Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/279 E. 2020/46 K. 11.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2017/279 Esas
KARAR NO : 2020/46
DAVA : İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/08/2017
…. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN 13/01/2020 TARİH 2019/756
ESAS 2020/18 KARAR SAYILI BİRLEŞME KARARINA KONU DOSYASI
BİRLEŞEN DAVA :
DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 30/12/2019
KARAR TARİHİ : 11/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Esas davada, davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasında bulunan hizmet sözleşmesi gereği davalıya ait … isimli tekneyc bağlama hizmeti verildiğini. bu hizmeti bedelinin 24.09.2015 tarihinde 38.625,59 TL olarak fatura edildiğini, davalı tarafça 09.11.2015 tarihinde 16.000,00 TL ödene yapıldığı fakat 22.625,50 TL bakiye borcun ödenmediğini, bu durumun defter ve kayıtlarına sabit olduğunu, davalının müvekkili şirkete olan borcunu ödememesi nedeni ile …. İcra Müdürülüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibine girişildiğini, ancak davalının borcu ödemediğini, kötü niyetli olarak borca ve ferilerine itiraz ederek icra takibini durdurduğunu belirterek davalının borca itirazının iptalini ve takibin devamını, kötü niyetli davalı-borçluların %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkümiyetini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Esas davada, davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili olduğu şirketin … isimli teknenin maliki ve tasarruf sahibi olduğunu, şirket yetkilisinin … olduğunu, taraflar arasında ilişkinin 2014 yılında başladığını, 17.09.2014 tarihli … nolu faturanın eksiksiz olarak ödendiğini, 24.09.2015 tarihli faturaya ilişkin 09.11.2015 tarihinde 16.000,00 TL ödeme yapıldığını, ancak akabinde davacının kusur ve ihmali ile teknesinin çalındığını, çalanın bulunamamısından ötürü faili meçhul olarak dosyasının derdest edildiğini, verilmeyen hizmete dair alacak talebinin haksız kalacağını, üç güvenlik noktasından geçilerek ulaşılabilen bir yer iken teknenin yerinde olmaması güvenlik zafiyetinden olduğunu ve müvekkili mağdur eden bir hırsızlık eyleminin vuku bulduğunu, hizmet alımındaki kusurun (hırsızlık) müvekkile atfedilemeyeceğinden haksız ve mesnetsiz davanın reddini ve davacının kötüniyet tazminatı ödemesini talep etmiştir.
Birleşen davada, davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin … ( …) adlı ABD bayraklı … karakterinde 16,76 boyunda … nolu motorlara sahip teknenin maliki ve tasarruf sahibi iken davalı şirket ile teknesinin park ve muhafazası için sözleşme akdedildiğini, … Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasındaki taraflar arasındaki ilşiki 2014 yılında başlamış olduğunu, davalının kusur ve ihmali ile müvekkilinin teknesinin çalındığını, şahsın sahte kimlik kullandığını ve bulunamamasından ötürü de faili mechul olarak dosyanın derdest olduğunu, davalının hizmet vermediği dönem ile ilgili olarak para talep ettiğini, yapmış olduğu icra takibine itiraz edilmiş olup itirazın iptali davasının İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/279 Esas sayılı dosyasının derdest olduğunu, bu nedenlerle 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/279 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada, davalı tarafa dava dilekçesinin tebliğe çıkarılmadığı görülmüştür.
Davacı … A.Ş. (Temlik Alan) vekilinin dosyaya sunulan 29/05/2019 havale tarihli dilekçesi ekinde gönderilen … Noterliğinin 13/05/2019 tarih ve … yevmiye nolu temlik sözleşmesi ile dosyaya dair ….(Temlik eden) Nezdinde doğmuş ve doğacak tüm hak ve alacakları, ferileri ve teminatları ile birlikte kül olarak temlik aldığı görülmüştür.
Bilirkişi heyetinden alınan 29/01/2019 havale tarihli raporda özetle; bilirkişi görev tanımı ve uzmanlık alanı ile sınırlı olarak yapılan inceleme ve değerlendirmeler ışığında; incelenen davacı şirkete ait defterleri TTK hükümlerine göre usulüne uygun tutulmuş olduğunu, davacı kayıtlarında davalıdan talebi olan 22.625,59 TL alacak gözüktüğünü, alacağa talep doğrultusunda icra takip tarihinden itibaren avans faiz oranı üzerinden temerrüt faizinin hesaplanması gerekeceğini, davacı marina yönetmelik ve sözleşmelerinde her ne kadar sözleşme bedelinin peşin olarak tahsil edileceği ve teknenin sigortasız olarak marinaya kabul edilemeyeceği gibi hususlar belirtilmiş olsa da bu durumun davalı firma ile olan sözleşmede uygulanmadığı, bu konuda takdirin mahkememize ait olduğunu, davalı firmanın teknesinin zayi olması hususunun tarafımızdan mücbir sebep olarak kabul edilmesinin takdirinin mahkememizde olduğunu, marina sözleşmesinde bu konuya atıf yapan bir hususun olmadığını, bu sebeple geçerli bir günlük birim ücret üzerinden teknenin bağlama hizmeti aldığı son tarih olan 10.10.2015 tarihine kadar olan 24 günlük süre üzerinden bir bedelin davacı marinaya ödenmesi gerektiğini, veyahut dosyasında olmayan 2015-2016 yılları arasına ait değişen sürelere ait bağlama bedeli fiyat listesi üzerinden eski tekne sahibi olarak aldığı indirimler saklı kalmak kaydı ile 24 günlük bağlama bedelinin davacı marinaya ödenmesi gerektiğini, davalı tarafın ödemiş olduğu 16.000,00 TL’lik tutarın ortaya çıkacak olan bedele göre değerlendirilmesi gerektiği, talep edilen icra inkâr tazminatı hakkında taktirin mahkememize ait olacağı kanısına varıldığı bildirilmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 31/05/2019 havale tarihli ek raporda özetle; bilirkişi görev tanımı ve uzmanlık alanı ile sınırlı olarak yapılan inceleme ve değerlendirmeler ışığında; sözleşmenin geçerlilik şartları ve teknenin zayi olması durumu ile ilgili Kök rapordaki değerlendirmeleriyle aynı kanaatte olduklarını, dava konusu teknenin 24 günlük bağlama bedelinin yukarıda izah edilen kabul ve hesaplamalar sonucunda ise 9.537,566 TL olduğunu bildirmiştir.
Bilirkişi heyetinden alınan 22/11/2019 havale tarihli ek raporda özetle; davalı taraf tarafından davacı marinadan alınan 17.09.2015-10.10.2015 tarihleri arasındaki 24 günlük bağlama hizmet bedelinin cari hesap dökümlerine göre davacıya yapmış olduğu 16.000,00 TL’lik ödemeden düşürüldüğünde kalan tutar olan 6.462,43 TL’lik tutarın davalıya iade edilmesi gerektiği kanaati bildirilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasından verilen 13/01/2020 tarih ve … sayılı karar ile dosyanın mahkememiz dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiştir.
Dava; davacıya ait marinaya davalı teknesinin bağlanması nedeniyle oluşan bağlama ücreti bakiyesinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali davası olup, uyuşmazlığın; davalıya ait teknenin marinada bağlı bulunduğu esnada çalınması nedeniyle davacının kusur ve sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ve bu hali ile davacının bakiye alacağının olup olmadığı, davalının marina bağlama ücretinin tamamından sorumlu olup olmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır.
… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; davalı borçlu aleyhine 19/01/2017 tarihinde takibe başlandığı, ödeme emrinin davalı borçlulara tebliğ edildiği ve davalı borçlular tarafından 02/02/2017 tarihinde borca itiraz edildiği ve eldeki davanın da buna göre 04/08/2017 tarihinde İİK 67 maddesi gereğince yasal süresinde açıldığı anlaşılmışıtır.
Davalıya ait teknenin çalınması olayı ile ilgili olarak … Cumhuriyet Başsavcılığı … soruşturma numaralı soruşturma dosyası celp edilerek davacının da aralarında bulunduğu şüphelilerle ilgili olarak savcılık tarafından kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği ve bu kararın … Sulh Ceza Hakimliğinin … D iş sayılı kararı ile kesinleştiği tespit olunmuştur.
Davalıya ait … isimli yat için taraflara arasında imzalanmış 17/09/2014-17/09/2015 tarihleri arası için yapılmış 39.016.00 TL tutarında … nolu bağlama hizmet sözleşmesi ile buna ait 17/09/2014 taıih ve … numaralı fatura ile varlığı konusunda taraflarca ihtilaf bulunmayan bağlama sözleşmesi üzerinden 17/09/2015-16/09/2016 tarih aralığı için almış olduğu denizde bağlama hizmetine ilişkin 24/09/2015 tarih ve … no’lu 38.625,59 TL tutarında fatura dosyaya sunulmakla; bunun dışında teknenin 03/03-15/07/2015 tarihleri arasında almış olduğu çekek ve kara park hizmet bedellerine ilişkin 3 adet sözleşme ve buna bağlı faturalar da dosyaya sunulmuştur. Davalı tarafça ilk sözleşmeye ilişkin bağlama bedeli ödenmiş olup 2015-2016 yıllarına ait sözleşmeye ilişkin ise 09/11/2015 tarihinde … numaralı ödeme makbuzuna göre 16.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığı anlaşılmakla, bu hususa davacı tarafça da herhangi bir itirazda bulunulmamıştır. Buna göre ise 17.09.2015-16.09.2016 tarih aralığına ilişkin bağlama sözleşmesine istinaden bakiye 27.625,59 TL tutarında borcun tazmini talep edilmektedir.
Dosyada alınan teknik bilirkişi raporunda belirtildiği üzere; teknenin bağlama sözleşmesine esas teşkil eden m2 alanı hesap edildiğinde yüzey alanı: 18,11 m x 4.76 m – 86,2036 m2 şeklinde olup dosyasında taraflar arasında yapılan iki sözleşmede de bu alan üzerinden bedel çıkarıldığı tespit olunmuştur.
Davalıya ait teknenin; davacı marina işletmesi jurnal kayıtlarında 10/10/2015 tarih saat 17:00 itibariyle marinadan ayrıldığı görülmekle, … İdari İşler Müdürü … ve İşletme Müdürü …’in de, hırsızlık olayı ile ilgili soruşturma dosyası kapsamında polise verilen ifadelerinde teknenin marinadan ayrıldığı tarih olarak 10/10/2015 tarihini verdikleri anlaşılmıştır. Ancak davalıya ait teknenin davacı marina işletmesinden çalındığının davalı tarafından öğrenilme tarihi soruşturma dosyasında 20/11/2015 olarak belirtilmiştir ve buna istinaden 25/11/2015 tarihli dilekçe ile Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat edilmiştir. Buna göre de sözleşmenin başlangıcı olan 17/09/2015 tarihinden teknenin marinadan ayrıldığı tarih olan 10/10/2015 tarihi itibariyle davalıya ait teknenin davacı marina işlemesinden toplam 24 gün fiili hizmet aldığı dosya kapsamından tespit olunmuştur. Dava konusu olayda ise davacı marina Davalıya ait teknenin bir yıllık bağlama bedeli üzerinden kalan bakiye borcunu talep etmektedir. Davalıya ait teknenin ise 10/10/2015 tarihinden itibaren kendisine tahsis edilen marina içi kullanım yerini kullanılmadığı, marina hizmetlerinden faydalanmadığı anlaşılmıştır. Buna göre davalıya ait teknenin çalındığı iddiası ile belirtilen tarih sonrasında marina bağlama hizmetini almamış olması mahkemece mücbir sebep olarak kabul edilmiştir. Her ne kadar davacıya ait marina İşletme Yönetmeliği 84. Maddesine göre “Sözleşmeler belirtilen tarihler arasında geçerlidir. Düzenlenmiş olan hizmet sözleşmesi müşteri tarafından tek taraflı olarak iptal edilmez. Ayrıca: bu gerekçe ile veya erken ayrılma durumunda müşteri tarafından ücret iade talebinde bulunulamaz “hükmü bulunmakta ise de, dava konusu olayda sözleşmenin davalı tarafça feshedilmediği aksine davalı teknesinin çalınması yahut kaybolması nedeniyle davalının hizmet alamadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle de hakkaniyet gereği olarak piyasa rayicine uygun birim ücreti üzerinden teknenin bağlama hizmeti aldığı son tarih olan 10/10/2015 tarihine kadar 24 günlük süre üzerinden bir bedeli davacı marinaya ödemesi gerektiği bilirkişi raporunda belirtilmekle bu husus mahkemece de benimsenmiştir.
Açıklanan nedenlerle ve davalı tarafça 2015-2016 yılları arasındaki sözleşmeye istinaden yapılan kısmi ödemede değerlendirildiğinde davacının bakiye alacağının bulunmadığı kanaati ile davanın reddine karar verilmesi yoluna gidilmiştir. Eldeki dosya davalısı tarafından bu dosyada alınan bilirkişi raporu doğrultusunda hesap edilen bedelin eldeki dosya davacısından tahsili talebi ile açılan … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas Sayılı dosyası, mahkememiz dosyası ile 13/01/2020 tarih ve … sayılı karar ile birleştirilmekle, birleştirilen dosyada dilekçeler teatisi aşamasının tamamlanmamış olması ve eldeki davanın gelmiş olduğu aşama ile bu dosya üzerinden verilen kararın birleşen dosya neticesini etkileyecek olması hususları da gözetilerek, birleşen dosyanın tefriki ile yeni esasa kaydedilmesi ve esas davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Şartlar oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
3-Mahkememize birleştirilen dosyanın esas dosyanın geldiği aşama gözetilerek tefriki ile yeni esasa kaydedilmesine ,yargılamaya bu esas üzerinden devam olunmasına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 273,26 TL den karar harcı olan 54,40 TL’nin mahsubu ile fazla alınan 218,86 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalılar vekili için takdir edilen 3.400,00 TL red vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde istinafı kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır