Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/107 E. 2019/428 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO: 2018/107 Esas
KARAR NO: 2019/428

DAVA : Tazminat (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/11/2016
KARAR TARİHİ: 17/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; hasar konusu muhtelif sırlı duvar ve zemin seramiği emtiası, müvekkil şirket nezdinde … numaralı sigorta poliçesi ile …A.Ş. adına sigortalı olduğunu, sigotalı emtiaların nakliyat sırasında hasaralandığını, sigortalı emtiaların davalıların sorumluluğunda olduğunu, hasar bedeli tespitinin 53.920,00 TL olarak tespit edildiğini, alacaklarının teminat altına alınması bakımından davalıların mal varlıklarına teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini, hasar bedeli olan 53.920,00 TL nin ödeme tarihi olan 11/03/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.

CEVAP:
Davalı …Ş. Vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin görevsiz ve yetkisiz olduğunu, İstanbul ili sınırları içerisinde Deniz Ticareti Hukuku ve Deniz Sigortaları Hukukundan kaynaklanan tüm uyuşmazlıklara İstanbul …Asliye Ticaret mahkemesinin baktığını, bu nedenle verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını ve görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle;müvekkil şirketin taşımanın herhangi bir aşamasında taşıyıcı konumunda olmadığını, bu nedenle oluşan hasardan sorumlu olmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nde yapılan yargılama neticesinde 09.12.2016 tarih … Esas … Karar sayılı kararı ile davanın görev yönünden reddi ile dosyanın İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş olup, kararın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi … Hukuk Dairesinin …Esas … Karar sayılı ilamı ile kesinleşmesi neticesinde, dosya mahkememize gönderilerek …esasına kaydı yapılmıştır.
Davalı … AŞ. vekili tarafından konişmentodaki yetki şartına dayanılarak milletlerarası yetki itirazında bulunulmuş ise de, davalının Türk şirketi olması nedeniyle kendi ikametgahında kendisini daha iyi savunabilecekken yabancı bir mahkemenin yetkili olduğunu ileri sürmesi MK’ya aykırı görüldüğünden davalı … AŞ. nin yetki itirazının yerinde olmadığı kabul edilmiştir.
21/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı …’nın, sigortalısının haklarına TTK m. 1472 hükmü uyarınca kanunen halef olduğu ve bu sebeple aktif husumet ehliyetine sahip bulunduğunu, 1. davalı …’in pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı ve kendisine doğrudan husumet yöneltilemeyeceğini, 1. davalıya karşı ancak acentesi bulunduğu fiili taşıyan …’a izafeten husumet yöneltilebileceğini, 2. davalı …’in TTK m 921 uyarınca taşıyanın yükümlülüklerine sahip olduğunu; dolayısıyla pasif husumet ehliyetinin bulunduğunu, hasarın TTK m. 1185/1’e uygun şekilde taşıyana ihbar edilmediğini, TTK m. 1185/2’ye uygun olarak tarafların katılımıyla mahkemece inceleme yapılmadığını, dolayısıyla TTK m. 1185/4 uyarınca zararın taşıyanın sorumlu olmadığı bir sebepten ileri geldiğine dair karine oluştuğunu, Kurullarında bulunan uzman bilirkişinin, dosya içeriğindeki belge ve bilgiler çerçevesinde dava konusu yük hasarının taşıyanın sorumluluk süresi içinde ve taşıyanın sorumlu olduğu bir sebeple meydana gelip gelmediğinin belirlenemeyeceği sonucuna varması ve ispat yükü yer değiştirmiş olduğundan, zararın taşıyanın sorumlu olduğu bir sebepten ileri geldiğini ispat yükünün taşıyandan tazminat talep edene ait olması karşısında dava konusu yük zararı için taşıyandan talepte bulunulamayacağını, ekspertiz raporunda yapılan hesaplamanın kadri marufunda olduğu ve taşıyandan talep edilebilecek tazminat miktarının 53.920,06 TL olduğu kanaatine varıldığını beyan etmişlerdir.
Dava; davacı … şirketine nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın davalıların sorumluluğunda taşınması sırasında oluştuğu iddia edilen emtiadaki sigortalısına ödediği hasar bedelinin davalılardan TTK nun 1472.maddesi gereğince rücuen tahsili amacıyla açılan tazminat davasıdır.
Taraf vekillerince davaya ilişkin delilleri, konişmento, nakliyat sigorta poliçe örneği, ödeme belgesi dosyaya sunulmuştur.
Tüm dosya kapsamı itibariyle; dava dışı … tarafından düzenlenmiş olan 04.11.2015 tarih ve … nolu konişmentoda, yükletenin …’de yerleşik … A.Ş., gönderilenin …’de mukim … A.Ş …; ihbar adresinin “….”; yükün tanımının toplam 15 konteyner ve 381 adet karton koli muhteviyatı sırlı duvar seramiği ve zemin seramiği, yükleme limanının İzmir, boşaltma limanının…, taşıyanın ise … olduğu, dolayısıyla …’ın fiili taşıyan sıfatını haiz olduğu, dava dışı …adına düzenlenmiş olan 26.10.2015 tarihli, … numaralı faturadan, dava konusu 381 kap seramik emtiasının 109.694,62 Amerikan Doları mal bedeli ve 25.530 Amerikan Doları navlun olmak üzere toplam 135.224,62 Amerikan Doları bedel üzerinden, “…” kaydı ile satıldığı, CFR teslim şeklinin söz konusu olduğu bir denizaşırı satımda, malların gemi küpeştesini geçmesi ile birlikte hasar da alıcıya intikal edeceğinden, satıcının mallar üzerinde sigortalanabilir menfaatinin bulunmadığı ve sigortacının satıcıya sigorta tazminatı ödemesi ile TTK m. 1472 hükmü uyarınca kanuni halefıyetin gerçekleşmeyeceği kabul edilmeli ise de, dosya içeriğinde yer alan … numaralı Menşe Şahadetnamesinde, … numaralı T.C. Gümrük Beyannamesinde, … numaralı ve 26.10.2015 tarihli faturada, … numaralı konişmentoda ve teslim ordinosunda gönderilen-alıcının “…A.Ş.” olarak gösterildiği dolayısıyla yükleten-satıcı şirketin unvanının da aynı olduğu dikkate alındığında bu doğrultuda dava dışı sigortalı satıcının dava konusu yük üzerinde sigortalanabilir menfaati bulunduğu, … numaralı Emtea Nakli (Direkt Kati) Sigorta Poliçesi’nden, dava dışı sigortalı satıcı … Şirketine ait dava konusu yükün, davacı … tarafından nakliye rizikolarına karşı sigorta himayesi altına alındığı, dosyada mevcut Vakıfbank’a ait 11.03.2016 işlem tarihli dekonttan, davacı … tarafından dava dışı sigortalı … Şirketine 53.920,06 TL ödeme yapıldığı, davacı sigortacının sigortalısının haklarına TTK m. 1472 hükmü uyarınca kanunen halef olduğu ve bu sebeple aktif husumet ehliyetine sahip bulunduğu anlaşılmaktadır.
Dosyada mevcut, … nolu konişmentoda, dava konusu yükün İzmir’den …’ya deniz yolu ile taşınması işinin … Line tarafından icra edildiği, dolayısıyla…’ın fiili taşıyan sıfatını haiz olduğu, 01.01.2009 tarihli acentelik sözleşmesinden, 1 nolu davalı …nin dava dışı fiili taşıyanın acentesi olduğu, acentenin aracılıkta bulunduğu sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklardan dolayı müvekkili adına dava açabileceği, kendisine karşı da aynı sıfatla dava açılabileceği hükmü içeren TTK’nun 105.maddesi doğrultusunda, acente konumunda olan davalı … AŞ. ye doğrudan dava açılması söz konusu olamayacağından davalı … AŞ. nin işbu davada pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı değerlendirildiğinden bu davalı hakkındaki davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
2 nolu davalı … tarafından dava konusu taşımaya ilişkin olarak dava dışı satıcı sigortalı… Şirketi adına düzenlenmiş olan 31.10.2015 tarih ve …numaralı faturada navlun bedeli 21.450 Amerikan Doları, yükleme ücreti 4.050 Amerikan Doları ve konişmento ücreti 30 Amerikan Doları olmak üzere toplam bedel 25.535,40 Amerikan Doları olarak gösterilmiştir. “Ücret olarak taşıma giderlerini de içeren tek bedel kararlaştırılmışsa taşıma işleri komisyoncusu taşımaya ilişkin olarak taşıyıcının veya taşıyanın hak ve yükümlülüklerine sahip olur.” hükmünü içeren TTK 921. Maddesi gereğince 2 nolu davalı … Şirketinin taşıyanın yükümlülüklerine sahip olduğu, dolayısıyla pasif husumet ehliyetinin bulunduğu kanaatine varılmıştır.
TTK 1185/1. maddesi uyarınca “zıya veya hasarın en geç eşyanın gönderilene teslimi sırasında taşıyana yazılı olarak bildirilmesi şarttır. Zıya veya hasar haricen belli değilse, bildirimin eşyanın gönderilene teslimi tarihinden itibaren aralıksız olarak hesaplanacak üç gün içinde gönderilmesi yeterlidir. İhbarnamede zıya veya hasarın neden ibaret olduğunun genel olarak belirtilmesi gereklidir.”
TTK 1185/2. maddesinde, eşyanın incelenmesi tarafların katılımıyla mahkeme veya yetkili makam ya da bu husus için resmen atanmış uzmanlar tarafından yapılmışsa bildirime gerek olmadığı hüküm altına alınmıştır.
Dosya kapsamı itibariyle, hasarın TTK m. 1185/1 e uygun şekilde taşıyana ihbar edildiğine yahut TTK m. 1185/2’ye uygun olarak tarafların katılımıyla mahkemece inceleme yapıldığına dair bir belge ya da bilgi bulunmamaktadır. Bu durumda TTK. 1185/4.fıkrası gereğince taşıyanın malları konişmentoda yazılı olan halde teslim ettiği ve şayet mallarda bir ziya veya hasarın sabit olması halinde bu zararın taşıyanın mesul olmayacağı bir sebepten ileri geldiğinin kabul edileceği ancak bu karinenin aksinin ispat olunabileceği belirtilmiş olmakla, bu durumda ispat yükünün davacıda olduğu kabul edilmiştir. Davacının emtia hasarının davalı zilyetliği ve sorumluluğu altında gerçekleştiğini ispatlaması gerekmektedir.
Dosyada mevcut ekspertiz raporunda ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere dava konusu olayda seramik emtiasının taşındığı konteynerlerin dış gövdesinde herhangi bir fiziki hasar olduğuna ve içerisinde bulunan emtia hasarının denizyolu taşıması sırasında meydana geldiğine dair, gerek yükleme ve/veya tahliye limanlarında liman, gümrük ve acente yetkilileri tarafından, gerekse gemide kaptanın gözetiminde güverte zabitleri tarafından düzenlenmiş herhangi bir hasar tutanağı bulunmamaktadır. Bu durumda, yükteki hasarın konteynerin elverişsizliğinden kaynaklandığı söylenemeyeceği gibi, dava konusu taşımaya ilişkin konişmentoda yer alan “..” kaydının malların konteynerlere yüklenmesi, istiflenmesi, sabitlenmesi, tartımı ve sayımı işlemlerinin yükleten tarafından gerçekleştirileceği anlamına geldiği dikkate alındığında, emtianın içinde bulunduğu kolilerin, konteyner içerisine yüklenmesi, istifi, sayımı, lashingi (sabitlenmesi) ve konteyner kapılarının mühürlenmesi işlemlerinin bizzat yükleten tarafından gerçekleştirilmiş olduğu, kapalı bir kutu görünümünde ve kapıları mühürlü olan konteynerlerın taşıma sırasında açılması da mümkün olmadığından yükün veya yüklerin ne şekilde yüklendiği ve kaymasını, devrilmesini, savrulmasını önlemek için gerekli tedbirlerin alınıp alınmadığı hususlarının, taşıyan tarafından kontrol edilebilmesinin mümkün olmadığı, konişmentoda … (…Yard) kaydının yer aldığı ve bu kaydın taşıyanın sorumlu olduğu safhanın yükleme limanındaki konteyner sahasından boşaltma limanındaki konteyner sahasına kadar olduğunu ifade ettiği, konşimentoda yer alan “…” kaydı gereği, bir konteyner içerisindeki tüm yükün aynı yük sahibine veya alıcıya ait olduğu, … kaydı gereği ise, bir yükleten tarafından konteynerin tümünün, bir alıcıya sevk edildiği, uygulamada … kaydı nedeniyle eşyanın konteynere yüklenmesi işlemi ile eşyanın güvenliğine dair önlem alınması, örneğin eşyanın sabitlenmesi işlemlerinin yükleten tarafından gerçekleştirildiği, yükletenin bu işlemleri gerçekleştirdikten sonra konteyneri mühürleyerek kapalı halde, mühürlenmiş olarak taşıyana teslim ettiği dikkate alındığında, dava konusu hasarın taşıyanın zilyetliği ve sorumluluğu altında gerçekleştiği ispatlanamadığından 2 nolu davalı … Şirketi yönünden de davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
1-1 nolu davalı …yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedneiyle REDDİNE,
2-2 nolu davalı … Şti yönünden davanın esastan reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 920,82 TL den karar harcı olan 44,40 TL nin mahsubu ile fazla alınan 876,42 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı …nin yargılama gideri toplamı olan 64,80 TL nin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine, bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı …Ş vekili için takdir edilen 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Davalı … Şti. vekili için takdir edilen 6.281,20 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,

Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır