Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/426 E. 2020/362 K. 15.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO:2017/426 Esas
KARAR NO:2020/362

DAVA:İtirazın İptali
DAVA DEĞERİ:115.750,00.TL
DAVA TARİHİ:07/12/2017

BİRLEŞEN … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA ;

DAVA:Tazminat
DAVA DEĞERİ: 30.000,00.TL
DAVA TARİHİ:10/10/2018
KARAR TARİHİ:15/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan asıl davada İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) ve birleşen Alacak (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasında yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, denizcilik alanında faaliyet göstermekle olduğunu, “…” İsimli çamur gemisinin maliki olduğunu, Davalı şirketin ise bu deniz aracını 04.04.2016 ile 10.07.2017 tarihleri arasında 4 ayrı gemi kira sözleşmesi ile kiralamış olan şirket olduğunu, 04/04/2016 tarihli gemi kira sözleşmesi, 16/06/2016 tarihli gemi kira sözleşmesi,30/12/2016 tarihli gemi kira sözleşmesi, 10/05/2017 tarihli gemi kira sözleşmesi, taraflar arasındaki son gemi kira sözleşmesi 10.05.2017 tarihli kira sözleşmesi olduğunu, iş bu kira sözleşmesinin süresi 2 aylık olup, aylık kira bedelinin 124.000,00 TL KDV olarak kararlaştırıldığını, bu gemi kira sözleşmesi ile müvekkili şirketin üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirmiş olmasına rağmen, davalı şirketin müvekkiline ödemesi gereken kira borçlarını zamanında ve halen yerine getirmediğini, müvekkili şirketin davalının kira borçlarını zamanında yerine getirmemesi üzerine, …. Noterliği’ nin 08.06.2017 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesini keşide ettiğini, borçların ödenmesini aksi halde işi durduracağını ihtar ettiğini, müvekkilinin işi durdurmuş ise de davalının ödeme yapacağına dair sözlerine karşılık aynı gün birkaç saat içinde müvekkili şirketin tekrar işe devam ettiğini, küçük bir miktar ödeme yapıldığını, buna rağmen davalı şirketin gönderilen ihtarnameye … Noterliği’ nin 12.06.2017 gün … yevmiye nolu ihtarı ile cevap yazdığı sözel görüşmelerde borcun ödeneceği söylenmesine ve hatta bir miktar ödeme yapılmasına rağmen gönderilen cevabı ihtarnamede borcun miktarına itiraz ettiğini beyan ettiğini, ara ara ödemeler yapılmış ise de müvekkili şirketin alacağının bir türlü kapatılmadığını, müvekkilinin alacağının bir kısmı için senede bağlanmasını istediğini, davalı şirket yetkililerinin bu durumu kabul ettiklerini, alacağın kapanması için alacağın bir kısmının nakit, bir kısmının ise senet verilmek suretiyle kapatılacağını vaad ettiğini, nitekim bu tarihlerde de ödeme yapılmayınca müvekkili şirketin,… Noterliği’ nin 07.07.2017 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile ödeme yapılmasını, aksi halde çalışma yapılmayacağını ve 11.07.2017 tarihinde de zaten bitmekte olan kira sözleşmesi nedeniyle kira sözleşmesini yenilemeyeceğini ve sözleşme süresinin de sona ereceğinden limanı terk edeceğinin ihtar edildiğini, müvekkilinin 11.07.2017 günü sözleşmesinin sona ermesi üzerine çalıştığı …’ ndan çekildiğini, böylelikle son sözleşme tarihi olan 10.05.2017 tarihinden itibaren iki aylık süre boyunca müvekkili şirketin kendi edimini yerine getirmiş bulunmakta olduğunu, müvekkili şirketin fazlaya dair haklarını saklı tutarak, şimdilik yalnızca 115.750,00 TL’lik kira alacağı için davalının ikametgâhı olan … İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı icra dosyası ile icra takibinde bulunduğunu, davalının yetki itirazında bulunduğunu, taraflar arasındaki sözleşmede yetki şartının bulunması nedeniyle davalının icra dosyasına yaptığı itirazın taraflarınca kabul edilerek dosyanın … İcra Dairelerine gönderilmesi talep edildiğini ve dosyanın …. İcra Müdürlüğü’ nün … E. sayılı dosyasına kaydedildiğini, davalı borçlunun bu kez iş bu icra takibine adresinin … olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğunu, diğer taraftan hiçbir nam adı altında borcu bulanmadığından bahisle borca ve ferilere itiraz ettiğini, bu arada davalının, … Noterliğinin 06.07.2017 tarih ve … yevmiye sayılı ihtarnamesini keşide ederek müvekkilinden haksız sebeplerle zarar ziyan talebinde bulunduğunu ve bu sözde zarar ve ziyanlarını kira sözleşmesinden doğan alacaklarından mahsup edileceğini bildirdiğini, akabinde de apaçık haksız ve hukuka aykırı gerekçelerle … Sulh Hukuk Mahkemesi’ nin … E. sayılı davasını ikame ettiğini, iş bu davada müvekkilin 10.04.2017 tarihinden 10.05.2017 tarihine kadar işe devam etmemesini gerekçe göstererek bir zarar talebinde bulunduğunu, alacak miktarı kadar davalı adına kayıtlı “…” isimli … cinsi (kovalı tarak gemisi) İMO numarası … numaralı İstanbul Limanı ‘na bağlı gemi üzerine ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilmesini davanın kabulü ile davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yaptığı haksız ve mesnetsiz itirazın 115.750,00 TL için iptaline, takibin takip tarihinden itibaren işleyecek ticari işlerde uygulanan temerrüt faizi ve takip talebindeki diğer koşullar ile devamına, davalının haksız yere icra takibine itiraz etmesi ve alacağımızın likit olması nedeniyle asıl alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili firmanın, dava dışı … A.Ş. ile arasında akdetmiş olduğu … deniz dibi tarama sözleşmesi kapsamındaki edimlerini yerine getirmede kullanmak üzere davalı ile 04.04.2016 tarihinde davalıya ait … … Geminin kiralanmasına dair sözleşme imzaladığını, daha sonra bu kira sözleşmesi hüküm ve koşulları aynı olmak şartıyla kira bedeli revizesi yapılmak üzere 16.06.2016 ve daha sonra 30.12.2016 tarihinde yeniden ayrı bir sözleşme olarak akdedildiğini, 30.12.2016 tarihinde akdedilen sözleşmenin III. maddesinde; kira sözleşmesinin kira müvekkil tarafından kiralayan davalıya işin bittiğine sözleşmenin sona erdiğine dair bilgilendirme yazısı gönderinceye kadar devam edeceğinin açıkça hüküm altına alındığını, hal böyle iken sözleşmenin devamı sırasında davalının, 10.04.2016 tarihinde müvekkiline bilgi ve haber vermeksizin gemiyi … alarak … tersaneye götürdüğünü, bu hususta müvekkilinin davalıya … Noterliği’nin 21 Nisan 2017 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile eylemin sözleşmeye ve hukuka aykırı olduğu bu dönemde çalışamamaktan dolayı gelir kaybı olduğu ihtar edilerek derhal geminin proje alanına dönmesinin ihtar edildiğini, davalının bu taleplere cevap vermediğini ve geminin ancak davalı tarafça müvekkili tarafından yeni sözleşme imzalanması şartı ile proje alanı olan … 11.05.2017 tarihinde geri döndüğünü, akdedilen 10.05.2017 tarihli kira sözleşmesinin 10. maddesinde geminin o an … limanında olduğunu ve ancak yeni kira sözleşmesinin imzası ile hareket edeceğinin açıkça belirtildiğini, davalının bu haksız eylemleri nedeniyle müvekkilinin üstlenmiş olduğu projede bir aylık gecikme yaşamak zorunda kaldığını, keza zor durumda olduğu için son sözleşme ile kira bedelinin %30 artırılmasına dahi rıza göstermek zorunda kaldığını, hal böyle iken devam eden süreçte davalı tarafın müvekkilin zararına sebebiyet vermiş olmasına karşın müvekkilini temerrüde düşürdüğü hiçbir borç olmamasına ki kaldı ki böyle bir borç olduğunun bir an için kabulünde dahi müvekkiline mehil vererek ödeme talebinde bulunması şart iken 06.07.2017 tarihi itibariyle geminin çalışmasını durdurduğunu, bu kira dönemi içerisinde evvelce davalının yakıt defteri üzerinden yakıt alımlarını ÖTV’siz olarak yapılmakta iken keyfî olarak bu şekilde yakıt alımına izin vermemesi nedeniyle müvekkilinin ilave ÖTV ödeme yükümlülüğü altına girdiğini, davalının bu süre gelen sözleşmeye ve hukuka aykırı haksız eylemleri neticesinde kira sözleşmesinin …. Noterliği’nin 06.07.2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile fesih edildiğini, bu fesihte talep edilen haklı fesihe bağlı tazminat ile kira sözleşmesi nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu zararların tazmini için 16.08.2017 tarihinde … Sulh Hukuk Mahkemesi’ nde … Esas numarası ile açılmış olup davanın derdest olduğunu, davacının bu haksız eylemleri nedeniyle sözleşmenin müvekkilince fesih edilmiş olup haklı fesih nedeniyle tazminatın ve iş bu zikredilen zararların davacı tarafça tazmin edilmesi gerekmekte olduğunu, sonuç itibariyle izah olunan haklı nedenler ve Mahkemece re’sen ele alınacak gerekçelerden ötürü görevsiz yerde açılan davanın reddi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına, hükmedilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA,
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili firmanın dava dışı … Aş arasında akdetmiş olduğu … Limanı Deniz dibi tarama sözleşmesi kapsamındaki edimlerini yerine getirmede kullanmak üzere davalı ile 04/04/2016 tarihinde davalıya ait “… … …” nin kiralanmasına dair sözleşme imzalandığını, daha sonra bu kira sözleşmesinin hüküm ve koşulları aynı olmak şartıyla kira bedeli revizesi yapılmak üzere 16/06/2016 ve daha sonra 30/12/2016 tarihinde yeniden ayrı bir sözleşme olarak akdedildiğini, 30/12/2016 tarihinde akdedilen sözleşmenin III. Maddesinde, kira sözleşmesinin kiracı müvekkil tarafından kiralayan davalıya işin bittiğine/ sözleşmenin sona erdiğine dair bilgilendirme yazısı gönderinceye kadar devam edeceğinin açıkça hüküm altına alındığını, sözleşmenin devamı sırasında davalıya 10/04/2016 tarihinde müvekkile bilgi ve haber verilmeksizin gemiyi … ten alarak … da tersaneye götürdüğünü, müvekkilince davalıya … Noterliği’ nin 21 nisan 2017 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile eylemin sözleşmeye ve hukuka aykırı olduğu dönmede çalışamamaktan dolayı gelir kaybı olduğunu ihtar edilerek derhal geminin proje alanına dönmesini ihtar edildiğini, davalının bu taleplere cevap vermediğini ve geminin ancak davalı tarafça müvekkili tarafından yeni sözleşme imzalanması şartı ile proje alanı olan …’ e 11/05/2017 tarihinde geri döndüğünü, akdedilen 10/05/2017 tarihli kira sözleşmesinin 10. Maddesinde geminin o an … Limanı’ nda olduğunu ve ancak yeni kira sözleşmesinin imzası ile hareket edeceğinin açıkça belirtildiğini, davalının bu haksız eylemleri nedeniyle müvekkilin üstlenmiş olduğu projede aylık gecikme yaşamak zorunda kaldığını, zor durumda olduğu için son sözleşme ile kira bedelinin % 30 artırılmasına dahi rıza göstermek zorunda kaldığını, devam eden süreçte davalı tarafın müvekkilinin zararına sebebiyet vermiş olmasına karşın müvekkilinin temerrüde düşürdüğü hiçbir borcunun olmamasına böyle bir borç olduğunun bir an için kabulünde dahi müvekkile mehil vererek ödeme talebinde bulunması şart iken 06/07/2017 tarihi itibariyle geminin çalışmasını durdurduğunu, kira dönemi içerisinde evvelce davalının yakıt defteri üzerinde yakıt alımlarının ÖTV siz olarak yapılmakta iken keyfi olarak bu şekilde yakıt alımına izin vermemesi nedeniyle müvekkilin ilave ÖTV yükümlülüğü altına girdiğini, davalının bu süre gelen sözleşme ve hukuka aykırı haksız eylemleri neticesinde kira sözleşmesinin … Noterliği’ nin 06/07/2017 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile fesih edildiğini, fesihte talep edilen haksız fesihe bağlı tazminat ile kira sözleşmesi nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu zararların tazmini için davayı açtıklarını, davalı tarafın kiralayan sıfatıyla TBK uyarınca kira sözleşmesi süresince kiralayanın kiracı kullanımına hazır halde bulundurma yükümlülüğünü ihlal ettiğini, kira sözleşmesinin belirtilen dönemde yürürlükte olduğunun bir diğer ispatının ise davalı tarafça müvekkile düzenlenen 01/04/2017- 10/04/2017 tarihli arasındaki kira faturası olduğunu, davalının bu tarihten itibaren yeni sözleşme akit tarihi olan 10/05/2017 tarihine kadar olan sürede geçerli olmaya devam eden 30/12/2016 tarihi kira sözleşmesi ile üstlendiği kiralananı kullandırma borcunu ihlal ettiğini, müvekkilince üstlenilen proje kapsamındaki işin tam ve gereği gibi ifa edilemediğini ve bu şekilde müvekkilinin zarara uğradığını, bu zararın davalı tarafça tazmini gerektiğini, …. Noterliği’ nin 21 nisan 2017 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile zarar talebinin davalıya ihtar edildiğini, taraflar arasında akdedilen son sözleşme olan 10/05/2017 tarihli sözleşmenin IV/1 maddesi ile de kiralayan geminin tüm belgelerinin kiracı tarafından kullanılması için gerekli tüm evrakları hazır bulundurmayı kabul ettiğini, davalının buna uygun olarak yakıt defterini müvekkile kullandırdığını ve müvekkilin mevzuatça izin verildiği üzere ÖTV siz yakıt aldığını, bu şekilde ÖTV siz olarak tüm sözleşme dönemlerinde alınan yakıt miktarının 384.244,94 TL olduğunu, son dönemde davalı tarafın keyfi ve sözleşmeye aykırı olarak yakıt defterini müvekkilin kullanımına sunmadığını, bu nedenle müvekkilince 76.112,68 TL tutarında ÖTV ödemek zorunda kaldığını, iş bu bedelin ödenmesine davalının sözleşmeye ve sözleşme sırasındaki uygulamalara aykırı olarak keyfi sebebiyet verdiğinden davalıdan tazmini gerektiğini, bu nedenlerle davanın kabulü ile, fazlaya ilişkin hakları talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla 5000 TL haklı feshe bağlı tazminat, 20.000 TL kiralananın kullanılamaması nedeniyle uğranılan zarar 5.000,00 TL davalının haksız eylemi nedeniyle ödenmek zorunda kalınan ÖTV nin davalıdan talep edilen ihtarnamelerden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ederek …. Sulh Hukuk Mahkemesi’ nde dava açılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile denizcilik alanında faaliyet göstermekte olup … isimli çamur gemisinin maliki olduğunu, davacı şirketin ise bu deniz aracını 04/04/2016 ile 10/07/2017 tarihleri arasında 4 ayrı kira sözleşmesi ile kiralanmış şirket olduğunu, taraflar arasındaki 30/12/2016 tarihli kira sözleşmesinin 29/03/2017 tarihinde sona ermiş olup, davacı tarafın da bu hususu bildiğini, müvekkili şirket yetkilisi …’ nun 28 Mart 2017 tarihinde davacı şirket yetkililerine elektronik posta gönderdiğini, bu elektronik postasından taraflar arasındaki kira sözleşmemesinin 29/03/2017 tarihinde sona ereceğini, sözleşmenin yenilenmesinin talebinin var ise yeni sözleşme koşullarının oluşturulması ve anlaşma sağlanması yönünde yeni sözleşme imzalanması içni sözleşme bitim tarihi olan 29/03/2017 tarihinden önce taleplerinin iletilmesi gerektiğini, aksi takdirde 30/03/2017 tarihi itibariyle …isimli çamur isminin… liman şantiyesinden çekileceğini, ayrıca şubat 2017 kira bedelinden dolayı ödenmemiş 50.236,16 TL borcun bulunduğunu, bunun da acilen ödenmesi gerektiğini, davacı şirketin 10/04/2017 tarihinden 10/05/2017 tarihine kadar işe devam edememesinden müvekkil şirket ile hiçbir ilgisi bulunmadığını, davacı şirketin “Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığınca 9 Ağustos 2016 günü 29796 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Deniz ve İçsular Tarama Yönetmeliği gereğince faaliyetine devam edebilmesi için en geç 8 nisan 2017 tarihinde alması zorunlu bulunan Tarama Yetki belgesini zamanında alamadığı için müvekkil şirketle imzaladığı 30/12/2016 tarihli kira sözleşmesinin 29/03/2017 tarihinde bitmesine rağmen o tarihte yenilenmediğini, tarama yetki belgesi olmadığı için işin devam edemediğini ve müvekkil şirkete ait çamur gemisinin kira sözleşmesinin yenilenmediği için limandan ayrıldığını ve daha sonra davacı şirketin tarama yetki belgesini aldıktan sonra müvekkili şirket ile yeni bir kira sözleşmesi imzaladıktan sonra müvekkili şirkete ait … isimli çamur gemisinin davacı şirketin şantiyesine döndüğünü, davacı şirket yetkilisi tarafından müvekkili şirketin yetkilisine 21/04/2017 tarihinde gönderilen elektronik posta mesajında bu hususun açıkça şu şekilde belirtildiğini, “…Şirket …Genel müdürlüğü tarafından verildiğini, şirketimize ait tarama yetki belgesi ekte tarafınıza sunulmaktadır. … ili, … İlçesi, sınırlarında bulunan deniz dibi tarama işlerinde bugün 21/05/2017 saat 13:00 itibariyle başlamış olduğumuzu bildiririz” bu iddianın ispatı için … Liman Başkanlığı’ ndan ve Türkiye Cumhuriyeti, Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Tersaneler ve Kıyı yapıları Genel Müdürlüğü nden davacı şirketin tarama yetki belgesini ve en son hangi tarihte almasının zorunlu bulunduğunun, davacı şirketin tarama yetki belgesini hangi tarihte aldığının davacı şirketin tarama yetki belgesini zamanında alamadığı için limandaki faaliyetinin durdurulup durdurulmadığının durdurulmuş ise hangi tarihler arasında durdurulduğunun sorulmasını talep ettiklerini, müvekkili şirketin davacı şirket ile imzaladığı kira sözleşmelerinin yürürlükte olduğu tüm sürelerde üzerine düşen tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davacı şirketin ise müvekkil şirkete kira borçlarını hep geciktirdiğini, müvekkili şirketi mağdur ettiğini, halen daha davacı şirketin müvekkil şirkete ödenmediği 140.802,15 TL borcu bulunduğunu, davacı şirketin tüm iddialarının gerçek dışı olduğunu, davacı şirketin müvekkil şirkete hukuki ilişki içinde olduğu diğer şirketlere borçlarını ödemeyerek herkesi mağdur ettiğini, davacı şirket ile müvekkil şirket arasındaki kira sözleşmelerinin davacı şirketin tazminat talebinde bulunabilmesine olanak tanınmadığını, müvekkili şirket ile davacı şirket arasında sözleşme bulunmayan 10/04/2017 tarihi ile 11/05/2017 tarihleri arasında davacı şirkete kira borcu tahakkuk ettirilmediğini, davacı şirket tarafından müvekkili şirkete açılan iş bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… Sulh Hukuk Mahkemesi’ nin … esas, … karar sayılı kararı ile uyuşmazlığın TTK’ nun Deniz Ticaretine ilişkin 1199. Maddesinde düzenlenen gemi kira sözleşmesinden doğduğundan bahisle görevsilik kararı verilmiş, dosya mahkememize gönderilmekle mahkememizin … esasına kaydedilmiş ve iş bu dosyamızla aradaki bağlantı nedeniyle birleştirilmiştir.
…. İcra Müdürlüğü’ nün … Esas sayılı dosyası incelendiğinde; Alacaklı …. Ltd. Şti. tarafından borçlu …. A.Ş. aleyhine 08/08/2017 tarihinde işlemiş faiz dahil toplam 116.399,31.TLnin tahsili için ilamsız icra takibi yapılmış olduğu, borçluya ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun itirazı ile takibin durduğu, iş bu davanın İİK md 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar borçlu vekilince borçlunun adresi itibariyle Bakırköy İcra Dairelerinin yetkili olduğundan bahisle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazda bulunulmuş ise de; taraflar arasında imzalanan 10.05.2017 tarihli Yüzer Ekipman Kira Sözleşmesinin 11. Maddesi ile ihtilafların çözümünde İstanbul icra daireleri ve mahkemelerinin yetkili kılındığı anlaşılmakla itirazın reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce resen seçilen bilirkişiler …, …, … tarafından tanzim edilen 19/04/2019 tarihli raporda, dosya mevcudu, davacı-birleşen dosya davalısı…. Ltd. Şti.’nin 2016 ve 2017 yılı ticari defterleri, dava dosyası ile yine bu kayıtların dayanağı belgelerin muhasebesel ve teknik yönden tetkiki sonucunda ve raporun içinde açıklanan nedenlerle; incelenen davacı-birleşen dosya davalısı Davacı şirkete ait 2016 ve 2017 yılı Ticari defterlerinin açılış tasdikleri ile yıl sonunda yaptırılması gereken kapanış tasdiklerinin yasal süresinde TTK. Hükümlerine göre usulüne uygun yaptırılmış olması nedeniyle davacı-birleşen dosya davalısı şirketin 2016 ve 2017 yılı ticari defterlerini TTK. hükümlerine göre usulüne uygun tutmuş olduğundan davacı-birleşen dosya davalısı şirketin ticari defterlerinin sahibi lehine delil niteliği taşıdığı, davalı-birleşen dosya davacısı …. A.Ş.’nin ticari defterlerini ibraz etmemesinden dolayı davacı-birleşen dosya davalısı yanın düzenlediği faturaların ticari defterlerinde kayıt altına alınıp alınmadığının tespitinin yapılamadığı, davacı-birleşen dosya davalısı … …. Şti.’nin icra takip tarihi olan 09.08.2017 tarihi itibariyle Davalı-Birleşen dosya davacısı …. A.Ş.’den faturadan kaynaklı 115.780,16 TL cari hesap alacağı, 649,48 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 116.429,64 TL alacağının bulunduğu, Ancak davacı yanın talebe bağlılık iikesi gereğince Davalı-Birleşen dosya davacısı …. A.Ş.’den 115.750,00 TL alacak, 649,31 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 116.399,31 TL alacağının bulunduğu, Taraflar arasında 1/4/2017 tarihinde kurulmuş bir sözleşme ilişkisinin bulunduğunun dosyadaki mevcut belgelerle ortaya konulamadığı, kira ilişkisi bulunsa bile 1/4/2017 ilâ Davalı’nın tarama yetki belgesini aldığı 21/4/2017 tarihleri arasında tarama faaliyeti gerçekleştirmesi mevzuat uyarınca mümkün olmadığı, kaldı ki taraflar arasında kurulan Sözleşmelerin m. IV 5 hükmünde “… isimli geminin periyodik bakımlarının kiralayan tarafından yerine getirileceği” hükmünün bulunduğu, Davalının gerek gönderdiği ihtardan gerekse uyuşmazlık sürecindeki beyanlarından “… isimli geminin 10/4/2017 tarihinde … tersaneye çekildiği beyanı yer aldığı,. çalışılması mümkün olmayan bir dönemde geminin bakım ve onarım yükümlülüğünün üzerinde olduğu Davacı’nın gemiyi tersaneye çekmesi sözleşmenin Davalı tarafından haklı sebeple feshi için bir gerekçe oluşturmayacağı, ÖTV konusunda değerlendirme yapmak için heyetlerinde uzman Bilirkişi bulunmadığı, taraflar arasındaki son sözleşme ilişkisinin 11/7/2017 tarihinde son bulduğu, Davacı kiraya verenin 11/5/2017 ile 11/7/2017 tarihleri arasında gemiyi kiracının kullanımına hazır hâlde … Limanı’nda tuttuğunun sabit olduğu, cari hesap ilişkisi çerçevesinde 116.399,31 TL’den davalı’nın sorumlu olması gerektiği, Davacı tarafından 1/4/2017 ilâ 10/4/2017 tarihleri için düzenlenen KDV dahil 41.300 TL’nin bir üst paragrafta bulunan bedelden düşülmesinin gerekli olup olmadığının Mahkeme’nin takdirine bırakıldığına ilişkin görüş ve tespitlerine yer vermişlerdir.
Bilirkişi kuruluna ÖTV konusunda uzman bilirkişi … eklenerek dosya bilirkişi kuruluna yeniden tevdi edilmiştir. Bilirkişi kurulu tarafından tanzim edilen 01/09/2020 tarihli ek raporda; bilirkişi Cafer Şahin’in ötv bakımından değerlendirmesinde, 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunun 12. Maddesine dayanılarak çıkarılan 16.07.2003-25170 resmi gazete yayınlanan Bakanlar Kurulunun … sayılı kararın, 1. Maddesinde Türk Uluslararası Gemi Siciline ve Milli Gemi Siciline kayıtlı, kabotaj hattında münhasıran yük ve yolcu taşıyan gemilere, ticari yatlara, hizmet ve balıkçı gemilerine miktarı her geminin teknik özelliklerine göre tespit edilmek ve bu akaryakıtı kullanacak geminin jurnaline işlenmek kaydıyla verilecek akaryakıtın özel tüketim vergisi tutarı sıfıra indirildiği, … Ltd. Şti. ait … isimli çamur gemisinin, …resmi gazete yayınlanan Bakanlar Kurulunun … sayılı karara ilişkin, Maliye Bakanlığının … resmi gazetede yayınlanan (3. Mükerrer) 6 seri nolu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğ 1 maddesi tanımlar başlığında Hizmet Gemisi olarak tanımlandığı, … Ltd. Şti. ait … isimli çamur gemisinin, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının İstanbul Liman Başkanlığının milli sicilinin … sırasında kayıtlı olduğunun bildirildiği, Bu duruma göre Ulaştırma, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının … resmi gazetede yayınlanan Deniz ve İç sular tarama Yönetmeliği uyarınca Gemlik limanında yaptığı tarama işlemlerine kullanılan … 3 isimli çamur gemisinin. ÖTV’siz akaryakıt kullanabileceği, … resmi gazete yayınlanan Bakanlar Kurulunun … sayılı karara ilişkin, Maliye Bakanlığının …resmi gazetede yayınlanan (3. Mükerrer) 6 seri nolu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğ 5 usul ve esaslara ilişkin sorumluluk, Kararname kapsamında teslim edilen deniz yakıtı, ait olduğu deniz aracının ihtiyacı için kullanılacak olup bu yakıt, hiçbir şekilde bir başka gerçek ya da tüzel kişiye satılamaz veya devredilemez. Ayrıca deniz yakıtı herhangi bir amaçla başka bir deniz, kara ya da hava aracına aynı donatana ait olsa dahi transfer edilemez. Deniz yakıtı kullanıcıları ve dağıtıcılarının, Kararnamenin uygulanmasına ilişkin olarak bu tebliğ ile belirlenen usul ve esaslara uymamaları nedeniyle vergi ziyama sebebiyet vermeleri halinde, ziyaa uğratılan vergi bunlar adına tarh olunur ve tarhiyata 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 344 üncü maddesine göre vergi ziyaı cezası uygulanır. Denildiği, 16.07.2003-25170 resmi gazete yayınlanan Bakanlar Kurulunun … sayılı karara ilişkin. Maliye Bakanlığının 31.12.2003/25333 resmi gazetede yayınlanan (3. Mükerrer) 6 seri nolu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğ 4/b maddesi kapsamında sözleşme ile akaryakıt bedelinin kiralayan tarafından karşılanması halinde bile … isimli çamur gemisi adına düzenlenen defter no 0-43-43-858 (2017 yılı için düzenlenmiş) Özel Tüketim Vergisi İndirilmiş yakıt Alım Defterindeki akaryakıtın … isimli çamur gemisinde kullanılması halinde ÖTV’siz alınabileceği, …. Ltd. Şti. ait … isimli çamur gemisi adına düzenlenen defter no 0-43-43-858 (2017 yılı için düzenlenmiş) Özel Tüketim Vergisi İndirilmiş yakıt Alım Defterinde, bir defada verilebilecek azami yakıt miktarı 9.000metreküp motorin, bir yılda verilebilecek azami miktar 43.797metreküp, akaryakıtın bu deniz aracının ihtiyacı için kullanılacağı, sonuç olarak, kiralayan …. A.Ş. nin …. Ltd. Şti. ait … isimli çamur gemisi adına düzenlenen defter no 0-43-43-858 (2017 yılı için düzenlenmiş) Özel Tüketim Vergisi İndirilmiş yakıt Alım Defterindeki ÖTV’siz akaryakıtı … isimli çamur gemisinin dışında kullanamayacağına dair görüş ve tespitlerine yer vermiş olup, diğer bilirkişiler kök rapordaki görüş ve tespitlerini yinelemişlerdir.
Açılan davanın; ana dava açısından gemi kira alacağı sözleşmesinden kaynaklanan kira alacağının tahsiline ilişkin yapılan icra takibine itirazın iptali davası olduğu, birleşen dava açısından uyuşmazlığın; davalı … Denizcilik’ in gemi kira sözleşmesinin feshinin haklılığı iddiasına dayanan tazminat ve kiralananın kullanılamaması nedeniyle uğranılan zarar talepleri ile ödenmek zorunda kalındığı iddia olunan ÖTV’ nin tahsiline ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yapılan yargılama, aldırılan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı deliller birlikte incelenip değerlendirildiğinde, TTK’nın gemi kira sözleşmesine ilişkin hükümlerinin emredici nitelikte olmadığı göz önünde tutulduğunda, uyuşmazlıkta öncelikle 18/5/2017 tarihli kira sözleşmesi hükümleri, burada hüküm bulunmadığı hâllerde TTK’nın 1119 ilâ 1129’uncu maddeleri, burada da düzenleme yoksa TBK’nın taşınır kirasına ilişkin hükümlerin uygulanacağı, uyuşmazlıkta taraflar arasında kurulan sözleşme tarihleri incelendiğinde, 1- 4/4/2016 tarihli sözleşme: bu sözleşmenin iki aylık süre için kurulduğu, sözleşmemde bir aylık süre uzatma opsiyonunun kiracı lehine tanındığı, opsiyonun 16/6/2016 tarihinde kullanıldığının görüldüğü, 2- 16/6/2016 tarihli sözleşme: tarafların 16/6/2016 tarihinde, 4/4/2016 tarihli sözleşmede öngörülen opsiyonu kullandığı ve sözleşmeyi bir ay için uzatmış olsalar da, aynı tarihte, yani 16/6/2016 tarihinde tarafların daha uzun dönemli bir sözleşme akdettikleri, sözleşmenin dört aylık olup, iki sefer kullanılabilecek kiracı lehine bir aylık opsiyonlar kararlaştırıldığı, 3- 30/12/2016 tarihli sözleşme; tarafların 16/6/2016 tarihinde kurdukları sözleşme süresinin opsiyon süreleri de son bulduktan sonra 30/12/2016 tarihinde yeni bir kira sözleşmesi akdettikleri, sözleşmenin iki ay süreli olup sözleşmede bir aylık kiracı lehine bir opsiyon tanındığı, 4-28/3/2017 tarihli sözleşme; tarafların 30/12/2016 tarihli sözleşme süresi olan (opsiyon ile birlikte) 3 aylık süreyi tamamladıktan sonra 28/3/2017 tarihinde davacı tarafından sözleşmenin 29/3/2017 tarihinde süresinin sona ereceği elektronik posta ve yazı ile karşı tarafa gönderilmiştir. Taraflar arasında 29/3/2017 tarihinde kurulan bir sözleşmenin dosyada yer almadığı, her ne kadar davalı 1/4/2017 tarihinde taraflar arasında bir sözleşme kurulduğunu ileri sürmüş olsa da, dosyada bu yönde bir yazılı belge bulunmadığı, davacının dosya içeriğindeki beyanından 1/4/2017 tarihinde herhangi bir sözleşme kurulmadığı ve fakat yeni bir sözleşme ilişkisi kurulacağı inancı ile 10/4/2017 tarihine kadar geminin proje konusu yerde bekletildiği beyanı yer aldığı, gemi kira sözleşmesinin yazılı şekle tâbi bir sözleşme olmadığı, ancak dosyada taraflar arasında böyle bir ilişkinin kurulduğunu belgeleyen herhangi bir elektronik posta yazışması ya da başka bir belge yer almadığı, fakat davacı her ne kadar taraflar arasında böyle bir sözleşme ilişkisi bulunmadığını ileri sürse de 1/4/2017 ilâ 10/4/2017 tarihleri için gemi kullanım faturasını davalı adına düzenlediği, 5- 10/5/2017 tarihli Sözleşme: Taraflar 10/5/2017 tarihinde yeni bir sözleşme kurduğu ve sözleşmenin iki aylığına akdedildiği anlaşılmıştır. Bu sözleşmede kiracı lehine sürenin uzatılması için herhangi bir opsiyon hakkı tanınmadığı, dosyadaki bilgi ve belgelerden davacı tarafından gönderilen 11/7/2017 tarihli elektronik posta yazışması ve yazılı belge ile kira sözleşmesinin sona erdiği ve geminin …’ndan ayrılacağı bilgisi yer almaktadır. Davalı geminin kira dönemi sürerken 10/4/2017 tarihinde tersaneye gittiği ve geminin dönüşü olan 11/5/2017 tarihine kadar davalının 163.000 TL zarara uğradığını bu miktarın davacının kira sözleşmesinden doğan alacaklarından mahsup edileceğini beyan etmiştir. Aynı ihtarda ÖTV bakımından da beyanlar ileri sürülmüştür. Taraflar arasında 4/4/2016 ilâ 11/7/2017 tarihleri arasında beş farklı kira sözleşmesi akdedildiği, kira sözleşmelerinin tamamının belirli süreli olarak akdedildiği, süreç içinde 1/4/2017 ilâ 10/5/2017 tarihleri arasında geminin kira ilişkisine konu olduğuna ilişkin bir belgenin sunulmadığı görülmüştür. Davalı, geminin 10/4/2017 tarihinde Tuzla Limanı’na davacı tarafından çekildiğini ve bu sebeple gemiyi 11/5/2017 tarihine kadar kullanamadıklarını ve kâr kaybının bulunduğunu belirtmiştir. 10/4/2017 tarihinde taraflar arasında bir kira ilişkisinin bulunduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılamamaktadır. Taraflar arasında kira ilişkisi bulunsa dahi davalının T.C. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’ndan 21/4/2012 tarihinde Tarama Yetki Belgesi aldığı görülmektedir. Taraflar arasındaki ilk kira ilişkisi 4/4/2016 tarihinde kurulmuştur. Bu ilişki kurulduktan sonra 9/8/2016 tarihli Resmî Gazete’de Deniz ve İçsuiar Tarama Yönetmeliği yayımlanmıştır. Yönetmelik m. 31 uyarınca davalının zaten her halükârda 1/4/2017 ilâ tarama yetki belgesini aldığı 21/4/2017 tarihleri arasında tarama faaliyeti gerçekleştirmesi mevzuat uyarınca mümkün değildir. Kaldı ki taraflar arasında kurulan Sözleşmelerin m. IV 5 hükmünde “… isimli geminin periyodik bakımlarının kiralayan tarafından yerine getirileceği” hükmü yer almaktadır. Davalının gerek gönderdiği ihtardan gerekse uyuşmazlık sürecindeki beyanlarından “… isimli geminin 10/4/2017 tarihinde Tuzla’da tersaneye çekildiği beyanı yer almaktadır. Çalışılması mümkün olmayan bir dönemde geminin bakım ve onarım yükümlülüğünün üzerinde olduğu davacının gemiyi tersaneye çekmesi sözleşmenin davalı tarafından haklı sebeple feshi için bir gerekçe oluşturmayacaktır. Sözleşmelerde (IV 7) uyarınca … isimli gemide olabilecek arızalardan dolayı çalışılamadığı günler için kira tahakkuk ettirilmeyecektir hükmü yer almaktadır. Davacı da 11/4/2017 ile taraflar arasındaki bir sonraki sözleşmenin kurulduğu tarih olan 10/5/2017 tarihine kadar her hangi bir bedel yansıtmamıştır. Taraflar arasında kurulan son sözleşme olan 10/5/2017 tarihti sözleşme yalnızca iki ay için kurulmuş ve davalı kiracıya süre uzatım hakkı bu sözleşmede tanınmamıştır. TTK m. 1129 f. I c. I uyarınca Kiracı, sözleşme bitiminde gemiyi, teslim aldığı hâliyle geri verir. TBK m. 327 f. 1 uyarınca Açık veya Örtülü biçimde bir süre belirlenmişse, kira sözleşmesi bu sürenin sonunda kendiliğinden sona erer. Davacı 11/7/2017 tarihinde kira süresinin bittiği ve geminin Gemlike/Rodaport Limanı’ndan ayrılacağı bilgisini kiracıya iletmiştir. Dolayısıyla sözleşme ilişkisi sürenin son bulması sebebiyle 11/7/2017 tarihinde son bulmuştur. Davacı kiraya verenin 11/5/2017 ilâ 11/7/2017 tarihleri arasında gemiyi kiracının kullanımına hazır hâlde Gemlik Limanı’nda tuttuğu sabit olduğuna göre bu dönem için işleyen kira parası ve kira sözleşmesi çerçevesinde düzenlenen yansıtma faturaları konusu meblağın davalı tarafından ödenmesi gerektiği kanaatine varılmakla davacının usulune uygun tutulmuş ticari defterlerine göre 115.708, 16 TL alacağının kabulüne, birleşen dava açısından; davacı- birleşen dosya davalı … Denizcilik’ in feshin haklılığı iddiasına dayanan ve kiralananın kullanılamaması nedeniyle uğranılan zarar taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dava açısından; davacı- birleşen dosya davalı … Denizcilik’ in ana dosya davacısının yakıt alım defterini kullandırmaması nedeniyle fazladan ödediğini iddia ettiği ÖTV açısından yapılan değerlendirmede, dosyaya ÖTV konusunda uzman bilirkişi tarafından sunulan görüşe göre, -16.07.2003-25170 Resmi gazete yayınlanan Bakanlar Kurulu’ nun … sayılı karara ilişkin, Maliye Bakanlığının 31.12.2003/25333 resmi gazetede yayınlanan (3. Mükerrer) 6 seri nolu Özel Tüketim Vergisi Genel Tebliğine göre, kararname kapsamında deniz yakıtı kullanım hakkına sahip deniz aracının, yakıt masrafının kiracıya ait olmak şartıyla kiralanması halinde kiracı, bu tebliğin ekinde yer alan (EK:2) taahhütnameyi düzenleyerek kira sözleşmesi ile birlikte, deniz aracına ilişkin yakıt alım defterini daha önce onaylamış olan liman başkanlığına müracaat edecektir. Liman başkanlığı, yakıt alım defterinin kiralama işlemine ilişkin ilgili sayfalarda yer alan bilgilerin doğruluğunu da kontrol ederek, taahhütnamenin aslı ve kira sözleşmesinin noterce onaylanmış bir örneğini muhafaza edecek, yakıt alım defterini imzalamak ve mühürlemek suretiyle onaylayarak vize verecektir. Söz konusu onay işleminden sonra yakıt alım defterinin kullanım hakkı, kira sözleşmesinin sonuna kadar veya kira sözleşmesinin iptal edildiği tarihe kadar kiracıya aittir. Anılan hüküm kapsamında davalı- birleşen dosya davalı vekiline mahkememizin 03.11.2020 tarihli duruşmasında 31/12/2003 tarih, 25333 sayılı resmi gazetede yayınlanan 6 seri nolu ÖTV Genel Tebliği ile 01/07/2003 tarih, … sayılı karar namenin eki uyarınca tebliğ ekinde yer alan prosedürleri yerine getirip getirmediğine ilişkin beyanda bulunmak üzere 2 haftalık kesin süre verilmesine karar verilmiş ancak davalı – birleşen davacı vekilince anılı prosedürlerin yerine getirildiğine ilişkin belgelerin sunulmadığı görülmekle kararname kapsamında … Denizcilik’ in kiralayan sıfatıyla ÖTV’ siz yakıt defteri kullanma hakkına kavuşmadığı anlaşılmakla bu talebinin de reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı- birleşen dosya davalı vekilinin işlemiş faiz talebi açısından yapılan değerlendirmede, davacının ihtarname tarihinin 08.06.2017 tarihi olduğu, tebliğ şerhinin dosyada bulunmadığı, ancak davacı vekilinin işlemiş faiz talebinin başlangıç tarihi olarak daha ileri bir tarih olan fatura tarihinin talep olunduğu anlaşılmakla fatura tarihinden itibaren işlemiş faiz talebinin kabulü uygun görülerek davacının işlemiş faiz talebinin kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-a)Davacı birleşen dosya davalı vekilinin davasının KABULÜ ile …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın İPTALİ ile takibin 115.750,00.TL asıl alacak üzerinden devamına, kabul edilen asıla alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz UYGULANMASINA(İcra takip talebinde faiz talep olunduğu ancak türünün belirtilmediği anlaşılmakla davalı lehine yorumla)
b)Asıl alacak likit olduğundan kabul edilen asıl alacağın %20’si olan 23.150,00.TL icra inkar tazminatının davalı-birleşen dosya davacısından alınarak davacı-birleşen dosya davalısına ÖDENMESİNE,
2-Birleşen dava açısından davacı-birleşen dosya davalısı …’in davasının REDDİNE,
3-Asıl dava sebebiyle 7.906,88.TL karar harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 1.394,73.TL’den mahsubu ile bakiye 6.512,15.TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye İRAD KAYDINA,
4-Asıl davada davacı kendini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihindeki AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 14.946,25.TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa VERİLMESİNE,
5-Birleşen dava sebebiyle 54,40.TL karar harcı alınması gerektiğinden peşin alınan 512,33.TL’den düşümü ile artan 457,93TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde birleşen dava davacısına İADESİNE,
6-Birleşen davada davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden 02/01/2020 tarihli Resmi Gazetede Yayınlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler’in 13/3 maddesi de gözetilerek karar tarihindeki AAÜT hükümlerine göre hesaplanan 4.080,00.TL vekalet ücretinin birleşen dava davacısından tahsili ile birleşen dava davalısına VERİLMESİNE,
7- Asıl davada davacı tarafından sarf edilen, 31,40.TL başvuru harcı, 1.394,73.TL peşin harç, 4.250,00.TL bilirkişi ücreti, 277,00.TL posta masrafı olmak üzere toplam 5.953,13.TL’nin asıl dava davalısından tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
8-Asıl ve birleşen davada …. A.Ş. Tarafından sarf edilen yargılama giderlerinin …. A.Ş.’nin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
9-Tarafların yatırdığı gider avansından kalan miktarın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgilisine İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 15/12/2020

Katip …

Hakim …