Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/409 E. 2022/300 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2018/409 Esas
KARAR NO : 2022/300
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/11/2015
KARAR TARİHİ : 23/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçluların donatanı/maliki oldukları gemiye bulunduğu … Limanında toplam 510 Ton … yakıtı verilmesi için 05/09/2014 tarihinde talepte bulunulduğunu, bu talep doğrultusunda 12/09/2014 tarihinde müvekkili şirketin ifa yardımcısı / acentesi … şirketi tarafından talep edilen miktarı ve nitelikteki … yakıtının eksiksiz olarak teslim edildiğini, iş bu satış ve verilen hizmet bedeli olan 251.400,00 Amerikan Doları tutarındaki alacağı dair müvekkilince 12/09/2014 tarihli elektronik fatura düzenlenerek davalı … San. Tic. Ltd. Şti’ye gönderildiğini, faturaya itiraz edilmediğini, faturanın vadesinde ödenmemesi üzerine … İcra Müdürlüğünün 2015/… E sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini ancak davalı borçlu tarafından takip tarihinden sonra ve işbu davanın açılmasından önce 251.400 USD kısmi ödeme yapıldığını ancak geç ifa ettiği borçtan doğan işlemiş gecikme faizi ile müvekkilinin alacağını tahsil etmek için başvurmak zorunda kaldığı icra takibi giderlerini ve vekalet ücretini ödemediğini, davalının … İcra Müdürlüğünün 2015/… E sayılı dosyasındaki bakiye borcu ödemekle yükümlü olduğunu, bu nedenlerle … İcra Müdürlüğünün 2015/… E sayılı dosyasına vaki haksız itirazlarının iptali ile, tahsilde tekerrüre neden olmamak kaydıyla bakiye borç yönünden (ana para ve alacaklı tarafından harici tahsilat nedeniyle dosyaya mecburen ödenmiş harçlar açısından) icra takibinin devamına, davalı borçlunun icra takibinin toplam yüzde kırkından az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Takip konusu alacağın davacı firmaca … A.Ş … Şubesine temlik edildiğini, alacağın temlikinin 13/11/2014 tarihinde yapıldığını, müvekkili firmanın bu sözleşmeye taraf olmadığı gibi alacağın temlik edilmiş olması sebeiyle davacı tarafça kendisine temlik ihbarnamesinin gönderilmesinden sonra haberinin olduğunu, bu nedenle müvekkili firmanın sorumlu tutulamayacağını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizde açılan işbu davanın, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 12/02/2018 tarih, 2015/… esas ve 2018/… sayılı görevsizlik kararı ile geldiği anlaşılmıştır.
Dava, davacı şirketin … yakıtından kaynaklanan satış ve hizmet bedeline hak kazanıp kazanmadığı, faturaya dayalı olarak davalıdan alacağının bulunup bulunmadığı, alacağı var ise geç ifa edilen borçtan doğan işlemiş gecikme faizi ile icra takibi giderleri ve vekalet ücreti alacağının bulunup bulunmadığı, davalı tarafın taraf ehliyetine yönelik itirazının yerinde olup olmadığı hususlarındadır.
… İcra Müdürlüğünün 2015/… esas sayılı icra dosyasının incelemesinde; alacaklısının … Tic. A.Ş. olduğu, borçlularının … Tic. Ltd. Şti. Ve … San. Tic. Ltd. Şti. olduğu, 263.411,33USD (708.576,47.TL) nin tahsili için takibe geçildiği ve ödeme emrinin borçlulara 21/04/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlular vekilinin 24/04/2015 tarihli itiraz dilekçesi ile takibin durduğu, iş bu davanın 20/11/2015 tarihinde İİK Md. 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce resen seçilen bilirkişiler … ve … tarafından tanzim edilen 30/10/2019 tarihli raporda, Davacının, dava dışı …’a temlik edilen faturaya dayalı alacağından dolayı, takip açma hakkının bulunduğuna karar verilmesi halinde, yapılan kapak hesabına göre bakiye 80.746,58 TL davalıdan alacaklı olduğu, Davalının dava dışı … A Ş.’ye yaptığı anapara ödemesinin geçerli olduğu ve buna bağlı olarak söz konusu anapara borcunun sona erdiği; ancak söz konusu ödemede temerrüde düşmüş olmakla, Mahkeme’nin nihai kanaati doğrultusunda 26.10.2014 veya 21.04.2015 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizinden sorumlu olacağına ilişkin görüşe ve kanaatlerini bildirmişlerdir.
Tarafların beyan ve itirazları doğrultusunda dosya bilirkişi kuruluna yeniden tevdi edilmiştir. Bilirkişi kurulu tarafından tanzim edilen 10/08/2020 tarihli ek raporda, kök raporlarındaki görüş ve tespitlerini yinelemişlerdir.
Mahkememizce resen seçilen bilirkişiler … tarafından tanzim edilen 14/06/2021 tarihli raporda, Davalının dava dışı … A Ş.’ye yaptığı anapara ödemesinin geçerli olduğunun ve buna bağlı olarak söz konusu anapara borcunun sona erdiğinin düşünülmesinin mümkün görülebileceği, Fer’i alacaklar bakımından, dava dışı devralan şahıs arasında akdedilen 13.11.2014 tarihli TEMLÎK PROTOKOLÜNÜN geçerli olduğunun yüce Mahkemece kabul edilmesi halinde bu davada huzurdaki davacının (yukarıdaki izahat kapsamında kalmak kaydiyle) aktif husumet ehliyeti olmadığının değerlendirilebileceği, Sayın Mahkemenin huzurdaki davacının savlarım yerinde görmesi seçeneğinde ise, huzurdaki davacı yan istemlerin yönünde hüküm kurmakta muhtar olduğuna ilişkin görüş ve kanaatlerin bildirmişlerdir.
Dosya, Mahkememizce resen seçilen muhasip bilirkişi … ‘e tevdi edilmiştir. Bilirkişi tarafından tanzim edilen 31/03/2022 tarihli raporda, İncelenen davalı şirkete ait 2014 yılı ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olduğu, davalı şirkete ait 2015 yılı ticari defter ve belgelerinin Elektronik Defter Genel Tebliği usul ve esaslarına göre tutulduğu, Elektronik Defterler ile Envanter defterinin yasal süresinde onaylandığı ve davalı şirketin 2014 ve 2015 j’ilı ticari defterlerinin TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun tutmuş olduğundan davalı şirketin 2014 ve 2015 yılına ait ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, Davalı … San. Tic. Ltd. Şti.’nin tarafına düzenlenen … yakıtı faturasından kaynaklı olarak icra takip tarihi olan 16.04.2015 tarihi itibariyle davacı … Tic. A.Ş.’ye 251.400,00 USD borcunun bulunduğu, Davalı şirketin tarafına düzenlenen fatura bedelini icra takip tarihinden sonra (icra takip tarihi 16.04.2015 tarihidir.) 21.04.2015 tarihinde davacı şirkete 251.400,00 USD tutarında havale göndererek ödediği, Davacı yanın 16.04.2015 tarihli icra takibinde takip tarihinden itibaren TCMB’nın Bankalarca ABD Doları üzerinden açılan döviz tevdiat hesaplarına uygulanacağı bildirilen yıllık en yüksek faiz oranı üzerinden işleyecek gecikme faizi talep ettiği, Faiz başlıklı bölümde ayrıntılı olarak hesaplama yapılmış olup, Davacı yanın icra takibinde talep edebileceği işlemiş faiz miktarının 8.292,76 USD olarak hesaplandığı, Davacı şirketin icra takip tarihi olan 16.04 2015 itibariyle davalı … San. Tic. Ltd. Şti.’den 251.400,00 USD fatura alacağı, 8.292,76 USD işlemiş faiz olmak üzere toplam 259,692,76 USD alacağının bulunduğu, Tarafların icra inkar tazminat» ve diğer benzeri taleplerinin değerlendirilmesinin Sayın Mahkemenizin takdirinde olduğuna ilişkin görüş ve tespitlerine yer vermiştir.
Dava dilekçesi , cevap dilekçesi , temlik protokolü, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı bir bütün olarak düşünüldüğünde ;
Davaya konu olayda Ust-Iuga (Rusya) limanında toplam 510 ton … yakıtı verilmesi için talepte bulunulduğu, akabinde 12.09.2014 tarihinde talep edilen yakıtın verildiği, yakıtın teslim alındığı gemi mührü ve kaptanının imzası tevsik edildiği, mal bedeli 12.09,2014 tarih, … no.lu ve 251.400,- US ‘hk elektronik fatura düzenlenerek davalıyla gönderildiği, fatura vade tarihinde 26.10.201 borcun ödenmediği, 13.11.2014 tarihiden dava dışı … ile Davacı Şirket arasında temlik sözleşmesi yapıldığı, 18.11.2014 tarihinde borçluya temlik ihbarnamesinin gönderilerek, borcun ödeme yerinin bildirildiği, 16.4.2015 tarihinden davacı tarafından takibe başlandığı, 21.4.2015 tarihinde ödeme emrinin tebliği aynı tarihte temlik ihbarnamesinde belirtilen davacı şirketin hesabına asıl borcun ödendiği, ödenen paranın temlîken …’a devredildiği, işbu davanın konusunun icra dosyasındaki asıl alacağa bağlı feri nitelikteki işlemiş gecikme faizini, takip giderlerini ve vekalet ücretine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Şu halde taraflar arasındaki alacağın temlikine yönelik uyuşmazlıkta TBK m 183 vd hükümlerinin dikkate alınması gerekmektedir. Bu kapsamda Kanun 183. maddesinde alacaklının borçlunun rızasını aramaksızın alacağını, yazılı olması şartı ile, üçüncü kişiye devredebileceğini ve 186. maddesinde yer alan düzenlemenin mefhumu muhalifinden (zıt anlamından) hareketle, alacağın devredildiğinin borçluya bildirilmesi halinde borçlunun artık iyiniyet iddiasında bulunamayacağını, diğer bir ifade ile borçlunun alacağın temlikinden itibaren borcunu, alacağı devralan yeni alacaklıya yapması gerektiğini düzenleme altına almıştır. Diğer taraftan 187/2 uyarınca Borçlu alacağın çekişmeli olduğunu bildiği halde ödeme yaparsa, bundan doğacak sonuçlardan sorumlu olacaktır.
Tüm bu hükümler dava konusu uyuşmazlıkla birlikte değerlendirildiğinde, alacağın temlikinin davalı borçluya bildirildiği ve davalının da 21.04.2015 tarihinde iş bu bedeli dava dışı … A Ş.’ye ödediği; ancak, … A.Ş.’nin davacıya göndermiş olduğu ve alacağın devrine yönelik sözleşmenin geçersizliğine ilişkin beyandan hareketle, alacak üzerinde bir çekişmenin olduğu anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında, davalı alacaklının, alacak üzerindeki işbu çekişmeyi bilip bilmediğinin tespiti gerekmektedir ki; dosyadaki bilgi ve belgelerden bu durumu tespit etmek mümkün olmamaktadır. Şu halde iyiniyetın asıl olduğu karinesinden hareketle, aksi ispat edilmedikçe, davalının bu çekişmeyi bilmediği kabul edilmiştir. Diğer taraftan, alacağın devredildiğini bildiren davacı tarafın da devir sözleşmesinin geçersiz olduğu hususundaki ihtilafı davalıya bildirdiğini gösterir herhangi bir bilgi ve/veya belge dosyada mevcut olmadığından davalı taraf davacının ihbarnamesi üzerine dava dışı … AŞ.’ye yapılan Ödeme ile anapara borcundan (251.400,00 USD) kurtulmuştur.
Bununla birlikte işbu ödemenin, icra takibinin ardından yapılmış olmakla, faiz alacağı açısından da irdelenmesi gerekmektedir. Zira dosyada mevcut bilgi ve belgelerden hareketle, borcun vadesinin belli olduğu (26 10.2014) dikkate alındığında TBK m. 117 uyarınca ihtara gerek kalmaksızın bahse konu tarihten itibaren davalı borçlunun temerrüde düştüğünden TBK m. 120 uyarınca temerrüde düşen davalı borçlunun 26.10.2014 – 21.04.2015 tarihleri arasındaki temerrüt faizinden sorumlu olacağından 31.03.2022 tarihli bilirkişi raporunda hesaplanan 8.292,76 USD yönünden davalının sorumluluğuna kanaat getirilerek davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın kısmen kabulü ile … İcra Müdürlüğünün 2015/… sayılı icra dosyasında hesaplanan 8.292,76 USD faiz alacağının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
-Fazlaya dair istemin REDDİNE,
2-Karar harcı olan 1.523,82TL’den peşin alınan27,70TL’nin mahsubu ile bakiye 1.496,12.TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacının peşin olarak yatırdığı 27,70TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı yargı gider toplamı olan 5.255,40TL’nin ( 27,70TL başvurma harcı, 227,70TL posta gideri ve 5.000,00.TL bilirkişi ücreti olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 3.628,38.TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davacı için takdir edilen 5.100,00.TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ÖDENMESİNE,
6-Davalı vekili için takdir edilen 5.100,00TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya VERİLMESİNE,
7-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/05/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır