Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/198 E. 2021/238 K. 25.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2018/198 Esas
KARAR NO : 2021/238
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/05/2018
KARAR TARİHİ : 25/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından … numaralı Emtia Blok Abonman Sigorta Poliçesi ile sigortalanan … Fab. T.A.Ş.’ye ait sıcak çekilmiş rulo sac emtiasının …’dan Gemlik / Bursa “ya nakliyesi işinin davalılar tarafından üstlenildiğini, taşıma konusu emtiaların, 09.12.2016 tarih. 1 ve 2 nolu konşimentolar tahtında … gemisine tam ve sağlam olarak yüklendiğini, 15.12.2016 tarihinde Gemlik … Lİmanı’na yanaşan geminin tahliye işlemlerine başlandığını, ancak tahliye esnasında yağmur yağışının başlaması üzerine ambar kapağının kapatılamaması sonucunda emtiaların, yağmur suyundan etkilenerek hasarlandığını, taşıyan/donatan sıfatına sahip olan davalı şirketlerin meydana gelen zarardan sorumlu olduklarını, fatura ve yapılan tespitler gereğince 6.946,25 USD’nin toplam zarar olarak tespit edildiğini ve sigortalısına ödendiğini, sigortalısının zararını tazmin etmiş olduğundan TTK ve poliçe hükümleri gereğince, halefiyet ve temlik esasına göre sigortalısının haklarını devralmış olması dolayısıyla da TTK’ınn ilgili hükümleri gereğince davalılara rücu hakkının doğmuş olduğunu, bu nedenle … İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası ile icra takibine başlandığını, davalı borçluların vaki itirazı üzerine duran İcra takibinin durduğunu, beyanla itirazın iptali ile takibin devamına, esas alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının hüküm altına alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; geminin tahliyesi işlemlerinin kendileri ya da gemi çalışanları tarafından gerçekleştirilmediğini, hasarsız bir şekilde Gemlik … limanına taşınan emtianın kendi uhdesinde iken hasarlanmadığını, davacı yağmur yağışının başlaması ve ambar kapağının kapatılamaması nedeni hasarın oluştuğunu iddia etmekte ise de, bu yönde ne bir tespit ne de hasarın tam olarak neden kaynaklandığına dair yeterli delille ispat edilmiş bir husus olmadığını, tahliye işlemleri sırasında oluşan hasardan kendisinin sorumlu tutulamayacağınıı, davacı taraf iddialarını 03.05.2017 tarihli ekspertiz raporuna dayandırdığını, davacı tarafın dilekçesinin ekinde de sunulan 16.12.2016 tarihli protesto mektubunun düzenlendiği tarihin üzerinden uzun bir zaman geçtikten sonra tespitin yapıldığını, emtianın taşındığı … gemisinden emtianın tahliye edilmesinin üzerinden uzun bir zaman geçtikten sonra 23.12.2016 tarihinde … firmasının fabrikasında tek taraflı tespitlere dayanılarak düzenlenen ekspertiz raporuna dayanılarak sorumlu tutulabilmelerinin hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil etitğini, dava konusu emtianın tespitinin yapıldığı … firmasının fabrikasına taşınırken de hasarlanmasımn mümkün olduğunu, bu ihtimali bertaraf edecek bir tespitin söz konusu raporda yer almadığını, nitekim kabul anlamına gelmemek kaydı ile 12 adet sac rulonun hasırlandığı iddiası ile ekspertiz raporu alınmasının istenildiğini, ancak, sac ruloların … firmasının fabrikasına taşınmasından sonra yapılan tespitte yalnızca iki ruloda hasar olduğunun tespit edildiğini, davaya dayanak yapılan tek taraflı ekspertiz raporunda baz alınan birim fiyatların neye göre belirlendiğinin dahi açık bir şekilde belirlenmediğini, tek taraflı beyanlara dayanılarak emsal araştınlmaksızın belirlenen tutarlar açısından da dayanılan raporun hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil ettiğini, davacı yanca emtianın tahliye işlemleri esnasında hasar gördüğünün dava dilekçelerinde de beyan edildiğini, tahliye işlemlerinin tarafından gerçekleştirilmediğini, herhangi bir müdahalesinin olmadığı ve ayrıca açık delillerle ispat edilemeyen kusur durumuna karşın, emtianın hasarlanmasmda kusuru olduğu iddiasının asılsız ve ispata muhtaç olduğunu, Limanlar Yönetmeliğinin 26. maddesinde “Kıyı tesislerine bağlanmış veya yanaşmış olanlar ile demirleme sahalarındaki gemi ve deniz araklarının tahmil ve tahliye hizmetleri, bu Yönetmelik ve ilgili mevzuat hükümlerine aykırı olmamak kaydı ile ilgili kıyı tesisi işletmesi koordinesinde yerine getirilir.” denildiği, iş bu dava konusu hasarın tahliye işlemleri sırasında gerçekleşmiş olması halinde bu durumun tespiti yönünde tahliye işlemini gerçekleştiren kişi ya da kurumların da beyanı alınarak bir tespit tutanağı olmaksızın tek taraflı ve tahliye işleminden uzun bir şiire sonra vapılan tespitlere dayanan bir ekspertiz raporuna dayanılmasının hukuka aykırılık teşkil edeceğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle, geminin donatanı olmadığını, dava konusu … gemisinin ISM işletmeciliğini (uluslararası emniyetli yönetim sistemi) yapmakta olduğu, işbu nedenle husumet yöneltilmesi ve sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, ISM işletmeciliğinin kendisine donatan sıfatı kazandırmadığı gibi herhangi bir sorumluluk ta yüklemediğini, kendisine dava yöneltilmesinin hukuka ve hakkaniyete açıkça aykırılık teşkil ettiğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava, davacı sigorta şirketine nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın davalının sorumluluğunda taşınması sırasında oluştuğu iddia edilen hasar nedeniyle sigortalıya ödenen hasar bedelinin davalıdan rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yöneyik itirazın İİK nun 67.maddesi gereğince iptaline ilişkindir. Uyuşmazlığın; tarafların husumet ehliyetlerini haiz olup olmadıkları, geçerli bir sigorta sözleşmesi kapsamında ödemenin yapılıp yapılmadığı, usule uygun bir hasar ihbarının bulunup bulunmadığı, hasarın deniz taşıma esnasında ve davalının kusur ve sorumluluğu altında meydana gelip gelmediği ve buna göre varsa davacı alacağının miktarının tespiti hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayılı dosyası incelendiğinde; Alacaklı … Sigorta A.Ş. tarafından borçlular … A.Ş. ve … A.Ş. aleyhine 29/11/2017 tarihinde toplam 6.9465,25.USD(27.329,33.TL)’nin tahsili için ilamsız icra takibi yapılmış olduğu, borçlu …’e ödeme emrinin 06/01/2018 ve borçlu …’e 04/01/2018 tarihinde tebliği üzerine borçlulardan … vekilinin 08/01/2018 ve borçlu … vekilinin 09/01/2018 tarihli itirazları ile takibin durduğu, iş bu davanın 30/05/2018 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce resen seçilen bilirkişiler … tarafından tanzim edilen 31/07/2019 tarihli raporda, 1. davalı …’in dava konusu taşıma işini üstlendiği ve taşıyan sıfatını haiz olduğu, 2. davalı … Taşımacılık’ın dava konusu taşıma bakımından taşıyan sıfatını haiz olduğu ispatlanamadığından kendisinden bu sıfatla bir talepte bulurıulamayacağı, Konişmento kayıtları ile Protesto Mektubu ve ekspertiz bulgularının birlikte değerlendirilmesinden, zarara neden olan ıslanma hasarının eşya taşıyanın hakimiyetine geçmeden önce mevcut olduğu; boşaltma sırasında yiikün yağmur suyuna maruz kalmasının ancak yükteki zararı arttırmış olabileceği kanaatine ulaşılmış olup: ekspertiz raporunda konişmento kayıtlarından hiç söz edilmediği gibi bu olasılık da değerlendirilmediğinden, dosya üzerinden yapılan bir incclemede boşaltma sırasında yiikün yağmur suyuna maruz kalmış olmasının, yükte gemiye yüklemeden önce mevcut olan ıslanma ve paslanma hasarını ne oranda arttırdığı kurulumuzca tespit edilememiştir. Kurulumuzda bulunan uzman bilirkişinin teknik görüşüne göre yükte meydana gelen zararın miktarına ilişkin olarak ekspertiz raporunda, sovtaj tenzihi hasar tutarı olarak belirlenen 6.946.25 USD’nun uygun olduğuna ilişkin görüş ve tespitlerine yer vermişlerdir.
Tarafların beyan ve itirazları üzerine dosya bilirkişi kuruluna yeniden tevdi edilmiştir. Bilirkişi kurulu tarafından tanzim edilen 07/09/2020 tarihli ek raporda, tahliye esnasındaki yağmur suyuna maruz kalma olayının hasarı artırmasının olası olduğu ancak hasardaki bu olası artışın miktarının eldeki veriler ve dava belgeleri üzerinden belirlenmesinin mümkün olmadığı, bu olası artışın miktarının ölçülebilmesi için hasarın oluşma zamanında bir analiz yapılmış olması gerektiği ve yine bu olası artışın emtiaların kullanılmaz hale gelmesinde yalnız başına bir etken olamayacağı, yalnızca mevcut hasarın etkisinin eldeki veriler ışığında tespit edilemeyecek bir oranda artırmış olabileceğine ilişkin görüş ve tespitlerine yer vermişlerdir.
Mahkememizce resen seçilen bilirkişi … tarafından tanzim edilen 09/02/2021 tarihli raporda, Dosya içeriğindeki ekspertiz raporu ve verilen bilirkişi raporları incelendiğinde talebe konu 2 adet rulo emtianın zaten tamamen kullanılmaz hale geldiği tespiti yapılmıştır. Diğer bir deyişle yağmur suyu yapabileceği azami hasarı oluşturmuş, yani 2 adet galvanizli sac rulo tamamen hurda haline hale gelmiştir. Hasar miktarı tablodan görüldüğü gibi 6.946,25 USD olduğuna ilişkin görüş ve tespitlerine yer vermiştir.
Tarafların beyan ve itirazları üzerine dosya bilirkişiye yeniden tevdi edilmiştir. Bilirkişi tarafından tanzim edilen 05/04/2021 tarihli ek raporda, kök rapordaki görüş ve tespitlerini yinelemiştir.
Dava halefiyete müsteniden açılmış olmakla, davacı sigorta şirketinin halef sıfatını ve buna bağlı olarak aktif husumet ehliyetini kazanabilmesi için, bir sigorta sözleşmesinin mevcut olması, sigortacının himaye kapsamında yer alan riziko sebebiyle meydana gelen zararları ödemiş olması ve dava dışı sigortalının talepte bulunabileceği zararın ortaya çıkmasından sorumlu üçüncü bir kişinin varlığı gereklidir. Davacı sigorta şirketi ile dava dışı sigortalı … A.Ş. arasında 15/11/2015 tanzim tarihli ve … numaralı Emtea Blok Abonman Sigorta Poliçesi ile nakliyat rizikolarına karşı sigorta sözleşmesi yapıldığı ve bu sözleşmenin 2. sayfasında Teminat Kapsamı/Şartlar başlığı altında “Sevkiyat esnasında meydana gelen deniz suyu, yağmur suyu, ambar buğusu ve bundan ileri gelen tekasüf, paslanma, oksidasyon ve renk değiştirme teminata dahil olup, malın kendi bünye ve tabiatını tetikleyerek meydana gelecek her türlü paslanma ve oksidasyon teminat kapsamındadır” şeklinde bir özel şartın bulunduğu görülmüştür. Sigorta sözleşmesi kapsamında hasar tazminatının dava dışı sigortalıya ödendiğine dair ibraname başlıklı belgeden, davacının hasar tazminatını ödeyerek halef sıfatını ve bu hali ile aktif husumet ehliyetini haiz olduğu mahkemece kabul edilmiştir.
Davacı tarafından dosyaya sunulan 09/12/2016 tarih ve 1 numaralı Konişmentoya göre: yükletenin … A.Ş. firması, gönderilenin ve ihbar adresinin ise … San. Ve Tic. A.Ş. olduğu ve toplanı 235 adet ve 5.372.320 Mton ağırlığındaki Rulo Sac (HRC) emtiasının, … Limanında … isimli gemiye yüklenerek varış yeri olan Gemlik limanına deniz yoluyla sevk edilmiş olduğu ve konişmentoııun üzerinde emtiaya ve/veya ambalajına dair aşağıdaki açık kusur kaydı- şerhi ile gemi kaptanı tarafından gemi mührü ile birlikte imzalandığı görülmüştür.
-Tüm kargonun atmosferik paslı olduğu
-Tüm kargonun istiflenmesi ve yüklenmesinin açık alandan yapıldığı
-Yükleme öncesi ıslak olduğu
-Metal Kayışların gevşek, kayıp ve kırık olduğu
-Ağırlık ve niteliğin yiikletenin beyanı olduğu
-Bazı ruloların ovalize olduğu kayıt edilmiştir.
Davacı tarafından dosyaya sunulan 09/12/2016 tarih ve 2 numaralı Konişmentoya göre: yükletenin … A.Ş. firması, gönderilenin ve ihbar adresinin ise … Servis San. Ve Tic. A.Ş. olduğu ve toplam 31 adet ve 502.510 Mton ağırlığındaki Rulo Sac (HRC) emtiasının, … limanında M/V … isimli gemiye yüklenerek varış yeri olan Gemlik limanına deniz yoluyla sevk edilmiş olduğu ve konişmentoııun üzerinde emtiaya ve/veya ambalajına dair aşağıdaki açık kusur kavdı- şerhi ile gemi kaptanı tarafından gemi mührü ile birlikte imzalandığı görülmüştür.
… veri tabanının Avrupa Komisyonu ve Fransız Denizcilik İdaresi’nin öncülük yaptığı hem kamu hem de özel kaynaklardan gelen gemiler ile ilgili tüm bilgilerin güvenlikle yayınlandığı bir web (http://www…..org) sitesi olduğu; bu bağlamda dava konusu emtianın denizyolu nakliyesinin gerçekleştirildiği 09/12/2016 – 15/12/2016 tarihleri arasında … IMO numaralı … isimli gemi için … sitesi üzerinde bilirkişilerce yapılan inceleme sonucunda, kayıtlı gemi donatanın davalı … olduğu ve gemi yönetimi /ticari yönetimi ile … yönetiminin davalı … Taşımacılık firmasınca yapıldığı; aynı zamanda … firmasının ve … Taşımacılık firmasının aynı adreste faaliyet gösterdikleri tespit edilmiştir. Ayrıca dosyaya, davalılardan … tarafından düzenlenen davaya konu taşımaya ilişkin 09/12/2016 tarihli ve … sayılı 58.577,93 USD bedelli navlun faturası da sunulmuştur. Bu kapsamda, 1 numaralı davalı …’in dava konusu taşımada kullanılan geminin donatanı olduğu sabittir. Yukarıda içeriği açıklanmış bulunan ve davalı … tarafından … Fab. T.A.Ş. adına düzenlenen navlun faturası karşısında davalı …’in dava konusu taşıma işini üstlendiği ve taşıyan sıfatını dolayısıyla da pasif husumet ehliyetini haiz olduğu kanaatine ulaşılmıştır. Dosya içeriğinde davalı … Taşımacılık’ın dava konusu taşıma işini üstlendiğine dair bir belge ya da bilgi bulunmamaktadır. Dosyaya davalı … Taşımacılık tarafından düzenlenmiş bir konişmento, navlun faturası da sunulmamıştır. Dosyada bulunan ve davalı … Taşımacılık yetkililerinden … tarafından dava konusu yük hasarı ile ilgili olarak yazılan e-postada … adına hasar dosyasıyla alakalı 2.000 USD ödenmesinin teklif edildiği görülmektedir. … verilerinden de … firmasının ve … Taşımacılık firmasının aynı adreste faaliyet gösterdikleri de anlaşıldığından; davalılardan … Taşımacılık firmasının taşıyan sıfatını dolayısıyla da pasif husumet ehliyetini haiz olduğu mahkemece kabul edilmiştir.
Uyuşmazlık konusu istem “emtianın gemiden tahliye edilmesi sırasında 16/12/2016 tarihinde bastıran yağmur sırasında geminin ambar kapaklarında meydana gelen arıza nedeniyle ambar kapaklarının 20 dakika kapatılamadığı; bu sebeple rulo sacların ıslanarak hasarlandığı ve tespiti yapılan toplam 2 adet rulo sac emtiasının paslanmak suretiyle zayi olmasından dolayı taşıyanın sorumlu olduğu” İddiasına dayanmaktadır. M/V … gemisinin 16/12/2016 tarihinde Gemlik Limanında yükün tahliyesi esnasında gemi üzerinde, alıcı … firması adına Alesta gözetim sörveyörü ve geminin … olan Türk …Sigorta adına hareket eden … firması sörveyörünün de katılımları ile müştereken gerçekleştirilen ekspertiz çalışması neticesinde düzenlenen ve dosyaya sunulan ekspertiz raporunda. “… isimli geminin Gemlik … limanındaki tahliyesi sırasında 16/12/2016 tarihinde saat 04.30’da yağmurun başlaması nedeniyle gemi tarafından ambar kapaklarının kapatılmaya başlandığı; bu esnada ambar kapak kenarlarında bulunan tekerlerden bir tanesinin piminin koptuğu; dolayısıyla ambar kapağının kapatılamadığı; yaklaşık 20-30 dakikada ambar tekerinin tamir edilerek ambar kapağının gecikmeli olarak kapatıldığı: bu arada kapatılamayan ambar kapağı altında bulunan 12 adet rulo sacın yağmur suyundan etkilenerek hasarlandığı hususlarının öğrenildiği” ifade edilmektedir. Raporda ayrıca “ambar tabanında hala ıslak yerlerin bulunduğu; rulo sacların dışlarının kuru olduğu, ancak emtia ambalajlı olduğu için içerisine ne kadar su girdiğinin ancak mallar açıldıktan sonra belli olacağı; geminin ambar kapaklarından birinin piminin yenilenmiş olduğu” tespit edilmiş ve yağmurda ıslanan rulo sacların numaraları belirlenmiştir. Bu ifadelerden ambar içerisinde bulunan yağmur suyunun müştereken tespitinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Dosyaya mübrez geminin tahliyesi esnasında gemi ambar içini gösterir renkli fotoğraflar incelendiğinde ambar tabanında bulunan ıslaklıklar bilirkişilerce da görülmüştür. Buna karşın. 09/12/2016 tarihli, 1 ve 2 no’lu konişmentolar ile aynı tarihli yükleme ordinosuna göre; …/… Limanında … isimli gemiye yüklenen toplam 266 adet sac rulonun “HRC” yani “Sıcak haddelenmiş Rulolar” olduğu ve gemi kaptanı tarafından gerek konşimentoya gerekse yükleme ordinosuna yükün durumuna ilişkin olarakyukarıda belirtilen şekilde şerh düşülmüş olduğu görülmektedir: Kaptanın koymuş olduğu bu açık kayda göre taşıma konusu 266 adet sıcak haddelenmiş sac rulonun, yükleme öncesinde açık alanda bulunduğu ve ruloların atmosferik paslı ve ıslak bir şekilde gemiye yüklenmiş olduğu anlaşılmaktadır. Bilahare, alıcının deposunda 23/12/2016 tarihinde yapılan incelemede, daha önce gemi üzerinde hasarlı olduğu tespit edilen 12 adet rulo sacın tek tek açılarak kontrollerinin yapıldığı ve bunun sonucunda toplam 2 adet rulo sacın kullanılamayacak şekilde paslanmış olduğunun yine müştereken tespit edilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Yukarıdaki bilgiler ışığında, kaptan tarafından konişmentoya şerh düşülen “tüm kargonun atmosferik paslı olduğu, tüm kargonun istiflenmesi ve yüklenmesinin açık alandan yapıldığı ve yükleme öncesi ıslak olduğu” şeklindeki çekince kaydından, dava konusu emtianın daha taşımanın başlangıcında gemiye yüklendiği sırada ıslak ve paslı olduğu anlaşılmaktadır.
TTK 1228/1 maddesi uyarınca konişmento bir taşıma sözleşmesinin yapıldığını ispatlayan, eşyanın taşıyan tarafından teslim alındığını veya gemiye yüklendiğini gösteren ve taşıyanın eşyayı, ancak onun ibrazı karşılığında teslimle yükümlü olduğu senettir. TTK 1229/1-b maddesi uyarınca konişmento eşyanın haricen belli olan hâl ve durumuna ilişkin kayıtları içerir. TTK 1239/2 maddesi uyarınca taşıyan, eşyanın haricen belli olan hâlini konişmentoda beyan etmeyi ihmal ederse, konişmentoda eşyanın haricen iyi hâlde olduğuna dair beyanda bulunulmuş sayılır. Aynı maddenin 3. fıkrasına göre ise birinci fıkraya dayanarak konişmentoya hakkında çekince konulan beyanlar saklı kalmak üzere, konişmento. taşıyanın eşyayı konişmentoda beyan edildiği gibi teslim aldığına veya yükleme koııişmentosu düzenlenmiş olduğu takdirde, yüklediğine karine oluşturur.
Yukarıda açıklandığı üzere dava konusu taşıma için düzenlenen konişmentoda yükün harici durumuna ilişkin kayıtlar bulunmaktadır. Konişmento dışındaki delillerle bu kayıtların aksi ispatlanmış olmadığından, konişmento kayıtları çerçevesinde dava konusu yükün gemiye yüklenmeden önce ıslak ve kısmen paslı olduğunun kabulü gerekir. TTK 1178/2 maddesi uyarınca taşıyan eşyanın uğradığı zarardan, zıya, hasar veya teslimde gecikmenin, eşyanın taşıyanın hâkimiyetinde bulunduğu sırada meydana gelmiş olması şartıyla sorumludur. Dava konusu olayda ise konişmento kayıtları çerçevesinde zarara neden olan ıslanma hasarının eşya taşıyanın hakimiyetine geçmeden önce mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Ancak dosyada bulunan 16/12/2016 tarihli Protesto Mektubunda “boşaltma operasyonu başlamadan önce 1 numaralı ambarda bulunan 12 ruloda yağmur suyu gözlendi” ifadesi yer almaktadır. 16/12/2016 tarihinde Gemlik Limaııı’nda yapılan ekspertizde de “ambar tabanında hala ıslak yerlerin bulunduğu” tespit edilmiştir, ekspertiz raporunda “ambar kapaklarındaki arıza nedeniyle ambara yağmur suyu girdiğinin öğrenildiği “nden söz edilmekteyse de bu bilginin kaynağı rapordan anlaşılamamıştır. Raporda konişmentoda yer alan yükün harici durumuna ilişkin kayıtlara ise değinilmemiştir. Gerek protesto mektubu, gerekse ekspertiz bulguları karşısında yükün boşaltma sırasında ambarda iken yağmur suyuna maruz kaldığı anlaşılmaktadır. Açıklanan tüm bu hususlar çerçevesinde, konişmento kayıtları ile Protesto Mektubu ve ekspertiz bulgularının birlikte değerlendirilmesinden, zarara neden olan ıslanma hasarının eşya taşıyanın hakimiyetine geçmeden önce mevcut olduğu: boşaltma sırasında yükün yağmur suyuna maruz kalmasının ancak yükteki zararı arttırmış olabileceği bilirkişilerce belirtilmekle birlikte yükün yağmur suyuna maruz kalmış olmasının, yükte gemiye yüklemeden önce mevcut olan ıslanma ve paslanma hasarını ne oranda arttırdığı hususunda metalurji mühendisi bilirkişiden alınan teknik raporda ise , yağmur suyunun yapabileceği azami hasarı oluşturduğu görüşü bildirilmiştir.
Bu kapsamra her ne kadar davaya konu taşıma öncesinde emtialardaki hasara ilişkin şerh konşimentoya derc edilmişse de, dosyaya sunulan eksper raporu, gözetim raporu ve olaylar çizelgesine göre, tahliye işlemleri esnasında yükün yağmur suyuna maruz kalmasının mevcut hasarı azami oranda artırdığı da teknin bilirkişi tarafından tespit olunmakla, tüm yüke ilişkin hasar kaydı konşimentoya derc edilmesine karşın bir kısım yükün tamamen zayi olması husus da gözetilerek; dosyaya sunulan bilirkişi raporundaki tespitler mahkemece denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuş ve dayandıkları gerekçeler ile ulaştıkları tespitler ise mahkemece dosya kapsamı ve deliller ile uyumlu bulunduğundan bilirkişi raporu da hükme esas alınarak davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile, … İcra Müdürlüğünün 2017/… Esas sayıl icra takip dosyasına yönelik itirazın iptaline, takibin 6.946,25USD asıl alacak bakımından DEVAMINA, asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının USD de ile açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı üzerinden işleyecek faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
-Şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı taleplerinin REDDİNE,
2-Karar harcı olan 1.866,86.TL’den peşin alınan 329,06TL’nin mahsubu ile bakiye 1.537,80TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan (370,16TL ilk harç 281,50 TL posta ücreti ve 4.200,00.TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam) 4.851,66.TL’nin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı vekili için takdir edilen 4.099,40.TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
5-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/05/2021

Katip …

Hakim …
¸e-imzalıdır