Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/181 E. 2018/500 K. 20.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2018/181 Esas
KARAR NO :2018/500

DAVA :Müdahalenin Meni
DAVA TARİHİ :31/10/2016
KARAR TARİHİ :20/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında aktedilmiş olan 01/03/2016 tarihli kira sözleşmesi gereği müvekkilinin “Kiracı” sıfatıyla …’nun … İskelesinde, Kira sözleşmesinin ekindeki E k -l’de belirtilen yerde, vaziyet planında tanımlanmış mevkide sözleşmede belirtilen faaliyet konusu ile iştigal ettiğini, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin halen yürürlükte olup taraflarca feshedilmediğini ve davacı müvekkilinin kiracı şirket aleyhine verilmiş herhangi bir tahliye vb. mahkeme kararı da mevcut olmadığını, davalı şirketin, özel bir şirket olııp … ile hiçbir kurumsal ve resmi bağlantısı da olmadığını, tamamen ticari mahiyette ve statüde faaliyet gösteren bir özel şirket olduğunu, sözleşme ilişkisinin devam ettiğini ve davacı şirketin de sözleşme konusu yerde faaliyet alanıyla ilgili işlerine devam ettiği halde davalının çalışanlarınca davacı kiracı şirketin faaliyetini engellemeye matuf şekilde genellikle gece saatlerinde alana girişi engellemek için girişe moloz dökülmesi kira konusu yere konteyner vb. malzemeler yığmak ve bu surette kiracı davacı şirketin faaliyetini engellemeye dönük yasaya ve sözleşmeye uygun olmayan hareketlerle davacı kiracı şirket faaliyetini yürütemez hale getirilmekte ve her fırsat ve vesileyle sorun çıkanlarak muaraza yaratıldığını, taraflar arasındaki kira sözleşmesinin devam ettiğini, davalı şirketin davacı kiracıya çıkardığı haksız ve dayanaksız sorunların engellenmesi, kira sözleşmesinin devam ettiğinin ve taraflar arasındaki sözleşme gereği davacının kiracılık sıfatının varlığının ve devam ettiğinin tespiti ve bu sayede davalı yahut başka üçüncü kişilerin davacı müvekkili şirketin faaliyetinin engellenmesinin önüne geçilebilmesi için öncelikle ve ivedilikle müdahalenin önlenmesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilerek dava tarihinden itibaren davacıya yönelik müdahalenin önlenmesine, davacının kiracılık sıfatının varlığının ve devam ettiğinin tespitine, bu husustaki müdahalenin önlenmesi için dava tarihinden itibaren davacının sözleşmede belirtilen adreste kiracı olduğuna dair ihtiyati tedbir kararı verilmesine, bu husustaki müdahalenin önlenmesine, yargılama giderlerinin ve ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ederek … Sulh Hukuk Mahkemesi’ nde dava açmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı ile müvekkili şirket arasında imzalanmış olan 01/03/2016 tarihli sözleşme ile hafriyat ve … İskelesinde müvekkili şirket tarafından davacıya iskele ve palamar hizmeti verilmesi konusunda mütabakata varıldığını, davacının ileri sürdüğü iddiaların hiçbir hukuki dayanağının olmadığını, sözleşmenin bitim tarihi olan 31/05/2016 tarihinden itibaren sözleşmenin bittiğini, müvekkili şirketin davacının faaliyetlerini engellemeye yönelik davranışlar sergilediği iddialarının asılsız olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
… Sulh Hukuk Mahkemesi’ nde yapılan yargılama neticesinde 18/04/2017 tarih, … esas, … karar sayılı kararı ile mahkemelerinin görevsizliğine karar verilmiş olup, dosya mahkememize gönderilerek yukarıdaki esasına kaydı yapılmıştır.
Mahkemenin görevi HMK ‘nun 114.maddesi gereğince kamu düzeni ile ilgili bir dava şartı olup, HMK’nun 115.maddesine göre yargılamanın her aşamasında resen gözetilmesi gerekmektedir.
6102 sayılı TTK nun 4 ve 5.maddeleri gereğince mahkememizin görevini tayin için öncelikle davanın 6102 sayılı TTK dan veya diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine veya deniz sigortasına ilişkin bir dava olup olmadığının saptanması gerekmektedir.
Mahkememiz mülga 6762 sayılı TTK’nun görev hususunu düzenleyen 4.maddesinde 20/04/2004 tarih 5136 sayılı kanun ile eklenen son fıkrası ile mülga 6762 sayılı TTK’nun 4. Kitabında yer alan deniz hukukuna ilişkin ihtilaflara bakmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemesi adıyla kurulmuş 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nun 5. Maddesi uyarınca Hakimler ve Savcılar Kurulu 1. Dairesinin 10/07/20123 Tarih 1888 kararı ile kurulan mahkememiz 6102 sayılı TTK’nun 5/2 maddesi gereğince Türk Ticaret Kanunundan ve diğer kanunlardan doğan deniz ticaretine ve Deniz Sigortalarını ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilmiştir.
Davanın, davalı …’nun kullanımında olan … İskelesi alanı ile ilgili olarak davacı ile davalı 01.03.2016 tarihli sözleşme hükümlerine uyulmadığı iddia edilerek davacının kiracılık sıfatının varlığının ve devamının tespiti ile müdahalenin önlenmesi talebine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın çözümünde Borçlar Kanunu ve Medeni Kanun hükümlerinin tatbik edilmesi gerektiği, mahkememizin görevinin deniz ticareti ve deniz sigortasından kaynaklanan davalara ilişkin olması nedeni ile işbu dava yönünden mahkememizin görevsiz olduğu, bu durumda 6102 sayılı yasanın 4. Maddesi gereğince deniz ticareti ve deniz sigortaları dışındaki uyuşmazlıklara ilişkin davalara bakmakla görevli Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli bulunduğu, mahkememizin benzer nitelikte verdiği görevsizlik kararlarının Yargıtay 11. Hukuk Dairesince de onandığı göz önüne alınarak mahkememizin görevsizliği yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Mahkememizin karşı görevsizliğine, dava dilekçesinin görevsizlik nedeniyle reddine, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespiti ile karar kesinleştiğinde, süresinde ve talep halinde dosyanın görevli bulunan İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
2-Mahkememizin görevsizlik kararının yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesinden sonra merci tayiini bakımından dosyanın HMK’nun 21/c madde ve fıkrası gereğince ve 5235 sayılı kanunun 36/2 madde ve fıkrası gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
3-HMK’nun 331/2.maddesi gereğince yargılama giderleri ve vekalet ücreti hususunun görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır