Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/119 E. 2019/479 K. 20.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARETMAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2018/119 Esas
KARAR NO : 2019/479
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/04/2018
KARAR TARİHİ : 20/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 27/11/2017 tarihinde, merkezi İngiltere’de olan … şirketi ile yolculuk çarteri sözleşmesi akdederek … IMO nolu … gemisini kiraladığını, çarter partiye istinaden düzenlenen konişmentolarda yükleme limanının Ukrayna’nın … Limanı, boşaltma limanın da Türkiye … Limanı olarak gösterildiğini, boşaltma limanında emtiaları teslim alacak tarafın da davalı olduğunu, bu şekilde düzenlenen konişmentolara istinaden davalıya ait emtiaların müvekkilinin gemisiyle taşınarak 11/12/2017 tarihli … Limanına ulaştırıldığını, aynı gün davalıya hazırlık mektubunun (varış ihbarnamesinin) gönderildiğini, davalının da hazırlık mektubunu teslim aldığını kaşe ve imzasıyla onayladığını, emtiaların gemiden tahliyesinin 02/01/2018 tarihinde tamamlanarak davalıya teslim edildiğini, bu durumun boşaltma zaman çizelgesinde detaylarıyla gösterildiğini, boşaltma zaman çizelgesi, detaylı demuraj hesaplama çizelgesi ile müvekkili şirketin davalı acentesi ile yapmış olduğu yazışmalardan anlaşıldığı üzere davalıdan kaynaklanan sebeplerle geminin demuraja girerek müvekkili şirketin bu nedenle 75.420,32 Amerikan Doları demuraj ücretine hak kazandığını, demuraj faturasının davadışı kiralayana bildirilerek ödemeler konusunda ihtarlar yapılmasına rağmen demuraj ücretinin tahsil edilemediğini, davalının ise TTK’nun 1203.maddesine göre demuraj ücretinden sorumlu olduğunu, zira boşaltma limanına gelen malların davalı tarafından teslim alındığını, ayrıca çarter parti sözleşmesinde gönderilenin de ortaya çıkacak tüm borçlardan donatana karşı sorumlu olduğunun kabul edildiğini, müvekkili şirketin taşımada kendi üzerine düşen tüm edimlerini eksiksiz olarak yerine getirmesine rağmen davalının geminin … Limanında 11/12/2017-02/01/2018 tarihleri arasında beklemesine sebebiyet verdiğinden demuraj ücretinden sorumlu olduğunu, demuraj ücretinin ödenmesi konusunda yapılan görüşmelerden sonuç alınamadığını, bu nedenle alacağın tahsili için … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası üzerinden davalı aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalının haksız şekilde borca itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulduğunu ileri sürerek davalının itirazının iptali ile icra takibinin devamına, alacağın % 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun kamu ihale kanunu kapsamında yapılan 101.410 MT’lug CFR bazlı mısır ithalat ihalesi sonucunda … A.Ş ile … Limanı tahliyeli mısır ithalat sözleşmeleri imzaladığını, sözleşmenin 7.maddesinde yer alan taşıma koşullarında CFR taşıma şeklinin temel alınacağının belirtildiğini, … Ürünleri şirketinin sözleşme konusu mısır emtiasını taşıtmak için … gemisini kiralayarak sigorta işlemlerini yaptırdığını, tüm işlemlerin CFR taşıma koşulları hükümleri çerçevesinde yapıldığını, dolayısıyla müvekkili grubun muhattabının sadece sözleşme akdettiği … şirketi olduğundan müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, ayrıca müvekkili kurumun sebebiyet verdiği herhangi bir zararın sözkonusu olmadığını, yurtdışından ürün getiren bir geminin ürünü direk boşaltmasının mümkün olmadığını, geminin rıhtıma yanaşması için dahi birçok işlemin yapılması gerektiğini, sözleşmenin 7.maddesinde “zaman sayımı” başlığı altında yapılan açıklamalarda zaman sayımının hangi koşullarda nasıl başlayacağının ayrıntılı olarak düzenlendiğini, müvekkili kurumun tüm işlemleri sözleşme koşulları çerçevesinde yerine getirdiğini, ortada bir zarar sözkonusu olsa dahi bu zarara müvekkilinin sebebiyet vermediğini, geminin 11/12/2017 tarihinde limana ulaştığı ancak boşaltma işleminin 02/01/2018 tarihinde tamamlandığı, bu durumun müvekkili kurumun acentesinin antetli kağıdına düzenlenen kaşe ve imza ile onaylandığını, sözkonusu antetli kağıdın …’ye ait olduğunu, acente ile kurum arasında hiçbir hukuki bağın bulunmadığını, öte yandan ödeme emri tebliğ aşamasına kadar müvekkilinin demuraj faturasından bilgi sahibi olmadığını, kendisine herhangi bir fatura yada ihtarname gönderilmediğini, dava dilekçesinde, çarter partiye göre günlük demuraj ücretinin 6.000,00 Amerikan Doları olarak belirlendiği açıklanmış ise de ödemenin kim tarafından yapılacağı konusunda herhangi bir bilgi verilmediğini, sözleşmenin bazı bölümlerinin silinmiş olduğunu, sözleşmeye göre CFR taşıma koşulları belirlenmiş olup, sözleşmenin 7 ve devamı maddelerinde taşıma ve ödemeye ilişkin koşulların ayrıntılı olarak yazıldığını, ancak ilgili maddenin dava konusu taşımaya uygulanmasının sözkonusu olamayacağını, sözleşmelerin “ihtilaflar” başlığı altında yer alan hükümlerinde tahkim koşulunun düzenlendiğini, bu nedenle davanın tahkimde görülmesi gerektiğini savunarak davanın görevsizlik, husumet ve esastan reddine karar verilmesini istemiştir.
Dava; faturaya dayalı süresterya ücreti alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olup, İİK ‘nun 67.maddesinde düzenlenen bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır.
Dava konusu olan … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinden, davacı şirketin 75.420,32 USD asıl alacak ile 1.110,64 USD işlemiş faizden oluşan toplam 76.530,96 USD alacağın, asıl alacağa takip tarihinden itibaren % 10,75 oranında ticari temerrüd faizi uygulanmak suretiyle davalıdan tahsili için 28/02/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlattığı, davalının süresinde borca ve fer’ilerine itiraz etmesi nedeniyle takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından cevap süresi içerisinde çarter parti hükümlerine dayanılarak tahkim itirazında bulunulmuş ise de, davalı ile davadışı … Tarım Ürünleri arasında düzenlenen alım satım sözleşmesindeki tahkim klozu, sözleşmenin tarafı olmayan davacıyı bağlamayacağından, davalının tahkim itirazı yerinde görülmeyerek davanın esastan incelenmesine geçilmiştir.
Süresterya taşıyanın navlun sözleşmesi uyarınca eşyanın gemiye yüklenmesi yada boşaltılmasına matuf olarak starya (yükleme-boşaltma) süresinden fazla beklemek zorunda bulunduğu ilave süre olup, fazladan beklenen bu süre için taşıyanın hak kazandığı ücrete süresterya ücreti denilmektedir. Süresterya ücreti TTK nun 1154/1.maddesinde düzenlenmiş olup, sözleşmede, fazladan beklemesi kararlaştırılmış ise taşıyana bu süre için TTK ‘nun 1155/1.maddesi uyarınca süresterya ücreti ödenmesi gerekmektedir. Ancak sözleşmede miktarı kararlaştırılmamış ise süresterya parası olarak yükleme yada boşaltma süresini aşan bekleme nedeni ile taşıyanın yaptığı zorunlu ve yararlı giderler ödenmelidir. Ayrıca, süresterya ücretinin istenebilmesi için yükle ilgilinin kusurlu olması da gerekmemektedir.
Yapılan bu açıklamalar ışığında dava konusu uyuşmazlıkta, geminin varma limanında beklemesinden dolayı davacı taşıyanın süresterya ücreti talep etme koşullarının oluşup oluşmadığı, davalı yük ilgilisinin süresterya ücretinden sorumlu tutulup tutulamayacağı ile istenebilecek süresterya ücretinin tespiti amacıyla bilirkişi raporu alınması cihetine gidilmiş olup, 23/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda, davacı ile davadışı … arasında bir sefer çarter sözleşmesi akdedildiği, …’un … A.Ş ile, …’in de TMO’ya sattığı emtianın dava konusu gemi ile taşınması için bir navlun sözleşmesi düzenlendiği, buna göre davadışı …’un alt taşıyan ve asıl taşıtan davadışı …’in de alt taşıtan, … Shipping’in asıl taşıyan, davalının ise gönderilen sıfatına haiz olduğu, dosyaya sunulan taşımaya ilişkin konişmentolarda süresterya ücretinin gönderilen tarafından ödeneceğine ilişkin bir kayıt yer almadığı, konişmentoların ön yüzünde belli bir çarter partiye atıf yapılmadığı, bağlantı özetinin de çarter sözleşmesinin tarafları arasında düzenlenmediği gibi süresterya ücretinin gönderilen tarafından ödeneceğine ilişkin bir kaybın da bulunmadığı, dolayısıyla davacının davalı gönderilenden süresterya ücreti talep edebilmesi için aranılan koşulların gerçekleşmediği, aksinin kabulü halinde starya süresinin 21/12/2017 tarihinde dolduğu, geminin bu tarihten itibaren demuraja girdiği, toplam demuraj süresinin 12 gün 27 saat 30 dakika olarak tespit edildiği, günlük 6.000,00 ABD Doları demuraj ücreti ve broker komisyonuyla birlikte davacının isteyebileceği süresterya ücretinin 74.420,31 USD olarak tespit edildiği bildirilmiştir.
Yapılan yargılama sonunda, davalı TMO ile davadışı satıcı /yükleten … A.Ş arasında mısır alım satım sözleşmesi düzenlendiği, sözkonusu satışta satım şekli CFR olarak kabul edildiğinden satılan malın taşınmasının satıcının yükümlülüğünde olduğu, bu kapsamda satıcı …’in malın taşınması için davadışı … ile anlaştığı, taşımanın ise davacı ile … arasında akdedilen bir sefer çarter sözleşmesi uyarınca fiilen davacı Tolunay Shipping tarafından yerine getirildiği anlaşılmış olup, bu ilişkiler zincirinde davacı … Shipping’in asıl /fiili taşıyan, davadışı …’in akdi/alt taşıyan ve asıl taşıtan, davadışı … Tarım Ürünlerinin yükleten/alt taşıtan, davalının ise gönderilen sıfatına haiz konişmento hamili olduğu dosya kapsamına göre belirlidir.
TTK’nun 1237/1.maddesi uyarınca taşıyan ile konişmento hamili arasındaki hukuki ilişkilerde konişmento hükümlerinin esas alınması gerekmektedir. TTK’nun 1237/2.maddesine göre konişmentoda yolculuk çarteri sözleşmesine gönderme varsa konişmento devredilirken çarter partinin bir sureti de yeni hamili ibraz edilmelidir. Bu takdirde çarter partide yer alan kurallar nitelikleri el verdiği ölçüde konişmento hamiline karşı ileri sürülebilecektir. Öte yandan, TTK’nun 1203.maddesine göre gönderilenin navlun ve teferruatından sorumlu tutulabilmesi için navlun sözleşmesi veya konişmentoda navlunun gönderilen tarafından ödeneceğine ilişkin bir kaydın yer alması ile gönderilenin yükü teslim alma koşullarının birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.
Dosya kapsamına göre, dava konusu taşımaya ilişkin konişmentolarda süresterya ücretinin gönderilen tarafından ödeneceğine ilişkin bir kayıt bulunmamaktadır. 1994 Congenbill konişmentoların ön yüzünde matbu olarak “çarter partiler ile birlikte kullanılmak üzere” kaydının yer aldığı, arka yüzdeki taşıma şartlarında ise yine matbu olarak “ön yüzde tarihi belirtilmiş olan çarter partinin tüm hüküm ve şartları konişmentoya dahil edilmiştir.” ibaresi bulunmaktadır. Ön yüzde belli bir çarter partiye atıf yapılmamıştır. Dosyaya sunulan gemi bağlantı özeti (fixture recap) navlun sözleşmesi niteliğinde olup, çarter sözleşmesinin tarafları arasında kararlaştırılan hususları ortaya koymaktadır. Konişmentoda gemi bağlantı özetine değil çarter partiye atıf yapılmış olup, atıf yapılan çarter partinin de konişmento devredilirken bir suretinin gönderilen yük ilgilisi TMO’ya ibraz edildiği dosya kapsamına göre ispatlanamamıştır. Öte yandan, 27/11/2017 tarihli gemi bağlantı özetinde süresterya ücretinin gönderilen tarafından ödeneceğine ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı da anlaşılmaktadır. Davacı vekili tarafından bilirkişi raporunda bu yönde hatalı tercüme yapıldığı ileri sürülerek bu yöndeki değerlendirmeye itiraz edilmiş ise de, davacı vekilinin iddia ettiği gibi navlun sözleşmesinde, gönderilenin donatanın tüm alacaklarından sorumlu olduğunun kararlaştırıldığı kabul edilse dahi navlun sözleşmesine ilişkin hükümlerin düzenlendiği gemi bağlantı özeti ancak taşıtan ile taşıyan yani davacı ile davadışı … arasında hüküm ifade ettiğinden, bağlantı özetindeki (recaptaki) düzenlemeye göre davalı yük ilgilisinin süresterya ücretinden sorumlu tutulması mümkün değildir.
Açıklanan tüm bu nedenlerle, davacı taşıyanın geminin varma limanında beklemesinden dolayı davalı gönderilenden süresterya ücreti talep edebilmesi için aranan koşulların gerçekleşmediği kanaatine varıldığından, bu kanaat ışığında davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın REDDİNE,
2-Peşin alınan 5.178,17 TL harçtan, karar harcı olan 44,40 TL’nin mahsubu ile fazla alınan 5.133,77 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 24.143,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olan 60,00 TL posta giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/11/2019

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır