Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/370 E. 2021/19 K. 20.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2017/370 Esas
KARAR NO : 2021/19
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/10/2017
KARAR TARİHİ : 20/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının, uluslararası bir nakliyat şirketi olduğunu, kendilerine ait bir kısım emtianın … Limanı’ndan Türkiye’ye deniz yolu ile taşıması işini üstlendiğini, müvekkilinin 2-18 Temmuz 2016 tarihinde, davalıya gönderdiği e-posta mesajı ile emtianın Türkiye’ye taşınması ve bu yönde çalışmalara başlanması hususundu davalıya talimat verdiğini, aynı tarihte davalı tarafından gönderilen e-posta mesajında da davalının, taşıma işi ile ilgili olarak işlemlere başlanıldığı bilgisini kendileri ile paylaştığını, böylelikle davalının Bangladeş’ten İstanbul’a taşıma işini üstlendiğini tevil ve ikrar ettiğini, davalının, kendisine ait emtianın Türkiye ‘ye taşınması ile ilgili olarak l12.000 ABD Dolan bedel talep ettiğini ve bu bedelin 22 Temmuz 2016 tarihinde davalının hesabına yatırıldığını, taşıma işlemine ilişkin sürecin uzaması ve emtianın limanda beklemesi dolayısıyla davalının taraflar arasında herhangi bir anlaşma/mutabakat olmaksızın ve bildirimde bulunmaksızın keyfi olarak demuraj/(sürastarya) ve ardiye açıklamalı sair faturalar keserek gönderdiğini, davalıdan faturalara konu edilen bedellerin ayrıntılı masraf dökümünü ve masraflar konusunda karşılıklı teyitleşilmeden fatura kesilmemesini talep ettiğini, davalının, faturalandırılacak masraflar ile ilgili olarak taraflar arasında herhangi bir mutabakat sağlanmadan keyfî olarak fatura kesmeye devam ettiğini, davalının kesmeye devam ettiği faturalara karşılık olarak iade faturalarını kesip, davalıya elektronik ortamda e-fatura olarak gönderdiğini, zira davalı tarafından kesilen faturalara konu bedellere ilişkin taraflar arasında herhangi bir anlaşma veya mutabakat bulunmadığını, davalının üstlendiği taşıma işinin bir an önce yapılması için davalıya 19 Ocak 2017 tarihinde biri 25.646.51 ABD Doları ve diğeri 85.000 ABD Doları olmak üzere toplam 110.646,51 ABD Doları tutarında. 24 Ocak 2017 tarihinde de 138.900 ABD Doları tutarında ilave ödeme yaptığını, yapılan tüm ödemelere ve gerekli tüm evrakların kendisine teslim edilmiş olmasına rağmen, davalı tarafından taşıma işine başkmılmaması üzerine, keşide ettiği ihtarname ile davalıya taşıma işine derhal başlamasını bir kere noter vasıtasıyla ihtar edildiğini, taşımanın gerçekleştirilmesi için her türlü girişimde bulunulmasına rağmen davalının taşımayı gerçekleştirmediği gibi, müteaddit defalar davalıya yaptığı ödemelerin akıbetine ilişkin bilgi taleplerinin de yanıtsız bırakıldığını, davalının, üstlendiği taşıma işini taahhüdüne uygun olarak gerçekleştirmemesi üzerine emtianın Bangladeş Chittagong gümrüğünde millileştirme prosedürüne tabi tutulduğunu, bu nedenle bakiye cari hesap alacağı olan 288.278,64 ABD Dolan’nın tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… Esas sayılı dosyası kapsamında ilamsız takip başlattığını, davalının borca ve ferilerine itiraz ederek takibi durduğunu beyanla, davalının itirazının iptaline ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; uyuşmazlığın konusunu oluşturan taşımalara ilişkin düzenlenen konşimentolarda uygulanacak hukuk olarak Hong Kong Hukukunun belirlendiğini, uyuşmazlığın çözümünde ise Hong Kong Mahkemelerinin yetkili kılındığını, bu nedenle Mahkemenin yetkisiz olduğunu, yetkili Mahkemenin Hong Kong Mahkemeleri olduğunu, davacı ile müvekkili arasında imzalanan sözleşme kapsamında iki tanesi Belçika, bir tanesi Danimarka ve bir tanesi Türkiye çıkışlı olmaz üzere toplam 4 adet taşıma organizasyonu işi üslenildiğini, taşımalarının tümünün … Limanına yapılacağının kararlaştırıldığını, gümrükleme ve uzatma işlemleri bakımından ise davacının sadece kendi seçtiği …’i yetkilendirdiğini, müvekkilinin üslendiği iş kapsamında, malları zamanını ve her türlü hasar ve zarardan ari olarak … Limanına ulaştırdığını, ancak davacının 18 Haziran 2016 da yapılan tüm teslimatların Türkiye ye geri gönderilmesini talep ettiğini, navlun bedelinin 112.000,00USD olarak belirlendiğini, navlun bedelinde demuraj ve ardiyenin dahil olmadığını, böylece davacı ile aralarında ikinci bir taşıma ilişkisi oluştuğunu, … Kanunlarına göre , geri dönüş işlemlerine başlayabilmek için el koyma işleminin durdurulması gerektiğini bu nedenle … in işlemlerinin tamamlanmasını beklemek zorunda kalındığını, işbu süreçte demuraj ve ardiye borcunun oluştuğunu, müvekkilinin hiç bir sorumluluğu bulunmadığı halde malların gümrükten hızlıca çekilebilmesini sağlama için demuraj ve ardiye borcunun kendileri tarafından ödendiğini, davacıya ödenen bedellerin fatura edildiğini, bu süre zarfında … ile davacı arasındaki sözleşme uyarınca … e ödenmesi gereken bedel davacı tarafından ödenmediği için geri dönüş için gerekli olan belgelere … in el koyduğunu, bu nedenle taşıma işinin yapılamadığını, sonrasında ise malların Bangladeş Hükümeti tarafından devletleştirme sürecinin başlatıldığını beyanla davanın reddine ve %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Dava; taahhüt edilen taşıma işi nedeniyle davalı taşıyıcıya ödenen navlun, demuraj ve ardiye ücretlerinin istirdadı için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili 14/01/2021 tarihli dilekçesinde, davadan feragat ettiklerini; davalı vekili ise 14/01/2021 tarihli dilekçesinde, davacının feragati üzerine yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Bu nedenlerle; HMK 307, 309 ve 311 maddeleri gereğince davadan feragatin kesin hükmün sonuçlarını doğurması dikkate alınarak davanın feragat nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harç tarifesi ve Harçlar Kanunu gereğince tayin olunan 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının peşin alınan 12.177,90 TL harçtan mahsubu ile bakiye 12.118,60 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı tarafça yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediğinden tarafların yapmış oldukları yargılama masraflarının kendi üzerlerinde bırakılarak vekalet ücreti takdir edilmesine yer olmadığına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/01/2021

Başkan …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Üye …
¸e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır