Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/122 E. 2019/496 K. 09.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2018/122
KARAR NO : 2019/496
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/04/2018
KARAR TARİHİ : 09/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin belirli limanlarda gemilere muhtelif hizmetler vererek acentelik görevi yaptığını, bu konuda ticari ilişkiler kurduğunu, davalı şirketin … isimli gemisine …anında çeşitli hizmetler verdiğini, davalı şirketin … isimli diğer gemisine …anında çeşitli hizmetler verdiğini, bu hizmetlerden dolayı 22.10.2014 tarihinde 6.183,22 USD tutarında, 10.06.2014 tarihinde 232,93 USD tutarında 2 adet fatura düzenlediğini, davalı şirket tarafından faturalara itiraz edilmediğini fakat verilen sürelere rağmen ödenmediğini, bu sebeple … İcra Müdürlüğünde … E. numaralı dosya ile icra takibi başlatıldığını, yetki itirazından dolayı takibe … İcra Müdürlüğünde … E. numaralı dosya ile devam edildiğini, davalının 30.11.2017 tarihli itirazı ile icra takibinin durdurulduğunu, davalı şirketin faturada ünvanının … Ltd. olmasına ve faturada kaşe imza olmamasına itiraz ettiğini, olması gereken ünvanının … Ltd. Şti. olması gerektiğini belirttiğini, bu tarz iddiaların mesnetsiz olduğunu, söz konusu faturalarda kaşe ve imza bulunduğunu, şeklen bir eksiklik olmadığını, faturalara 8 gün içinde itiraz edilmediğinden kabul edilmiş sayılacağını, davalı şirketin yararlandığı hizmet bedellerini bilmesinin basiretli bir işadamı gibi hareket etmesinin gerektiğini, tüm bu yapılanların alacağın sürüncemede bırakılması ve zaman kazanma amaçlı yapıldığı iddialarının ileri sürülerek davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, borçlu hakkında %20 oranında inkar tazminatı, %10 kötüniyet tazminatı ve yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili 13.06.2018 tarihli cevap dilekçesinde özetle, müvekkili … Denizcilik Ltd. Şti. ‘ne yöneltilen yargılamada husumet yokluğu bulunduğunu, borçlunun … Ltd. olduğunu, müvekkili şirketin … ve … isimli gemilerin donatanı, işleteni veya kiracısı olmadıklarını, Faturaların … Ltd. ‘ye düzenlendiğini ve bu şirket ile herhangi bir bağlarının bulunmadığını, dosyada yer alan faturalara göre davacının davalı şirketten değil … Ltd. ‘den basiretli bir işadamı gibi davranmasını istemesi gerektiğini, … Ltd. İle herhangi bir bağlarının olmadığı gibi, … ve … isimli gemilerin donatanı veya işleteni olmadıklarını, dosyada yer alan dekontlardan anlaşıldığı üzere müvekkili şirket tarafından davacıya yapılan ödemelerin 3. kişi adına yapıldığını, 3. kişi yararına ödeme yapılmasının müvekkili şirketinin dava konusu olan faturaların borçlusu konumuna düşürmeyeceği iddialarını ileri sürülerek, müvekkili şirketin gemilerin donatanı veya işleteni olmadığından borçtan sorumlu tutulamayacağının kabulüne, pasif husumet yokluğu sebebi ile davanın usulden reddine, %20 den az olmamak üzere davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet karşı tarafa bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
29/07/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; 20.11,2018 tarihli bilirkişi raporuna göre davacının ticari defterlerinin HMK 222’ye göre kanıt yeterliliği taşıdığını, defter kayıtlarına göre davacı/alacaklının borçlu/dava dışı … şirketinden 6.419,15 USD alacaktı olduğunu, davalının ticari defter ve belgelerinin yerinde incelemesi sonucunda davalı/borçlunun davacı/alacaklıya borcu görünmediğini,davalının hizmetin asıl verilen şirketi … şirketinin acentesi-temsilcisi sıfatı ile hareket ettiğinin değerlendirildiğini, davalıya doğrudan husumet tevcihinin dosya kapsamına uymadığını beyan etmişlerdir.
Taraf vekillerinin delillerini sundukları görüldü.
… İcra Müdürlüğü’nün … E.sayılı dosyasının geldiği ve dosyamız arasına alındığı görüldü.
Dava; davacı tarafından düzenlenen toplam 6.416,15 USD bedelli 2 adet fatura nedeniyle yapılan takibe itirazın İİK nun 67.maddesi gereğince iptali talebine ilişkin olup, uyuşmazlığın tarafların husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığı, takip konusu faturalar nedeniyle davacının davalıdan alacağının olup olmadığı hususlarında toplandığı görülmektedir.
Taraf vekillerince davaya ilişkin tüm delilleri belge ve dayanaklarıyla birlikte dosyaya sunulmuştur.
… İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklısının davacı, borçlusunun davalı olduğu, ödeme emrinin 24.11.2016 tarihinde tebliğ edildiği, itirazın 30.11.2017 tarihinde yapıldığı ve davanın 04.04.2018 tarihinde İİK nun 67.maddesi gereğince bir yıllık hak düşürücü sürede açıldığı anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve hükme esas alınan 29.07.2019 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda, davacı tarafından davalı şirketin … isimli gemisine ve … isimli diğer gemisine çeşitli hizmetler verildiği ve bu hizmetlerden dolayı düzenlenen 22.10.2014 tarihinde 6.183,22 USD tutarında, 10.06.2014 tarihinde 232,93 USD tutarında 2 adet faturaya davalı şirket tarafından itiraz edilmediği, fakat verilen sürelere rağmen fatura bedellerinin ödenmediği, bu nedenle davalıdan …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası itibariyle alacağının olduğu iddia edilmiş ise de, dosyada mevcut faturaların …-… şirketi adına düzenlendiği, talimat mahkemesi aracılığı ile davacının ticari defterlerinde yapılan incelemede davacının alacağının bulunduğu tespit edilmiş ise de, rapor ekinde yer alan mahsup fişlerinde fatura kayıtlarının … adına düzenlendiği, davalı ticari defterlerinde yapılan incelemede davaya konu faturaların ticari defterlere kaydedilmediği, davalının yurtdışı satış hacminin büyük bir bölümünü dava dışı … Şirketi ile gerçekleştirdiği, davacının dava dışı … şirketine mal ve hizmet sunduğu, kendisine düzenlenen kıyı emniyeti, liman hizmetleri gibi faturalara göre birtakım hizmetleri dava dışı … şirketi için aldığı, ve bunların faturalarını dava dışı şirkete yansıttığı, davacının bu hizmetlerin alınması sürecinde tüm irtibatı davalı ile kurduğu, davalının ise dava dışı şirketi temsilen hareket ettiği, davalının dava dışı … Şirketi’nin temsilcisi olarak hareket ettiğinin davacının da kabulünde olduğu görülmekle, davanın dava dışı şirket adına davalıya karşı açılmayıp asaleten davalıya husumet yöneltilmiş olması nedeniyle pasif husumet ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiş, davacı tarafın takip yapmakta kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin de reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının PASİF HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE USULDEN REDDİNE,
2-Şartları oluşmadığından davalı tarafından kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 323,56 TL den karar harcı olan 44,40 TL nin mahsubu ile fazla alınan 279,16 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı vekili için takdir edilen 2.725,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/12/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır