Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/5 E. 2019/19 K. 22.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2018/5 Esas
KARAR NO :2019/19
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :08/01/2018
KARAR TARİHİ :22/01/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … Gemi ve Yat Acenteliği Limited Şti’ nin acentelik hizmeti veren, İstanbul/Beylikdüzü’ nde mukim bir şirket olduğunu, davalı … ait … IMO numaralı … Gemisine 20.10.2015 ile 13.11.2015 tarihleri arasmda İstanbul/Ahırkapı demir bölgesinde verilen hizmete ilişkin 15.814,71 TL ile 10.05.2016-11.12.2017 tarihleri arasında İstanbul/Ambarlı demir bölgesinde verilen acentelik hizmetlerine yönelik 49.549,00 ABD doları alacağı bulunduğunu, 10.05.2016-11.12.2017 tarihleri arasında davalı …’nin gümrük ile ilgili sorunlar yaşaması nedeniyle navlunun uzun süre gemide bekletildiğini, maaşını alamayan gemide çalışanlarının davaları Büyükçekmece İcra Müdürlüklerinden geminin seferden men edilmesine yönelik kararlar alındığının öğrenildiğini, davalının sorunların çözümleneceği beklentisi ile geminin İstanbul/Ambarlı demir bölgesinde batma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasından dolayı … Asliye Hukuk Mahkemesi’ nin … D. İş ve 01/12/2017 tarihli kararı ile İstanbul/Tuzla demir bölgesine gönderilmesine izin verildiğini, geminin Tuzla’ya götürülmesinden sonra da alacaklarını tahsil edemediklerinden … İcra Müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını, ancak davalı borçlu tarafından takibe haksız ve hukuka aykırı alarak itiraz edildiğini ve takibin durduğunu belirterek ilgili icra takibine yapılan itirazın iptalini, takibin devamını, haksız ve kötü niyetli davalı-borçlunun, alacağın %20’sinden az olmamak üzere İcra İnkar tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat gönderilmesine rağmen davaya cevap vermemiş, delil ibraz etmemiştir.
Davanın … gemisi donatanı …’ye izafeten … Denizciliğe karşı açıldığı, TTK’nun 105/1 madde ve fıkrası uyarınca acentenin ancak aracalıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmeler ile ilgili temsil yetkisinin bulunduğu, dava konusu uyuşmazlığın izafeten dava açılan acentenin yaptığı işlemler ile ilgisinin bulunmadığı, nitekim icra dosyasına da davalı asilin itiraz dilekçesi sunduğu anlaşılmakla davalı asilin tespit edilen Türkiye adresine tebligat yapılmış, davalı asil vekili tarafından da dosyaya vekaletname sunulduğu bu şekilde taraf teşkilinin sağlandığı tespit olunmuştur.
Her ne kadar davalı asil tarafından mahkememizin ve icra dairesinin yetkisine yönelik itirazda bulunulmuş ise de; gerek sözleşmenin ifa yeri olarak gerekse de dava konusunun para alacağı olup davacının ikametgahı yönünden HMK madde 10 ve BK madde 89 uyarınca mahkememizin ve İstanbul İcra dairelerinin yetkili olması karşısında yapılan itirazın reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 05/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu icra takibinin asil sıfatı ile … firmasına karşı yapıldığı, davanın ise acente sıfatı ile … firmasına yöneltildiği görülmekte ise de esasen davanın asil davalı … firmasına karşı yürütüldüğü, davacının yasal mevzuata uygun tutulmuş ticari defterlerine göre davalıdan 15.814,71 TL alacağı olduğu, davacının alacak iddiasında bulunduğu 49.549,00 ABD dolarının kendi defter kayıtlarında yer almadığı, davalının mahkeme kalemindeki incelemeye defter ve belge sunmadığı, davacının verdiğini iddia ettiği acentelik hizmetlerinin dosya kapsamında teyit ve tespit edilebildiği, düzenlenen proforma fatura kapsamında hizmetlerin iki yılı bulan süre zarfında verildiği, Ambarlı Limanında davacının davalı acentesi sıfatı ile süreç yürüttüğü gözetildiğinde; 49.549,00 USD talep bakımından da davacının iddiasını ortaya koyduğu; alacak iddia ve talebini ileri sürmek için fatura düzenleyerek ticari defterlerine işlemesinin şart olmadığı, davacının takip tarihinde işlemiş faiz taleplerinin somut olaya uymadığı, 15.814,71 TL asıl ve 49.549,00 ABD dolar asıl alacak bakımından girişilen takibin somut olaya uygun olarak değerlendirildiği belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan tüm delillerden, açılan davanın, davalı tarafa sunulduğu iddia olunan acentelik hizmetlerinin tahsili amacıyla yapılan takibe itirazın iptali davası olduğu, davacı … Ltd. Şti’nin davalı yana 20.10.2015 ile 13.11.2015 tarihleri arasında İstanbul/Ahırkapı demir bölgesinde hizmet verdiğini ve bu hizmet karşılığı 15.814,71 TL alacaklı olduğunu, 10.05.2016-11.12.2017 tarihleri arasında İstanbul/Ambarlı demir bölgesinde acentelik hizmetleri verdiğini 49.549.00 ABD doları alacağının doğduğunu iddia ederek icra takibi başlattığı, davacı yanın ticari defterleri üzerinde yapılan incelemede defter kayıtlarına göre, davacının 15.014,71 TL alacağı olduğunu kendi defter kayıtları ile ortaya koyduğu, 49.549,00 ABD doları yönünden ise bu tutara henüz fatura düzenlenmediği dolayısıyla kayıtlarında yer almadığı, davacı yanın 15.814,71 TL bakımından harcamalarını ve davalı yana düzenlediği faturaları ile sunduğu hizmetlerden dolayı alacaklı olduğunu ortaya koyduğu, dosyada bulunan Ambarlı Gümrük Müdürlüğü, … (davacı) ve davalı … gemisi mühürü ile kaşe ve mühürlü imzalı iki ayrı 2016 ve 2017 yıllarına ait denizyolu beyan formu incelendiğinde, davalı geminin kaptanı tarafından davacının acenteliği ve acente hükümlerine göre iş görmesi hususunun teyit edildiği, yine Ambarlı Liman Başkanlığı ordinolarında da davacı yanın acente sıfatı ile hareket ettiğini ispat ettiği, dosyaya sunulan deklarasyon formu incelendiğinde bizzat davalı … firması kaşe ve imzasını taşıdığı, burada da yazılı olarak acente sıfatı ile hareket eden şirketin davacı … firması olduğunu teyit ettiği, davacının davalı ile akdi ilişkisi ve bu ilişki kapsamında sunduğu hizmetleri bakımından iddiasını ispat için her halde fatura düzenlemesinin şart olmadığı, dosya kapsamında davacının davalı yana acentelik hizmetleri verdiği, davalı yanın kaşe ve imzalarını da içeren belgeler ile sabit olduğu, davacı yanın davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin belge sunulmadığından işlemiş faiz talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile takibin 49.549 USD ve 15.814,71 TL üzerinden devamına, kabul edilen asıl alacaklar için takip tarihinden itibaren USD alacak için 3095 sayılı kanunun 4/a madde ve fıkrası gereğince faiz uygulanmasına, TL alacak için avans faiz uygulanmasına,
2-Asıl alacak likit ve belirlebilir olduğundan asıl alacağın %20’si olan 41.216,5 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı olan 14.156,72 TL’den peşin alınan 2.519,86 TL’nin mahsubu ile bakiye 11.636,86 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacının peşin olarak yatırdığı 2.519,86 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı yargı gider toplamı olan 1.882,90 TL’nin (35,90 TL bakiye harç, 147,00 TL posta gideri ve 1.700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 1.865,97 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı için takdir edilen 18.384,53 TL ücreti vekaletin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davalı vekili için takdir edilen 1.879,24 TL ücreti vekaletin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/01/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır