Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/446 E. 2018/112 K. 15.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARETMAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/307 Esas
KARAR NO : 2018/137
DAVA : Gemi Sicil Memurluğu Kararına İtiraz
DAVA TARİHİ : 20/07/2016
KARAR TARİHİ : 28/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan Gemi Sicil Memurluğu Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 06/05/2005 tarihli … 22. Noterliğinde düzenlenen … yevmiye nolu satış sözleşmesi ile 06/05/2005 tarihinde … plakalı … motor seri nolu … Motor markalı … isimli özel yatı …’dan bedelini nakden ödeyerek satın aldığını, teknenin … Liman Başkanlığı … teknik kütük ve .. Liman Başkanlığının … sicil numarasında kayıtlı olduğunu, müvekkilinin tekneyi satın aldıktan sonra aktif olarak kullandığını, … Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenen vizelerde de görüldüğü üzere 15/01/2006 ve 15/01/2007 tarihlerinde muayenelerinin eksiksiz olarak yapıldığını, muayene belgelerinin 15/01/2008 tarihine kadar geçerli olduğunu ancak davalı … Liman Başkanlığı Gemi Sicil Müdürlüğünün 2011 yılında …. Denizcilik İhtisas Mahkemesinin … esas sayılı dosyasında müvekkiline ait olan tekne ile birlikte birçok teknenin 6762 sayılı TTK ‘nun 853.maddesine göre resen sicilden terkinini talep ettiğini, ancak yasada öngörülen terkin koşullarının gerçekleşmediğini, zira teknenin son muayenesinin 15/01/2008 tarihine kadar geçerli olduğunu, mahkeme tarafından hiçbir inceleme yapılmadan hatta müvekkiline tebligat gönderilmeden teknenin sicil kaydının silinmesine karar verildiği, dolasıyla mahkemenin davanın eksik ve hatalı bilgilerine dayanılarak terkin kararı verdiğini ileri sürerek müvekkiline ait … isimli motor yat hakkında verilen …. esas ve … karar sayılı terkin kararının kaldırılarak, teknenin sicil kaydının yeniden ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Liman Başkanlığına usulüne uygun olarak tebligat yapılmasına rağmen davaya cevap verilmemiştir.
Dava; … Liman Başkanlığının … sicil numarasında kayıtlı olan … plakalı … motor seri nolu … isimli özel yatın gemi sicilinden terkin edilmesine ilişkin … Denizcilik İhtisas Mahkemesinin 14/06/2011 tarihli … esas ve … karar sayılı kararının iptali ile teknenin sicil kaydının yeniden ihyası istemine ilişkin olup, somut uyuşmazlıkta, … isimli yatın mülkiyetinin …’dan 06/05/2005 tarihinde davacı … … ‘a geçtiği, 24/05/2005 tarihinde de davacı adına gemi siciline tescil edildiği, dosyaya sunulan muayene belgesine göre yatın muayenesinin 15/01/2006 tarihine kadar geçerli olduğu, muayene belgesi üzerinde yat maliki olarak …’ın gösterildiği anlaşılmakta olduğundan, davacının işbu davayı açmakta aktif husumet ehliyetinin bulunduğu değerlendirilmiştir.
İptali istenen terkin kararı 14/06/2011 tarihinde verilmiş olduğundan uyuşmazlığa 6103 sayılı Kanununun 2/a maddesi uyarınca 6762 sayılı TTK hükümlerinin uygulanması gerekmektedir. Sicile tescil edilmiş olan gemilerin resen terkinine ilişkin kurallar ise 6762 sayılı TTK ‘nun 853.maddesinde düzenlenmiştir.
Dava konusu teknenin anılan yasal düzenlemeye göre sicilden resen terkini koşullarının oluşup oluşmadığının tespiti amacıyla bilirkişi raporu alınması cihetine gidilmiş olup, bu amaçla düzenlenen 27/12/2016 tarihli bilirkişi raporunda, … isimli tekne hakkında düzenlenen ve dosyaya sunulan muayene belgesine göre teknenin muayenesinin 15/01/2006 tarihine kadar geçerli olduğu, muayene belgesi üzerinde araç maliki olarak …’nın gösterildiği, teknenin 2006 yılında halen faal olduğu, TTK ‘nun 853.maddesinde terkin için aranılan koşulların dava konusu tekne bakımından karşılanmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Teknenin mevcut fiziki durumunun tespiti amacıyla tekne üzerinde yapılan keşif sonrası düzenlenen 03/10/2017 tarihli bilirkişi raporunda da, tekne makinesinde ve dış kaplamasında yapılacak bakım, onarım çalışmaları ile mobilya ve mefruşatlarının yenilenmesi durumunda teknenin yaklaşık 10 – 15 günlük süre içerisinde muayeneye hazır olabileceği ve denize elverişli bir hale getirilebileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Yapılan yargılama, dosyaya sunulan belgeler ve bilirkişi raporlarına göre, gemi siciline kayıtlı olan gemilerin resen terkin prosedürünün 6762 sayılı TTK ‘nun 853.maddesinde düzenlendiği, anılan yasa maddesinde “tescil edilmiş bir gemi hakkında 20 yıldan beri hiçbir kayıt muamelesi yapılmayıp, münakalat vekaletinden alınan izahata göre de geminin artık mevcut olmadığına veya denizcilikte kullanılamayacak hale geldiğine kanaat getirilmiş olursa, gemi üzerinde ipotek veya intifa hakkı tescil edilmiş bulunmadığı takdirde sicil memurluğunun teklifi üzerine mahkemece 852.maddede yazılı merasime hacet kalmaksızın gemi kaydının terkin edilmesine resen karar verilebileceği” hükmü sevkedilmiş olup, 6102 sayılı TTK’nun 967.maddesinde de benzer düzenlemeye yer verilmiştir. Buna göre, resen terkin işleminin yapılabilmesi için üç koşulun birlikte karşılanması gerekmektedir. Bu koşullar, tescil edilmiş bir gemi hakkında 20 yıldan beri hiçbir kayıt muamelesinin yapılmamış olması, Bakanlıktan alınan bilgiye göre geminin var olmadığına veya denizcilikte kullanılamayacak hale geldiğine kanaat getirilmiş olması, üçüncü koşul ise gemi üzerinde ipotek veya intifa hakkı tescil edilmiş olmaması gerekmektedir.
… Denizcilik İhtisas Mahkemesinin … esas – 233 karar sayılı 14/06/2011 tarihli kararı ile 6762 sayılı TTK ‘nun 853.maddesi gereğince eldeki dava konusu olan … isimli yatın sicilden terkinine karar verildiği anlaşılmış olup, söz konusu dosyada davacı … Liman Başkanlığı Gemi Sicil Müdürlüğü tarafından yatın son 20 yıldır işlem görmediği iddia edilip, buna gerekçe olarak da denize elverişlilik belgesinin alınmamış olması gösterilmiştir. Ancak, uyuşmazlık konusu tekne üzerindeki mülkiyet hakkının 06/05/2005 tarihinde … ‘a geçtiği, akabinde de tekne hakkında 15/01/2006 tarihine kadar geçerli olan muayene belgesinin alındığı belirli olduğundan bu durumda yatın TTK ‘nun 853.maddesinde terkin için öngörülen 20 yıldan beri işlem görmeme koşulunun dava tarihi itibariyle gerçekleşmediği değerlendirilmiştir.
Tekne üzerinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporundan, teknenin dış kaplamasının iyi durumda olduğu, tekne makinesinde ve dış kaplamasında yapılacak bakım – tutum çalışmaları mobilya ve mefruşatlarının yenilenmesi ile yaklaşık 10 -15 günlük süre içerisinde muayeneye hazır ve denize elverişli duruma gelebileceği tespit edilmiş olup, Denizcilik Müsteşarlığı tarafından da teknenin faal durumda olduğu bilgisi yer aldığından terkin kararının verildiği 2011 yılında teknenin var olmadığı yada denizcilikte kullanılamayacak hale geldiğinin söylenemeyeceği, bu durumda TTK ‘nun 853.maddesinde düzenlenen terkin koşullarının gerçekleşmediği kanaatine varılmakla, bu kanaat ışığında davanın kabulü ile … plakalı … motor seri nolu … isimli özel yatın gemi sicilinden terkinine ilişkin … Denizcilik İhtisas Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı kararının kaldırılmasına, söz konusu yatın davacı adına gemi siciline tescili yönünde sicil kaydının yeniden ihyasına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM/Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davanın kabulü ile … plakalı … motor seri nolu … isimli özel yatın gemi sicilinden terkinine ilişkin … Denizcilik İhtisas Mahkemesinin … esas ve … karar sayılı kararının kaldırılmasına, söz konusu yatın davacı adına gemi siciline tescili yönünde sicil kaydının yeniden ihyasına,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harç Tarifesi gereğince tayin olunan 35,90 TL karar harcından 29,20 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 6,70 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı taraf vekil ile temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca tayin olunan 2.180 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri olan 62,70 TL ilk harç, 3.300 TL bilirkişi ücreti, 134,90 TL posta ücreti olmak üzere toplam 3.497,60 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Taraf vekillerince yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın avansı yatıran tarafa karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yolu (… Bölge Adliye Mahkemesine başvuru yolu) açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/03/2018

Başkan Üye Üye Katip