Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/363 E. 2019/165 K. 26.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2017/363 Esas
KARAR NO :2019/165
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :26/10/2017
KARAR TARİHİ :26/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili Sigorta şirketi tarafından … numaralı Nakliyat Emtia Abonman Alt Sigorta Poliçesi ile sigortalanan … A.Ş.’ye ait Dökme Öğütülmüş Cüruf emtialannın İskenderun’dan Kocaeli’ne nakliyesi işleminin … gemisi ile gerçekleştirildiğini, davalı … ve Tic. A.Ş.’ye … gemisi donatanı sıfatıyla tüzel kişilik olarak dava açıldığını, sigortalıya ait emtialar … Gemisi’ne Clean On Board olarak yani tam ve sağlam bir şekilde gemiye yüklenmiş olduğunu, ancak gemi Alanya açıklarında makine dairesinin bulunduğu kısımdan su alması sonucu battığını ve emtiaların tamamının zayi olduğunu, meydana gelen bu olaya İlişkin Olay Yeri Tespit Tutanağının ve Kaza Raporunun bulunduğu. Her ne kadar emtialar geminin batması sonucu zayi olduğundan herhangi bir ihbar şartı bulunmasa dahi, E-mail yazışmaları ve davalıya iletilmiş ihtarnamenin bulunduğu, Ekspertiz Raporu, hasar oluş şekli, hasar hakkındaki saptamalar hasann niteliği ve miktarı konusunda aynntılı bilgiler içerdiğini Sigortacılık Kanunu’nun 22. Maddesinin 17. Fıkrasında: aynı maddenin 13. Fıkrası uyannca tarafsız olmak zorunda olan eksperlerin düzenlediği raporun “delil” niteliğinde olduğunun belirtildiğini, Kanun Koyucu Sigortacılık Kanunim 22. Maddesinin 17. Fıkrasında sigorta eksperlerince düzenlenen raporun türünü belirtmeksizin delil niteliğinde bir belge olduğunu hükme bağladığını, fatura ve yapılan tespitler gereğince 228.990,74 TL sigortalı zararı, davacı sigorta şirketi tarafından tazmin edilmiş olduğunu, TTK ve poliçe hükümleri ile ibraname gereğince halefiyet ve temlik esasına göre sigortalısının haklarım devralan davacımn TTK ilgili hükümleri ile davalıya rücu hakkının doğduğunu, davalıya müracaatta bulunulduğu ancak sonuç alınamadığını, buna ilişkin icra takibi 21.10.2016 tarihinde başlatılmış olduğunu, davalının 01.11.2016 tarihinde borca itiraz ettiğini belirterek davacının davalıdan olan 228.990,74 TL alacağına ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali ile ticari faizi ile birlikte tahsiline, % 20 den az olmayan oranda icra inkar tazminatı, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesini, vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafa Tebligat Kanunu’ nun 35.maddesi uyarınca tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap ve delil ibraz etmemiştir.
Mahkememizce aldırılan 08/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Hasar bedelinin tespiti bakımından, hasar tutarının, ekspertiz raporunda ayrıntılı bir şekilde hesaplandığı, bu bağlamda 226.902,06 TL olarak hesaplanan hasar tutarının gerçekçi ve kadri marufunda olduğu görüş ve kanaatine varıldığı, … numaralı Nakliyat Emtia Abonman Alt Sigorta Sözleşmesinin geçerli bir sigorta sözleşmesi olduğu ve İşbu taşıma sırasında meydana gelen zararların himaye kapsamında yer aldığı, davacının aktif, davalının pasif husumet ehliyetinin bulunduğu, davaya konu yük zararından, aksinin davalı taşıyan tarafından ispat edilememiş olunması sebebiyle, davalının sorumlu olacağı, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen 226.902,06 TL hasar tazminatının kadri marufunda olacağı belirtilmiştir.
Dava; davacı sigorta şirketine nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın davalının sorumluluğunda taşınması sırasında oluştuğu iddia edilen emtiadaki sigortalısına ödediği hasar bedelinin davalıdan rücuen tahsili amacıyla açılan tazminat davasıdır.
Taraf vekillerince davaya ilişkin tüm delilleri, konişmento, nakliyat sigorta poliçe örneği, ödeme belgesi, hasar dosyası dosyaya sunulmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama ve aldırılan bilirkişi raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde, davanın halefiyete müsteniden açıldığı, dava konusu olayda İskenderun İSDEMİR limanından aldığı 1964,520 MT Dökme Öğütülmüş Cüruf emtiasını İzmit … limanına taşımakta olan Türk bayraklı … isimli kuru yük gemisinin Antalya Körfezi, … Limanı’ nın 33 mil açıklarında seyretmekte iken 19.09.2016 tarihinde saat 1400-1500 arası tespit edilemeyen bir nedenle makine dairesinin bulunduğu kısımdan su alması neticesinde yüküyle birlikte tamamen batmış olduğu olayda, davacı sigorta şirketinin geçerli bir sözleşme uyarınca himaye kapsamında dava dışı sigortalı … A.Ş.’ne 226.902,00 TL tutarında ödeme yapmış olması nedeniyle aktif husumet ehliyetini haiz olduğu, dosyada mevcut 17.09.2016 tarihli konişmentoda taşıyanın kimliği hakkında bir kayıt mevcut olmadığından, TTK m. 1238/2 hükmü uyannca … gemisi gemisi donatanının taşıyan sayılacağı, mevcut belgelerden … gemisi donatanı olduğu anlaşılan davalı … ve Tic. A.Ş.’nin TTK m. 1238/2 hükmü uyarınca taşıyan sayılacağı ve bu nedenle pasif husumet ehliyetini haiz olacağı sonucuna varılmıştır.
Hasarın nedeni ve davalı taşıyanın sorumluluğu yönünden yapılan değerlendirme, … isimli geminin taşıdığı cüruf yükünün pürüzlü bir yüzeye sahip olması nedeniyle tahıl yükü gibi kayma özelliği olmadığından geminin ağır yalpalar yapması halinde dahi yükün ambar içinde yer değiştirme/kayma yapmayacağı, netice olarak geminin taşıdığı cüruf yükünün geminin stabilitesini olumsuz etkileyen yükler sınıfına girmediği, bu bağlamda geminin seyrettiği bölgede hüküm süren hava şartlarının iyi olması ve gemi batarken çekilmiş fotoğraflar birlikte değerlendirildiğinde, geminin batma nedeninin yük kayması olmadığı, geminin kıç tarafından batmış olduğu olgusu göz önüne alındığında batma sebebinin, makine dairesi deniz suyu devrelerinde meydana gelen bir arızadan veya makine dairesi altı karine sacının atmasından dolayı makine dairesine deniz suyu dolmasından kaynaklandığı, TTK m.932 uyarınca … isimli geminin yolculuğun başında denize, yola ve yüke elverişli olduğunun anlaşıldığı, davaya konu emtianın gemiye hasarsız bir şekilde yüklendiği ancak geminin batmış olması sebebiyle yükün teslim edilemediği, bu sebeple davalı taşıyanın sorumluluğunun da TTK’nın 1178 vd. düzenlenen yükün zıya, hasar veya geç teslim edilmesinden kaynaklanan sorumluluk hükümlerine göre tayininin gerektiği, taşıyanın eşyayı teslim aldığı andan teslim ettiği ana kadar iyi halde bulundurmakla yükümlü olduğu, meydana gelecek bir zıya, hasar veya geç teslimde taşıyanın karine olarak kusurlu sayılacağı, taşıyanın sorumluluktan kurtulabilmesi için kendisinin veya adamlarının kusuru olmadığını ispatlaması gerektiği, ispat yükünün taşıyanda olduğu, davada davalı taşıyan tarafından bu yönde bir ispattan bahsetmenin mümkün olmadığı, hasarsız bir şekilde teslim aldığı yükü hasarsız teslim etme borcunda olan taşıyanın kadri marufundaki zarardan sorumlu olduğuna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan hesaplamada davacı sigorta şirketinin ödeme tarihi ile takip tarihi arasındaki işlemiş faiz 979,10 TL olmakla işlemiş faiz talebinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hasarın yargılamaya muhtaç olduğu göz önüne alınarak icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın KISMEN İPTALİ ile takibin 226.902 TL asıl alacak ve 979,10 TL işlemiş faiz açısından devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
2-Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Karar harcı olan 15.499,67 TL’den peşin alınan 2.765,64 TL’nin mahsubu ile bakiye 12.734,03 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacının peşin olarak yatırdığı 2.765,64 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı yargı gider toplamı olan 2.897,55 TL’nin ( 31,40 TL başvurma harcı, 166,15 TL posta gideri ve 2.700,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 2.897,55 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı için takdir edilen 19.564,12 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.26/03/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır