Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/16 E. 2019/290 K. 25.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO : 2017/16 Esas
KARAR NO : 2019/290
DAVA : Deniz Ticaret (Deniz Taşımacılığı Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 18/10/2016
KARAR TARİHİ : 25/06/2019

Mahkememizde görülmekte olan Deniz Ticaret (Deniz Taşımacılığı Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin … İtalya merkezli yabancı bir şirket olduğunu, 50 yıldan fazla bir süredir su altı, deniz altında gerçekleştirilen mühendislik hizmetleri, kablo ve telekomünikasyon işlerinde faaliyet gösteren sektörün önde gelen şirketlerinden bir tanesi olduğunu, ana işvereni …, üst işvereni … A.Ş olan … ve …’yı telekomünikasyon olarak birbirine bağlayacak olan “…” … Projesinde iş alan şirketlerden bir tanesi olduğunu, müvekkil şirketin yer aldığı proje çok büyük ve çok spesifik bir proje olması sebebi ile işin niteliği dolayısı ile yine aynı şekilde işe uygun bir “Çelik Levhalı Duba” ya ihtiyaç duyulduğunu, Kabotaj Kanunu gereği belirtilen projede kullanılacak “duba” nın Türk bir şahıs ya da Türk bir tüzel kişi adına, Türk Milli Gemi Siciline kayıtlı bir duba olması gerektiğini, bu nedenle müvekkil şirket söz konusu çelik levha dubanın yapımı için …’de proje ile ilgilenen … adında danışmanının da referansı ile davalı … ile görüşüldüğünü, müvekkil şirket ile davalı taraf müvekkilin ihtiyaç duyduğu çelik levha dubanın yapılması ve kendisine teslim edilmesi için “Çelik Levha Duba Sözleşmesi”ni imzaladıklarını, taraflarca imzalanan bu sözleşmeye göre; müvekkil şirket … tarafından çelik levha dubanın autocad çizimleri sağlanacağını ve davalı taraf bu çizime göre üretim gerçekleştireceğini, imal edilecek ürünün kilosu 2 USD den anlaşılmış ve sabitlenmiş olduğunu, nasıl ve hangi şartlarla ödeme yapılacağını, teslimin 15 gün içinde yapılacağını, çelik levha dubanın Türk Gemi Siciline kaydının yapılarak tam ve eksiksiz bir şekilde çalışır vaziyette teslim edileceğinin açık açık yazıldığını ve imzalandığını, sözleşmeden sonra, davalı tarafın çelik levha dubayının hem imalat aşamasında hem de teslimden sonraki aşamalarda müvekkil şirketten sözleşmeye aykırı şekilde ve çeşitli adlar altında paralar talep ettiğini, müvekkil şirketin çelik levha dubanın kendisine devredilmesini defalarca talep etmesine rağmen davalı taraf dubanın devrini gerçekleştirmediğini ve fatura düzenlediğini, duba imal edildikten sonra yapılan ölçümlerde duba ağırlığının 31.500KG olduğu ve sözleşmeye göre her bir kilo için 2 USD birim fiyattan ödeme yapılacağı için ödenecek rakamın 63.000USD olduğunu ve buna ek olarak KDV bedeli olan 11.340USD eklendiğinde toplam rakamın 74.340,00USD olarak ödeneceğinin açık hale geldiğini, müvekkil …’nin davalı tarafa yukarda belirtilen toplam 74.340,00USD ödeme, 3.000,00USD de fazla transfer yapılarak banka kanalı ile ödendiğini, davalının müvekkil şirkete gönderdiği maillerle ekstradan ve sözleşmede yazmamasına rağmen; çeşitli adlar altında paralar ödenmesini talep ettiğini, müvekili tarafından duba ile yapılması gereken projedeki işe geç başlama cezai şartlarının çok ağır olması sebebi ile müvekkil şirket bir an önce dubayı alabilmek davalı tarafın talepleri doğrultusunda müvekkil şirket tarafından 8.781USD fazladan ödediğini, davalı tarafın müvekkil tarafından kendisine verilen duba çizimlerine ve orijinaline sadık kalmadığını, bu yüzden müvekkilin ekstra kilo sebebi ile 5.400USD fazladan bedel ödemek zorunda kaldığını, sözleşmede belirtilen sertifikalı çelik levha kullanmadığını, teslim süresi olan 15 gün içinde dubayı teslim etmediğini, peşin ödemeleri sözleşmeye aykırı olarak talep ettiğini ve müvekkil şirket adına bir fatura düzenlemediğini, dubanın tescilinin yapılabilmesi için gerekli dokümanları hazırlamadığını, müvekkil şirketin haberi, izni ve onayı olmaksızın müvekkilin çizimlerini başka bir mühendislik firmasına verdiğini, davalı tarafın yukarda belirtilen sözleşmeye aykırılıklarla dubayı imal ettiğini ve müvekkil şirketin projede çalışabilmesi için dubayı … ismi ile, İstanbul Milli Gemi Sicilinde, davalı taraf … adına ve … nolu sertifika ile tescil ve kaydını sağladığını, … adlı dubanın her ne kadar davalı taraf … adına kayıtlı olsa da müvekkil şirketin dubanın esas ve gerçek maliki olduğunu, dava konusu Dubanın tüm bedellerinin müvekkil şirket tarafından karşılandığını, bu bedellerin tamamının ödenmiş olması bu ödemeleri alan davalı taraf sözleşmeye göre tüm işlemleri tamamlanmış, eksiksiz ve çalışır vaziyette, İstanbul Milli Gemi Siciline kaydedilmiş bir dubayı 15 gün içinde teslim etmediğin belirterek sözlemeye aykırı davranmış olması ve fazladan para talep etmesi nedeniyle … ismi ile, İstanbul Milli Gemi Sicilinde … nolu sertifika ile davalı … adına kayıtlı dubanın dava neticesinde karar altına alınacak olan devir işlemi ve bedelin ödenmesi tarihine kadar geçerli olacak şekilde; HMK.389 vd. maddeleri gereğince; İHTİYATİ TEDBİR KONULMASINI, davalı … adına, İstanbul Milli Gemi Sicilinde, “…” ismi ve … nolu sertifika ile kayıtlı olan dubanın müvekkil adına tesciline karar verilmesini, dubanın müvekkile teslim edilmesi ile müvekkil tarafından fazladan ödenen 8.781,00USD nin şimdilik 10.000,00TL olarak tarafına ödenmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirket ile davacı … arasında dava dilekçesinde belirtilen nedenlerden ötürü davacı tarafından dosyaya ibraz edilen Çelik Plaka Duba Sözleşmesi imzalandığını, sözleşme uyarınca, müvekkile yüklenen borç sözleşmede belirtilen özelliklerde bir çelik dubanın inşa edilmesi olduğunu, davacının sözleşmede öngörülen malzemelerden farklı malzemeler kullanılmasını talep etmesi nedeniyle sözleşme şartları, taraflar arasındaki mutabakat çerçevesinde değiştiğini, söz konusu yeni malzemeler ve bunların işçiliği için yapılan masraflar dışında, sözleşmede belirtilen çizimlere liman başkanlığınca onay verilmediğini, müvekkilin edimini yerine getirmek amacıyla sözleşmede kararlaştırılandan farklı olarak tekrar çizim yaptırdığını ve bu hususta da fazladan masraf yapıldığını, sözleşmenin değişen hükümleri çerçevesinde davacının kendi edimlerini yerine getirmeden dubanın adına tescilini talep edebilmesi mümkün olmadığını, davacı tarafından müvekkil şirkete teslim edilen çizimin … Liman Başkanlığı tarafından onay görmediğini, tarafların davaya konu dubanın bilgisayar ortamında hazırlanacak proje çizimlerinin davacı tarafından sağlanacağını ve müvekkil şirkete teslim edileceği konusunda mutabık kaldığını, gemi sahibi olarak müvekkilin … Liman Başkanlığı’na başvurduğunu, ancak Liman Başkanlığı tarafından İtalya’da mukim firma tarafından hazırlanan projeye onay verilmediğini, Türkiye’de çizilecek ve GMO tarafından onaylanacak bir projenin sunulması gerektiğinin … Liman Başkanlığı tarafından müvekkile bildirildiğini, müvekkilin davacı şirketin de bilgisi dahilinde dava dışı … Denizcilik şirketiyle anlaşarak çizimin hazırlatıldığını ve söz konusu çizimin Liman Başkanlığından onay aldığını, dubanın zamanında hazır edildiğini, davacı şirketin dubayı kendi projelerinde kullanma imkânı bulduğunu, proje için müvekkil tarafından … Denizcilik’e KDV ile birlikte 12.626,00 USD değerinde ödeme yapıldığını, gerekli onayların alınabilmesi için müvekkil için … Genel Müdürlüğü’ne ödemeler yapıldığını, müvekkil tarafından … isimli gemi için çizim masrafı haricinde … Genel Müdürlüğü’ne 2.129,90TL yatırıldığını, taraflar arasında imzalanan Çelik Plaka Duba Sözleşmesi’nde belirlenen ilk koşullara uygun olarak yapılacak bir ödemenin müvekkilinin masraflarını karşılamadığını, karşı tarafın kendi edimlerini yerine getirmeden müvekkilinin dava konusu dubayı davacı adına tescil etmesi hakkaniyete aykırılık teşkil edeceğini belirterek davanın usulden ve esastan reddini müvekkilinin ticari defterleri ve dava konusu dubanın bilirkişi marifetiyle incelenerek fazladan yapılan masrafların ve işçilik maliyetinin tespitini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
Davanın, … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyasından başlatıldığı, mahkemesince 20/10/2016 tarih, … E., … karar sayılı ilamı ile verilen görevsizlik kararının istinaf edilmemesi üzerine kesinleşerek davacının talebi üzerine mahkememize geldiği ve mahkememizin … E. Sayılı dosyasına kaydı yapılarak yargılamaya başlandığı anlaşılmıştır
… Asliye Hukuapseki Asliye Hukuk Mahkemesi … Tal. sayılı dosyasından alınan 09/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda; … dubasının genel özelliklerinin keşif sırasında dava dosyasına eklenen Milli Gemi Sicili Tasdiknamesi ve … Belgesi uyarınca olduğunu, ilgili dubanın 5 ponton parçasından oluştuğunu, davalı tarafından Liman Başkanlığı’ndan dubanın inşasına izin alınması için zorunlu izah edilen ve davacı ile yapılan “Çelik Plaka Duba Sözleşmesi”ne ek olarak yapıldığı belirtilen köşe takviyelerinin dava dosyasında mahkemeye sunulan … Denizciliğin çizimleri uyarınca yapıldığını, … Denizcilik’e ait çizimlerin Liman Başkanlığı tarafından onaylanıp onaylanamadığının belirlenemediğini, Liman Başkanlığı’nın onayladığı projenin temini ve 19/10/2017 tarihinde davalı tarafından mahkemeye sunulan açıklamalarda belirtilen Türk Lloydu onayının teminin sağlanmasıyla dubanın orjinal proje ile farkının net ortaya konulacağını bildirmiştir.
… Asliye Hukuk Mahkemesi … Tal. sayılı dosyasından alınan 09/05/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda; evrakları incelenen … güverteli barc cinsi su aracının keşifte incelenen bölümünün inşasının 25 Aralık 2016 tarihinde … Denizcilik tarafından çizildiğini ve Gemi Mühendisleri Odası onaylı proje uyarınca olduğunu, … isimli güverteli barcın planlarında yapılan revizeler ile birlikte düzenlenen … nolu Türk Milli Sicili Tasdiknamesi uyarınca cinsinin güverteli barc olduğu ve 1 adet ana makinesi bulunduğunu, davalı tarafından 21/04/2017 tarihinde sunulan dilekçede belirtilen delil olan Gemi İnşa Yönetmeliği kapsamında inşa/tadilat izinlerinde plan onaylarına ilişkin 29/12/2015 tarihinde yapılan 878,50 TL’lik ödemenin …’de yapılan bir tadilata istinaden mi talep ediği, edildiyse hangi değişikliğine istinaden talep edildiğinin anlaşılmadığını bildirmiştir.
Dava konusu uyuşmazlığın; davacı firmanın … Projesi’nde kullanılmak üzere spesifik olarak işin niteliğine uygun ‘Çelik Levhalı Duba’ya ihtiyaç duymasıyla birlikte bu dubanın imali için davalı ile arasında akdedilen Çelik Plaka Duba Sözleşmesi’ne aykırı hareket edilmiş olduğu iddiasından kaynaklandığı tespit edilmiştir.
TTK’nun 114.maddesine mahkemenin göre görevi dava şartlarından olup, yargılamanın her aşamasında resen dikkate alınması gerekmektedir.
Mahkememiz 6102 sayılı TTK ‘nun görev hususunu düzenleyen 5.maddesinde TTK’nun 5.kitabında yer alan Deniz Hukukuna ilişkin ihtilaflara bakmak üzere Denizcilik İhtisas Mahkemesi olarak kurulmuş olup, 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK’nun 5.maddesi uyarınca Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu … Dairesinin 10/07/2012 tarih ve … sayılı kararıyla Türk Ticaret Kanunundan ve diğer kanunlardan doğan Deniz Ticaretine ve Deniz Sigortalarına ilişkin hukuk davalarına bakmakla görevlendirilmiştir.
6102 sayılı TTK’nun 5.maddesi gereğince mahkememizin görevini tayin için öncelikle dava konusu uyuşmazlığın TTK’nun 5.kitabında yer alan Deniz Ticaretine ilişkin ihtilaflardan olup olmadığı hususunun tespit edilmesi gerekmektedir.
Dosya kapsamına göre, davacının yer aldığı projedeki ihtiyaç nedeniyle davalı ile “Çelik Levhalı Duba” yapım sözleşmesi imzaladığı ancak geminin adlarına tescilinin yapılmadığını ve sözleşme kapsamında olmayan paraların talep edilmesi nedeniyle dubanın kendi adlarına tescili ile fazladan ödenen bedellerin taraflarına ödenmesinin talep edildiği; taraflar arasındaki sözleşme konusu olan “Çelik Levhalı Duba” yapım sözleşmesi eser sözleşmesi niteliğinde olduğundan BK’nun 470 ve devamı maddelerinde yer alan eser sözleşmesine ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Bu durumda, dava konusu uyuşmazlığa mahkememizin görev alanına giren TTK’nun 5.kitabında yer alan Deniz Ticaretine ilişkin uygulanacak herhangi bir hüküm bulunmayıp, işbu davaya BK’nun 470 ve devamı hükümlerinin uygulanması gerektiği, davada mahkemimizin münhasır yetki alanına giren deniz ticaretine ilişkin hükümlerin uygulanma yerinin bulunmadığı, davanın açıldığı … Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından görevsizlik kararı verilmiş ise de, TTK’nun 4.maddesi gereğince görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu kanaatine varıldığından bu kanaat ışığında mahkememizin görevsizliğine ve Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli ve yetkili bulunduğuna dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle dava dilekçesinin reddine, görevli mahkemenin Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespiti ile karar kesinleştiğinde süresinde ve talep halinde dosyanın görevli Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
2-HMK’nun 331/2.maddesi gereğince yargılama giderleri ve vekalet ücreti hususunun görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/06/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır