Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/111 E. 2020/44 K. 11.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2018/111 Esas
KARAR NO : 2020/44

DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/03/2018
KARAR TARİHİ : 11/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından …A. Ş.’nin Çin’den ithal ettiği cepli torba filtre emtiasının teminat altına alındığını, emtia taşıma işinin … A.Ş. tarafından üstlenildiğini, …’ın alt taşıyan olduğunu, alt taşıyan olarak … numaralı konşimentoyu düzenlediğini, …’c gönderilen rücu yazısına verilen cevaptan…’nin fiili taşıyan olduğunu, … numaralı ana konşimentonun … tarafından düzenlendiğini ancak konşimentonun dosyada ve müvekkilinde bulunmadığını. emtianın … nolu konteynerde taşındığı, ürünlerin sigortalı deposuna geldiği 27.12.2016 tarihinde bazı ürünlerin ıslanarak hasarlandıklarını ve tutanak tutulduğunu, tutanakta hasarlı ürünlerin listesinin çıkarıldığını, bu listeye göre 2.560 Kg, 22 bobin ürünün hasarlı olduğu, sigortalının talebi üzerine 18.01.2017 tarihinde 7.946,50 TL + 794,65 TL = 8.741,15 TL sigorta tazminatının ödendiğini ve temlikname alındığını, böylece TTK m. 1472/1 ve TBK m. 183 gereği davacı sıfatının elde edildiğini, …’e 25.01.2017 ve diğer davalılara 21.02.2017 tarihinde rücu yazılarının gönderildiğini, …’nin 17.02.2017 tarihli yazıda taşıyan sıfatının ve sorumluluklarının bulunmadığını iddia ve fiili taşıyanın …olduğunu beyan ettiğini, …’a rücu edilmesi gerektiğini ileri sürdüğünü, alacağın tahsil edilememesi nedeniyle Bakırköy …İcra Müdürlüğü… E sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, borçluların yasal sürede itirazları nedeniyle icra takibinin durduğunu, 8.741,15 TL asıl alacağa tazminatın ödendiği 18.01.2017 tarihinden, icra takibi olan 01.08.2017 tarihine kadar avans faizi işletilerek asıl alacak ile beraber 452,98 TL’nin de talep edildiği beyanları ile, haksız itirazın iptali ile takibin devamını, İcra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya mahkemenin yetkili olmadığını, davacının aktif husumet sahibi olmadığını ve pasif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı iddiaları ile usul yönünden itiraz edildiğini, davanın …’ye izafeten… A.Ş.’ye ihbarını talep ettiklerini, dava konusu konteyner yüklemesinin gönderen tarafından yapıldığını ve mühürlendiğini, hasarın hangi aşamada ve nerede meydana geldiğinin ispata muhtaç olduğunu, yüklemesi ve istifi satıcı tarafından yapılan konteyner taşımasında iddia olunan hasar nedeninin ambalaj yetersizliği veya özensiz yükleme olduğunu, 22 bobin hasarın resmi bir eksper ataması yapılarak tespit edilmediğini, kanuni zorunluluğun yerine getirilmediğini, iddia edilen hasarın neye göre hesaplandığının, gerçekte zıya durumunun olup olmadığının belli olmadığını, tutanağın delil vasfını içermediğini, TTK m. 1185 uyarınca ihbarın süresinde yapılmadığını, sovtaj yazışmaları olarak bir takım e-posta yazışmalarının sunulduğunu, zarar gören emtianın kaçının sovtaja tabi tutulduğunu ve hangi firma tarafından ödendiğinin belli olmadığını, delil niteliği taşımadığını, kötü niyetli olarak başlatılan icra takibine karşı kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, alacağın likit ve muayyen olmasının kanunen zorunlu olduğu belirtmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle;müvekkilinin usule dair, yetki, Aktif ve Pasif Husumet İtirazlarında bulunulduğunu , davanın aynı şekilde … ‘ye izafeten … A.Ş.’ye ihbarı talep edildiğini, esasa dair davacı sigortasının lütuf ödemesi yapıp yapmadığının tespitinin gerektiğini, hasar tespiti yetkilendirilmiş bir eksper tarafından yapılmadığını bu nedenle kabul edilmediğini, zarar miktarının usulunc uygun ve sovtaj değerleri beyan olunarak tespi kaybın deniz taşıması sırasında meydana geldiğinin ispat olunmadığını, süresi içinde ihbar yapılmadığı beyan olunarak kötü niyetli icra takibi nedeniyle haklı iftiraları dikkate alınarak haksız davanın reddine kaıar verilmesini talep etmiştir.
Davalı…’ye İzafeten… A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; haklarında izafeten dava açılamayacağı taşımanın yapıldığını. … isimli geminin maliki veya işleteni olmamaları nedeniyle taşıyan sıfatında bulunmadıklarını ve fiili taşıyan olmadıklarını . yüklerinin taşınmasına işinde aracılık etmediklerinı. tuzlu su hasarı dışındaki ıslanma hasarlarının sigorta kapsamında bulunmadığını, uğranılan zarar ve mal bedelinin eksiksiz ödediğinin ispatı gerektiğini . hasarın meydana geldiği yerin belli olmaması ve TTK. m,1185 gereğince usulüne uygun ihbar yapılmaması nedenleriyle aleyhe açılan haksız davanın reddini talep etmiştir.
Mahkememizin görevlendirdiği bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan bilirkişi kök raporunda özetle; geçerli bir sigorta sözleşmesinin bulunduğunu, zararın poliçe kapsamında olduğunu, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunduğunu, davalı …’in akdi taşıyan olarak pasif husumet ehliyetinin bulunduğunu, kendisine izafeten dava açılan … ‘ye izafeten … şirketinin TTK m. 1191 uyarınca pasif husumetinin bulunduğunu, hasar bedelinin 8.741, 15 TL olarak kadri marufunda olduğunu, TTK m. 1185 hükmünde usulüne uygun hasar ihbarının yapılmadığını, konteynerdeki deliğin deniz taşıması sırasında meydana geldiğinin dosyadaki mevcut bilgi ve belgelerle ispat edilemediğini belirtmiştir.
Mahkememizin görevlendirdiği bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan bilirkişi ek raporunda özetle; yüklerin yükletenın sorumluluğunda konteyner içerisine yüklendiğini, istiflendiğini. sayıldığını ve mühürlendiğini, said to contain klozu sebebiyle, taşıyıcı/taşıyanın konteyner içerisindeki yükün akıbetinin ne olduğu hususunda sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını, varma yerinde yapılan kontrollerde konteynerin mühürlerinin sağlam olduğunun tespiti karşısında, davalının zarardan sorumlu tutulmasının mümkün olmadığını davalı taşıyanın zarardan sorumlu olduğuna ilişkin bir verinin dosyada yer almadığını, konteynerin kapalı şekilde taşıyana teslim edildiğini, ihbarının süresi içerisinde yapılmadığını, bu durumun taşıyan lehine karine oluşturduğunu, dosyada mübrez faturalar kapsamında uyarınca hasara konu kağıt filtre emtiasında meydana gelen hasar tutarının sovtaj tenzili sonrasında 8.741,15 TL olarak kadri maruf olacağını belirtmiştir.
Dava; nakliyat emtia sigorta poliçesi ile sigortalı filtre kağıdı emtiasının davalıların sorumluluğundan deniz yolu ile taşınması sırasında hasarlanması nedeniyle sigortalısına ödediği hasar bedelinin TTK 1472. Maddesi gereğince rucüen tahsili amacıyla yapılan takibe itirazın iptali davası olup; ihtilafın, … ve Danmar yönünden icra dairesinin yetkili olup olmadığı, mahkemenin milletlerarası yetkisinin bulunup bulunmadığı, tarafların aktif ve pasif husumet ehliyetlerinin bulunup bulunmadığı, hasarın taşımanın hangi aşamasında meydana geldiği, hasarın teminat kapsamında kalıp kalmadığı, hasar nedeniyle davalıların kusur ve sorumluluklarının bulunup bulunmadığı ve ödenen bedelin kadri maruf olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmıştır.
Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün …Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davalılar aleyhine icra takibine başlandığı, davalı borçlulara ödeme emrinin 04/08/2017 ve 07/08/2017 tarihlerinde tebliğ edildiği davalı borçlular vekillerince yasal süre içerisinde borca itiraz edildiği ve buna göre de eldeki davanın İİK 67 maddesi gereğince yasal 1 yıllık süre içerisinde 26/03/2018 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalılardan … kendi adına ve… adına, konişmentoda bulunan milletlerarası yetki kaydı nedeniyle icra dairesi yetkisi ile mahkememiz yetkisine itiraz edilmekle öncelikle bu hususun incelenmesi gerekmiştir. Davalı vekilinin yetki itirazına dayanak olarak dosyaya sunmuş olduğu konişmento kayıtarı incelendiğinde davacı sigortalısının konişmentoya taraf olmadığı anlaşıldığından davalılar vekilinin bu yöndeki itirazı yerinde görülmemiş ve yargılamanın esasına geçilmiştir.
Dava halefiyete istinaden açılmış olmakla; davacı sigortacının, sigortalısının haklarına halef olabilmesi için, sigortalının üçüncü şahıslara karşı tazminat talebi hakkına sahip olması, sigortacının sigorta tazminatını ödemiş olması vc geçerli bir sigorta sözleşmesinin bulunması gerekmektedir. Dosyaya sunulan abonman sigorta sözleşmesi ve nakliyat emtia sigorta poliçesi incelendiğinde; sigorta ettiren ve sigortalı sıfatının dava dışı …’ya ait olduğu, poliçenin, konşimento muhtevası kağıt filtre emtiasının Tianjin/Çin’den başlamak üzere nihai teslim yerine(Ataşehir/ İstanbul) kadar olan taşınması sırasındaki riskler için düzenlendiği görülmektedir. Dosyaya sunulan 11/11/2016 tarihli satım sözleşmesi FOB esasa göre yapılmış olmakla, FOB satışta eşyanın belirlenen teslim yerine kadar taşınması sürecinde hasara katlanma yükümlülüğü alıcıya aittir. Dosyada ise dava dışı sigortalı alıcı sıfatını haizdir. Bu kapsamda geçerli bir sigorta sözleşmesinin mevcut olduğu; dosyaya sunulan 2 adet ödeme dekontu ile 7.946,50 TL + 794,65 TL = 8.741,15 TL tazminatın 18/01/2017 tarihinde dava dışı sigortalıya ödendiği de anlaşılmakla; davacının TTK 1472 maddesi uyarınca sigortalısının haklarına halef olduğu ve aktif husumet ehliyetinin bulunduğu kabul edilmiştir.
Davaya konu taşıma hususunda dava dışı sigortalı ile davalılardan …Forwarding arasında 19/12/2016 tarihli ve İthalat Navlun Ücreti açıklamalı navlun faturasının düzenlendiği anlaşılmakla buna göre TTK 1138 maddesi gereği navlun sözleşmesinin davalı … ile dava dışı sigortalı arasında kurulduğu kabul edilmiştir. Taşımaya ilişkin navlun sözleşmesi dışında dosyaya … numaralı ve 17/11/2016 tarihli konişmento ile … numaralı ve 17/11/2016 tarihli konişmento sunulmuştur.
Dosyaya sunulan … numaralı ve 17/11/2016 tarihli konişmentoya göre; yükleten olarak dava dışı satıcı … Ltd., gönderilen olarak dava dışı alıcı sigortalı Pusula Kimya, taşıyan olarak … gösterilmiş olup, yükleme limanı …, boşaltma limanı ve teslim yeri İzmit’tir ve konişmento limandan- limana olarak düzenlenmiş bir konşimentodur. Davaya konu emtianın “…” adlı gemi ile taşındığı ve konişmentoda “…’s …, …” kaydı yer almaktadır. Bu kayıtlar, dosyaya sunulan bilirkişi raporunda da açıklandığı üzere eşyanın taşıyana kapalı konteyner içinde teslim edildiğini ifade etmektedir.
Dosyaya sunulan … numaralı ve 17/11/2016 tarihli konişmentoya göre ise; yükleten olarak … (…) … Ltd., gönderilen olarak …A.Ş., taşıyan olarak …gösterilmiş olup, emtiaların yükleme limanı …’dan Antwerp İzmit limanına, “…” adlı gemi ile taşındığı anlaşılmaktadır. Konşimento 2 konteyner için düzenlenmiş olup, bu konteynerlerden biri dava konusu emtianın taşındığı konteynerdir. Bu konişmento ve dosyaya sunulan diğer konişmento bir arada değerlendirildiğinde; Konişmentonun yükleten kısmında … (…) .. Ltd. unvanın bulunması, …firmasının dava-dışı sigortalı satıcıya karşı üstlendiği taşıma yükümlülüğünü fiilen kendisinin yerine getirmediği, alt taşıma sözleşmesi kurduğu anlaşılmıştır.
Tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde; TTK 1138 maddesi kapsamında navlun sözleşmesinin dava-dışı sigortalı alıcı Pusula Kimya ile 1 numaralı davalı …A.Ş. arasında kurulduğu; navlun faturasını düzenleyen, … A.Ş., dava-dışı sigortalı alıcı ile kurulan navlun sözleşmesinin tarafı olduğu ve akdi taşıyan sıfatı ile pasif husumet ehliyetini haiz olduğu kabul edilmiştir. …A.Ş ise taşımayı bizzat yerine getirmemiş ve 2 numaralı davalının düzenlediği konşimentodan anlaşıldığı üzere 2 numaralı davalı ile alt navlun sözleşmesi kurmuştur. 2 nolu davalı da deniz taşımasını bizzat yerine getirmemiş ve deniz taşıması TTK m. 1191 anlamında tamamen kendisine izafeten dava yöneltilen 3. davalı … tarafından yapılmıştır. Buna göre de 2 numaralı davalının akdi taşıyan 3 numaralı davalının ise fiili taşıyan olarak pasif husumet ehliyetlerini haiz oldukları kabul edilmiştir.
Deniz taşıması açısından hasarın ihbar külfeti TT 1185. Maddede düzenlenmiştir. TTK 1185 maddesi gereği “Zıya veya hasarın en geç eşyanın gönderilene teslimi sırasında taşıyana yazılı olarak bildirilmesi şarttır. Zıya veya hasar haricen belli değilse, bildirimin eşyanın gönderilene teslimi tarihinden itibaren aralıksız olarak hesaplanacak üç gün içinde gönderilmesi yeterlidir. İhbarnamede zıya veya hasarın neden ibaret olduğunun genel olarak belirtilmesi gereklidir. Eşyanın incelenmesi tarafların katılımıyla mahkeme veya yetkili makam ya da bu husus için resmen atanmış uzmanlar tarafından yapılmışsa bildirime gerek yoktur. Eşyanın zıya veya hasarı ne bildirilmiş ne de tespit ettirilmiş olursa, taşıyanın eşyayı denizde taşıma senedinde yazılı olduğu gibi teslim ettiği ve eğer eşyada bir zıya veya hasarın meydana geldiği belirlenirse, bu zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiği kabul olunur. Şu kadar ki, bu karinelerin aksi ispat olunabilir.” düzenlenmesi mevcuttur. Davacı tarafından 25/01/2017 tarihinde 1 numaralı Davalıya, 21/02/2017 tarihinde diğer davalılara gönderilen rücu ihtarları ile dava konusu konteynerin, kara nakliyecisi şoför ile alıcının depo ve operasyon sorumlusu tarafından teslimde düzenlenmiş ve imza altına alınmış 27/12/2016 tarihli tutanak hasar ihbarı bakımından önem taşımakla birlikte, 27/12/2016 tarihli tutanak incelendiğinde tutanakta “konteynerin su aldığı ve ıslaklık hasarı olduğu” ibaresinin bulunduğu anlaşılmıştır. Tutanak ekindeki fotoğraflardan konteyner içerisinden çekilen fotoğrafta konteynerdeki delik ve bu delikten sızan ışık açıkça belli olmakla birlikte diğer ihtarnameler 27/12/2016 tarihli tutanaktan 1 numaralı davalıya yaklaşık 1 ay, diğer davalılara ise yaklaşık 2 ay sonra gönderildiği anlaşılmaktadır. Bu belgeler kapsamında usule uygun bir hasar ihbarının dosya kapsamında bulunmadığı mahkemece kabul edilmiştir. Zira kara nakliyesi şoförünün davalıların ifa yardımcısı olarak kabul edilebilecek herhangi bir somut delil dosyaya sunulmamıştır. Bu nedenle taşıyanlara TTK gereği hasar ihbarının usule uygun yapılmamış olduğu kabul edilmiştir. İhbar yükümlülüğünün yerine getirilmemesi halinde eşyanın konişmentoda yazılı olduğu şekilde teslim edildiği ve herhangi bir zıya veya hasar söz konusu ise bunun taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiği yönünde iki karine doğmakta olup, eldeki dosyada davacının bu iki karinenin aksini ispat ederek davalıların sorumluluğunu ispatlaması gerekmektedir.
Her ne kadar 27/12/2016 tarihli tutanak ile ekinde bulunan fotoğraflarda konteynerdaki delik ve delik altında bulunan emtiaların ıslandığı belirtilmişse de; tahliye sırasında konteynerin hasarlı olduğuna dair bir kaydın dosya içerisinde bulunmadığı (interchange report) anlaşılmıştır. Hasarın konteynerdeki delik nedeniyle ve buna bağlı olarak deliğin altında bulunan ruloların ıslanması şeklinde meydana gelmiş olduğu dosya kapsamı itibarı ile sabit olsa da, hasar tutanağının limanda düzenlenmemiş olması, deniz taşıması sonrasında takip eden kara yolu taşımasının sonunda alıcının işyerinde düzenlenmiş olması nedeniyle konteynerdeki deliğin deniz taşıması sırasında meydana geldiğine dair mahkemede kanaat uyanmamıştır. Ayrıca yukarıda bahsedildiği üzere, konteyner hasarının ve ıslanmanın taşımanın hangi safhasında meydana geldiği dosya kapsamından anlaşılamadığından ve taşımaya konu konişmentolardaki “…, …” kaydı gereği yüklerin yükletenın sorumluluğunda, konteyner içerisine yüklendiği, istiflendiği, sayıldığı ve mühürlendiği, taşıyıcı/taşıyanın konteyner içerisindeki yükün akıbetinin ne olduğu hususunda sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, varma yerinde yapılan kontrollerde konteynerin mühürlerinin sağlam olduğunun tespiti karşısında, emtiaların gemiye hasarsız olarak teslim edildiği de davacı tarafından ispatlanamadığından; ayrıca ıslanmanın deniz suyundan kaynaklandığına ilişkin de dosyaya bir delil sunulmadığından hasarın, davalıların sorumluluk alanı içerisinde ve deniz taşıması esnasında meydana geldiğine dair mahkemede kanaat uyanmamıştır.
Dosyaya sunulan bilirkişi raporundaki tespitler de bu doğrultuda olmakla bilirkişi raporları mahkemece denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmuş ve dayandıkları gerekçeler ile ulaştıkları tespitler ise mahkemece dosya kapsamı ve deliller ile uyumlu bulunduğundan bilirkişi raporu da hükme esas alınarak davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 157,02 TL den karar harcı olan 54,40 TL nin mahsubu ile fazla alınan 102,62 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı … Ltd ‘e izafeten… A.Ş’nin yargı gideri olan 250,00 TL bilirkişi ücretinin davacıdan alınıp davalı … ödenmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … yargı gider olan 350,00 TL bilirkişi ücretinin davacıdan alınıp davalı … ‘ne ödenmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına
5-Davalı … ‘ye İzafeten …A.Ş. yargı gider olan 150,00 TL bilirkişi ücretinin davacıdan alınıp davalı …’ye İzafeten …A.Ş. ‘ne ödenmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına
6-Davalı vekili için takdir edilen 3.400,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde istinafı kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır