Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/334 E. 2019/392 K. 03.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)
ESAS NO : 2018/334 Esas
KARAR NO : 2019/392

DAVA : Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2018
KARAR TARİHİ : 03/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin… isimli dava dışı donatana… isimli geminin ticari işletmecisi olduğunu, geminin yükün taşınması için … Ltd. İsimli dava dışı broker/aracı firma kanalıyla davalı şirket tarafından kiralandığını, yükün gemiye yüklenerek 15/07/2017 tarihli konşimento ile geminin sefere başladığını, taşımanın sorunsuz bir biçimde ifa edildiği ve 24/07/2017 tarihinde boşaltma limanına geldiğini, davalı tarafından tamamlanması gereken gümrük kontrol işlemlerinin tamamlanamaması ve taşıma sözleşmesi gereğince boşaltmadan önce ödenmesi gereken 78.392,31 -USD tutarındaki navlun bedelinin müvekkil hesabına girmemesi nedeniyle boşaltmanın başlatılmadığını, navlun bedelinin ödenmemiş olmasına rağmen müvekkil şirket tarafından boşaltmanın kısa sürede başlaması amacıyla 30/07/2017 tarihinde yeni bir navlun faturası düzenlendiğini, ikinci navlun faturasına istinaden davalı tarafından yapılan navlun ödemesinin 01/08/2017 tarihinde …Ltd. Şti. hesabına düştüğünü, bunun üzerine gemi 03/08/2017 tarihinde tamamen boşaltıldığını, oluşan bekleme süresi nedeniyle 18.485,00 USD demuraj oluştuğunu, buna ilişkin düzenlenen navlun faturasının davalı tarafından ödenmediğini, noter kanalıyla 18/09/2017 tarihinde davalı şirkete temerrüt ve ödeme ihbarnamesi gönderildiğini, davalı şirket tarafından ihtara 21/09/2017 tarihinde cevap verildiğini ve ödemeyi kabul etmediğini belirterek davalı şirketten olan 18.485,00 USD tutarındaki demuraj alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yıllık USD için uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte tahsilini, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın görülebilmesi için davacının MÖHUK m.48’e uygun teminat yatırmasının şart olduğunu, taraflar arasında yapılan navlun sözleşmesinde taşıma nedeniyle ortaya çıkabilecek uyuşmazlıkların Londra’da takim yoluyla çözülebileceğini, müvekkili şirketin adresinin Tekirdağ olduğundan davanın yetkili Tekirdağ Asliye Hukuk/Ticaret Mahkemelerinde görülmesi gerektiğini, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü için navlun sözleşmesinde İngiliz hukukunun uygulanması konusunda anlaşıldığını, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekillinin navlun sözleşmesinde belirtilen navlun bedeline ilişkin ödemenin davalı tarafından keşide edilen 78.392,31 USD bedelli ve 17/07/2017 tarihli faturanın, 21/07/2017 tarihinde tam olarak fatura üzerindeki bankaya ve fatura üzerinde belirtilen Muhabir Banka …Aracılığı ile ödendiğini, müvekillinin ödeme yükümlülüğünü yapmasına rağmen muhabir banka tarafından ödeme şüpheli alacak olma ihtimaline karşı sorgulandığını ve araya hafta sonu gibi nedenlerin girmesi sebebiyle paranın davacı hesaba aktarılma sürecinin uzadığını, geminin tahliyesini sağlamak ve zararı arttırmamak amacıyla davacının aracı bankası nezdinde kalan tutarı iade almaksızın davacının Türkiye’deki muhatabı dava dışı … Ltd. Şti. Hesabına mükerrer ödeme yapıldığını, muhabir bankada tutulan tutarrn 14/08/2017 tarihinde müvekkili banka hesabına iade edildiğini belirterek müvekkili şirketin zarar ve ziyanını karşılamak üzere davacıdan teminat istenilmesini, teminat yatırılmaması halinde davanın usülden reddini, tahkim itirazının kabulü ile davanın usulden reddini, yetki itirazı nedeniyle davanın reddini, davanın zaman aşımından reddi ile yargılama harç, masraf ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Dava; davacının gerçekleştirdiği deniz taşıması nedeniyle oluşan demuraj ve bekleme alacağının tahsili davası olduğu; uyuşmazlığı, davacının MÖHUK 48 maddesi gereği yabancılık teminatından muaf olup olmadığı, taraflar arasında milletlerarası tahkim itirazının yerinde olup olmadığı, mahkememizin iç hukuk kuralları gereği yetkili bulunup bulunmadığı, davada uygulanacak hukuk ile bu hukuk kuralları gereği davanın zamanaşımı süresinde açılıp açılmadığı, dava konusu alacağın doğumunda davalının kusur ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
Davacının Möhuk 48 maddesi gereği yabancılık teminatı yatırması gereği hususunda davacının mukim olduğu …Adaları ile ülkemiz arasında mütekabiliyetn bulunp bulunmadığının sorulması hususunda Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü’ne görüş sorulmuş olup gelen yazı cevabına göre…Adaları’nın gönderilen listede bulunmaması nedeniyle takdiren davacının Möhuk 48 maddesi gereğince dava değerinin %10 değeri üzerinden hesap edilen 1.848,5 USD teminatın yatırılmasına karar verilmiş ve bu konuda davacı vekiline ihtarat yapılarak 1 aylık kesin süre verilmiştir. Davacı tarafça verilen kesin süre içerisinde yabancılık teminatının yatırılmadığı ve 03/10/2019 tarihli duruşmaya katılmadığı anlaşılmakla; davalı tarafça HMK 150 maddesi gereği dava takip edildiğinden; …Adalarında mukim olan davacının MÖHUK 48/1 maddesi ve HMK 114 maddesi uyarınca yabancılık teminatı yatırılmadığından dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın usulden REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 1.982,90 TL den karar harcı olan 44,40 TL nin mahsubu ile fazla alınan 1.938,50 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekili için takdir edilen 2.725,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır