Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/468 E. 2019/312 K. 02.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO: 2016/468
KARAR NO: 2019/312

DAVA : Tazminat (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/04/2014
KARAR TARİHİ: 02/07/2019

Davacı vekilinin mahkememize verdiği dava dilekçesinin yapılan açık yargılamasında
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davadışı …Şti ile …’da mukim … arasında düzenlenen 19/11/2008 tarihli çarter (navlun) sözleşmesine göre…’in mülkiyetinde bulunan … isimli gemiyle …’ye ait malların … Limanı’ndan …, …ve … Limanlarına, … Limanı’ ndan …’ye taşınması işini taahhüt ettiğini, müvekkili …’nın … sahibi ve tek ortağı olduğunu, müvekkilinin davalılar arasındaki ihtilaftan kaynaklanan tazminat alacağını…’den temlik aldığını, mezkur çarter sözleşmesine göre …’ in taşıyan, …’ nin yükleten / taşıtan, …Şti gönderilen sıfatlarına haiz olduğunu, … Limanı’ ndan (… Limanı’ na (…) 961.013 mts çelik boru ve 250.4 mts kereste, …Limanı’ na 969.069 mts çelik boru ve 92.975 mts kereste, … Limanına (Hindistan) 1234.408 mts çelik plaka, … Limanından … Limanına 57 mts iki adet motor yat olmak üzere toplam 3,564.907 mts yükün taşınması gerektiğini, çarter sözleşmesi çerçevesinde taşımalara ilişkin konişmentoların tanzim edildiğini, … isimli geminin yükünü aldıktan sonra sefere çıktığını, ancak kötü hava koşulları sebebiyle Aralık 2008 ve Ocak 2009 tarihlerinde iki defa karaya oturduğunu, geminin … Adası önlerine çekilip demirlendiğini, ardından ayrı bir römorkörle … Limanı’ na çekildiğini ve tüm yüklerin … Gümrük alanına 09/03/2008 tarihinde boşaltıldığını, müşterek avarya ilanı sonucu yük alıcısı dahil davalı sigortacı …AŞ’nin yükleri teslim almadığını, yüklerin korunması ve bakımı konusunda üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmediğini, gemiye layıkı veçhile verilen kurtarma ve yardım hizmetleri sonrasında 19/01/2009 tarihinde müşterek avarya ilan edildiğini, dispeç raporuna göre müvekkiline ait … adına müşterek avarya garame alacağı doğduğunu, müşterek avarya ilanından sonra davalı … şirketi … AŞ, alıcı ve gönderilen sıfatını haiz … Ltd’e sigorta tazminatı ödediğini, böylece yük alıcısının halefi haline geldiğini, deniz alacaklısı sıfatını haiz olduğu iddiası ile davalı … AŞ’ nin müvekkili şirketine ait… isimli gemiyi …Ticaret Mahkemesinin vermiş olduğu karara istinaden 15/10/2010 tarihinde ihtiyaten haczettiğini ve geminin alıkonulduğunu, diğer davalı … tarafından da deniz alacaklısı hakkına sahip olunduğu iddiasıyla … gemisi hakkında… Ticaret Mahkemesince ihtiyati haciz kararı verildiğini, 12/10/2009 tarihinde geminin ihtiyaten haczedilerek alıkonulduğunu belirterek davalı … AŞ nin yükümlülüklerini yerine getirmemesi neticesinde müvekkilinin maruz kaldığı zararların tespitine ve alacak olarak lehine hüküm altına alınmasına, haksız ihtiyati haciz kararları ve geminin cebri icra yoluyla satılması sebebiyle müvekkilinin gerçekleşen zararlarının tespitine ve alacak olarak müvekkili lehine hüküm altına alınmasına, oluşan toplam tazminat alacaklarından fazlaya dair hak saklı kalmak kaydıyla şimdilik 14.000,00 TL nin zarar tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, fazlaya dair hak saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL müşterek avarya garame payı alacağının müşterek avarya olayının meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı … AŞ’ den tahsiline, yargılama harç ve giderleriyle avukatlık ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Tasfiye Halinde … AŞ cevap dilekçesinde özetle; söz konusu yükün sigortacısının davadışı … unvanlı şirket olduğunu, müvekkili şirketin merkezinin İstanbul’da bulunduğunu ve sigortacı olduğunu, Türkiye’de kurulup tasfiyeye giren müvekkili şirketin Suudi Arabistan’da faaliyet gösteren … unvanlı şirketin düzenlediği sigorta poliçesi ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, müvekkili şirketin huzurdaki dava bakımından taraf sıfatının bulunmadığını, uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiğini, Türk Mahkemelerinin milletlerarası yetkisinin bulunmadığını, müşterek avarya garame payı alacaklarının bir yılda zamanaşımına uğradığını, geminin karaya oturduğu tarihin 24/12/2008 olduğu dikkate alındığında bir yıllık sürenin uzun süre önce dolduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … A.Ş. cevap dilekçesinde özetle; davacının dava dilekçesinde bahsettiği … şirketi ile müvekkili şirketin birbiri ile ilgisi olmayan iki ayrı şirket olduğunu, müvekkili şirketin…Ticaret Siciline kayıtlı, burada kurulmuş ve burada faaliyet gösteren bir şirket olduğunu, dava dilekçesinde bahsi geçen şirketin ise Romanya’da kurulu ve orada faaliyet gösteren, müvekkili şirketi ile hiçbir ilgisi olmayan bir şirket olduğunu, müvekkili şirketin hiçbir borcu bulunmadığını, dava dilekçesinde bahsedilen olaylardan dolayı bir sorumluluğu olmadığını belirterek davanın öncelikle husumet yönünden reddini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, kapatılan İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … esasına kaydedilmiş, Ticaret Mahkemelerinin yeniden toplu mahkeme olarak teşekküllü üzerine bu kez yargılamaya İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin … esas sayılı dosyası üzerinden devam olunmuştur.
Mahkememizin … esas sayılı dosyası üzerinden yapılan yargılamada 29/01/2015 tarihli celsede, davacının fazlaya dair hakkı saklı kalma kaydı ile 1.000,00 TL müşterek avarya garame payı alacaklarının davalı tasfiye halinde… Sigorta AŞ’den tahsiline dair davalarının tefrikine karar verilmiş ve tefrik olunan dava mahkememizin … esasına kaydedilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde, … K.sayılı karar ile mahkememizin görevsizliğine karar verilerek dosya istanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’ nin …Esasına kaydedilmiş ve mahkemece karşı görevsizlik kararı verilerek dosya Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’ ne gönderilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’ nin 10/11/2015 tarih 2016/6733 esas, 2016/10402 karar sayılı ilamı ile mahkememiz yargı yeri olarak belirlenmiştir.
Dosya mahkememize gönderilmiş olmakla 2016/468 esasa kayıt edilmiştir.
Mahkememizce aldırılan bilirkişi raporunda özetle; …Adaları yetkili makamları tarafından düzenlendiği anlaşılan belgenin içeriğine itibar edildiği takdirde … ve …’ın Marshall Adaları sicil kayıtlarında şirket ortağı olarak gözükmediği, ve şirketin tek yetkilisinin Sayın … olduğu, Mahkemenin dosyada yer alan alacak temlikini geçerli sayması hâlinde … Ltd.’in alacağını temlik ettiği …’nın aktif husumetinin bulunduğu, raporda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere her iki Davalı’nın da pasif husumetinin bulunmadığı ve tüzel kişilik perdesinin aralanması ilkesiyle TTK. m. 195 ve devamı hükümlerinin uygulanması için gerekli şartların oluşmadığı, HMK m. 399 f. 2 uyarınca haksız ihtiyati haciz sebebiyle açılan bu uyuşmazlıkta Sayın Mahkeme’ nin yetkili olduğu, Uyuşmazlık konusu davanın doktrin görüşü çerçevesinde HMK m. 399 f. 3’te öngörülen bir yıllık zamanaşımı süresine tâbi olması gerektiği, Gemi üzerinde üç farklı ihtiyati haciz bulunduğu, işbu dava konusu haksız İhtiyati hacze konu olan meblağların yüksekliğinin geminin üzerindeki İcra yükünün artmasına sebebiyet verdiği ve uzun süre Fransa’ da beklemesine ve değerinin düşmesine neden olduğu, bu sebeple meydana gelen zarardan haksız ihtiyati hacze sebebiyet veren şirketlerin sorumlu olması gerektiği, Geminin değer kaybının yaklaşık 200.000 USD civarında olduğu, kazanç kaybı istemleri bakımından ise söz konusu tarihlerde yaşanan ekonomik kriz ve gemi ile ilgili kısıtlamalar düşünüldüğünde, somut dava konusu geminin en fazla 2014 yılı sonunda hurdaya ayrılacağı, davacının iddia ettîğî kazancı elde etmesinin mümkün olamayacağı, Sayın Mahkemelin görevlendirmesi hâlinde DTO rakamları dikkate alınmayarak, gerçek piyasa rakamları üzerinden bir kazanç kayıp hesabı yapılabileceği, davacının iddia ettiği diğer tüm zarar kalemlerinin tümünün ispat edilmesi gerektiği, Garame paylarının ödenmemesi iddiasının mevcut delillerle değerlendirilemediği kanaatine varıldığı bildirilmiştir.
Her ne kadar davalılar haksız ihtiyati haciz sebebiyle açılan davada mahkememizin yetkili olmadığı savunmasında bulunmuşlar ise de; TTK m. 1361 haksız ihtiyati haciz sebebiyle açılacak tazminat davasında ihtiyati haciz kararını veren mahkemenin haksiz çıkan alacaklı aleyhine açılacak tazminat davasını da görmeye yetkili olduğu hükmünü içerdiği, HMK m. 399 f. 2’nin kıyasen uygulanmasıyla … E. sayılı dosyada karar veren Türk Mahkemelerinin yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Davanın süresinde açılıp açılmadığı açısından yapılan değerlendirmede, Türk Borçlar Kanunu m. 72 uyarınca zamanaşımının iki yıl olduğu, sürenin başlangıcı hükmün kesinleşmesinden yahut ihtiyati haczin kalkmasından sonra başlayacağı, mahkememizin 2009/375 esas sayılı dosyasının 19.06.2013 tarihinde kesinleştiği, davanın 10.04.2012 tarihinde süresinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve alanında uzman bilirkişilerden alınan dosya kapsamı ile uyumlu bilirkişi raporu birlikte incelenip değerlendirildiğinde, açılan davanın haksız ihtiyati haciz sebebiyle tazminat davası ve müşterek avarya katılım payına ilişkin olduğu, uyuşmazlık konusu gemiye, 15.10.2010 tarihinde fosfat tahliyesi yapmak için geldiği Fransa’ nın … limanında haciz konulduğu, ancak limanda gemiye 3 ayrı şirket tarafından haciz konulduğu, …şirketinin yaptığı başvuruda, şirketlere ait olan emtianın teslim edilememesi sebebiyle …’da mukim olan şirketlerin satış anlaşmalarının iptal ettiği, 29 Nisan ve 7 Mayıs 2009 tarihlerinde yük sigortacılarının, malın toplam değerine denk düşen 1.700,000 USD’lik tutarın ödenmesini armatörün … kulübünden istediklerini, PANDI kulübün hiçbir cevap vermemesi üzerine Londra’da hakemlik müessesine başvurduğunu, bu arada mallarının, Donatanın girişimleri ile …Denizcilik acentesi tarafından … gemisine yüklendiğini, 9 Mart 2010 tarihinde, mallarının gemiyle beraber ortadan kaybolduğunu, hala gemi ve malların bulunamadığını, donatana ait … (Eski … gemisine haciz konmasını talep ettikleri, mahkemenin 1.200.000 Euro değerinde alacak tespit ederek konu gemiye haciz koyduğunu, ödenmesi için l aylık süre tanındığı, tahkim yargılaması sonucu kararın kaldırıldığı, …’da mahkemeye başvurduğu, mahkemeye konşimento, ticari faturalar, müşterek avarya ile ilgili bilgiler verildiği, donatanın mantıksız hak iddiaları reddedildiği belirtilmiş, donatanın bunun üzerine mallarına el koyduğunu ve malların donatanın sahip olduğu başka bir gemi olan … isimli bir gemiye yüklenerek gönderildiğini, şu ana dek malların bulunamadığını, sigortalanmış olan şirkete 1.392.506 USD ödenerek halefiyet kazandıklarını, buna ek olarak 160.000 USD masraf yaptıklarını, 5 yıllık faiz oranlarının yüzde 7 olarak hesaplanması ile masraf tutarlarının 597.530 USD’ye yükseldiğini, taşımayı yapan geminin yeni adının … olduğunu, bu geminin başka bir alacak sebebi ile …limanında tutulduğunu, alacaklarına istinaden haciz konulmasını talep ettikleri, mahkemece 15-10-2010 tarihinde, 2.300,000 USD karşılığı Euro olarak, konu gemiye haciz konulmasına karar verildiği, daha sonra mahkememizib … E. sayılı dosya ile verilen karar sonrasında kaldırıldığı, bu arada, dava dışı … firması tarafından da konu gemiye haciz konulduğu ve geminin mahkeme kanalı ile icradan satışının sağlandığı olayda, tarafların husumet ehliyeti açısından yapılan değerlendirmede, davacı… Ltd.’nin alacaklarını temlik alan … olduğu, davacı …’mn şirketin maliki ve tek ortağı olduğu ve şirketin bu uyuşmazlık bakımından alacaklarını temlik aldığını beyan ettiği ve alacağın temlik edildiğine yönelik yazılı belge ibra ettiği, yargılama sürecinde davaya müdahil olmak isteyen … ve …, mahkemeye sundukları dilekçe ekinde, şirket kuruluşunda yer aldıklarını ve hisse sahibi olduklarını gösteren belgeler ibraz ettikleri ancak 18.03.2011 tarihli Şirket Yönetici ve Hissedarlarını gösteren … şerhli ve …Adaları Cumhuriyeti Denizcilik işleri kaşesinin bulunduğu belgede şirket yöneticisi … gözükmekte olup şirket hisselerinin % 100’üne sahip olduğu bilgisi yer aldığı gözetilerek …’ nın aktif husumetinin bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Davalıların pasif husumet ehliyeti açısından yapılan değerlendirmede, mahkememizin … esas sayılı dosyası incelendiğinde, davacının … Şirketi olduğu, davacının temlikname ile alacaklarını …’ a temlik ettiği, sigorta ve reasürans şirketinin …’da yerleşik bir şirket olduğu, uyuşmazlıkta sigorta teminatının …şirketi tarafından verildiği, …’ da geminin ihtiyati haczi talebinin de bu şirket tarafından istendiği, huzurdaki davanın ise Türkiye’de yerleşik Tasfiye halinde …’ye karşı açıldığı, davacının 25.08.2014 tarihli dilekçesinde davalı … AŞ.’nin beş hissedarı bulunduğunu, bu ortaklardan en fazla hissesi ve sermayesi bulunan ortağın dava dışı … olduğunu, farklı tüzel kişilik perdesi arkasına saklanıldığını ifade ettiği, davacının hem TTK m. 195 vd. yer alan Şirketler Topluluğu hükümlerine hem de TMK m. 2 çerçevesinde tüzel kişilik perdesinin kaldırılması hükümlerine başvurduğu, uyuşmazlıkta istemin sigorta sözleşmesini kuran ve ihtiyati haciz talep eden hakim şirkete değil TTK m. 195 anlamındaki bağlı şirkete yöneltildiği, Sigortacılık Kanunu’ na göre, yabancı sigorta şirketlerin Türkiye’de şube açmak yoluyla faaliyet gösterebileceği ve günün sonunda gerçekleştirdiği bu işlemlerden sorumluluğun yabancı sigorta şirketine ait olacağı, ancak, dacalı …’ nin bilirkişi heyetince yapılan tespite göre şube olmadığı, …’nin temsilcisi olmadığı, tüzel kişilik perdesinin kaldırılması teorisinin altında yatan sebebin asıl olarak, bir şirket ortağının, şirket tüzel kisiliği arkasına saklanarak sorumluluktan kurtulmaya çalışmasının önlenmesi olduğu, böylece pay sahibinin şirket tüzel kişiliğini kendisine bir kalkan olarak kullanmasının önüne geçilmeye çalışıldığı, perdenin tersten aralanmasının mümkün olmadığı, tüzel kişilik perdesinin aralanmasında da çoğu zaman kötüniyet ve muvazaa yattığı, uyuşmazlıkta ancak yurtdışında yerleşik sigorta ve reasürans şirketine husumet yöneltmenin mümkün olduğu, yabancı sigorta şirketine dava açmamak için onun hissedarı olduğu ve Türkiye’de kurulu farklı bir tüzel kişiliğe dava yöneltilmesi tüzel kişi perdesinin kaldırılması için haklı bir gerekçe yaratmayacağı, aksi durumun kabulü ticari hayatın gereklilikleriyle uyumlu olmadığı, bu sebeple davalı Tasfiye Halinde…’ ün pasif husumet ehliyeti olmadığı, benzer şekilde davalı … A.Ş. açısından da bu şirketin ne konişmento uyarınca yükün yükleteni ne de satış sözleşmesi uyarınca eşyanın satıcısı ne de …’da geminin ihtiyati hacız talebinde bulunan şirket olduğu, davacı, … ve …, …, …’nin doğrudan veya dolaylı kontrolü altındaki … Group’a bağlı kuruluşlar olduğu ve bu sebeple tüzel kişilük perdesinin kaldırılması ile Türkiye’de yerleşik … A.Ş,’nin tazmin yükümlülüğünün bulunduğunu beyan etse de yukarıda yapılan açıklamaların aynen geçerli olduğu bu davalının da pasif husumet ehliyeti olmadığı anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı vekilince taraf değişikliğine ilişkin ıslah talebinde bulunmuş ise de; HMK madde 124’e göre bir davada taraf değişikliği ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkün olduğu, davalı tarafların açık rızaları olmadığı anlaşılmıştır.

HÜKÜM:
1-Davacının davasının HUSUMET YOKLUĞU NEDENİYLE REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince peşin alınan 256,20 TL den karar harcı olan 44,40 TL nin mahsubu ile fazla alınan 211,80 TL’nin kesinleşmeye müteakip talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı …Ş. tarafından yapılan 110,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davalı vekilleri için takdir edilen 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,

Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır