Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/508 E. 2020/54 K. 18.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2016/508 Esas
KARAR NO :2020/54
DAVA :Alacak
DAVA TARİHİ :21/12/2016
KARAR TARİHİ :18/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin Kherson/Ukrayna Limanı’ ndan İzmir/Türkiye Limanı’ na dökme soya fasulyesi yükünün taşıması konusunda anlaşmaya varıldığını, anlaşma doğrultusunda müvekkili şirketin donatanı olduğu … isimli geminin yükleme limanına giderek sözleşme konusu yükü aldığını ve işlemlerin tamamlanmasının ardından seferine başladığını, 08/06/2014 tarihinde Nemrut/İzmir boşaltma limanına gelen gemide yanaşma işlemleri sonrasında gerekli ölçümlerin yapıldığını, alıcının da katılımıyla mühürlü ambarların açıldığını ve tahliye işlemlerine başladığını, tahliye işlemleri tamamlandıktan sonra alıcı tarafından gümrük kantarında yükün 40.869 KG eksik çıktığı iddiasını içerir protesto mektubunun acenteye bildirildiğini, bu tarihten yaklaşık 1 yıl sonra taşımaya konu yükün müşterek sigortacısı olan davalı … Gene lSigorta A.Ş.’nin acenteye izafeten müvekkili şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas kayıtlı dosya ile takip başlatıldığını, başlatılan bu takipte sigorta şirketinin sigortalısına ödediğini iddia ettiği 8.064,12 USD’nin müvekkili şirketten rücuen tazminini talep ettiğini, söz konusu takipte acenteye gönderilen ödeme emrine Bandırma İcra Müdürlüğü’nden muhabere yolu ile acente tarafından 2 kez itiraz edildiğini, ancak Bandırma İcra Müdürlüğü tarafından yetkisiz kimse tarafından yapıldığı gerekçesiyle kabul edilmediğini ve durumun kendilerine bildirilmediğini, bu durum üzerine dosya safahatından haberdar olan müvekkili şirketine itiraz edilmiş dosyada takibin durdurulmasına ve haksız seferden men şerhinin kaldırılmasını talep ettiğini belirterek …. İcra Müdürlüğü’ nün … esas sayılı dosyasından borçlu olmadığının tespit ile 36.135,04 TL’nin ödeme tarihi olan 15/11/2016 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sunduğu vekaletnamenin usulüne uygun olmadığını, davacı şirketin Türkiye’de mukim bir şirket olmadığından yabancılık teminatı yatırması gerektiğini, yük eksikliğinin belli bir oranın altında kalması halinde taşıyanın sorumlu olmayacağı düşüncesinin günümüzde uygulanabilir bir yanının kalmadığını, davacının çarter partinin bir nüshasının da müvekkili sigortalısına ibraz edildiğinin ispat edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekilinin 17/02/2020 tarihli dilekçesi ile taraflar olarak sulh yoluyla anlaşmaya varılmış olması ve feragat nedeniyle davanın reddini, taraflar lehine herhangi bir vekalet ücreti ve yargılama masrafına hükmedilmemesine karar verilmesini, davalı tarafın varsa yatırılan teminatının iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin 17/02/2020 tarihli dilekçesi ile davacı vekilince davadan feragat edildiğini, karşı vekalet ücreti ve yargılama gideri talebinin bulunmadığını beyan etmiştir.
Davacı vekilinin 17/02/2020 tarihli celsede, 10/12/2019 tarihli dilekçelerini tekrar ettiklerini, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bu nedenlerle; HMK 307, 309 ve 311 maddeleri gereğince davadan feragatin kesin hükmün sonuçlarını doğurması dikkate alınarak davanın feragat nedeni ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Gerekçesi açıklanacağı üzere;
1-Davacının davasının FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 617,61 TL den karar harcı olan 54,40 TL’nin mahsubu ile fazla alınan 563,21 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Taraf vekillerince herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti istenmediğinden bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır