasarın 5.365,62 TL (1386 USD) olduğu belirtilmekle kararda esas alınan bilirkişi raporunun bu tespiti gereği davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiş alacak likit bulunmadığından icra inkar tazminatı talebi yerinde bulunmamıştır.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına yönelik itirazın kısmen iptaline takibin 5.365,62 TL asıl alacak bakımından devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren ticari faiz uygulanmasına, fazlaya dair talebin reddine,
2-Şartlar oluşmadığından icra inkar tazminatı taleplerinin reddine,
3-Karar harcı olan 366,52 TL’den peşin alınan 71,63 TL’nin mahsubu ile bakiye 294,89 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacının peşin olarak yatırdığı 71,63 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı yargı gider toplamı olan 2.001,20 TL’nin (35,90 TL başvurma harcı, 165,30 TL posta gideri ve 1.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 1.810,43 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı için takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı vekili için takdir edilen 565,38 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine
Dair,davacı vekilinin yüzüne karşı davalılar yokluğunda ,kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/12/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır