Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/503 E. 2020/268 K. 03.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO:2018/503 Esas
KARAR NO:2020/268

DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ:24/12/2018
KARAR TARİHİ:03/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Borçlu aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … Esâs Sayılı dosyasıyla icra takibi yapıldığını, borçlunun kendisine gönderilen ilamsız takipte ödeme emrine karşı yetkiye ve borca haksız olarak itiraz ettiğini, borçlunun itirazlarının yersiz olduğunu, müvekkilinin vermiş olduğu hizmet nedeniyle, 2017 ve 2018 yılında düzenlediği faturalardan dolayı davalı taraftan 539,67-USD (2.853,45-TL) alacağının olduğunu, söz konusu bakiye bedelin ödenmemesi üzerine dava konusu icra takibinin yapıldığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak zaman kazanmak ve borcun tahsil sürecini uzatmak kastıyla borca itiraz ettiğini, davalı tarafın takip meblağı kadar taraflarına borçlu olduğunu beyanla davalı borçlunun …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. sayılı dosyasına yapmış olduğu borca itirazın iptali ile icra takibinin devamına, davalı tarafın itirazında haksız ve kötüniyetli sabit olduğundan %20’den az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından dolar cinsinden kesilerek müvekkile gönderilen faturaların müvekkili tarafından fatura üzerinden belirtilen kur dikkate alınarak Türk Lirası olarak defterlere kaydedildiğini ve ödeme günü Merkez Bankası satış kurundan hesaplama yapılarak karşı tarafa ödendiğini, 2016 yılından 2018 yılına kadar ödemelerin bu şekilde olduğunu, davacı tarafından bu duruma karşı çıkılmadığını, davacı tarafından müvekkiline cari hesap adı altında bir bakiye çıkarıldığını, davacı ile müvekkilinin bu bakiye cari hesap konusunda defalarca görüştüklerini, davacının kur konusunda farklı farklı kanallardan hesaplamalar yaparak bakiye alacağını gündeme getirdiğini, fakat müvekkiline gerekli açıklama yapmadığını, davacının müvekkiline 02.03.2018 tarihli ödeme ihtarnamesi gönderdiğini, müvekkilinin ticari defterlerinin tetkiki neticesinde 1.920 USD borçlu göründüğünü davacıya bildirdiğini, bu şekilde mutabakat sağlanamaması sonucu işbu davaya konu …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takibinin başlatıldığını, anılan takibe müvekkilinin yetki ve borca itiraz edilmesi sonucunda işbu dava ile karşı karşıya kaldığını, kalan bakiye borcun müvekkili tarafından 23.03.2018 tarihinde davacının banka hesabına TL olarak ödendiğini, davacının ödenmemiş bir alacağının bulunmadığını beyanla haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini, davacının icra inkar tazminatı talebinin reddini, davacının takip tutarının % 20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce talimat mahkemesi vasıtasıyla aldırılan 19.06.2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davalı … San. ve Tic. A.Ş.’nin, davacı …Ş.’ye takıp tarihindeki borcunun 265,01 -TL olduğu, 265,01-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz talep edebileceği sonuç ve kanaatine varıldığı belirtilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 31.10.2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; incelenen davacı şirkete ait 2017 ve 2018 yılı Ticari defter vc belgelerinin Elektronik Defler Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Deflerler ile Envanter Defterinin yasal süresinde onaylandığı ve davacı şirketin 2017 ve 2018 yılı ticari defterlerinin TTK. hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olmasından dolayı davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacı şirketin davalı yan ile aralarında bulunan ticari ilişkide USD para cinsinden cari hesap kullanarak alacağını takip ettiği ve davalı yana düzenlediği faturaların tamamının USD para cinsinden düzenlenen faturalar olduğu, davalı şirketin tarafına düzenlenen USD döviz cinsi fatura bedellerine karşılık davacı yana TL para cinsinden havale göndererek ödeme yaptığı, işbu gönderilen havalelerin TL para cinsinden olmasından dolayı havale gönderildiği tarihteki kur miktarı baz alınarak USD cari hesap ekstresinden gelen havalelerin tenzil edilmesinden dolayı kur farklılığından kaynaklı bakiye alacağının bulunduğu tespit edilmiş olup davacı yanın icra takip tarihi olan 26.03.2018 tarihi itibariyle davalı … San. ve Tic. A.Ş.’den 539,67 USD bakiye cari hesap alacağının bulunduğu, davacı şirketin 13.04.2018 tarihinde alacağı olan 539,67 USD’nin TL para cinsinden ticari defterlerde kayıtlı olan değerinin 2.227,97 TL olduğu, davacı yanın icra takibi öncesinde faiz talebinde bulunmadığı, davalı … San. ve Tic. A.Ş.’nin icra takip tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğü, tarafların icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Her ne kadar davalı borçlu vekilince icra dosyasına sunulan itiraz dilekçesinde, şirket merkezlerinin … ilinde olduğundan bahisle … icra dairelerinin ve mahkemelerinin yetkili olduğundan bahisle itirazda bulunulmuş ise de; dava konusunun para alacağının tahsiline ilişkin olduğu, alacaklı ikametgah yer mahkemesinin TBK 89. Maddesi uyarınca yetkili olduğu, alacaklı davacının da yerleşim yerinin İstanbul adli yargı sınırları içerisinde bulunduğu anlaşılmakla mahkeme ve icra müdürlüğünün yetkisine yönelik yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan tüm delillerden, açılan davanın bakiye cari hesap alacağının tahsili amacıyla yapılan takibe itirazın iptali davası olduğu, açılan davada taraflar arasında taşıma ilişkisi bulunduğu, davacının taşıyan, davalının ise taşıtan olduğu hususlarının uyuşmazlık kapsamı dışında bulunduğu, bu nedenle tarafların ticari defterleri üzerinde yapılacak inceleme neticesinde karar verilmesi gerekeceği, davacı şirketin ticari defterleri incelendiğinde, TTK. hükümlerine göre usulüne uygun tutulmuş olmasından dolayı davacı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davacı şirketin mali müşavir bilirkişi incelemesi esnasında USD para cinsi cari hesap ekstresini de ibraz ettiği, ticari defter kayıtları ile döviz cari hesap ekstresi incelenerek dövizin TL cinsi karşılaştırmaları yapıldığında, davacı şirketin davalı yan ile aralarında bulunan ticari ilişkide USD para cinsinden cari hesap kullanarak alacağını takip ettiği ve davalı yana düzenlediği faturaların tamamını USD para cinsindcn düzenlenen faturalar olduğu ve faturaların üzerinde işbu fatura bedellerinin döviz olarak ödeneceğine dair şerh yazıldığı, davacı tarafından düzenlenen faturaların tamamının davalı şirketin kayıtlarında yer aldığı, davacı yanın düzenlediği USD döviz faturalarının o günkü kurdan TL cinsine çevrilerek davacı ve davalı yanın ticari defterlerinde kayıt altına alındığı, davalı şirketin tarafına düzenlenen USD fatura bedellerine karşılık olarak davacı yana TL para cinsinden havale göndererek ödeme yaptığı, işbu ödemelerin TL cinsinden olmasından dolayı havalelerin gönderildiği tarihteki kur miktarı baz alınarak davacı yanın USD para cinsi cari hesap ektresinden gelen havalelerin tenzil etmesinden dolayı kur farklılığından kaynaklı bakiye alacağının bulunduğu, davacı yanın icra takip tarihi itibariyle davalı yandan 539,67 USD bakiye cari hesap alacağının bulunduğu, davacı şirketin 13.04.2018 tarihinde alacağı olan 539,67 USD’nin TL para cinsinden ticari defterlerde kayıtlı olan değerinin 2.227,97 TL olduğu, davalı şirketin tarafına düzenlenen USD döviz cinsi fatura bedellerine karşılık davacı yana TL para cinsinden havale göndererek ödeme yaptığı, işbu gönderilen havalelerin TL para cinsinden olmasından dolayı havale gönderildiği tarihteki kur miktarı baz alınarak USD cari hesap ekstresinden gelen havalelerin tenzil edilmesinden dolayı kur farklılığından kaynaklı bakiye alacağının bulunduğu, ihtilafın ödemelerin TL olması ve faturaların döviz cinsinden düzenlenmesi sebebi ile ödeme tarihleri ile fatura tarihleri arasında kur farkından oluştuğu, davacı yanın davalı yana keşide ettiği faturalarını yabancı para birimleri cinsinden düzenleyerek yürürlükteki yasal mevzuata uygun olarak faturanın alt kısmında TCMB kurlarını dikkate almak suretiyle TL karşılığını belirttiği, bu anlamda faturalardan doğan alacağın ilgili yabancı para cinsine göre tahsil edileceği yönündeki iradesini yansıtmış göründüğü, kaldı ki tarafların usulune uygun tutulmuş ticari defterleri incelendiğinde, taraflar arasında yabancı para biriminden borçlanmaya ilişkin ticari geleneklerinin de olduğunun görüldüğü anlaşılmakla davacı tarafın harca esas değer olarak yatırdığı 539, 67 USD üzerinden davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ ile … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın İPTALİ ile davalı borçlu tarafından ödeme yapıldıktan sonra takibin bakiye 539,67 USD üzerinden devamına, kabul edilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a madde ve fıkrası uyarınca faiz uygulanmasına,
2-Kabul edilen asıl alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si olan 425,25 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı olan 142,75 TL’den peşin alınan 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 106,85 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan (77,00 TL ilk harç 206,7 TL posta ücreti ve 1.300,00 TL bilirkişi ve talimat bilirkişi ücreti olmak üzere toplam) 1.583,7 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı vekili için takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.03/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır