Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/485 E. 2018/120 K. 19.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)
ESAS NO : 2016/485 Esas
KARAR NO : 2018/120
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 02/12/2016
KARAR TARİHİ : 19/03/2018
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacı … şirketine emtia nakliyat sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın … Limanından gemi ile taşınması konusunda davalı ile anlaşıldığını, taşımanın davalı tarafından üstlenildiğini, yükün teslimi sonrası konteynerin su alması sebebiyle emtianın hasarlandığının tespit edildiğini, 14/11/2014 tarihli tutanak ile hasarın tespit edildiğini, ekspertiz çalışmaları sonrası 17.399,65 TL hasar bedelinin sigortalısına ödendiğini ve davalı tarafça ödeme yapılmadığı nedenle alacağın tahsili amacıyla …. 14. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını , davalının borca haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, davalı aleyhine % 20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline doğrudan husumet yöneltilemeyeceğini, taşıma yapan şirket olmadığını, donatan – taşıyanın acentesi olarak faaliyette bulunduğunu, dava konusu konişmento gereği … Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu, ekspertiz raporunun bir kısım fotoğraflara bakılarak ve yük ilgilisi tarafından düzenlenen tutanağa göre hazırlandığını, usulüne uygun hasar ihbarında bulunulmadığını, belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretini karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraf vekillerince cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri dosyaya sunulmuştur.
Dava; davacı … şirketine nakliyat abonman sigorta poliçesi ile sigortalı emtianın deniz yolu ile taşınması sırasında oluştuğu iddia edilen emtiadaki sigortalısına ödediği hasar bedelinin davalıdan TTK nun 1472.maddesi gereğince rücuen tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın İİK nun 67.maddesi gereğince iptaline ilişkindir.
Taraf vekillerince davaya ilişkin tüm delilleri, belge ve dayanakları ile birlikte dosyaya sunulmuş, … Gümrük Müdürlüğünden taşıma belgeleri ile hasar dosyası dosyaya temin edilmiştir.
… 14 İcra Müdürlüğünün … esas sayılı icra dosyasının incelemesinde; alacaklısının …olduğu, borçlusunun … olup, ödeme emrinin 08/10/2015 tarihinde tebliğ edildiği, 09/10/2015 tarihinde itirazın edildiği, davanın 02/12/2016 tarihinde İİK nun 67.maddesi gereğince davanın bir yıllık hak düşürücü sürede açılmış olduğu anlaşılmıştır.
Dosyada mevcut nakliyat abonman sigorta poliçesinin incelenmesinde, sigortalısının … Gıda Pazarlama San ve Tic AŞ olduğu, 14/11/2014 tarihli tutanağın firma yetkilisi ve depo sorumlusu tarafından tutulup konteynerin içine su alması sebebiyle 250 koli ürünün hasar gördüğünün tespit edildiğinin belirtildiği, hasar bedeli 17.399,65 TL ‘nin 12/12/2014 tarihinde sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödendiği, ekspertiz raporunda hasar miktarının 7.160 USD olup, emtiada meydana gelen ıslaklık hasarının konteyner tavanında nakliyenin bir aşamasında oluşan delikten konteyner içine sızan yağmur ve – veya deniz suyundan kaynaklandığının belirtildiği, emtia faturasında teslim şeklinin CIF olarak belirtildiği, konişmentonun davalı tarafından acente sıfatıyla imzalandığı ve 26/09/2014 tarihli faturanın davalı tarafından davacı adına düzenlendiği ve verilen hizmetlere ilişkin faturalandırma yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan inceleme sonrası ibraz edilen bilirkişi raporunda, davacı şirketin aktif husumet ehliyetinin bulunduğu, davalı şirketin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı, ıslanma zararının taşıyanın sorumlu olduğu süreçte meydana geldiğinin ispat edilememesi nedeniyle dava dışı taşıyanın sorumlu tutulamayacağı, mahkemenin aksi kanaatte olması halinde dava dışı taşıyanın sorumlu tutulamayacağı belirtilmiştir.
Taraf vekillerince bilirkişi raporuna beyan ve itirazları dosyaya sunulmuştur.
Mahkememize taşımaya konu emtianın CIF satış olup riskin hasarın bu teslim şeklinde taşımalarda emtianın gemi küpeştesini aştığı andan itibaren alıcıya ait olması nedeniyle taşımaya konu emtia bedelinin sigortalı tarafından tahsil edilip edilemediğinin belirlenmesi için davacı kayıtlarında, davalı kayıtlarında da 26/09/2014 tarihli faturanın bedelinin tahsilinin kendi adına yapılıp yapılmadığı, tahsilat yapılmış ise fiili taşıyana ödenip ödenmediği ve buna ilişkin komisyon ücreti alıp almadığının belirlenmesi için inceleme yapılmasına karar verilmiştir.
İnceleme sonrası dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporunda; dava dışı sigortalı … Gıda Pazarlama San ve Tic. AŞ’ye ait defterlerin ibraz edilmediği, ibraz olunan davalı kayıtlarından ise taşımaya ait düzenlenmiş olan navlun fatura bedelinin davalı tarafından acente olarak armatör adına tahsil edildiği ve bedelin geminin nakliyeyi tamamlamasından sonra armatöre ödemiş olduğu, acentelik sıfatı ile komisyon tahsil ettiği belirtilmiştir.
Davacı vekili bilirkişi raporuna beyanında , taşıma konusunda uzman bilirkişininde katılacağı yeni bir heyetten rapor alınması talebinde bulunmuştur.
Davalı vekili bilirkişi raporuna beyanında, davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı ve davalı vekili beyanları dosyaya sunulan deliller ile tüm dosya kapsamına göre davacı … şirketi tarafından davalının sorumluluğunda sigortalısına ait emtianın deniz yolu ile taşınması sırasında hasarlanmasından dolayı oluştuğu belirtilen hasar bedelinin sigortalısına ödemesinden kaynaklı alacağın TTK nın 1472. Maddesi gereğince rücuen tahsili amacıyla … 14 İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, davalının süresinde itirazı ile takibin İİK nın 66. Maddesi gereğince durduğu ve İİK nın 67. Maddesi gereğince 1 yıllık hakdüşürücü sürede davanın açıldığı, hasar tespit tarihinin 14/11/2014 tarihi olup, icra takip tarihinin 05/10/2015 tarihi olduğu anlaşılmakla, TTK nın hakdüşürücü süre başlıklı 1188. Maddenin 1. Fıkrasında, eşyanın ziyaı veya hasarı ile geç tesliminden dolayı taşıyana karşı hertürlü tazminat istem hakkının 1 yıl içinde yargı yoluna başvurulmadığı taktirde düşeceğinin belirtilip, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığının anlaşıldığı dosyadaki mevcut … numaralı konişmentonun göndereninin … Gıda Pazarlama San ve Tic AŞ olduğu ve davalı şirketin taşıyan …’nin acentesi olarak düzenlediği, taşıyanın acentesi olarak işlem yaptığının anlaşıldığı TTK nın acentenin yetkileri başlıklı 105. Maddesinde;
“(1) Acente , aracılıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmelerle ilgili her türlü ihtar, protesto gibi hakkı koruyan beyanları müvekkili adına yapmaya ve bunları kabule yetkilidir.
(2) Bu sözleşmeden doğacak uyuşmazlıklardan dolayı acente, müvekkili adına dava açabileceği gibi, kendisine karşı da aynı sıfatla dava açılabilir. Yabancı tacirler adına acentelik yapanlar hakkındaki sözleşmelerde yer alan, bu hükme aykırı şartlar geçersizdir.
(3) Acentelerin ad ve hesabına hareket ettikleri kişilere karşı …’de açılacak olan davalar sonucunda alınan kararlar acentelere uygulanamaz. “
Hükmüne yer verilmiş olup, acentenin bu maddenin 1. Fıkarası gereğince yapmış olduğu sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklardan dolayı müvekkili adına dava açılabileceği ve kendisine karşıda aynı sıfatla dava açılabileceği hususuna yer verilmiş olup acentelere doğrudan doğruya yani asaleten dava açılamayacağı acentelerin doğrudan doğruya sorumlu olmadıkları ancak acenteliklerini yaptıkları firmalara izafeten dava açılabileceği ve acentelerin ad ve hesabına hareket ettikleri kişilere karşı …’de açılacak olan davalar sonucunda alınan karaların acentelere uygulanamayacağı belirtilmiş olduğundan ve somut olayda davalı şirket tarafından 26/09/2014 tarihli mal hizmet faturasının sigortalı adına düzenlendiği ve bu faturada 12 kalem hizmete yer verildiği ve konişmentonun da taşıyanın acentesi olarak bu firma tarafından düzenlendiği ve davalı firmanın incelenen ticari defter ve kayıtlarından dava konusu taşıma dolayısıyla alınan navlun bedelinin taşıyana ödendiği ve bu taşımaya ilişkin de komisyon ücreti aldığı belirlenmiş olduğundan ve TTK’nun taşıma komisyonculuğu sözleşmesi başlıklı 917.maddesinde taşıma işleri komisyonculuğu sözleşmesi ile komisyoncunun eşya taşıtmayı üstleneceği ve bu sözleşme ile gönderenin kararlaştırılan ücreti ödeme borcu altına gireceği belirtilmiş olup somut olayda davalının acente sıfatıyla hareket edip TTK’nun 926.maddesinde belirtilen şartlar oluşmadığı nedenle davalının taşıyan sayılamayacağından dolayı davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın pasif husumet ehliyeti yokluğu nedeniyle reddine,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç tarifesi uyarınca 35,90 TL karar harcının 228,25 TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 192,35 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince tayin olunan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4- Taraf vekillerince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın , avansı yatıran tarafa karar kesinleştiğinde resen iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/03/2018

Katip Hakim