Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/244 E. 2018/24 K. 08.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)
ESAS NO : 2017/244 Esas
KARAR NO : 2018/24
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 14/04/2016
KARAR TARİHİ: 08/02/2018
MAHKEMEMİZİN 13/11/2017 TARİH 2017/206 ESAS 2017/375
KARAR SAYILI BİRLEŞME KARARINA KONU DOSYASI
BİRLEŞEN DAVA
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ: 07/06/2017
KARAR TARİHİ: 13/11/2017
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı şirketin , maliki olduğu … adlı gemiyi rıhtım hizmet sözleşmesine istinaden müvekkilinin maliki olduğu rıhtıma 13/07/2015 tarihinden itibaren günlük 300 dolar artı % 18 KDV olmak üzere 354 Usd bedel ile 1 ay süreli bağlandığını ancak bugüne kadar gemiyi alıp götürmediğini ancak palamar ( bağlama ücreti ) ücretini ödemekten imtina ettiğini, davalıya 11/03/2016 tarihi itibariyle birikmiş 66.300 Usd karşılığı 2.8885 kur hesabından 190.944 TL ödemesi için İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlattıklarını, borçlunun haksız olarak takibe itiraz ettiğini, geminin 13/07/2015 tarihinden itibaren icra takip tarihine kadar 242 gün limanlarında bağlı kalmış ve günlüğü 300 dolar artı Kdv ile 354 dolardan toplam 85668 dolar borç biriktiğini davalının bu borca karşılık toplam 14534 dolar ödediğini bu ödeme düşüldükten sonra 71134 dolar borcu kaldığını , takip tarihi itibariyle 2.88 kurdan Tl ye çevrildiğinde davalının 205470 tl borcu kaldığını belirterek açıklanan nedenlerle davanın kabulüne , itirazın iptaline, takibin devamına % 20 icra inkar tazminatı ile birlikte masraf ve ücretin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı ile aralarında sözleşme ilişkisi bulunmadığını davacı ile taraflarınca imzalanan 13/07/2015 tarihli rıhtım hizmet sözleşmesi gibi bir sözleşme bulunmadığını , davacı tarafından icra takibine dayanak olarak gösterilmeyen sözleşmeye dayanarak işbu davayı açmasının mümkün olmadığını, davacının beyanlarında adı geçen …isimli şahsın müvekkillerini temsil ve ilzama yani sözleşme yapmaya ve borç altına sokabilmeye ilişkin bir yetkisi ve sıfatı bulunmadığını ayrıca davada görev ve yetki itirazlarının bulunduğunu, yetkili icra dairesi ve mahkemenin Elazığ mahkemeleri olduğunu belirterek açıklanan nedenlerle, dava şartı yokluğundan davanın reddine ile davacının % 20 ‘den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … adlı geminin müvekkili kooperatifin iskelesinde tamir ve bakım görmekte iken borcundan dolayı icra takibine maruz kaldığını, icra yolu ile satıldığını, davalı şirketin gemiyi satın aldığını ve 13/07/2015 tarihinde müvekkili kooperatif ile sözleşme yaparak bir günlüğü 300 Dolar artı KDV 300 Dolar karşılığında bir aylık sürenin kooperatifin iskelesinde kalması ve bakım yapılması hususunda anlaştıklarını, davalının sürenin dolmasına rağmen bu güne kadar gemisini iskeleden almadığını ve bedelini de ödemediğini, gemide bekçi personelin bulunmadığını, bu nedenle bakım, koruma ve güvenliğin kooperatif tarafından yapıldığını, Anadolu .. İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasında sözleşme gereği 11/03/2016- 16/11/2016 dönemi 245 günlük palamar ücretinin ilamsız takip yoluyla takibe konulduğunu ancak davalının süresinde yaptığı haksız itiraz ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, % 20 icra inkar tazminatı ile birlikte masraf ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine, dava sonuna kadar geminin kaydına tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın dava şartı Yokluğundan reddi gerektiğini, davacı ile aralarında sözleşme ilişkisinin bulunmadığını davacının beyanlarında adı geçen … isimli şahsın müvekkilini temsil ve ilzama, yani sözleşme yapmaya ve borç altına sokabilmeye ilişkin bir yetkisinin ve sıfatının bulunmadığını, davada yetkili icra dairesi ve mahkemenin Elazığ Mahkemeleri olduğunu, gemiyi davacının işlettiği yere bağlayanın müvekkilinin olmadığını belirterek dava şartı yokluğundan davanın reddine, yetki itirazının kabulüne, zamanaşımı def’i ve kötü niyetle müvekkilinin borçlandırmaya yönelik yapılan icra takibi nedeniyle işbu davanın reddini, İİK gereği haksız başvuru sebebiyle % 20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl dava; İİK nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davasıdır.
Birleşen dava ise alacak davasıdır.
Davacı vekilinin , her iki tarafın uyuşmazlıktan doğan edimlerini karşılıklı olarak ifa etmiş olmakla beraber, davacı tarafın davalı taraftan herhangi bir hak ve alacağı bulunmadığını , her iki tarafın işbu uyuşmazlıktan kaynaklı olarak ileride hiçbir şekilde hak ve alacak talep etmeyecek olduğunu ve her iki tarafın yaptığı yargılama giderleri ve avukatlık ücretlerinin kendi üzerine kalacağına ilişkin imzalanan Sulh Protokolünu sunduğu görülmüştür.
Davacı vekili mahkememizin 08/02/2018 tarihli duruşmasındaki beyanında, gerek asıl gerek birleşen davadan feragat ettiklerini karşılıklı olarak vekalet ücreti, yargılama gideri ve tazminat taleplerinin olmadığını belirtmiştir.
Davalı vekili de aynı duruşmada beyanında, davacı yandan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekilinin vekaletnamesinin incelemesinden, davadan feragate yetkili olduğu anlaşılmış olup, asıl ve birleşen davaların ( 2017/206 -2017/211 esas nolu ) HMK 307. Maddesi gereğince feragat nedeniyle reddine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Asıl ve Birleşen davanın HMK nın 307. Maddesi gereğice feragat nedeniyle reddine,
2- Esas davada, karar tarihinde yürürlükte bulunan harç tarifesi ve Harçlar Kanunu gereğince tayin olunan 35,90 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 956,95 TL harçtan mahsubu ile bakiye 921,05 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3- Birleşen davada, karar tarihinde yürürlükte bulunan harç tarifesi ve Harçlar Kanunu gereğince tayin olunan 35,90 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 3.456,65 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.420,75 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4- Esas ve birleşen davada talep edilmediğinden, taraflar yararına vekalet ücreti ve mahkeme masrafı takdirine yer olmadığına,
5- Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
6-Taraf vekillerince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın , avansı yatıran tarafa karar kesinleştiğinde resen iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/02/2018

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır