Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/203 E. 2018/504 K. 24.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2017/203 Esas
KARAR NO : 2018/504
DAVA : Rücuen Tazminat
DAVA TARİHİ : 22/01/2016
KARAR TARİHİ : 24/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, Sri Lanka ‘da mukim … (…) Ltd firmasından satın aldığı maldan ilk parti malın 25/03/2015 tarihinde Colombo Limanında … AŞ’nin acenteliğini yaptığı … SA firmasının sahibi olduğu … gemisi ile Gebze Limanına taşınmak üzere … nolu konteynere yüklendiğini, ikinci parti siparişlerin ise 30/03/2015 tarihinde aynı limandan aynı taşıyıcıya ait … gemisi ile Gebze Limanına taşınmak üzere … nolu konteynere yüklendiğini, ikinci parti siparişlerin olduğu konteynerin Gebze Limanına 16/04/2015 tarihinde, ilk parti siparişlerinin olduğu konteynerin de 23/04/2015 tarihinde Gebze Limanına vardığını, yani ikinci parti siparişin ilk partiden daha önce taşındığını, müvekkili firmanın Gümrük Müdürlüğünün gözetimi ve denetimi altında bulunan eşyayı gümrük müdürlüğüne yaptığı beyan ile ilk gelen konteyner ile … nolu konteyneri davalı … Limanında çekmek istediğini, bu hususta 27/04/2015 tarihli serbest dolaşma giriş beyannamesi açıldığını, gerekli evrakların beyanname ile birlikte ibraz edildiğini, ancak davalı … ‘nın müvekkili firmaya bu konteynerin konişmentosunu vermesi gerekirken limana daha sonra varmış olan … nolu konteynere ait konişmentoyu verdiğini, bu sebeple ilk beyannamenin dikkate alınmadığını, diğer davalı …’un da konteyneri bilgileri olmadan limandan çıkardığını, davalıların kusur ve hataları sebebiyle … Gümrük Müdürlüğü tarafından müvekkiline 23/06/2015 tarihinde 330.398,80 TL para cezası kesildiğini, uzlaşma komisyonunda bu cezanın 56.167,79 TL ‘ye düşürüldüğünü, söz konusu cezanın davalılara rücu edilmesi için … Noterliğinden 13/10/2015 tarihinde ihtarname gönderildiğini, ancak davalıların ihtarnameye icabet etmediklerini, bu sebeple uzlaşma tarihinden itibaren ödenmek zorunda kalınan cezanın ilk taksidi olan 14.042,00 TL ‘nin 15/11/2015 tarihinde ödenmek zorunda kalındığını, diğer taksitlerin de devam eden aylarda ödeneceğini, ilk ödemeden sonra bir kez daha … Noterliğinden ihtarname gönderildiğini, ancak bu ihtarnameden de bir sonuç alınamadığını, müvekkilinin … Gümrük Müdürlüğü tarafından tahakkuk edilen cezaya sebebiyet veren olayın meydana gelmesinde herhangi bir kusur ve ihmalinin bulunmadığını, yanlış konteynerin limandan çıkış yapmasının davalıların kusuru ile meydana geldiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 56.167,79 TL alacaktan şimdilik 14.042,00 TL ‘nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş olup, 09/10/2018 tarihinde davasını ıslah ederek talebini 56.167,79 TL ‘ye yükseltmiştir.
Davalı … ve … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu edilen idari para cezasının tamamen diğer davalı … şirketinin usule aykırı işlemlerinden kaynaklandığını, ithalatçı … Limited Şirketinin iki farklı gemi ile iki farklı konteyneri iki ayrı konişmentoda müvekkili şirketin işlettiği limana getirdiğini, …’in 15/04/2015 tarihinde … nolu konteyneri 17/04/2015 tarihinde de … nolu konteyneri tahliye ettiğini, …’in öncelikle … nolu konteyneri limandan çekmek istediğini, bu konteyner için beyanname açtığını, ancak diğer davalı … tarafından …’e bu konteynerin konişmentosunun verilmesi gerekirken sehven diğer konteynere ait konişmentonun verildiğini, bunun neticesinde de gümrükleme işlemlerinin tamamlanarak konteynerin limandan çıkışının yapıldığını, müvekkili şirkete ait limandan gümrükleme işlemleri tamamlanmamış konteynerin çıkışının yapılmasından dolayısıyla da bu nedenle idari para cezasının kesilmesinde müvekkiline akdedilecek bir kusurun bulunmadığını, tüm kusurun gümrükleme işlemlerini hatalı şekilde yapan diğer davalıya ait olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı … AŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin iddia edildiği gibi yanlış konişmento vermesinin söz konusu olmadığını, müvekkili yükleme limanı acentesi olmadığı için söz konusu konteynerlerin gemilere yüklenmesi akabinde düzenlenen her iki konişmentonun da müvekkili tarafından düzenlenmediğini, … nolu konteynerin … nolu konişmento tahtında taşıtan tarafından Colombo Limanından Gebze Limanına taşındığını, söz konusu konteynerin 17/04/2015 tarihinde … Limanına tahliye edildiğini, … nolu konteynerin de aynı şekilde Gebze … Limanına taşınarak 24/04/2015 tarihinde gemiden tahliye edildiğini, davacının hangi konteynerin kendisine teslimini istiyor ise o konteynere ait konişmentoyu müvekkiline ibraz etmesi gerektiğini, dolasıyla tahliye limanı acentesi olan müvekkilinin konişmentoları düzenlemesi ve dolayısıyla davacıya vermesinin söz konusu olmadığını, doğru konişmentoyu ibraz etme yükümlülüğünün davacıya ait olduğunu, somut olayda davacı ile birlikte gümrük müdürlüğü ve bir nolu davalının hatası, kusuru ve ihmali neticesinde yanlış konteynerin liman sahasından çıkarılmış olduğunu, söz konusu para cezasının da davacı ve bir nolu davalının kusuru neticesinde tahakkuk ettirildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Dava; davacının yurtdışından ithal ettiği, Colombo Limanından Gebze … Limanına gemi ile taşınan mal nedeniyle gümrük müdürlüğüne ödemiş olduğu para cezasının davalılardan tahsili istemine ilişkin olup, davacı tarafça limana ilk gelen 30/03/2015 tarihli konişmento muhteviyatı … nolu konteyner içerisindeki yükün … Gümrük Müdürlüğüne …-27/04/2015 tescil sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesi ile tescil ettirilerek gümrük işlemlerinin sonlandırıldığı, ancak ikinci davalı … firmasının kendilerine … nolu konişmento yerine … nolu konteynere ait konişmentoyu verdiğini, bu nedenle gümrüğe hatalı bildirimde bulunulması sonucu davalı … firmasının gümrükleme işlemleri henüz tamamlanmamış olan … nolu konteynerin limandan çıkışını yaptığını, davalı … firmasının hatalı çıkış işleminin … ‘nin kendilerine hatalı bilgi ve belge vermesinden kaynaklandığını, bu nedenle gümrük idaresinin cezasına muhatap olduklarını ileri sürülmektedir.
Somut uyuşmazlığa ilişkin tarafların kusur ve sorumluluğun tespiti açısından bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş olup, 22/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda, bir nolu davalı ve liman işletmecisi … firmasının yeterli dikkat ve özeni göstermediği, gümrük beyannamesi ile gümrük idaresi tarafından düzenlenmiş olan kapı çıkış kağıdında kayıtlı konteyner yerine gümrük işlemine tabi tutulmamış olan konteyneri gümrüklü saha dışına çıkarmış olmakla davacının zararına sebebiyet verdiği, iki nolu davalı … AŞ firmasının da ithal edilmek istenen … nolu konteynere değil limanda bekleyen ve gümrük işlemlerine henüz başlanmamış olan … nolu konteynere ait yük teslim talimat formu düzenlediği, iki nolu davalı tarafından hernekadar kendisine ibraz edilen konişmentoya göre yük teslim talimat formunun düzenlendiği ileri sürülmekte ise de, bu hususun tespiti için ilk önce acenteye ibraz edilmiş olan konişmentonun okunaklı bir nüshası ile 27/04/2015 tarihinde hangi konteyner için yükün konteynerle birlikte liman sahası dışına çıkarılması amacıyla geçici kabul işlemi yapıldığı ve teminat yatırıldığının dava dosyasına ibrazı sonucunda gerek davacının ve gerekse bir nolu davalının bu konudaki iddialarının değerlendirilebileceği, öte yandan davacının da giriş beyannamesinin tanziminde yeterli dikkat ve özeni göstermediği, ayrıca ceza kararına karşı itiraz hakkını da kullanmadığı nedeniyle kusurlu görüldüğü belirtilmiştir.
İtirazların değerlendirildiği 10/09/2018 tarihli ek raporda da, davalı …’nin 27/04/2015 tarihli yük teslim talimatı formunu ithal edilmek istenilen konteynere değil, limanda bekleyen ve gümrük işlemlerine henüz başlanmamış olan konteynere ilişkin olarak hatalı yük teslim talimat formu düzenlemiş olması, davalı …un da gümrük işlemine tabi tutulmamış konteyneri gümrük sahası dışına çıkarmış olması nedeniyle kusurlu oldukları, diğer taraftan davacı çalışanı yada gümrükleme işlemi takip eden kişi yada firmanın da gerekli kontrol ve özen yükümlülüğüne uymaması veya ihmali nedeni ile dava konusu edilen para cezasından davacının da davalılar ile birlikte sorumlu olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, davacının Sri Lanka ‘dan ithal ettiği doğal kurşun oksit türü yüke ilişkin ilk parti malın … nolu konteyner içerisinde davalı … SA firmasının sahibi olduğu … gemisi ile, ikinci parti malın ise … nolu konteyner içerisinde aynı firmaya ait … gemisi ile Colombo Limanından Gebze … Limanına taşındığı, yükler limana geldikten sonra davacının ilk gelen … nolu konteynere ilişkin ithalat ve gümrük işlemlerini yapmak istediği, davalı … firmasının ise 27/04/2015 tarihinde düzenlediği yük teslim talimat formunu ithal edilmek istenen … nolu konteynere değil limanda bekleyen ve gümrük işlemlerine henüz başlanmamış olan … nolu konteyner için düzenlediği, … Liman İşletmecisi olan bir nolu davalı firmanın da henüz gümrük işlemine tabi tutulmamış olan … nolu konteynerin gümrüklü saha dışına çıkarılmasına izin verdiği, … Gümrük Müdürlüğü tarafından yapılan incelemede gümrük işlemi yapılmamış olan konteynerin gümrük sahası dışına çıkarıldığının tespit edilmesi üzerine davacı adına 330.398,80 TL para cezası kesildiği, uzlaşma komisyonunda bu cezanın 56.167,79 TL ‘ye düşürüldüğü, alınan bilirkişi raporlarına göre davalı …’nin 27/04/2015 tarihli yük teslim talimatı formunu ithal edilmek istenilen konteynere değil, limanda bekleyen ve gümrük işlemlerine henüz başlanmamış olan konteynere ilişkin olarak hatalı yük teslim talimat formu düzenlemiş olması, davalı … ‘un gümrük işlemine tabi tutulmamış konteyneri gümrük sahası dışına çıkarmış olması nedeniyle kusurlu oldukları, diğer yandan davacı çalışanı yada gümrükleme işlemi takip eden kişi yada firmanın da gerekli kontrol ve özen yükümlülüğünü yerine getirmemesi, bu konuda ihmalinin bulunması nedeniyle kusurlu olduğundan dava konusu para cezasından dolayı davacı ve davalıların eşit oranda kusurlu ve sorumlu oldukları kabul edilmiştir.
Davacının 56.167,79 TL tutarındaki para cezasını dört taksit halinde ödediği, birinci taksitin 28/04/2015 tarihinde (dava tarihinden önce) yatırıldığından davanın kısmi dava olarak açıldığı, diğer taksitlerin ise davadan sonra 02/03/2016, 14/07/2016 ve 24/11/2016 tarihinde ödendiği dosyaya sunulan ödeme dekontlarından anlaşılmış olup, davacı ödemeler tamamlandıktan sonra davasını 09/10/2018 tarihinde ıslah ederek talebini 56.167,79 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı … vekili tarafından 24/11/2016 tarihli son ödemenin davadışı üçüncü kişi tarafından ödenmiş olmasından dolayı ıslah tarihi itibariyle davanın zamanamışıma uğradığını ileri sürmüş ise de, dosyaya sunulan ticaret sicil kayıtlarına göre sözkonusu ödemeyi yapan … AŞ ‘nin davacı ile organik bağı bulunan grup şirketlerinden olduğu, bu nedenle ödemenin davacı adına yapıldığının kabulü gerektiği, davanın BK ‘nun 73.maddesine göre iki yıllık zamanaşımı süresine tabi olup, bu sürenin son taksit ödemesinin yapıldığı 24/11/2016 tarihinde başladığı ve ıslah tarihi olan 09/10/2018 tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin henüz dolmadığı anlaşıldığından zamanaşımı itirazı yerinde görülmeyerek 56.167,79 TL para cezasından davalıların 2/3 kusur oranına isabet eden 37.445,00 TL üzerinden davanın kısmen kabulü ile 37.445,00 TL ‘nin bu tutar içerisindeki 14.042,00 TL ‘ye dava tarihinden, 23.403,00 TL ‘ye ise ıslah tarihi olan 19/10/2018 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek sureti ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddi yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın KISMEN KABÜLU ile 37.445,00 TL ‘nin bu tutar içerisindeki 14.042,00 TL ‘ye dava tarihinden, 23.403,00 TL ‘ye ise ıslah tarihi olan 19/10/2018 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek sureti ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsil edilerek davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince tayin olunan 2.557,86 TL harçtan 957,81 TL peşin harcın (ıslah dahil) mahsubu ile bakiye 1.600,05 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irad kaydına,
957,81 TL peşin harcın (ıslah dahil) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan davanın kabul ve reddi oranına göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 4.468,95 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalılar vekil ile temsil olunduğundan davanın kabul ve reddi oranına göre Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 2.246,73 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 29,20 TL başvurma harcı, 481,50 TL posta gideri ile 2.800,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.310,70 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 2.207,12 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı … Terminali ve … AŞ tarafından yapılan 45,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 15,00 TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine, bakiye giderin bu davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı … AŞ tarafından yapılan 16,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 5,33 TL’sinin davacıdan alınarak bu davalıya ödenmesine, bakiye giderin bu davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/12/2018

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır