Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/481 E. 2020/181 K. 24.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2016/481 Esas
KARAR NO :2020/181
DAVA :İtirazın İptali
DAVA TARİHİ :02/12/2016
KARAR TARİHİ :24/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili şirketin davalıya ait emtiaların ön taşıması da dahil olmak üzere gemi yoluyla 23.10.2015 tarihinde Mersin’den Lagos’a akabinde 12.11.2015 tarihinde Mersin’den Sudan’a iki ayrı taşıma ile olmak üzere taşıma işinin yapılmasını üstlendiğini, söz konusu iki taşımanın sorunsuz gerçekleştiğini ve emtiaların alıcılara hasarsız ve eksiksiz olarak teslim edildiğini, müvekkili şirketin bahse konu taşımaları gerçekleştiren fiili taşıyıcı olan … AŞ şirketine davaya konu edilen taşımalara ilişkin navlun ücretini ödediğini, müvekkilinin kendine düşen tüm edimlerini ifa etmiş olmasına rağmen davalı tarafın müvekkilinin bahse konu taşımaların deniz ve iç taşıma navlun ücretlerini ödemediğini, ödemenin gerçekleştirilmesi için yapılan tüm görüşmelerden sonuç alınamayınca da alacağının tahsili amacıyla davalı firma aleyhine …. İcra Müdürlüğü’ nün 2016/… E. Sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, fakat bu takibe davalı tarafça haksız bir şekilde itiraz edildiğini belirterek davalının …. İcra Müdürlüğü’ nün 2016/… E. sayılı dosyası ile yapmış olduğu itirazın iptaliyle takibin devamını, davalı aleyhine %20’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından ileri sürülen ticari ilişki konusunda taraflar arasında herhangi bir ihtilaf bulunmadığını, müvekkili şirketin TTK’ da yer alan basiretli tacir gibi davranmak sureti ile borçlarını ödediğini, alacak miktarı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık çıkması nedeni ile davacı şirket tarafından iddia edilen alacaklar için icra takibi başlatılmış olduğunu, icra takip dosyasına borçlu bulunulmayan miktar yönünden kısmi itirazda bulunulduğunu ve iddia edilen borç miktarının yasal ferileri ile birlikte takip dosyasına ödendiğini, ödenen bedel dışında müvekkili şirketin başkaca bir borcu olmadığından fazlaya ilişkin talepler konusunda itirazda bulunulduğunu, davacı şirket tarafından verilen hizmet nedeni ile keşide edilen fatura bedellerinin ödenmiş olduğunu, keşide edilen faturalar nedeniyle müvekkili şirketin borcu bulunmadığını belirterek davanın reddini, asıl alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi vasıtasıyla talimat yoluyla alınan bilirkişi raporunda; davalının ticari defter ve kayıtlarında davacı şirkete icra takip tarihi itibariyle 4.464,01 TL borcunun gözüktüğü bildirilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 30.10.2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; İncelenen davacı şirkete ait 2014-2015-2016 yıllan ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdikleri ile beratlarının yasal süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, davacı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran takip tarihi itibarıyla davalı yandan 1.180,00 TL, 1.000 Euro, 2.525,00 USD alacaklı göründüğü, davalı yanın 08.04.2016 tarihinde 2016/… E. Sayılı icra dosyasına yatırdığı 5.618,84 TL’den icra ve harç giderleri düşüldükten 5.250,80 TL’nin davacı yan kayıtlarına tahsilat olarak yansıdığı, davalı şirket ticari defterleri üzerinde yapılan incelemeye dayalı bilirkişi raporunun ekinde davalı yanın davacı yan ile aralarındaki ticari ilişkiyi gösteren muavin ekstresi yer almadığından taraflar arasındaki cari hesap farklılıklarının nereden kaynaklandığı, kayıtlara girmeyen ödeme/tahsilat işlemlerinin var olup olmadığı yönünde bir değerlendirme yapma imkanı olmadığı, her iki taraf ticari defterlerinde, davacı yanın takibe konu ettiği faturaların yer aldığı anlaşılmakla, taraflar arasındaki farklılığın var ise ödeme/tahsilat ya da kayıtlara girmeyen başkaca faturalardan (iade ve benzeri) kaynaklandığı, dolayısı ile farklılıklar tespit edilmeden takip konusu alacağın varlığının sağlıklı olarak tespitinin mümkün olmayacağı belirtilmiştir.
Mahkememizce aldırılan 30.07.2019 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Taraflar arasında TTK m.89 ve devamı manasında cari hesap sözleşmesi bulunmadığı, bu nedenle davalının ödemelerinin hesaptan düşüldüğü, ancak hangi faturalar için ödendiğinin sabit olmadığı, tarafların ticari defter kayıtlarının gerek faturalar ve gerekse ödemeler bakımından uyumlu olduğu; davalının faturaları aldığı tarih itibarı ile TL borç olarak kayıt ettiği ve ona göre ödediği, muavin kayıtlarında borcunun sıfır gözüktüğü, ancak davacının dayanak bir adet USD, bir adet EUR ve bir adet TL faturaları toplamı alacak bakımından davalının ödemelerinin sabit olmadığı, bu nedenle davacının “faturalara dayanan” bakiye alacağını dava ve takip etmekte haklı olduğu, davacının alacak farkının taraflar arasında süregelen ticari ilişkide USD ve EURO cinsinden faturaların davacı tarafından bu para birimlerinden takip ve tahsil talep edilmesine karşın, davalının tüm ödemelerini fatura tarihlerinde TL kuru gözetilerek yaptığından kaynaklandığı, davacının yabancı para cinsinden faturalarını takip tarihi veya ödeme tarihi gözetilerek TL olarak tahsil etmek hakkını haiz olduğu belirtilmiştir.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi 2. Ek raporunda özetle; davalı yan muavin kayıtlarının, davacı yan kayıtları ile mukayese edilmesi sonucunda, bir önceki ek raporda yer verilen sonuç ve kanaat aynen muhafaza edildiği belirtilmiştir.
Davaya konu …. İcra Müdürlüğü’ nün 2016/… esas sayılı takip dosyası incelendiğinde, alacaklının dosyamız davacısı … ve Tic. A.ş. , borçlusunun dosyamız davalısı … Tic. Ltd. Şti. olduğu, takip miktarının 11.662 Tl olduğu, takip borçlusu dosyamız davalısı tarafından icra dosyasına 5.618,84 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan tüm delillerden, açılan davanın navlun alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali davası olup; davanın İİK md 67 uyarınca 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davalı tarafın cevap dilekçesinde de ifade edildiği üzere, taraflar arasında ticari ilişki ve taşıma ilişkisinin ifası hususunda bir anlaşmazlık bulunmadığından uyuşmazlığın çözümü açısından tarafların ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi incelemesi yoluna gidilmiştir.
Mahkememizce objektif delillere dayanması nedeniyle içeriğine itibar edilen 30.10.2018 tarihli 30.07.2019 tarihli bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, tarafların ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve taraflar lehine delil teşkil edeceği, davacı yan tarafından düzenlenen takibe konu 28.09.2015 tarih, … sıra numaralı 2.525,00 USD karşılığı 7.592,42 TL tutarlı, 16.11.2015 tarih, … sıra numaralı, 1.000,00 EURO karşılığı 3.089,50 TL tutarlı ve 25.01.2016 tarih, … sıra numaralı, 1.180,00 TL tutarlı faturaların kayıtlı oldukları, hesabın 29.03.2016 tarihli bakiyesine göre davacı yanın davalı yandan 1.180,00 TL, 1.000 Euro ve 2.525,00 USD alacaklı olduğu, davalı yan tarafından 08.04.2014 tarihinde ilgili icra müdürlüğüne 5.618,84 TL tutarında ödeme yapıldığı, davalı yan tarafından ödemesi yapılmayan icra takibine konu edilen faturaların toplamının 11.861,92 TL olduğu, … Asliye Ticaret Mahkemesi vasıtasıyla talimat yoluyla alınan bilirkişi raporundan da anlaşılacağı üzere takibe konu faturaların davalı yan ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, icra dosyasındaki reddiyat makbuzundan da anlaşılacağı üzere, davacı yan kayıtlarına yatırılan tutardan dava harçları düşüldükten sonra kalan 5.250,00 TL’nin davacı ticari defterlerine tahsilat olarak yansıdığı, tarafların ticari defter kayıtlarının gerek faturalar ve gerekse ödemeler bakımından uyumlu olduğu, davalının faturaları aldığı tarih itibari ile TL borç olarak kayıt ettiği ve ona göre ödediği, muavin kayıtlarında borcunun sıfır gözüktüğü, ancak davacının dayanak bir adet USD, bir adet EUR ve bir adet TL faturaları toplamı alacak bakımından davalının ödemelerinin sabit olmadığı, bu nedenle davacının “faturalara dayanan” bakiye alacağını dava ve takip etmekte haklı olduğu, davacının alacak farkının taraflar arasında süregelen ticari ilişkide USD ve EURO cinsinden faturaların davacı tarafından bu para birimlerinden takip ve tahsil talep edilmesine karşın, davalının tüm ödemelerini fatura tarihlerinde TL kuru gözetilerek yaptığından kaynaklandığı, davacının yabancı para cinsinden faturalarını takip tarihi veya ödeme tarihi gözetilerek TL olarak tahsil etmek hakkına sahip olduğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının KABULÜ ile …. İcra Dairesinin 2016/… esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın İPTALİ ile (davalı tarafça yapılan ödeme düşüldükten sonra) takibin 6.462 TL üzerinden devamına, kabul edilen asıl alacağa talep gibi takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
2-Kabul edilen asıl alacağın %20’si olan 1.292,4 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Karar harcı olan 441,41 TL’den peşin alınan 110,36 TL’nin mahsubu ile bakiye 331,05 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan (143,86 TL ilk harç 228,30 TL posta ücreti ve 3.136,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam) 3.508,16 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı vekili için takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır