Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/214 E. 2018/477 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2018/214 Esas
KARAR NO :2018/477
DAVA :Tazminat
DAVA TARİHİ :23/06/2015
KARAR TARİHİ :06/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 14.04.2014 tarihinde Çin Halk Cumhuriyeti’nde yerleşik … Ltd. şirketi ile çeşitli plastik malların alımıyla ilgili anlaşma yaptıklarını, yapılan anlaşmada malların tesliminin CIF olarak kararlaştırıldığını, satın alınan malların bedeli olan 3.500 USD nin satıcı firmaya ödendiğini, bu bedelin içine navlun ücretinin dahil olduğunu, taşıma işleri komisyoncusu/forwarder olarak faaliyet gösteren davalı … Ve Dış Tic. Ltd. Şti. tarafından kendisine 23.06.2014 tarihinde kendisine ulaşan varış ihbarının gönderildiğini, söz konusu ihbarnamede mallarının Ambarlı Limanına geldiği ve malların teslim alınması için, THC, DOC, Log Hand, CISF, YDM adları altında toplamda 1.6775,60 USD+KDV tutarında bir bedel ödemesi gerektiğinin bildirildiğini, davalı … firması ile yapılan görüşmeler neticesinde istenen tutarın fahiş olduğunun bildirildiğini ve akabinde noter kanalı ile ihtarname gönderildiğini, buna rağmen konşimento-ordinonun kendisine teslim edilmediğini, bu nedenle de satın almış olduğu malları teslim alamadığını, Gümrük İdaresi tarafından tasfiye işlemlerinin başlatıldığını, davalı … firması hakkında Deniz Ticaret Odası’na şikayette bulunulduğunu, Deniz Ticaret Odasının söz konusu firma hakkında disiplin soruşturması başlattığını, soruşturmanın halen devam ettiğini, davalı … firması ile aralarında bir sözleşme ilişkisi olmadığını, konşimentoda …’ in adının yer aldığını, konşimentoda tahkim şartının olmadığını, ihbarnamede yer alan “Ocean Freight: prepaid” ibaresinin navlun masrafının ödendiğini, “Shipment type:LCL” ibaresinin de parsiyel yükleme yapıldığını göstermekte olduğunu, bunların da konteynıra ait tüm masrafların tarafına ait olmadığını gösterdiğini, Türk Medeni Kanunu’nun 2. maddesine atıfla 3.500 USD değerinde bir mal için 1.675,60 USD tutarında bir ücret talep edilmesinin iyi niyet ve ahlak kuralları ile bağdaşmadığını, davalı tarafın talep ettiği ücret ile yaptığı iş arasında fahiş fark olup olmadığının, hakkın kötüye kullanılıp kullanılmadığının tespit edilmesi gerektiğini, bu nedenle davalının söz konusu eylemi nedeni ile uğradığı zararın tazmini gerektiğinden bahisle mal bedeli ve taşıma masrafı olan 3.500 USD’ nin, dava tarihinde belirsiz olan antrepo, liman ve gümrük masraflarının, dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava ederek … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nde dava açmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır. Beyan dilekçesinde; müvekkili … ile davacının Çin’den ithal ettiği toplam bedeli 3.500 USD 1.325 Kg ağırlığında ve 3.600 CBM hacimli emtianın CIF usulü tesliminde anlaştıklarını, bu teslim usulünde satıcının sigorta primi, navlun, yükleme masrafları ve riskleri üstlenerek malları limana getirdiğini, gemi acentası ile anlaşmayı temin ettiğini, satış sözleşmesindeki malların belirtilen yerde ve tarihte yüklemesinin yapıldığını alıcıya bildirdiğini, mallar gemiye yüklendikten sonra navlun ve sigorta primi dışındaki masrafların ve diğer vuku bulabilecek her türlü (sigorta anlamındaki) riskin alıcıya geçtiğini, somut olayda davacının müvekkili şirkete çektiği ihtarnamede bahsettiği gibi bir demuraj tehdidi ile depozito talebinin olmadığını, ayrıca navlun ve sigorta adı altında herhangi bir bedel talepleri olmadığını, navlun ve sigorta bedelinin Çin’de yerleşik … Ltd.’ye ait olduğunu, malın teslim şeklinin CIF olması nedeni ile taşıyıcıyı seçme hakkının satıcıda olduğunu, bu nedenle davacıdan malını taşıma konusunda izin almanın söz konusu olmadığını, malı yükleyen veya taşıyanın müvekkili firma olmadığını, mal yüklendikten sonra müvekkilinin eline konşimentonun ulaştığını, yükün varlığından ve alıcıdan ancak o zaman haberdar olduğunu, müvekkilinin malın tasnifini yapıp, ilgili yerlere ulaşmasını sağladığını, malın yüklenme ve taşınma organizasyonunun satıcı ve taşıyıcı firma tarafından sağlanmakta olduğunu, bahsi geçen ödemelerin de yurt dışındaki firmalar tarafından talep edilmekte olduğunu, müvekkili firmanın talep edilen para karşılığında fatura düzenlediğini ve bu bedelleri talep eden yurtdışı firmasına aktardığını, davacı taraftan CIF sözleşmesinin gereği olarak liman hizmetleri, iç ve dış nakliye tarzındaki masrafların istendiğini, davacı tarafın itirazı üzerine yurt dışı firmasından indirim talep edildiğini, alınan 747 TL indirimle birlikte revize faturanın ve konşimentonun teslime hazır olduğunun mail ortamında davacıya bildirildiğini, buna rağmen davacının gümrükten emtiayı çekmeyerek müvekkilinin de boşaltma ve tasnif masraflarını almayarak zarara uğradığını, somut olaydaki gibi bir taşıma için piyasa şartları üstünde bir ücret talep edildiğinin iddia edilemeyeceğini, aynı konteynırda malı gelen ve CIF sözleşmeli bir başka müşteriye de aynı masrafların çıkarıldığını ve faturasını ödediğini, davacının uğramış olduğu zararda müvekkili firmanın kusuru olmadığını, tüm kusurun ihtarına binaen indirim yapılıp ordinosunun hazır olduğu kendisine bildirildiği halde, ordinosunu teslim almayan, emtiayı gümrükten çekmeyen davacıda olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’ nce yapılan yargılama neticesinde; 08/06/2017 tarih, … esas, … karar sayılı kararı ile davanın kabulü ile 3.500,00 USD’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Davalı vekilinin talebi üzerine dosya İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiştir.
… Mahkemesi … Hukuk Dairesi’nde yapılan inceleme sonucunda; 08/01/2018 tarih … esas, … karar sayılı kararı ile İlk derece mahkemesinin davaya bakmakla görevli olmadığı, görevli mahkemenin ihtisas mahkemesi olan 17. Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşıldığından bahisle işin esasına dair istinaf sebepleri incelenmeksizin mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın görevli İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi üzerinden ve fiziken aktırılmak üzere karar veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş olmakla dosya mahkememize gönderilerek yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan tüm deliller ile görevsiz mahkemece aldırılan ve objektif, bilimsel verilere dayanması nedeniyle içeriğine itibar edilen bilirkişi raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde, açılan davanın deniz taşıma sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davası olduğu ve uyuşmazlığın konusunun davacının ithal ettiği emtiaları teslim alamamasından dolayı davalının sorumluluğu bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise miktarı noktalarında toplandığı, davacının Çin’ de yerleşik dava dışı Izgu şirketiyle plastik malların alımı konusunda anlaştığı, davalı şirketin ise freight forwarder olarak taşımada yer aldığı, dava konusu emtianın Ambarlı Limanına ulaşmasının ardından davalı tarafça malların teslim alınması için 15675,6 USD+KDV’ nin ödenmesinin gerektiğinin bildirildiği, davalı tarafça davacının talep edilen bedelleri ödemeden malı çekemeyeceği algısının oluşturulduğu, T.C. Başbakanlık Gümrük Müsteşarlığı’ nın … sayılı yazısında da belirtildiği üzere malın teslimi için aranmayan ordinonun teslimi için bildirilen bedelin ödenmesi gerektiğinin ifade edildiği, Deniz Ticaret Odasının yazısından da anlaşılacağı üzere, taşıma işleri komisyoncusunun talep edebileceği ücretlerin serbest piyasa koşullarında belirlendiği, ancak talep olunacak ücretlerin de fahiş olamayacağı, Deniz Ticaret Odası Meclisi tarafından da davalı şirket hakkında disiplin cezası verildiği olayda, neticeten davalının kusurlu hareketi sonucunda davacının ithal ettiği emtiayı teslim alamadığı, davacının mal bedeli ve taşıma masrafı olarak ödediği 3.500 USD’ nin tazmini gerektiği anlaşıldığından davacının bu talepleri açısından davasının kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar davacı tarafça belirsiz olan antrepo, liman ve gümrük masraflarının davalıdan tahsili talep olunmuş ise de; davacı tarafça adı geçen taleplere ilişkin kendisince ödeme yapıldığı ya da kendisinden ödeme talep edildiği iddia ve ispat olunamadığından talebinin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile;
A)3.500 USD’nin dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun 4/a madde ve fıkrası gereğince işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B)Her ne kadar davacı tarafça belirsiz olan antrepo, liman ve gümrük masraflarının davalıdan tahsili talep olunmuş ise de; davacı tarafça adı geçen taleplere ilişkin kendisince ödeme yapıldığı ya da kendisinden ödeme talep edildiği iddia ve ispat olunamadığından talebin REDDİNE,
2-Karar harcı olan 642,54 TL’den peşin alınan 160,19 TL’nin mahsubu ile bakiye 482,35 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan (27,70 TL bakiye harç, 41,00 TL posta ücreti olmak üzere toplam) 68,70 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı vekili için takdir edilen 2.180,00 TL ücreti vekaletin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzlerine karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/12/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır