Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/425 E. 2019/494 K. 09.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2017/425
KARAR NO : 2019/494

DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2017
KARAR TARİHİ : 09/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … A.Ş. nin davalı firmanın mallarını deniz yolu ile taşıdığını ve taşıma işinin davalı borçlunun kabulünde olduğunu, tüm faturaların davalı borçluya tebliğ edildiğini ve herhangi bir itiraz gelmediğini, 1.357 TL + 6.147,26 USD tutarının ödenmediğini, yapılan görüşmelerden sonuç elde edilemeyince, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafın icra takibine itiraz ettiğini, davalının yetki itirazında bulunduğunu, fatura alacağının götürülecek borç olması sebebiyle, alacaklının yerleşim yeri mahkemelerinin yetkili olduğunu, deniz taşımacılığından kaynaklanan 6.147,26 USD + 1.357,00 TL alacak için başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, itiraz eden davalı şirket aleyhine % 20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; gerek huzurdaki davanın, gerekse davaya dayanak icra takibinin, yetkisiz merci nezdinde açılmış olduğunu, icra takibinden doğan davalarda yetkili mahkemenin, yetkili icra müdürlüğünün bulunduğu yer mahkemesi olduğunun gözetilmesi durumunda, huzurdaki davanın kabulünün de mümkün olmadığını, bu itibarla huzurdaki davanın yetki yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, davalı şirket ile davacı arasındaki hukuki ve ticari ilişkiden doğan tüm borçların halihazırda ödenmiş olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
05/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Usul yönünden incelenen davacı tarafa ait yasal defterlerin, berat onayları, açılış ve kapanış noter tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yapıldığını, taraflar arasında süregelen ticari ilişkinin bu ilişkide düzenlenen ödemeler ile davacının 1.357 TL + 6.147,26 USD alacak iddiası bakımından, TL talebinin dayanağı fatura ve USD talebinin oluşmasına sebep olan faturaların davacı yanca açıklanması gerektiğini, zira taraflar arasında cari hesap sözleşmesi bulunmadığı gözetildiğinde alacak kalemlerinin ayrı ayrı fatura ve konusu işlerin yapılması şeklinde açıklanmaya muhtaç olduğunun değerlendirildiğini, davacının davalı ile olan ticari ilişkisinin yasal defterlerinde (120.0.01.29230-…Şti.) hesabı altında takip ettiğini, davacının yasal defterlerine göre kayden; takip talebi tarihînde (22.11.2017), davalının 1.357,00TL+23.938,66(6.147,26 USD) tutarında davacıya borçlu olduğunun sonucuna varıldığını, fakat, davalının İstanbul dışında yerleşik olmasından dolayı, yasal defter belgelerinin incelenmesi sonrasında, taraflar arasındaki mutabakatsızlığın neden kaynaklandığının tespitinin ve nihai kanaatin oluşabileceğinin anlaşıldığını, şayet, davacı kayıtlarına göre, takip talebi tarihinde davalının 1.357,00 TL+ 23.938,66 (6.147,26.USD) borçlu olduğu dikkate alınır ise, İstanbul …İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasına yapılmış olan itirazın iptaline, takibin devamı talebinin icra takibinde talep edilen faiz ile icra inkar tazminatı talebinin değerlendirmesinin mahkemenin takdirinde olduğunu beyan etmişlerdir.
Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi vasıtasıyla aldırılan … talimat sayılı bilirkişi raporunda özetle; Davalının muhasebe kayıtlarında, 22.11.2017 icra takip tarihi itibariyle davacıya 22.161,50 TL. borcu olduğunun saptandığını, ayrıca davacı kayıtlarında belirtilen dolar bazındaki işlemlerin her ne kadar fatura girişlerinde dikkate alınmış ise de cari hesap ve yevmiye kayıtlarının tamamen TL. üzerinden yapıldığını, davacının cari hesap kayıtlarında ise cari hesap bakiyesinin 6.147,26 USD=23.938,66 TL dolar bazında ve 1.357,00 TL.de TL. bazında hesap bakiyesi olmak üzere toplam 25.295,66 TL olduğunun belirtildiğini, bu farklılığın ise davacı cari hesap kayıtlarında 3 er aylık dönem sonu yapılan cari hesap kur değerlemesi sonucu oluşan kur farklarının cari hesaplara aktarılmasından kaynaklandığının düşünüldüğünü, davacı lehine toplam 3.134,16 TL kur farkı oluştuğunu, bu tutarın da davacı ile davalı arasındaki TL cari hesap farkını oluşturduğunun (25.295,66 – 22.161,50 = 3.134,16 TL.) saptandığı belirtilmiştir.
25/06/2019 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; Davalı yasal defter kayıtlarına göre; takip talebi tarihinde davalının 22.161,50.TL davacıya borçlu olduğu dikkate alınır ise, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yapılmış olunan itirazın iptalinin, takibin kısmen (22.161,50.TL) devamı etmesi gerektiğini, davacı alacağının, takip tarihinden, dava tarihine 22.11.2017 – 07.12.2017 kadar (15) gün için Yıllık % 10,50 oranında reeskont avans faizi; 95.63 TL olarak hesaplandığını, aynca davacının talep ettiği icra inkar tazminatının (22.161,50.TL X % 20 = 4.432,30.TL.) olabileceğini, Davacı yasal defter kayıtları ve sunmuş olduğu cari hesap özetine göre; takip talebi tarihinde davalının 1.357,00.TL+ 6.147.26 USD tutannda davacıya borçlu olduğu dikkate alınır ise, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yapılmış olunan itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmesi gerektiğini, davacının USD alacağı (6.147,26.USD) için, takip tarihinden, dava tarihine (22.11.2017 – 07.12.2017) kadar (15) gün Yıllık % 6,00 oranında merkez bankası azami faizinin; 15,16.USD olduğunu, davacının TL alacağı için (1.357,00TL) için, takip tarihinden, dava tarihine (22.11.2017 -07,12.2017) kadar (15) gün Yıllık % 10,50 oranında reeskont avans faizinin; 5.86TL olduğu îcra inkar tazminatı talebinin yönünden; davacının TL alacağı için (1.357,00.TL X % 20 = 271,40 TL ) olabileceğini, davacının USD alacağı için (6.147,26 USD X % 20 = 1.229,45USD) olabileceğini beyan ettikleri anlaşılmıştır.
Dava; Deniz taşıması kaynaklı borca yönelik olarak başlatılan icra takibine itirazın İİK nun 67.maddesi gereğince iptaline ilişkindir. Uyuşmazlık ise; Mahkememizin ve icra dairesinin yetkili olup olmadığı, davalının davacıya borcunun olup olmadığı ve miktarı noktasında toplanmaktadır.
Taraf vekillerince davaya ilişkin tüm delilleri dosyaya sunulmuş, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası dosyamız arasına alınmıştır.
İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı icra dosyasının incelenmesinde; 22.11.2017 tarihinde davacı alacaklı tarafça davalı borçlu aleyhine 6.147,26 USD asıl alacak, 2,02 USD işlemiş faiz ve 1.357,00 TL. Asıl alacak, 0,72 TL. İşlemiş faiz için icra takibine başlandığı, davalı borçluya ödeme emrinin 27.11.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlunun 28.11.2017 tarihinde süresi içerisine borca itiraz ettiği ve davanın da İİK 67. maddesi gereği yasal 1 yıllık süre içerisinde 07.12.2017 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında hukuki ve ticari ilişki bulunduğu davalı tarafça da kabul edilmiş olup, bu hususta uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık ise faturalara konu borcun ödenip ödenmediği davacının alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmıştır.
Davalı tarafça icra müdürlüğünün ve mahkememizin yetkisine itiraz edilmiş ise de, HMK’nın 10.maddesi delaletiyle BK’nun 89.maddesine göre davalının bu yöndeki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Tarafların ticari defter ve kayıtları üzerine yapılan inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporlarında, davalı ile düzenlenen navlun ve tahliye fatura bedellerinin ABD Doları para birimi cinsinden olduğu, davalının takip tarihi itibariyle fatura bedelleri olarak davacıya 22.161,50 TL. borcunun bulunduğu, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan 1.357,+ 23.938,66 TL. olmak üzere toplam 25.295,66 TL. alacaklı olduğu, davacının sunulan cari hesap özetine göre yabancı para olarak düzenlenen faturalar nedeniyle davalıdan toplam 6.147,26 USD alacaklı olduğu, dolayısıyla 25.295,66 TL. alacağın 23.938,66 TL. (6.147,26 USD) kısmının yabancı para alacağı olduğu, davalının, davacının yabancı para cinsinden düzenlediği faturaları kendi yasal defterlerine TL. ye çevirerek kaydettiği ve yabancı para cinsinden borçlu olup olmadığına ilişkin detaylı kayıt tutmadığı, oluşabilecek kur değerlemelerini de yapmadığı, tarafların ticari defterlerindeki alacak miktarına ilişkin farklılığın davacının cari hesap kayıtlarında üçer aylık dönem sonlarında cari hesap kur değerlemesi yapılması sonucu oluşan kur farklılığından kaynaklandığının tespit edildiği görülmekle, yurt dışına yapılan deniz taşımaları nedeniyle bedeli yabancı para olarak gösterilen faturalar yönünden akdi ilişkinin yabancı para cinsinden kurulduğunun kabulü gerektiği, yurt dışına yapılan deniz taşımaları nedeniyle takibe konu faturaların ABD Doları döviz para biriminden düzenlendiği, ticari ilişkinin yabancı para ile gerçekleştiğinin faturalardan anlaşıldığı, davalı tarafından ödeme iddiasında bulunulmuş ise de ödemeye ilişkin delil sunulmadığı dikkate alınarak, davanın kabulüne karar verilmiş, asıl alacak likit ve belirlenebilir olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ ile, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E.sayılı İcra dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin 6.147,26 USD + 1.357,00 TL asıl alacak üzerindne devamına, 6.147,26 USD asıl alacağa takip tarihindne itibaren 3095 sayılı Kanunun 4/ a md. Ve fıkrası gereğince faiz uygulanmasına, 1.357,00 TL asıl alacağa takip tarihindne itibaren ticari avans faizi uygulanmasına,
Davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın %20 sine tekabül eden 5.059,12 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı olan 1.757,88 TL’den peşin alınan 429,47 TL’nin mahsubu ile bakiye 1.328,41 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan (465,47 TL ilk harç 288,65 TL posta ücreti ve 2.100,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam) 2.854,12 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı vekili için takdir edilen 3.088,07 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,

Dair, Davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır