Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/513 E. 2019/150 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2018/513 Esas
KARAR NO : 2019/150
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :25/10/2013
KARAR TARİHİ :21/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkiline ait bir kısım emtiaların taşıması karşılığı davalı tarafından navlun bedeli faturasının kesildiğini ve davalıya bedelin ödendiğini, emtiaların İzmir Limanından Avusturalya’ya götürüleceğini, davalıya 54 koli olarak emtiaların teslim edildiğini ancak davadışı alıcı şirkete 34 koli teslim edildiğini, 20 koli eksik teslim edilen mal üretimi için masraf yapmak zorunda kaldığını ve kolilerin gönderilmesi için de davalının ücretsiz götürme teklifini kabul ettiğini, zararın tazminini davalı taraftan istemesine rağmen ödenmediği nedenle … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, davalının % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından davacı adına kesilen faturanın 857,00 TL olup, 10.225,00 TL gibi bir navlun faturasının kesilmediğini, davanın görevsiz mahkemede açıldığını, fiili taşıma işinin … Lojistik AŞ tarafından gerçekleştirildiğini, emtiaların bedelinin … firmasına fatura edilmesine rağmen kendilerine dava açılmasının mümkün olmadığını belirterek davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; İİK nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Dosyanın mahkememize … Asliye Ticaret Mahkemesinin 10/03/2014 tarih, … esas, … karar sayılı görevsizlik kararının Yargıtay … Hukuk Dairesinin 27/11/2014 tarih, … esas, … karar sayılı ilamı ile onanarak mahkememize geldiği, mahkememizin … esasına kaydının yapılarak yargılamaya devam olunduğu anlaşılmıştır.
Mahkememize ait … esas sayılı dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda; davacının kaybolan 20 kolide 977 adet malının kaybolduğu, kaybolan ürünlerin % 93 adedinin % 100 pamuk ürünlerden; % 7 sinin % 40 keten, % 60 pamuk ürünlerden olduğunun kabulü ile davacının zararının 9.923,00 TL olduğu kanaatine varıldığı, 30/10/2012 tarihli faturanın … Lojistik AŞ tarafından iade edildiği nedenle faturanın iptal edildiği, malların taşıyan olarak tam olarak teslim alındığı, ancak parsel taşıma esnasında malların konteynerlere dağıtımı ve istifi yapılırken taşıyan tarafından gerekli özenin gösterilmediği sebeple malların taşıyanın hakimiyetinde iken kaybolduğu kanaatine varıldığı, TTK nun 1178.maddesi gereğince davalının sorumlu olduğu, TTK nun 1186.maddesine göre taşıyanın sorumluluğunun sınırlandırılmasına ilişkin hükümlerin gözönünde bulundurulması gerektiği, kaybolan koli sayısının 20 olduğu, buna göre 2680 malın toplam brüt ağırlığının 845,40 kg olduğu, kaybolan yükün sayısının 977 adet olduğu dikkate alındığında, kaybolan malın ağırlığının 308,192 kg olarak hesaplandığı, özel çekme hakkının değeri TTK 1186/1.madde uyarınca fiili ödeme günü esas alınarak hesaplanması gerektiği, bu prensiplerden hareket edildiğinde davalının sorumluluğuna karar verilmesi halinde, zarar miktarı olarak hesaplanan 9.923,00 TL nin 20* 666,67 ÖÇH ve 308,192 kg * 2 ÖÇH’nin çarpımı ile bulunacak tutar (hangisi yüksekse o değer baz alınacaktır) sorumluluğun üst sınırını oluşturacağı, kanuni düzenlemenin fiili ödeme gününü dikkate aldığından hareket edildiğinde, üst sınır hesaplamasının yapılamadığı, davacının takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarının bulunmadığı, takip tarihi itibariyle davacının 1.138,48 TL işlemiş faiz talebinin dayanağının bulunmadığından, takip tarihi itibariyle işlemiş faiz yönünden alacağının bulunmadığının kabulü gerekeceği belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine tebliğ edilmiş, davacı vekilince bilirkişi raporuna karşı beyan, davalı vekilince rapora karşı beyan ve itiraz dilekçelerinin sunulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 08/04/2016 tarihli dilekçesi el dava dilekçesini ıslah ile 10.225,00 TL tutarındaki alacağın zararın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememize ait 13/06/2016 tarihli celsesinde davanın kabulü ile 10.225,00 TL nin icra ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 10/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili karar verilmiş, 13/06/2016 tarih, … esas, … sayılı mahkememiz kararı, Yargıtay … Hukuk Dairesinin 19/09/2018 tarih, … esas, … karar sayılı ilamı ile özetle gerekçe ve hüküm kısmında çelişki yaratır ve infazda tereddüt oluşturur şekilde karar verilmesi gerekçesi ile eleştirilerek bozulmakla, dava mahkememizin işbu esasına kaydı yapılarak yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce usul ve yasaya uygun bulunan Yargıtay ilamına uyularak bu kez;
“Davacı ve davalı vekili beyanları, dosyaya sunulan deliller, inceleme sonrası ibraz edilen bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından davadışı firmaya gönderilen emtianın deniz taşıması sırasında eksik teslimi nedeniyle oluştuğu belirtilen zararın davalıdan tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin 10/07/2013 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekilince dosyaya sunulan 08/04/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile davanın 10.225,00 TL üzerinden zararın meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek avans faizi tahsili yönünde ıslah edildiğinin bildirildiği, dosyadaki mevcut konişmentoda taşıyanın … Ltd olup, dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda, davacının kaybolan 20 kolide 977 adet malının kaybolduğu, kaybolan ürünlerin % 93 adedinin % 100 pamuk ürünlerden; % 7 sinin % 40 keten, % 60 pamuk ürünlerden olduğunun kabulü ile davacının zararının 9.923,00 TL olduğu kanaatine varıldığı, 30/10/2012 tarihli faturanın … Lojistik AŞ tarafından iade edildiği nedenle faturanın iptal edildiği, malların taşıyan olarak tam olarak teslim alındığı, ancak parsel taşıma esnasında malların konteynerlere dağıtımı ve istifi yapılırken taşıyan tarafından gerekli özenin gösterilmediği sebeple malların taşıyanın hakimiyetinde iken kaybolduğu kanaatine varıldığı, TTK nun 1178.maddesi gereğince davalının sorumlu olduğu, TTK nun 1186.maddesine göre taşıyanın sorumluluğunun sınırlandırılmasına ilişkin hükümlerin gözönünde bulundurulması gerektiği, kaybolan koli sayısının 20 olduğu, buna göre 2680 malın toplam brüt ağırlığının 845,40 kg olduğu, kaybolan yükün sayısının 977 adet olduğu dikkate alındığında, kaybolan malın ağırlığının 308,192 kg olarak hesaplandığı, özel çekme hakkının değeri TTK 1186/1.madde uyarınca fiili ödeme günü esas alınarak hesaplanması gerektiği, bu prensiplerden hareket edildiğinde davalının sorumluluğuna karar verilmesi halinde, zarar miktarı olarak hesaplanan 9.923,00 TL nin 20* 666,67 ÖÇH ve 308,192 kg * 2 ÖÇH’nin çarpımı ile bulunacak tutar (hangisi yüksekse o değer baz alınacaktır) sorumluluğun üst sınırını oluşturacağı, kanuni düzenlemenin fiili ödeme gününü dikkate aldığından hareket edildiğinde, üst sınır hesaplamasının yapılamadığı, davacının takip tarihinden önce davalıya bir ödeme ihtarının bulunmadığı, takip tarihi itibariyle davacının 1.138,48 TL işlemiş faiz talebinin dayanağının bulunmadığından, takip tarihi itibariyle işlemiş faiz yönünden alacağının bulunmadığının kabulü gerekeceği belirtildiği, dosyadaki mevcut davalı tarafından davacı adına düzenlenen … nolu fatura gereği TTK nun 921.maddesi gereğince davalının taşıyanın yükümlülüklerine sahip olup, deniz yolu ile taşımaya ilişkin olarak eksik mal teslimi nedeniyle pasif husumet ehliyetinin bulunduğu, davadışı konişmentodaki firmanın fiili taşıyan olduğu, malın eksik teslimi hususunda herhangi bir ihtilaf olmayıp, davacının zararından davalının sorumlu olup, TTK nun 1186.maddesinde sorumluluğu sınırlandırma hakkı ve sorumluluk sınırlarına yer verilip, karar tarihi itibariyle mahkememizce belirlenen SDR kurunun 4.1376 olduğu anlaşılmakla, bu miktar üzerinden değerlendirme yapılarak 9.923,00 TL nin üstünde olduğu nedenle davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği” şeklindeki eldeki dosyanın 13/07/2016 tarihli gerekçesine dayanarak hüküm kısmındaki çelişki giderilmek suretiyle davanın kısmen kabulü ile 9.923,00 TL’nin icra ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 10/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin olarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜNE, 9.923,00 TL’nin icra ödeme emrinin tebliğ tarihi olan 10/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin olarak davanın reddine,
2-Karar harcı olan 677,84 TL’den peşin alınan 174,65 TL’nin mahsubu ile bakiye 503,19 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacının peşin olarak yatırdığı 174,65 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı yargı gider toplamı olan 1.989,20 TL’nin ( 24,30 TL başvurma harcı, 264,90 TL posta gideri ve 1.700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 1.930,44 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı için takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı vekili için takdir edilen 302,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal süresi içeresinde Yargıtay ilgili dairesinden temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/03/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır