Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/415 E. 2018/268 K. 03.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2017/415 Esas
KARAR NO :2018/268

DAVA :Tazminat
DAVA TARİHİ :30/11/2017
KARAR TARİHİ :03/07/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Tic. A.Ş.’nin …’de yerleşik … Ltd. Firmasından 6045 düzine iş eldiveni emtiası satın aldığını, bu aldığı emtiaların … Limanından … Limanı’na nakliyesinin davalı şirkete ait … isimli gemi ile gerçekleştirildiğini, emtiaların tahliyesi sonrasında … Serbest Bölge Müdürlüğü İzbaş depolarına sevk edilerek tahliye için kapakları açılan konteyner içerisinde kırmızı kaynakçı eldivenlerinden %30, yeşil eldivenlerde %60 değer kaybı olduğunun tespit edildiğini, dava dışı … A.Ş.’ nin 09/12/2014 tarihinde tespit edilen 12.197,00 TL hasar bedelini dava dışı sigortalı … Tic. A.Ş’ye ödediğini, dava dışı … A.Ş’nin sigortalısı … Tic. AŞ’nin haklarına halef olduğunu, … 17. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/500 esas sayılı dosyası ile görülen davada davalı şirketin fiili taşıyan olması ve hasara ilişkin her türlü talebin yönlendirilmesi için davanın ihbar edilmesinin talep olunduğunu, işbu davanın 02/06/2016 tarihinde davalı şirkete ihbar olunduğunu, hasarın meydana geliş sebebinin müvekkili şirkete atfedilecek bir duruma işaret etmediğini, asıl fiili taşıyanın … S.A. olduğunu, … A.Ş’nin faaliyet gösterdiğini ve müvekkili şirketin taşıyan olmadığını, hasar talebinin fiili taşıyan olan … S.A. Olduğunu ve bu şirkete … A.Ş.’ye gönderilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin taşma işlerini organize eden şirket olduğunu ihtar ettiğini, müvekkili şirketin uyuşmazlık konusu taşımada aktif bir rolü bulunmadığından ve davalı şirket de asıl fiili taşıyan olduğundan hasar bedelinin davalı şirket tarafından ödenmesi gerektiğini belirterek davanın kabulü ile dava dışı … A.Ş.’ye ödenen 23.708,37 TL hasar bedeli ile 625,00 TL onama harcı olarak toplamda 24.333,37 TL ödeme tarihi olan 23/11/2017 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Müvekkili … A.Ş.’nin … merkezli olduğunu, … S.A. Şirketinin Türkiye acenteliğini gerçekleştirdiğini, konişmentonun 10.maddesi ile taşıma sözleşmesinde kaynaklacak uyuşmazlıkların çözümü için başvurulacak yetkili mahkemenin Londra Mahkemeleri ve uygulanacak hukukun İngiliz Hukuk olduğunu, müvekkili şirkete dava konusu hasar ile ilgili olarak süresinde bir ihbar yapılmadığını, iddia edilen hasarın taşımanın hangi aşamasında meydana geldiğinin belli olmadığını belirterek davanın reddini, yargılama gideri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Taraf vekillerince davaya ilişkin tüm delilleri belge ve dayanakları ile birlikte dosyaya sunulmuştur.
Dava konusu uyuşmazlıkta geminin (…) yabancı bayraklı ve yükleme limanının … dışında (…) olması karşısında yabancılık unsuru bulunmaktadır.
MÖHUK 47.madde gereğince yetki anlaşmasının geçerli olması için; uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıması, Türk Mahkemesinin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmemiş olması ve uyuşmazlığın borç ilişkisinde doğması gerekir.
Yabancı unsur taşıyan uyuşmazlıkların çözümünde yetkili kanununun tayininden önce çözümü gereken sorun açılan davada mahkememizin milletlerarası yetkisinin bulunup bulunmadığı sorunudur.
Konişmentonun incelenmesinde, yükletenin … Ltd, alıcının … Tic. Ltd. Şti. geminin … olduğu, yükleme limanının … olduğu, tahliye limanının İzmir olduğu ve taşıyanın … olduğu anlaşılmıştır.
Dava konusu taşımaya konu esas konişmentonun 10.maddesindeki kloz ile Londra Yüksek Mahkemesinin yargılama yetkisine sahip olduğu kararlaştırılmıştır.
Taraflar arasındaki bu sözleşme yabancı mahkemeye yetki veren usul hukukuna ait yabancı unsurlu bir sözleşmedir. Mahkememizce belirlenmesi gereken husus taraflar arasındaki yetki anlaşmasının MÖHUK 47.maddedeki geçerlilik şartına uygun olup olmadığı ve bu suretle mahkememizin yetkili olup olmadığı hususudur.
Davamızda uyuşmazlığın yabancılık unsuru taşıdığı, dava konusunun Türk Mahkemelerinin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmiş bir konuya ilişkin olmadığı, uyuşmazlığın borç ilişkisinden doğduğu açık ve nettir.
Tüm dosya kapsamına göre dava konusu uyuşmazlığın yabancı unsur taşıması, mahkememizin yetkisinin münhasır yetki esasına göre düzenlenmemiş olması, uyuşmazlığın borç ilişkisinden doğması ve konişmentoya yetki ve uygulanacak hukuka ilişkin konulan şartın geçerli ve bağlayıcı olduğu, mahkememizin yetkili olmadığı kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davalı tarafın milletlerarası yetki itirazının KABULÜ ile mahkememizin yetkisizliği nedeniyle dava dilekçesinin usulden REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 415,56 TL den karar harcı olan 35,90 TL nin mahsubu ile fazla alınan 379,66 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/07/2018

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır