Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/391 E. 2020/13 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
17. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
(DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİ SIFATIYLA)

ESAS NO :2016/391 Esas
KARAR NO :2020/13

DAVA :İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :21/07/2016
KARAR TARİHİ :21/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Gemi Ve Yük Alacaklılığından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili olduğu şirketin deniz taşıması sektöründe faaliyet gösterdiğini, muhtelif firmalara bu alanda mal taşıma hizmeti sağladığını, davalı şirkete de taşıma hizmeti nedeniyle alacağına istinaden 28.09.2015 tarihli 5.105,86 USD ve 10.10.2015 tarihli 122,63 USD olmak üzere iki (2) adet ticari faturanın davalıya gönderildiğini, davalının bu faturalara herhangi bir itirazının olmadığını, toplam 5.228,49 USD alacak için Bakırköy … İcra Müdürlüğünden … esas sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine davalı şirketin yetkisizlik itirazı üzerine dosyanın İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’ne gönderilerek … Esas sayılı dosyasına kaydolunduğunu, davalı şirket tarafından muhtelif gerekçelerle itirazda bulunduğunu ve takibin durduğunu belirterek davalı borca ve faize ilişkin haksız ve kötü niyetli itirazının iptalini, borçlu hakkında %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, borçlu hakkında %10 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine bırakılmasını talep ve dava edilmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış olmasına rağmen herhangi bir cevap dilekçesi ibraz edilmediği anlaşılmıştır.
Bilirkişi heyetinden alınan 04/05/2018 tarihli raporda özetle; davacının davalı için acentelik, liman hizmetleri ve sair faaliyetler bakımından hizmet sunduğunu, bunun için bir takım masraflara katlandığını ve ödemeler yaptığını, davacının toplam hizmeti için ticari kayıtlarına göre 15.035,38 USD VE 338,00 USD bedelli faturaları düzenlediğini, davacının düzenlediği faturalardan 373,38 USD alacaklı olduğunu, kayıtlarda bunun 1.206,04 TL olarak tespit edildiğini, davacının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … esas sayılı takibe konu ettiği iki adet fatura toplamı 5.228,49 USD asıl alacak bakımından alacaklı olduğunu ortaya koyamadığını bu faturaların kendi ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını , faturalara konu işlerin diğer faturalar içeriği ile davalı yana yansıtılmış olmasının oluşan ticari uygulama gereği olduğunu, takip tarihine kadar faiz hesabı için davalının temerrüde düşürüldüğünün sabit olmadığını belirtmiştir.
Davacı hakkında talimat dosyasından bilirkişi mali müşavirden alınan raporunda özetle; davacı … Limited Şirketinin ticari defterlerinin sahibi lehine delil teşkil ettiğini, davacı … Limited Şirketinin ticari defterlerinin incelendiği , davalı … İthalat Limited Şirketinden 30/09/2015 tarihi itibarı ile 1.206,04 TL alacaklı olduğu kanaatine varıldığını, davacı firma … Limited Şirketinin dava dosyasında iddia ettiği davalı firma adına gemi acenteliği sıfatıyla yaptığı masraf faturalarının ticari defter kayıtlarında cari hesaplarda kayıtlı olmadığını, dava konusu dava dosyasında belirtilen 5.105,00 USD tutarındaki alacağın tespitine rastlanmadığını belirtmiştir.
Dava; davacı tarafça ifa edildiği belirtilen liman acentelik hizmetleri nedeniyle oluşan alacağın tahsili talepli olarak başlatılan icra takibine itirazın iptali davası olup; uyuşmazlığın, davacı tarafça taşımanın ifa edilip edilmediği ve davacının bakiye alacağının bulunup bulunmadığı hususunda toplandığı anlaşılmıştır.
Taraflara ait ticari defterler üzerinde inceleme yapılmak üzere bilirkişi raporları alınmış olup, taraflara ait ticari defterlerde dava ve takibe konu fatura alacağının kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir. Eldeki dosyada taraflar arasındaki ticari ilişki uyuşmazlık konusu olmayıp esasen uyuşmazlık davalı tarafça ödenmemiş bedelin bulunup bulunmadığı noktasındadır.
Davacının gördüğü liman acentelik hizmet ve sunulan faaliyetlerinden 28/09/2015 tarihinde 15.035,38 USD ve 338,00 USD olmak üzere iki ayrı fatura düzenlediği, bunun 15.000,00 USD’lik kısmını tahsil ettiği, bakiye 373,38 USD alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Takibe konu faturalar ise 09/10/2015 tarihli 122,63 USD ve 18/09/2015 tarihli 5.105,86 USD bedelli faturalardır. Bu faturalardan 122,63 USD bedelli olanın davalı tarafça ödendiği, davalının itirazında da belirtilmiştir. Bu durumda 18/09/2015 tarihli 5.105,86 USD bedelli fatura ve içeriğinin irdelenmesi gerekmektedir.
Davacının 18/09/2015 tarihli faturayı ticari kayıtlarına almadığı anlaşılmakla; bu tarihten sonra düzenlenen ve tüm ticari ilişki özetini içeren 15.035,38 USD bedelli fatura içeriğinde ,bu faturanın daha sonra düzenlenmiş olduğu da gözetilerek, davacının davaya ve takibe konu olan alacak kalemlerinin de 15.035,38 USD bedelli faturada yer alması gerektiği anlaşılmaktadır. Davacının sunduğu acentelik hizmetlerine ilişkin ödemeler ve hizmet faturaları, aslında davalı tarafından inkar edilmemektedir. Davalı yan; 15.000,00 USD ödemesi ile bu hizmetlerin bedellerini de ödediğini belirterek yeni bir iş için yeni ödeme yapmayacağı yönünde icra dosyasına itirazını ileri sürmüştür. Davacı ise davaya konu fatura tarihi sonrası 28/09/2015 tarihinde düzenlediği fatura bedelini 373,38 USD bedel hariç olmak üzere tahsil etmiş görünmektedir.
Bu noktada davacı vekili tarafından dava dilekçesinde belirttiği yemin deliline dayanıldığı beyan edilmiş ve davacı tarafça yemin metni hazırlığı için davacıya süre verilmiş, akabinde ise HMK 228/1 maddesi gereği meşruhatlı davetiye davalı şirkete tebliğ edilmiş, belirtilen gün ve saatte davalı şirket temsilcisi yemin eda etmek üzere duruşmaya katılmamıştır.
Mahkememizce, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre davalı şirket yetkilisi, meşruhatlı yemin davetiyesine rağmen mazeretsiz duruşmaya katılmadığından HMK 229/1 maddesi gereğince davalının, dava konusu takipten dolayı davacıya borçlu olduğunu kabul etmiş sayıldığı gerekçesiyle subuta eren davanın kabulüne ve davalının icra takibine yönelik haksız itirazının iptaline karar vermek gerekmiştir. Davacı vekilince sunulan yemin metninde takip tarihinden önce işlemiş faize ilişkin beyan bulunmadığından ve davacı vekilince davalının temerrüde düşürüldüğüne dair dosyaya somut bir delil dosyaya sunulmadığından davacının takip talebindeki işlemiş faiz talebi yerinde görülmeyerek davanın kısmen kabulüne ve ayrıca her ne kadar takip faturaya dayanmakla likit olarak kabul edilebilecekse de davacı tarafça düzenlenen faturanın kendi ticari defterlerinde de kayıtlı olmaması gözetilerek alacak likit kabul edilmemiş ve şartları oluşmadığından davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyasına yönelik itirazın kısmen iptaline takibin 5.228,49 USD asıl alacak bakımından devamına , asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi uyarınca faiz uygulanmasına fazlaya ilişkin talebin reddine
2-Şartlar oluşmadığından davacının icra inkar ve kötüniyet tazminatın taleplerinin reddine,

3-Karar harcı olan 1.055,77 TL’den peşin alınan 258,20 TL’nin mahsubu ile bakiye 797,52 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacının peşin olarak yatırdığı 258,20 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı yargı gider toplamı olan 2.454,60 TL’nin (29,20 TL başvurma harcı, 825,40 TL posta gideri ve 1.600,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere) davanın kabul ve reddi oranına göre hesaplanan 2.413,43 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı için takdir edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Bakiye gider avansının kesinleşmeye müteakip talep halinde taraflara iadesine
Dair,davacı vekilinin yüzüne karşı,davalı taraf yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf nezdinde istinafı kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
21/01/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır