Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/323 E. 2019/506 K. 17.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2018/323 Esas
KARAR NO :2019/506
DAVA :İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :18/11/2016
KARAR TARİHİ :17/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olduğu sigorta şirketi nezdinde, nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı emtiaların hasar gördüğünü, bunun sonucunda müvekkil sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalısına hasar tazminatı ödendiğini, bundan doğan tazminat alacağının sağlanması amacı ile … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının süresi içerisinde borçlu olmadığı iddiasıyla borca kısmen itiraz ederek takibi durdurduğunu, müvekkilinin … sayılı nakliyat abonman sözleşmesine istinaden … sayılı nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı olan dava dışı … firması tarafından satın alınan otomobil cinsi emtialardan 5 tanesinin 14/06/2015 tarihinde davalı taraf sorumluluğunda gerçekleşen tahliye işlemi sırasında hasarlandığını, hasar sonucu nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı olan dava dışı sigortalıya müvekkili tarafından 12/08/2015 tarihinde poliçe limiti olan 2.360,00 TL hasar tazminatı ödendiğini, dava konusu hasarın davalı sorumluluğunda tahliye sırasında gerçekleştiğini, davalının ödenen hasar tazminatından sorumlu olduğunu, tanzim edilen ekspertiz raporunda da hasarın oluş şeklinin, hasar tutarının, hasar sorumlusunun açıkça belirtildiğini bu nedenlerle davalının … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu kısmi itirazının iptali ile icra takibinin devamını, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vekilinin dava dilekçesinde yer alan iddiaların hukuki dayanaktan yoksun haksız ve mesnetsiz olduğunu, müvekkili olduğu şirket tarafından tahliye işlemi … şase nolu araçta meydana gelen hasara ilişkin rücu talebinin müvekkili olduğu şirket tarafından kabul edildiğini, icra dosyasına yapılan 468,18 TL’lik ödemenin bu hasara ilişkin olduğunu, ancak diğer 4 ayrı araçta oluşan hasarın müvekkil şirket tarafından değil, deniz yolu taşıması sırasında olduğunun gemi tahliye raporuyla sabit kılındığını, hasarın meydana geldiğine ilişkin gemi veya acente imzalı bir rapor olmadığını, diğer dört aracın hasarının rücu talebinin kabulünün mümkün olmadığını, 14/05/2016 tarihinde müvekkili olduğu şirket tarafından işletilen … Limanında gerçekleştirilen gemiden karaya tahliye işlemine başlanılmadan önce … gemisinde yer alan her bir aracın deniz yolu aşamasında gemide hasar alıp almadığına dair tespit yapıldığını, yapılan tespit raporunda deniz taşıması sırasında gemide hasarlanan araçların belirtildiğini, davacı tarafın sunduğu delillerde … Hasar Tutanağı ve İhbar Formunda da hasar nedeninin gemi içerisinde olarak gösterildiğini ve bu nedenlerle müvekkili aleyhine açılan davanın reddine, avukatlık ücreti ile yargılama giderlerinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/03/2018 tarih, … esas ve … sayılı görevsizlik kararı ile davacı vekilinin talebi üzerine mahkememize gönderilmiş olup, dosya mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizin 12/11/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dosya üzerinde yapılan inceleme ve değerlendirmeler neticesinde yukarıda ayrıntılı olarak açıklanan nedenlerle; davada davacının aktif husumet ehliyetinin bulunduğunu, davalının ise pasif husumet ehliyetinin bulunmadığını, sigorta sözleşmesinin geçerli olduğunu ve geçerli bir sözleşme uyarınca ödemenin yapıldığını, hasara ilişkin süresinde ve geçerli bir ihbarda bulunulduğunu, dava konusu …-…-… ve … şase no’lu araçlarda tespit edilen hasarların deniz taşıması esnasında taşıyanın sorumluluk sahası içinde gerçekleştiğini, bu nedenle dava konusu hasardan davalının sorumlu olmadığını, mahkeme aksi kanaatte ise davacı … şirketi tarafından talep edilen 2.112,10 TL hasar tazminatının kadri marufunda olduğu belirtilmiştir.
Dava; davacı … şirketine nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın davalılar sorumluluğunda taşınması sırasında oluştuğu iddia edilen emtiadaki hasar nedeniyle sigortalısına ödediği hasar bedelinin davalılardan rücuen tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın İİK nun 67.maddesi gereğince iptaline ilişkin olup, uyuşmazlık; tarafların husumet ehliyetleri, geçerli bir sigorta sözleşmesi kapsamında ödeme yapılıp yapılmadığı, hasara ilişkin usule uygun hasar ihbarının bulunup bulunmadığı, hasarın deniz taşıması esnasında meydana gelip gelmediği, hasar nedeniyle davalının kusur ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve hasar miktarının tespiti hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra dosyasının incelemesinde; alacaklısının … Sigorta A.Ş. olduğu, davalı borçlu aleyhine takibe başlandığı, ödeme emrinin davalı borçluya 22/06/2016 tarihinde tebliğ edildiği, 29/06/2016 tarihinde borca kısmi itiraz edildiği, davanın da 18/11/2016 tarihinde İİK nun 67.maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Taraf vekillerince davaya ilişkin tüm delilleri, konişmento, nakliyat sigorta poliçe örneği, ödeme belgesi, hasar dosyası, navlun faturası dosyaya sunulmuştur.
Dava halefıyete müsteniden açılmakla davacı … şirketinin halef sıfatını kazanabilmesi için bir sigorta sözleşmesinin mevcut olması, sigortacının himaye kapsamında yer alan riziko sebebiyle meydana gelen zararları ödemiş olması ve dava dışı sigortalının talepte bulunabileceği zararın ortaya çıkmasından sorumlu üçüncü bir kişinin varlığı gereklidir. İlk koşul bakımından yapılan değerlendirmede, dosya içeriğinde dava konusu taşımaya ilişkin yer alan poliçe örneği ile de sabit olduğu üzere, davacı … şirketi ile dava dışı … Otomotiv San. ve Tic. A.Ş. arasında … numaralı Nakliyat Emtea Sigorta Poliçesi ile taşıma sırasında meydana gelebilecek nakliyat rizikolarına karşı sigorta sözleşmesi yapıldığı ve sigorta sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olduğu; buna bağlı olarak geçerli bir sözleşme uyarınca da her ne kadar dosyaya ödemeye ilişkin dekont sunulmasa da davacının TTK 1472 maddesi gereği aktif husumet ehliyetini haiz olduğu kabul edilmiştir.
Davalının pasif husumet ehliyeti bakımından ise, davalı vekili cevap dilekçesi ile davaya konu taşıma nedeniyle sorumluluğunu kabul ettiği hasara ilişkin kısmi ödeme yaptığını belirtmekle esasen pasif husumet ehliyetini haiz olduğunu kabul etmiştir. Dosyaya sunulan bilirkişi raporunda her ne kadar davalının hasar nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığından bahisle davalının pasif husumet ehliyetini haiz olmadığı görüşünü sunmuşsalar da, esasen hasardan dolayı kusur ve sorumluluğun bulunmaması ile husumet ehliyeti farklı olgulardır. Davalı taraf davaya konu taşımada tahliye işlemlerine gerçekleştirdiği dosya kapsamında uyuşmazlık konusu olmadığından, bilirkişi raporundaki görüşten ayrı olarak davalının pasif husumet ehliyetini haiz olduğu kabul edilmiştir.
Davalının, davaya konu hasar bakımından kusur ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktasında ise; dosyaya sunulan … numaralı 9 adet konşimentoya göre; yükleyenin Seul/Kore’de mukim … Company; alıcının ve ihbar edilenin İstanbul’da yerleşik … San ve Tic. A.Ş. olduğu ve toplam 1046 adet … aracın Kore’nin … Limanı’ndan … Limanı’na taşınmak üzere 21.05.2015 tarihinde … İsimli gemiye yüklenmiş olduğu anlaşımıştır. Konişmentolarda “Nihai Varış Yeri” belirtilmeksizin sadece Yükleme Limanı ile Tahliye Limanı gösterildiğinden söz konusu taşımanın Kore-… Limanından Türkiye-… arası gerçekleştiği anlaşılmıştır. Bu taşıma şeklinde, konişmento üzerinde ve ticari faturalarda yer alan kayıtlara göre; taşıyanın araçlara ilişkin sorumluluğu araçların yükleme limanında gemi rampasında kabul edilmesiyle başlamakta ve tahliye limanında geminin rampasından tahliye edilmesiyle sona erdiği, taşıyanın her ne şekilde olursa olsun yükleme limanında geminin rampasında kabul edilmeden önce veya tahliye limanında geminin rampasından tahliye edildikten sonra araçlara gelebilecek her nevi zarardan veya gecikmeden dolayı sorumlu olmayacağının kayıtlandığı anlaşılmıştır.
Konişmentolara göre araçların gemiye 21/05/2015 tarihinde yüklendiği görülmektedir. TTK. 1239/2 maddesi uyarınca taşıyan, eşyanın haricen belli olan hâlini konişmentoda beyan etmeyi ihmal ederse, konişmentoda eşyanın haricen iyi hâlde olduğuna dair beyanda bulunulmuş sayılacağından ve ayrıca … Limanında araçların gemiye yüklenmesi esnasında ve/veya öncesinde yapılmış herhangi bir gözetim çalışması ile gerek acente ve liman görevlileri gerekse kaptanın gözetiminde güverte zabitleri tarafından tutulmuş herhangi bir hasar tutanağı dosyaya sunulmadığından araçların gemiye yüklendiği anda temiz ve hasarsız olduğu kabul edilmiştir. Dosyaya sunulan … Acentalığı A.Ş. antetli ve 14/06/2015 tarihli Nakliye Hasar Raporu’nun incelenmesinde; dava konusu … – … – … ve … şase numaralı araçların gemi rampasından tahliyesi esnasında hasar tespitlerinin yapıldığı, aynı zamanda 15/06/2015 tarihli … Hasar Tutanağı ve İhbar Formuna göre de dava konusu hasar nedeninin, “GEMİ İÇERİSİ” olduğu şeklinde tutanak düzenlendiği görülmüştür. Bu bağlamda, yukarıda izah edildiği şekilde araçların gemiye … Limanında yüklendiği anda hasarsız olduğu sonucuna varıldığından ve gemide bulunan tüm araçlar … Limanındaki araç park sahasına alınmadan önce araçların gemiden tahliyesi sırasında gemi rampasında yapılan incelemeler sonucunda, … – … – … ve … şase numaralı 4 adet … marka araçlarda tespit edilen hasarların deniz nakliyesi esnasında taşıyanın sorumluluk sahası içinde gerçekleştiği anlaşılmakla; davalı … A.Ş.’nin herhangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığı mahkemece kabul edilmiştir. Dosyaya sunulan taraf dilekçelerinden, … şase numaralı araçta oluşan hasara ilişkin rücu talebinin ise davalı şirket tarafından kabul edildiği ve buna ilişkin ödemenin icra dosyasına yapıldığı anlaşıldığından ve borca da kısmi itiraz da bulunulduğu anlaşıldığından davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince karar harcı olan 44,40 TL’den peşin alınan 36,07 TL’nin mahsubu ile bakiye 8,33 TL harcın davacından tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davalı vekili için takdir edilen 2.112,10 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı davacı taraf yokluğunda kesin olarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 17/12/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır