Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/489 E. 2020/160 K. 10.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2018/489 Esas
KARAR NO :2020/160
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :20/12/2018
KARAR TARİHİ :10/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı şirkete ait emtiayı … Limanı’ ndan Jebel Ali/Dubai/Birleşik Arap Emirlikleri’ ne taşınması işini üstlendiğini, işi tam eksiksiz yerine getirmesine rağmen alacağını tahsil edemediğini, söz konusu taşımaya ilişkin navlun ücretinin ödenmediğini, yapılan tüm görüşmelerden olumlu sonuç alınamayınca … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. sayılı dosyasıyla icra takibine başlandığını ancak davalının kötü niyetli takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, yetki itirazının mesnedinden yoksun olduğunu, davanın konusunu götürülecek borçlardan olan para borcu olması nedeniyle alacaklının ikametgahında ödenmesi gerekliğini, davacının şirket merkezinin Kağıthane/İstanbul olması nedeniyle Çağlayan Mahkemeleri nin yetkili olduğunu belirterek davalının … İcra Müdürlüğü’ nün 2018/… E. sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptalini, davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmış olmasına rağmen davaya cevap vermemiş, delil ibraz etmemiştir.
Mahkememizce aldırılan 03/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; İncelenen davacı şirkete ait 2018 yılı Ticari Defterinin açılış ve kapanış tasdikinin yasal süresinde TTK hükümlerine göre usulüne uygun tasdik edilmesinden dolayı sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davalı ticari defterlerini sunmadığından incelemenin yapılamadığı, davacı yanın dava ve icra takibine konu ettiği Deniz İhracat Navlunu faturasından kaynaklı fatura alacağının 970,00 USD olduğu, USD’nin TL cinsinden ticari defterlerde kayıtlı olan değerinin ise 3.918,70 TL olduğu, davacı şirketin icra takibinde 984,98 USD (970,00-Fatura Bedeli + 14,98-İşlemiş Faiz) talep ettiği, icra takip tarihi olan 24.09.2018 tarihinde Harca Esas Değer Tutarın her ne kadar icra takibinde kur olarak 6,30-TL belirlenmiş olsada takdir mahkemenin olmak üzere talep edilebilecek kurun takip tarihindeki TCMB döviz alış kuru ve bu kurun TCMB tarafından 1 Amerikan Dolar 6,27-TL olarak belirlendiği, ayrıca takdir mahkemede olmak üzere borçlunun temerrüdüne ilişkin hususta Türk Borçlar Kanunu madde 117 gereğince ” muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarıyla temerrüde düşer” hükmü bulunmakla işbu dosyada ihtar bulunmadığının tespit edildiği, dolayısıyla bu iki husus dikkate alındığında hesaplamanın şu şekilde olması gerekeceği; 970.00 USD x 6,27 TL Kur = 6,081,90 TL olduğu, davacı yanın ticari defter kaydı ile icra takibinde TCMB döviz alış kuru ile talep edebileceği, harca esas değer tutar arasındaki fark olan 2.163,20 TL’nin (6.081,90 TL 3.918,70 TL) kurdan kaynaklandığı, 984,98-USD (970 USD Fatura bedeli 1 14,98 USD İşlemiş faiz) X 6,27 TL Kur = 6.175.82 TL olduğu, davacı yanın ticari defter kaydı ile icra takibinde TCMB döviz alış kuru ile talep edebileceği harca esas değer tutar arasındaki fark olan 2.257,12 TL’nin (6.175,82 TL – 1918,70 TL) kurdan ve işlemiş faizden kaynaklandığı, faturaya itiraz edildiğine dair dosyada evrak bulunmadığı tespit edildiği, tarafların icra inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir.
Açılan davanın navlun ücretinin tahsili için yapılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu ve İİK md 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Her ne kedar davalı tarafça icra dairesinin yetkisine yönelik itirazda bulunulmuş ise de, dava konusunun para borcuna ilişkin olduğu, BK m.89 uyarınca para borçlarının alacaklının ikametgahında ödenecek borçlardan olduğu, alacaklının ikametgahının İstanbul İcra dairelerinin yetki alanında bulunduğu anlaşılmakla itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan tüm deliller ile dosya kapsamı deliller ile uyumlu olması nedeniyle içeriğine itibar edilen bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde, açılan davada, davacı tarafın 01.06.2018 tarihli ve … numaralı 970,00 USD tutarlı faturadan kaynaklı alacağını davalı yandan tahsil edemedikleri iddiası üzerine dayandığı, faturanın Deniz/ İhracat Navlunu açıklamalı olduğu ve davalı … San.vc Tic.Aş. unvanına düzenlenmiş olduğu, dosyada mevcut … Gümrük Müdürlüğü yazı cevabı ve konişmento örneği içeriğinden davalı tarafından davacıya konişmento talimatı verildiği, davacı tarafından taşımanın gerçekleştirildiğinin anlaşıldığı, dolayısıyla taşıtan olan davalının navlun borcundan sorumlu olması gerekeceği, mali müşavir bilirkişi tarafından incelenen davacı şirkete ait 2018 yılı Ticari Defterinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davalının ticari defterlerini sunmadığı, davacının icra takibine konu edilen Navlun faturasından kaynaklı fatura alacağının 970,00 USD ( ticari defterlere 3.918, 70 TL olarak kayıtlı) olduğunun tespit edildiği, bu haliyle davacının ifa ettiği taşıma nedeniyle davalıdan alacağını ispat ettiği anlaşılmakla davacının davasının 970 USD alacak bakımından kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça işlemiş faiz talebinde bulunulmuş ise de; davacının davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin belge sunulmadığından işlemiş faiz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Asıl alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si olan 1.210,5 TL(Merkez Bankası kurlarına göre doların takip tarihindeki efektif satış değerinin 6,24 olduğu görülmekle) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… esas sayılı icra dosyasına yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile takibin 970,- USD asıl alacak üzerinden devamına, işlemiş faiz talebinin REDDİNE, kabul edilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a madde ve fıkrası gereğince faiz uygulanmasına,
2-Asıl alacak likit olduğundan asıl alacağın %20’si olan 1.210,5 TL(Merkez Bankası kurlarına göre doların takip tarihindeki efektif satış değerinin 6,24 olduğu görülmekle) icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı olan 416,63 TL’den peşin alınan 57,84 TL’nin mahsubu ile bakiye 358,79 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan (98,94 TL ilk harç 157,40 TL posta ücreti ve 800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam)1.056,34 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı vekili için takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır