Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/107 E. 2019/375 K. 25.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARETMAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO: 2017/107 Esas
KARAR NO: 2019/375

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 03/01/2012

İSTANBUL 17.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 26/10/2017 TARİH, 2014/1384 ESAS, 2017/330 KARAR SAYILI DOSYASI İLE TEVHİTLİDİR.
BİRLEŞEN DAVADA:

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 21/10/2014
KARAR TARİHİ: 25/09/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile borçlu müflis … Şirketi arasında …’ın portföyündeki müşterilere ÖTV’siz olarak …’dan tedarik edilecek deniz akaryakıtlarının pazarlanması ile satışı yapılacak akaryakıt bedellerinin tahsil etme yükümlülüğüne ilişkin sözleşme imzalandığını, sözleşmeye istinaden davalı … tarafından davacı lehine…Limanı Gemi Sicil Müdürlüğünün 5161 nolu sırasında kayıtlı … adlı gemi üzerine 1.derecede ve 1.sırada 3.000 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, asıl borçlu müflis…Denizcilikten olan alacaklarının iflas masasına kayıt ve kabulü yönünde Antalya …ATM’nin … esas sayılı dosyası üzerinden dava açıldığını, söz konusu dava dosyasında alınan 22/12/2011 tarihli bilirkişi raporu ile müvekkilinin müflis şirketten 1.906.919 TL alacağı olduğunun tespit edildiğini, müvekkilinin alacağının tahsili için 03/11/2008 tarihinde Üsküdar 5.Noterliğinden davalıya ihtarname gönderildiğini, ihtarnameye rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını, bu nedenle ipoteğin paraya çevrilmesi için İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından icra takibine itiraz edilmesi nedeniyle takibin durdurulduğunu, takibe itirazın haksız olduğunu, ileri sürerek davalının itirazının iptali ile icra takibinin devamına, alacak belirli ve likit olduğundan %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra dairesi ile mahkemenin yetkisiz olduğunu, davanın süresinde açılmadığını, iki yıllık sürede satış istenmediğinden ipotek hakkının düştüğünü, davacının…Denizcilik ile aralarındaki ticari ilişkiden kaynaklanan tüm alacağını tahsil ettiğini, ipotek senedinde müvekkilinin sadece…Denizciliğin doğrudan …’a karşı olan doğmuş ve doğacak borçlarını teminat altına aldığını, ipoteğin…Denizciliğin üçüncü şahıslara kefilliğinden doğan borçları kapsamadığını, kaldı ki…Denizciliğin müşterilerinden dolayı davacının doğmuş bir alacağının da bulunmadığını, dava dışı firmanın tüm borcunu ödediğini, davacının müvekkiline ihtarname gönderdiği tarihte aynı zamanda Antalya …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden…Denizcilik aleyhine de kambiyo takibi başlattığını, yine davacının…Denizcilik ile aralarında yazılı bir anlaşma olmamasına rağmen ticari teamülde bulunmadığı halde muvazaalı olarak vade farkı faturası kestiğini, müflis borçlu üzerinden alacağını yüksek göstermeye çalıştığını, sonuç olarak davacı firmanın 2007-2008 yıllarından…Denizcilikte herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, muvazaalı olarak alacak iddiasında bulunduğunu, taraflar arasındaki rehin sözleşmesi uyarınca teminatın bozulmasının mümkün olmadığını savunarak davanın reddi ile müvekkili lehine %40’tan az olmamak üzere kötü niyet tazminatı hükmedilmesini istemiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı firmanın müflis…Denizcilikten alacağının olduğu iddiasına dayanarak İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığını, takip nedeniyle müvekkiline ait … isimli geminin 23/01/2009 tarihinde fiilen bağlandığını ve müvekkilinin onayı olmadan 10/02/2009 tarihinde davalı …’e yediemin olarak teslim edildiğini, İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı ilamı ile icra emrinin iptaline karar verildiğini, icra emri iptal edilmekle gemi hakkındaki fiili el koyma kararı ile gemi haczinin geçersiz hale geldiğini, davalının daha sonra gönderdiği ödeme emrine müvekkilinin itiraz edip takibi durdurduğunu, gemi yediemine bırakıldıktan sonra kaybedildiğinin ortaya çıktığını, bu konuda müvekkiline bilgi verilmediğini, müvekkilinin kaybolan gemisi ile ilgili olarak Bodrum Savcılığı ile İzmir Milas Savcılıklarına şikayette bulunduğunu, ancak geminin kimde olduğu ve kim tarafından çalındığının anlaşılamadığını, şuana kadar da geminin teslim alınamadığını, müvekkilinin çalındığı ileri sürülen gemisine 06/12/2009 tarihinden bu yana çalıştıramadığı gibi kiraya da veremediğini bu nedenle kar kaybından yoksun kaldığını, geminin çalınmasından davalı dosya alacaklısı ile yedi emin sıfatıyla davalı …’ün birlikte sorumlu olduklarını, ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere … isimli petrol tankerinin davalılarca haksız olarak fiilen el konulması ve 06/12/2009 yılında kaybolması nedeniyle geminin iadesi gereken 17/01/2011 tarihinden dava tarihine kadar müvekkili davacının gemiyi kullanamamaktan ve kiraya verememekten dolayı aylık kira ve gelir kaybının tespiti ile şimdilik 10.000 TL zararın ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, geminin kaybolması nedeniyle geminin gerçek değerinin tespit edilerek ticari faizi şimdilik gemi değerinden 10.000 TL zararın ticari faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, geminin seferden men’ine karar verildikten sonra …Bölge Müdürlüğü … Liman Başkanlığı tarafından seferden men işleminin gerçekleştirildiğini, bu nedenle geminin denetim ve gözetim yükümlülüğünün Liman Başkanlığında olduğunu, geminin çalınmasından dolayı da Liman Müdürlüğünün sorumlu tutulması gerektiğini, bu nedenle müvekkillerine husumet yöneltilemeyeceğini, geminin kaybolduğuna ilişkin olarak davacıya bildirim yapılmasının söz konusu olamayacağını, zira ödeme emrinin davacı tarafından yapılan şikayet sebebiyle iptal edildiğini, davacı aleyhine İstanbul 9.ATM’nin 2012/1 esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile müvekkili …’ın davacıdan alacaklı olduğunun tespit edildiğini bu nedenle davacının işbu davayı açmakta kötü niyetli olduğunu, müvekkili …’ün resmi yediemin sıfatının bulunmadığını, zira geminin karada değil limanda iken kaybolduğunu, müvekkilinin de Milas Cumhuriyet Başsavcılığına ve Sahil Güvenlik Komutanlığına kayıp başvurusunda bulunarak kendisinden beklenen özeni gösterdiğini, müvekkilinin resmi yediemin olarak kabul edilmesi için yetkili olan makamlarca usulüne uygun şekilde resmen bir mal tesliminin yapılmış olması gerektiğini, oysa ki gemi ile ilgili olarak resmi bir makamdan verilmiş bir görevin olmadığını, geminin seferden men edildikten sonra denetim ve gözetiminin Güllük Liman Başkanlığında olduğunu savunarak her iki davalı hakkındaki davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Asıl dava; ipotekli takibe itirazın iptali, birleşen dava ise; ipotek konusu geminin icra emri ile seferden men edildikten sonra kaybolmasından dolayı ipotek veren davacının geminin değeri ile kâr kaybından kaynaklanan zararlarının takip alacaklısından tahsili istemine ilişkindir.
Dava konusu olan İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının incelenmesinden; asıl dosya davacısı … Şirketi tarafından …Noterliğinde düzenlenen30/09/2005 tarihli … yevmiye nolu gemi ipoteği sözleşmesine dayanılarak 300.000 TL’nin takip tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsili için asıl borçlu…Denizcilik Şirketi ile ipotek veren … aleyhine 16/12/2008 tarihinde ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlattığı, icra müdürlüğünce … Gemi Sicil Müdürlüğüne kayıtlı … isimli geminin seferden men edilmesi için Liman Başkanlıklarına yazılar yazıldığı, …Liman Başkanlığı tarafından gemiye el konularak yediemin sıfatıyla alacaklı şirketin temsilcisi olan …’e teslim edildiği, İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesinin … esas … karar sayılı kararı ile takip dosyasında borçlulara gönderilen icra emrinin iptaline karar verildiği, bu karardan sonra geminin yedieminden alınarak …’e teslimi yönünde … Liman Başkanlığına yazı yazıldığı halde geminin kaybolması nedeniyle tesliminin yapılamadığı, alacaklı … Şirketinin icra hukuk mahkemesinin iptal kararından sonra borçlulara yeniden ödeme emri gönderdiği, davalı … tarafından icra dairesinin yetkisi ile borca itiraz edilmesi nedeniyle icra takibinin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafça HMK ‘nun 6.maddesine göre icra dairesinin yetkisi ile mahkememizin yetkisine itiraz edilmiş ise de, taraflararasında …Noterliğinde düzenlenen 30/09/2005 tarihli…yevmiye nolu gemi ipoteği sözleşmesinde uyuşmazlıklar için İstanbul Mahkemeleri ve icra daireleri yetkili kılınmış olduğundan davalının icra dairesinin yetkisi ile mahkememizin yetkisine vaki itirazı yerinde görülmeyerek davanın esastan incelenmesine geçilmiştir.
Dosyaya örneği sunulan 02/05/2005 tarihli hizmet sözleşmesi ile davacı…A.Ş ile dava dışı…Denizcilik arasında,…Denizciliğin portföyündeki müşterilerine …’dan ÖTV’siz olarak tedarik edeceği akaryakıtı pazarlama ve bedellerini tahsil etmek konusunda anlaşma yapıldığı, sözleşmeye istinaden …’ın alacağının teminatı olmak üzere davalı/birleşen dosya davacısı …’in maliki olduğu …Müdürlüğünde kayıtlı … isimli gemi üzerine … lehine 1.derecede ve 1.sırada 300.000 TL bedel üzerinden …Noterliğinin 28/04/2005 tarihli … yevmiye nolu gemi ipoteği sözleşmesi düzenlenerek, ipoteğin gemi siciline tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Davacı … 02/05/2005 tarihli sözleşme nedeniyle dava dışı…Denizcilikten olan alacağını tahsil edemediğinden bahisle …’e ait gemi üzerine tesis edilen ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi başlatmış olduğundan, öncelikle takip tarihi itibariyle …’ın…Denizcilikten ipotek miktarınca alacaklı olduğu ve bu alacağını tahsil edemediğinin ispatlanması gerekmektedir.
Davacının alacağının varlığı ve miktarının tespiti amacıyla alınan 08/01/2014 tarihli bilirkişi raporunda; davacının ticari defter kayıtlarına göre, takip tarihi olan 16/12/2008 tarihi itibariyle davacının…Denizcilikten 1.380.044,03 TL alacağının olduğu tespit edilmiştir. Yine aynı sözleşmeden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla …’ın müflis…Denizcilik aleyhine Antalya … ATM’de açmış olduğu kayıt kabul davasında 24/01/2014 tarihli … esas ve … karar sayılı karar ile …’ın 1.912.851,40 TL alacağının sıra cetveline kayıt ve kabulüne karar verildiği, söz konusu kararın kayıt kabul davasının hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından bahisle Yargıtay 23.Hukuk Dairesi tarafından bozulduğu celp edilen karar örneklerinden anlaşılmıştır. Bu durumda gerek mahkememiz dosyasında alınan bilirkişi raporu gerekse Antalya …ATM’nin … esas sayılı dosyasına ilişkin karar örneklerinden davacı …’ın dava dışı asıl borçlu…Denizcilikten ipotek bedeli olan 300.000 TL’yi aşan miktarda alacağının bulunduğu kanaatine varıldığından, davacının alacağının teminatı olan ipotekle ilgili olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapmakta haklı olduğu, dolayısıyla ipotek borçlusu …’in borca ve takibe yönelik itirazın mesnetsiz olduğu kabul edilmiştir.
Birleşen dosyası davacısı … tarafından, ipotekli geminin …’ın başlattığı takip dosyası üzerinden seferden men edilerek yediemine teslim edildikten sonra geminin alıkonulmasına ilişkin icra emrinin İstanbul …İcra Hukuk Mahkemesinin … esas …karar sayılı kararı ile iptal edilip, geminin kendisine teslimine karar verildiği, ancak geminin kaybolması nedeniyle teslim edilemediğinden bahisle gemi değerinin ve geminin işletilememesinden dolayı doğan kar kaybının tazmini talep edilmiş ise de, geminin sicil kaydının halen edip, geminin kaybolmasının davacının ipotek hakkını ortadan kaldırmayacağı, ipotek borçlusu …’in ipotek alacaklısından gemi bedelini talep etmesinin hukuki dayanağının bulunmadığı değerlendirilmiştir. Öte yandan, davacı … ipotek malikine …Noterliğinden çektiği ihtarname ile ipotek veren …’i temerrüde düşürdükten sonra icra takibi başlattığı dosya kapsamına göre belirli olup, davacı ipotekli takip başlatmakta haklı olduğundan malik …’in geminin kaybolmasından dolayı kar kaybı talebinde bulunamayacağı kabul edilmiştir. Öte yandan, icra dosyası üzerinden gönderilen icra emri ile … Liman Başkanlığı tarafından alıkonulan geminin yediemin olarak … gözetimine bırakıldıktan sonra geminin kaybolmasından dolayı birleşen davada …’e karşı dava yöneltilmiş ise de, yedieminin yükümlülükleri İİK ‘nun 358/1-2 maddesinde düzenlenmiş olup, bu konudaki işlemler yönünden görevli mahkemenin İcra Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle bu davalı hakkında açılan dava yönünden mahkememizin görevsiz olduğu sonucuna varılmıştır.
Neticede, yukarıda açıklanan tüm bu nedenlerle, asıl davanın kabulüne, davalının ipotekli takibe itirazının iptaline, alacak belirli ve likit olduğundan takdiren % 40 oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine, birleşen dosyada davalı …’a karşı açılan davanın reddi ile diğer davalı … hakkında açılan dava yönünden ise mahkememizin görevsizliği yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-a)Asıl davanın KABULÜ ile davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra takibine vaki itirazının iptali ile 300.000,00 TL ipotek bedelinin takip tarihinden itibaren yıllık % 27 oranı aşılmamak koşuluyla işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili için icra takibinin devamına,
Takdiren % 40 oranı üzerinden hesap edilen 120.000,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsil edilerek davacıya ödenmesine,
b)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince tayin olunan 20.493,00 TL karar harcından 4.455,00 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 16.038,00 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazineye irad kaydına,
c)Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 23.950,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
d)Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 21,15 TL başvuru harcı, 318,75 TL posta gideri, 6.300,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 6.639,90 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
e)Taraflarca yatırılan gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
2-a)Birleşen davada … AŞ ‘ye karşı açılan davanın REDDİNE,
b)Davalı … hakkında açılan dava yönünden mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE, İcra Hukuk Mahkemesinin görevli bulunduğuna, karar kesinleştiğinde, süresinde, talep halinde dosyanın görevli bulunan İstanbul Nöbetçi İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
c)Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç tarifesi uyarınca 44,40 TL karar harcının peşin alınan 6.147,90 TL’den düşümü ile fazla alınan 6.103,50 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
d)Birleşen davada davalı yargılama giderinin, esas davada hesaplandığından yeniden hesaplanmasına yer olmadığına,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip
¸e-imzalıdır