Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/119 E. 2019/168 K. 28.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2017/119 Esas
KARAR NO :2019/168
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :28/03/2017
KARAR TARİHİ :28/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesin özetle; müvekkilinin deniz taşımacılığı alanında faaliyet gösterdiğini, davalı ile arasında ticari ilişki gereği cari hesapların bulunduğunu, dava konusu alacağın para alacağına ilişkin olduğunu, müvekkilinin ödeme zamanındaki yerleşim yerinin ifa yeri olduğunu, faturalarda alacak kalemlerinin tek tek yazılı olduğunu, davalının yetki itirazının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, zararın karşılıklı tespiti halinde davalı şirketin ödemesi gereken tutarı ödemeye hazır olduğunu bildirdiğini, davalı tarafın borcu inkar etmediğini, haksız olarak borca itiraz ettiğini belirterek … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirketin müvekkiline karşı olan edimini yerine getirmediğini, davacı şirket ile müvekkili arasında 23/08/2016 tarihinde kararlaştırılan sözleşme ile konteyner için toplamda 3.660 USD karşılığında anlaşıldığını, müvekkiline ait malların 20-23 gün içerisinde Pakistan … Limanına … hattı, … gemisi ile teslim edileceğinin anlaşıldığını, konteynerlerin anlaşmaya ugun şekilde müvekkilince yüklendiğini, davacı firma yetkilileri tarafından 19/09/2016 tarihinde malın teslim edileceği belirtilen tarihten sonra … hattının yaşadığı ekonomik sıkıntıdan dolayı Yunanistan … Limanına tahliye edildiğinin bildirildiğini, müvekkili şirketin söz konusu malların hedef limanı gönderilmesi için yaptığı işlemlerden dolayı ortaya çıkan maliyet konusunda davacı tarafı defaten uyardığını, davacı tarafın olumlu yaklaşım sergilemediğini, yaşanan gecikmeden dolayı malların tesliminin 60 günü bulduğunu ve müvekkili firmanın Pakistan’daki alıcılar nezdinde itibarını kaybetttiğini ve akabinde mevcut siparişlerin iptal edildiğini, ikinci taşıma işleminin maliyet tutarının toplamınnı 9.368,83 USD olduğunu, müvekkili şirket tarafından ortaya çıkan maliyetten ötürü davacı firmaya 02/12/2016 tarihinde gider – yansıtma faturası kesildiğini, faturanın davacı firma tarafından kabul edilmeyip iade edildiğini belirterek 5.781,93 USD + 975,65 TL’lik ödeme dışındaki taleplerin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilince delillerin Türkçe tercümesi ve cevaba cevap dilekçesi dosyaya sunulmuş, İskenderun Gümrük Müdürlüğünden taşımaya ilişkin tüm bilgi, belge ve kayıtlar temin edilmiştir.
Mahkememize ait 05/02/2018 tarihli ara karar ile davalı şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde talimat vasıtası ile inceleme yapılmasına karar verilmiş olmakla, inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen talimat bilirkişi raporunda; davacı ile davalı arasında ticari ilişki görüldüğü, davalı …’ninn takip tarihinde davacı … Taşımacılığa 14.090,76 USD+975,65 TL borçlu olduğunun görüldüğü, davalı kayıtlarında … Ltd Şti’ne yapılan 1.060,00 USD ödemenin davacı bakiyesinden indirim konusu yapıldığı, taraflar arasındaki bakiye farkının bu ödeme olduğunun görüldüğü belirtilmiştir.
Mahkememizce yapılan inceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda; davacının incelenen resmi defter ve belgelerinde 28/03/2017 dava tarihi itibariyle davalıdan 975,65 TL ve 15.150,76 USD karşılığı 53.318,56 TL alacaklı olduğu, 31/12/2017 tarihi itibariyle davalıdan 9.368,83 USD karşılığı 35.338,29 TL alacaklı olduğu, dava tarihinden sonra davalı yanın 08/08/2017 tarihinde davacı yana 5.781,93 USD karşılığı 20.407,32 TL ve 08/08/2017 tarihinde 975,65 TL olmak üzere ödeme yaptığının tespit edildiği, davacı yanın cari hesap sonucunda alacaklı olduğu deniz taşımalarına ait fatura ve konişmentoları dosyaya sunmuş olduğu ve bu deniz taşımalarının yapılmış olduğu, İskenderun’dan Karaçi’ye deniz yoluyla taşınmak için anlaşılan 3×40 HC konteynerin, Hanjin firmasının iflası nedeniyle Yunanistan’da indirilmek zorunda kaldığı, bu 3 x40 HC konteynerin tekrar Türkiye’ye getirilerek başka konteynerlere aktarılmak suretiyle İskenderun-Karaçi deniz taşımasının tekrar yapılmak zorunda kalındığı, tekrardan yapılan taşıma için davalı yanın yapmış olduğu masraf toplamının 9.368,83 USD olduğu, bu bedelin 15.150,76 USD cari hesap borcundan düşülmek suretiyle davacı yana 5.781,93 USD olarak ödenmiş olduğu, davacı yanın İskenderun – Karaçi deniz taşımasını davacı yana tekrar yaptırmak için yapmak zorunda kaldığı 9.368,83 USD masraf bedelini davacıya olan borcundan mahsup etme hakkı olup olmadığı, bu masraflarlardan davacının sorumlu olup olmadığı konusunda takdirin mahkemeye ait olduğu belirtilmiştir.
Bilirkişi raporu taraf vekillerine usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ve taraf vekillerince bilirkişi raporuna karşı beyan dilekçeleri dosyaya sunulmuştur.
… İcra Müdürlüğüne ait … esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde; alacaklısının … AŞ olduğu, borçlusunun …olduğu, talep tarihinin 10/01/2017 olduğu anlaşılmıştır.
Dava; davacı tarafın vermiş olduğu deniz taşıma hizmeti nedeniyle taraflar arasındaki cari hesap alacağına yönelik itirazın iptali davasıdır.
İlk olarak davalı yanın icra dairesi yetkisine yönelik itirazı bakımından yapılan inceleme ile; takip konusunun bir miktar para alacağı olması nedeni ile Borçlar Kanunun 89. Maddesi gereği para borcunun alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gereği karşısında, davalı yanın bu yöndeki itirazının reddine karar verilmiştir.
Dosya içerisinde bulunan … numaralı konşimentolar ve İskenderun Gümrük Müdürlüğü yazı cevabı ile davacı tarafın taliplerine dayanak deniz taşımalarının yapıldığı sabittir. Her ne kadar davalı taraf “… hattının yaşadığı ekonomik sıkıntıdan dolayı Yunanistan … Limanına tahliye edildiğinin bildirildiğini, müvekkili şirketin söz konusu malların hedef limanı gönderilmesi için yaptığı işlemlerden dolayı ortaya çıkan maliyet konusunda davacı tarafı defaten uyardığını” beyan etmiş ve delilleri içerisinde mail yazışmalarından bahsetmiş ise de buna ilişkin dosyaya herhangi bir yazışma, anlaşma, çekince kaydı yahut borcu kabul etmediklerine ilişkin bir delil sunmamıştır. Kadı ki davacı tarafça düzenlenen faturaların davalı ticari defterlerine kayıt edildiği ve borcun benimsendiği, faturalara itiraz edilmediği mahkemece davalı taraf ticari defterlerinin incelenmesi amacıyla alınan bilirkişi raporu ile de sabittir. Ayrıca davacı tarafça ifa edilen taşıma işlemlerine davalı tarafça itiraz edilmemiş, kendi talimatları dışında malın taşındığı iddiasında bulunulmamış ve emtialarının taşınması sağlanmış olup, buna ilişkin faturalara itiraz etmemiş ve bu faturaları defterlerine kaydetmiş olan davalı tarafın bu yöndeki itiraz ve beyanlarına anılan gerekçeler ile mahkemece itibar edilmemiştir. Yine aynı şekilde davalı yanın malın geç teslim edilmiş olması nedeniyle borcu kabul etmediğine yönelik itirazları bakımından; bu hususun borcun ödenmemesi için yeterli bir sebep olmaması ayrı bir dava ya da karşı dava konusu olması, davalı tarafın bu yönde bir tazminat talebi olmadığı gibi usule göre yöneltilmiş bir mahsup talebinin de olmaması nedeniyle bu yöndeki itiraz ve beyanları da mahkemece kararda dikkate alınmamıştır. Kaldı ki davalı taraf, malın geç teslim edildiğine, taraflar arasında malın teslimine ilişkin bir anlaşma bulunduğuna ve bu anlaşmaya uyulmadığına ilişkin olarak da herhangi bir delil sunmamıştır.
Davalı taraf dava tarihi sonrası uyuşmazlık konusu olan ve ikinci taşıma olarak bahsi geçen Yunanistan – Türkiye, İskenderun – Karaçi deniz navlunu ve İskenderun … Limanı ödemesi olan toplam 9.368,83 USD cari hesap borcu dışındaki 5.781,93 USD ile 975,65 TL tutarındaki borcu dava tarihi sonrasında 08/08/2017 tarihinde ödemiştir.
Açıklanan tüm nedenlerle ve davalının icra dosyasına kısmi ödemeleri dava tarihi sonrası yapması nedeniyle bu miktar kapak hesabında dikkate alınmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuş; alacak faturaya dayanmakla likit ve belirlenebilir olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına da hükmedilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ ile davalı tarafın … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına,
15.150,76 USD asıl alacağın takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince faiz uygulanmasına,
975,65 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Davalı tarafça yapılan ödemelerin icra müdürlüğünce kapak hesabında değerlendirilmesine,
Kabul edilen miktar üzerinden asıl alacak likit ve belirlenebilir olmakla asıl alacağın %20’si olan 11.450,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar harcı olan 3.818,64 TL’den peşin alınan 977,69 TL’nin mahsubu ile bakiye 2.840,95 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan ( 1.013,69 TL ilk harç, 585,00 TL posta – talimat ücreti ve 1.600 TL bilirkişi ücreti) olmak üzere toplam 3.198,69 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı vekili için takdir edilen 6.499,18 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzlerine karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
28/03/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır